Pandemi: Hindistan seyahat kısıtlamalarını hafifletiyor

Kovid-19 Hindistan’ın fakir mahallelerinde yayılmaya devam ediyor (AFP)
Kovid-19 Hindistan’ın fakir mahallelerinde yayılmaya devam ediyor (AFP)
TT

Pandemi: Hindistan seyahat kısıtlamalarını hafifletiyor

Kovid-19 Hindistan’ın fakir mahallelerinde yayılmaya devam ediyor (AFP)
Kovid-19 Hindistan’ın fakir mahallelerinde yayılmaya devam ediyor (AFP)

Hindistan’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vaka sayıları düşmeye devam ederken hükümet salgın ile mücadele kapsamında getirilen seyahat kısıtlamalarını ve giriş vizesi önlemlerini hafifletmeyi planladığını duyurdu. Hindistan İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, iş yapmak, konferanslara katılmak, çalışmak, araştırma yapmak veya tıbbi nedenlerle ülkeyi ziyaret etmek isteyen yabancıların vize başvurusunda bulunabileceklerini belirtti.
Vizesi sona eren herhangi bir kişi de buna benzer bir talepte bulunabilir. Yabancı turistlerin ülkeye giriş yasağı ise hala devam ediyor. Bakanlık, elektronik, turistik ve tıbbi vizeler dışındaki tüm mevcut vizelerin derhal yenileceğini belirtti. Salgının yayılmasını kontrol altına alma girişimi uyarınca Hindistan şubat ayından beri bütün uçuşları askıya almış ve birçok vize grubunu durdurmuştu.
Yolcular, hükümet tarafından denetlenen dönüş seferleri ile ya da Havacılık Bakanlığı’nın devam etmesine izin verdiği diğer uçuşlarla ülkeye giriş yapabilir.
Ülkeye giriş yapan herkesin Sağlık Bakanlığı’nın karantina ile ilişkili talimatlarını takip etmesi gerekiyor. Hindistan 7,7 milyon vaka sayısı ile dünya çapında en büyük sayıya sahip ülkelerden birisi. Hindistan, 8 milyondan fazla vakanın görüldüğü ABD’den sonra ikinci sırada geliyor.
Hindistan’daki günlük vaka sayılarında bu ay alınan önlemler sonucu düşüş kaydedildi. Geçtiğimiz ay her gün yaklaşık 90 bin vaka görülürken şimdi yaklaşık 55 bin vaka görülüyor. Uzmanlar, şu an devam eden festival sezonunun vaka sayısında yeni bir sıçrayışa yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyorlar.
Diğer taraftan Yeni Delhi’de önde gelen doktorlar Hindistan’ın başkentinde hava kirliliğinin en yoğun olduğu sezonun başlangıcı ile birlikte şehir sakinleri arasında solunum problemlerinde bir artış yaşandığını gözlemledi. Bu da Kovid-19 vaka durumunun kötüye gideceğine dair endişeleri artırıyor. Delhi’de bulunan çeşitli hastanelerden Reuters’a konuşan beş doktor son iki haftadır bronşit gibi solunum problemleri yaşayan hastaların sayısının iki katına çıktığını söylediler.
Delhi havası her kış toz ve dumanla doluyor, bu da hem yetişkinlerin hem de çocukların nefes almasını zorlaştırıyor. Reuters tarafından incelenen hükümet verileri, bu yılın ekim ayında hava kalitesinin 2018 ve 2019 yıllarındaki ekim aylarına kıyasla daha kötü olduğuna işaret ediyor. 340 binden fazla Kovid-19 vakasının görüldüğü şehirde bulunan Sir Ganga Ram Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dhiren Gupta, “Hava kirliliğinin akciğerler üzerinde enflamatuar bir etkisi var. Aynı şekilde Kovid-19 da böyle” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Hindistan’da, hava kirliliğinin Kovid-19’a yakalanan kişiler arasında daha ciddi komplikasyonlara sebep olup olmadığını doğrulayan hiçbir çalışma yapılmadı. Ancak ABD’de bulunan Harvard Üniversitesi’ne bağlı T.H. Chan Halk Sağlığı Fakültesi’nin hazırladığı bir çalışma ince partiküllere uzun süreli maruz kalmanın Kovid-19 kaynaklı ölüm riskini artırdığını keşfetti.
Ram Manohar Lohia Hastanesi’nde kıdemli bir çocuk doktoru olan Hema Gupta Mittal, “Solunum sıkıntısı çeken hastalardan daha fazla alıyoruz, ancak onlara da Kovid-19 testleri yapıyoruz” dedi. Delhi’de hükümetin Kovid-19 salgınını önlemek için ülke çapında sıkı bir tecrit uygulamasının ardından bu yılın başlarında havanın kalitesinde rekor bir iyileşme görülmüştü ancak geçtiğimiz iki ay içerisinde hava kalitesi tekrar kötüleşti.



Albanese: Sidney saldırısının DEAŞ ideolojisinden kaynaklandığı anlaşılıyor

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
TT

Albanese: Sidney saldırısının DEAŞ ideolojisinden kaynaklandığı anlaşılıyor

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese bugün yaptığı açıklamada, Sidney'deki Bondi Plajı'nda Hanuka bayramını kutlayan kalabalığa yapılan saldırının "DEAŞ ideolojisinden kaynaklanmış gibi göründüğünü" söyledi.

Avustralya polisi bugün yaptığı açıklamada, Bondi Plajı saldırganları olduğundan şüphelenilen baba ve oğulun kullandığı araçta iki DEAŞ bayrağı ve patlayıcı madde bulunduğunu belirtti. Yeni Güney Galler Polis Komiseri Mal Lanyon gazetecilere yaptığı açıklamada, Sidney plajı yakınlarında bulunan aracın oğul adına kayıtlı olduğunu ve içinde "iki el yapımı DEAŞ bayrağı" ile birlikte el yapımı patlayıcı cihazlar bulunduğunu söyledi.

Sajid Akram ve oğlu Naveed, pazar akşamı popüler plajda düzenlenen Yahudi Hanuka kutlamasına yönelik toplu silahlı saldırıda 15 kişiyi öldürdü. Yetkililer saldırıyı Yahudi karşıtı bir terör eylemi olarak nitelendirdi, ancak saldırganların daha derin motivasyonları hakkında şimdiye kadar çok az ayrıntı verdi.

Ancak Albanese bugün, iki adamın "toplu katliamı" gerçekleştirmeden önce nasıl devşirildiğine dair ilk işaretlerden birini verdi ve şunları söyledi: "Görünüşe göre bu, DEAŞ ideolojisinden kaynaklanıyordu... on yıldan fazla bir süredir yaygın olan ve nefret ideolojisine ve bu durumda toplu cinayete girişme isteğine yol açan bir ideoloji."

Albanese, 24 yaşındaki Naveed Akram'ın 2019 yılında "başkalarıyla olan bağlantıları nedeniyle" Avustralya Güvenlik İstihbarat Teşkilatı'nın (ASIO) dikkatini çektiğini, ancak o dönemde acil bir tehdit olarak görülmediğini açıkladı. "Bağlantılı olduğu iki kişi suçlandı ve hapse atıldı, ancak o sırada şüpheli olarak değerlendirilmedi" diye belirtti.

Sajid ve oğlu, polis tarafından vurularak öldürülmeden önce 10 dakika boyunca sahildeki kalabalığa ateş açtı. Polis tarafından vurulan Naveed ise hastaneye kaldırıldı ve durumu kritik.


Türkiye Savunma Bakanlığı, Karadeniz üzerinde bir insansız hava aracının düşürüldüğünü duyurdu

Türk Hava Kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı, 9 Haziran 2023'te Kuzey Almanya'da yapılan hava tatbikatları sırasında kalkış yapıyor (Reuters).
Türk Hava Kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı, 9 Haziran 2023'te Kuzey Almanya'da yapılan hava tatbikatları sırasında kalkış yapıyor (Reuters).
TT

Türkiye Savunma Bakanlığı, Karadeniz üzerinde bir insansız hava aracının düşürüldüğünü duyurdu

Türk Hava Kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı, 9 Haziran 2023'te Kuzey Almanya'da yapılan hava tatbikatları sırasında kalkış yapıyor (Reuters).
Türk Hava Kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı, 9 Haziran 2023'te Kuzey Almanya'da yapılan hava tatbikatları sırasında kalkış yapıyor (Reuters).

Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada, Karadeniz'den Türk hava sahasına yaklaşan "kontrol dışı" bir insansız hava aracının (İHA) düşürüldüğünü duyurdu.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre bakanlık açıklamasında, İHA, yerleşim yerlerinden uzakta, güvenli bir bölgede düşürüldü" ifadelerini kullandı.

Ankara, Karadeniz üzerinde “rutin prosedürler kapsamında bir hava cisminin tespit edildiğini ve izlendiğini”, “söz konusu hava cisminin kontrolsüz bir insansız hava aracı olarak tanımlandığını” belirtti. Açıklamada, “Hava sahamızın güvenliğini sağlamak için NATO ve ulusal komuta altında F-16 savaş uçaklarımız önleme görevine gönderildi” denildi.

Bu olay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son haftalarda gemilere yönelik çeşitli saldırıların ardından Karadeniz'in Rusya ve Ukrayna arasında bir “çatışma bölgesi” haline gelebileceği uyarısının ardından gerçekleşti.


Estonya, Rusya yanlısı siyasetçileri vatana ihanetten suçlu buldu

NATO ülkesi yalnızca 1,4 milyon kişilik nüfusa sahip (AFP)
NATO ülkesi yalnızca 1,4 milyon kişilik nüfusa sahip (AFP)
TT

Estonya, Rusya yanlısı siyasetçileri vatana ihanetten suçlu buldu

NATO ülkesi yalnızca 1,4 milyon kişilik nüfusa sahip (AFP)
NATO ülkesi yalnızca 1,4 milyon kişilik nüfusa sahip (AFP)

Kasım 2023'te başlayan dava nihayet sonuçlandı ve Estonya yargısı, aynı yılın mart ayında tutuklanan politikacılar hakkındaki kararını verdi. 

Harju Bölge Mahkemesi'nde geçen perşembe görülen davada muhafazakar Koos partisinin kurucularından Aivo Peterson vatana ihanetten 14 yıl, Dmitri Rootsi ve Andrei Andronov ise 11'er yıl hapis cezasına çarptırıldı. 

Ekim 2022 - Mart 2023'te Estonya devleti ve toplumunun hilafına Rusya'nın politikalarını desteklemekle suçlanan üç siyasetçi bu iddiaları reddediyor. 

Moskova'dan aldıkları emirlerle hareket etme iddialarının hedefindeki üçlü, temyize başvuracaklarını açıkladı. 

Partiden yapılan açıklamada da savcıların Estonya'nın anayasal düzeni ve güvenliğine nasıl zarar verildiğine dair somut kanıt gösteremediği savunuldu.

Estonya'nın Ukrayna'ya yardımına karşı çıkan Koos partisi, bu yıl düzenlenen belediye seçimlerinde ülke genelindeki oyların yalnızca binde 8'ini alabilmişti. 

2022'de kurulan parti, Baltık ülkesinin NATO'dan çıkıp tarafsızlığını ilan etmesini ve yabancı askerlerin ülke topraklarından çekilmesini isterken, diğer ülkeler arasındaki askeri çatışmalara doğrudan ya da dolaylı olarak karışılmasına karşı çıkıyor. 

Öte yandan Aivo Peterson, Ukrayna'dan 2014'te tek taraflı bağımsızlığını ilan eden ve Eylül 2022'de Rusya'ya katılma kararı alan Donetsk Halk Cumhuriyeti'ni 2023'te ziyaret etmişti. 

55 yaşındaki siyasetçi, Şubat 2022'de başlayan Ukrayna savaşına dair bilgi almak için bölgeye gittiğini şu ifadelerle savunmuştu:

Estonya medyasından aldığımız bilgiler tek taraflı. Tüm gazetecilerimiz Kiev'i destekliyor.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova haziranda yaptığı açıklamada Estonya için "düşmanca davranan ülkeler arasında ilk sıralarda" ifadesini kullanmış, Tallin yönetiminin kendilerini yalanlarla bir tehdit gibi gösterdiğini öne sürmüştü. 

Independent Türkçe, ERR, RT