29 Ekim için seyahat rotaları önerileri: Sonbaharda nereye gitmeli?

29 Ekim için seyahat rotaları önerileri: Sonbaharda nereye gitmeli?
TT

29 Ekim için seyahat rotaları önerileri: Sonbaharda nereye gitmeli?

29 Ekim için seyahat rotaları önerileri: Sonbaharda nereye gitmeli?

Otobüs ve uçak bileti satış platformu obilet.com, bu yıl perşembeye denk gelen ve resmi tatil olan 29 Ekim’de, yılın son tatili olarak 28 Ekim’de yarım gün ve 30 Ekim’de tam gün izin kullanarak 5 günlük bir tatil yapmak isteyenlere yönelik seyahat önerileri paylaştı.
Firmanın yapmış olduğu ve kısa zaman içerisinde gidip tatil yapılabilecek olan rotalar şu şekilde;
“Karadeniz’in kendine has bitki örtüsü ve denizi ile Amasra, sakin bir balıkçı kasabasında tatil yapmak isteyenlerin gözdesi olabilir. Kıyısında yer alan balıkçıları, kalkan tavadan Amasra salatasına kadar tadabileceğiniz pek çok lezzeti, çarşısında yer alan hediyelikleri ve oyuncaklarıyla ilginizi çekebilir. Bu arada Amasra’ya sadece 1,5 saat kadar uzaklıkta olan Safranbolu da bu rotanızın diğer bir durağı olabilir.

Safranbolu ile 1600’lere yolculuk
Çarşısı, tarihi evleri, camileri, sokakları ve kültürel dokusuyla tarihin en iyi korunduğu yerlerden biri olan ve 1994 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi'ne dahil edilen Safranbolu, kısa bir tatil için bu mevsimde tercih edilebilecek yerlerden biri olarak öne çıkıyor. Safranbolu, evleri, hanları, Köprülü Mehmet Paşa ve Kazdağlıoğlu gibi tarihi camiileri, Cinci Hamamı, İncekaya Su Kemeri, Bulak Mencilis Mağarası gibi doğal, kültürel ve tarihi dokusuyla Safranbolu, ziyaretçilerini geçmişe götürüyor.

Eşsiz manzarasıyla Abant
Abant, Tabiat Parkı’nda sonbaharın renklerini görmek ve doğayla barışık sakin bir zaman geçirmek isteyenlerin tercihi olabilir. Bisiklet kiralayarak doğanın içinde tur atmak isteyenler için Abant, sunduğu eşsiz manzaralarıyla fotoğraf çekmeyi sevenlere de hitap ediyor. Yedigöller Milli Parkı ve Güzeldere Şelalesi gibi doğal güzelliklerin de bulunduğu bölgede, Tabiat Parkı’nda içinde yer alan Abant Göl’ü, İstanbul’a yaklaşık 280, Ankara’ya ise yaklaşık 225 km uzaklıkta.

Doğanın ve balonların renkli diyarı Kapadokya
Peribacaları, yeraltı şehirleri, kaleleri, vadileri ve balonlarla renklenen gökyüzüyle Kapadokya, kısa bir tatil kaçamağı yapabilmek için güzel bir alternatif. Kapadokya’da Göreme Açık Hava Müzesi’nde freksleri, Ihlara’da gizli cenneti, kaleleri, camileri, kaya mezarlarını, türbeleri görebilir, tarihe tanıklık edebilirsiniz. Ülkemizde ve dünyada eşsiz doğal güzelliklerden sayılan bu bölge, yine fotoğraf severler için birbirinden renkli karelerin çekilebileceği bir bölge.

Alaçatı’yı bir de sonbaharda görün
Yaz tatili için en çok tercih edilen mekanlardan olan Alaçatı, sonbaharda da görülesi bir Ege kasabası. Yazın sona ermesiyle sakin bir beldeye dönüşen Alaçatı’da Arnavut kaldırımlı sokakların tadını çıkarabilir, cumbalı taş binaların ve yel değirmenlerinin arasında gezinebilir, tarihi dokusunu hala koruyan kasabada, Ege’nin lezzetli yemeklerini tadabilirsiniz.

Kaz Dağları ile doğada sakin bir zaman
Balıkesir ile Çanakkale içinde yer alan Kaz Dağları da 29 Ekim için tercih edebileceğiniz uygunlukta bir rota. Bölgedeki doğa ve deniz manzarasının tadını Ege lezzetleri ile çıkarmanız, sonbaharın rengarenk dokusunu doyasıya yaşamanız, şelalelerinde piknik yapmanız mümkün. Assos, Akçay, Altınoluk, Güre gibi bölgelerde konaklamanız da

Birgi ile hem tarih hem tabiat
Bölgede bulunan asırlık çınarları, konakları, tarihi dokusu ve taş evleriyle M.Ö. 3000’lerden bu yana yerleşim yeri olan ve İzmir’in Ödemiş ilçesinde bulunan Birgi, güzel bir Ege köyü. Aydınoğulları’nın başkentliğini yapmış bu belde, tarih boyunca Lidya, Pers, Bergama, Roma ve Bizans gibi birçok medeniyete tanıklık etmiş, 1426’da ise Osmanlı egemenliğine girmiş. Dar sokakları, konakları, medrese, türbe ve camileriyle, ziyaretçilerine kültürel bir tarihi alan sunan Birgi’de, Çakırağa ve Sandıkoğlu Konakları mutlaka görülmeli. 1300’ler Beylikler döneminin ilk camisi Ulu Camii de ziyaret edilmesi gereken tarihi eserlerden biri.”



NASA, Mars'ta kullanacağı yeni nesil teknolojileri Ölüm Vadisi'nde test ediyor

NASA bilim insanları, Kaliforniya'nın Mojave Çölü'ndeki Dumont Kumulları bölgesinde bir araştırma drone'unu geçen eylülde test etti (NASA/JPL/Caltech)
NASA bilim insanları, Kaliforniya'nın Mojave Çölü'ndeki Dumont Kumulları bölgesinde bir araştırma drone'unu geçen eylülde test etti (NASA/JPL/Caltech)
TT

NASA, Mars'ta kullanacağı yeni nesil teknolojileri Ölüm Vadisi'nde test ediyor

NASA bilim insanları, Kaliforniya'nın Mojave Çölü'ndeki Dumont Kumulları bölgesinde bir araştırma drone'unu geçen eylülde test etti (NASA/JPL/Caltech)
NASA bilim insanları, Kaliforniya'nın Mojave Çölü'ndeki Dumont Kumulları bölgesinde bir araştırma drone'unu geçen eylülde test etti (NASA/JPL/Caltech)

NASA yeni nesil Mars drone teknolojisini, Kızıl Gezegen'e çok benzeyen bir yerde, Kaliforniya'nın Ölüm Vadisi Ulusal Parkı'ndaki Mojave Çölü'nde test ediyor.

Navigasyon yazılımlarında iyileştirmeler yapmak amacıyla üç araştırma drone'unu nisan ve eylülde, dokusuz ve çorak kumulların üzerinde uçurdular.

Ajans Mars'taki benzer kumulların, son uçuşların bazılarında Ingenuity Mars Helikopteri'nin navigasyonunu şaşırttığını belirtiyor.

Mars keşif aracı Perseverance'la birlikte 2021'de fırlatılan helikopter, Ocak 2024'te iniş sırasında hasar görmesinden önce 72 uçuş gerçekleştirerek planlanan ömrünü önemli ölçüde aştı.

NASA Güney Kaliforniya Jet İtki Laboratuvarı'ndan araştırmacı ve drone pilotu Roland Brockers yaptığı açıklamada, "Ingenuity, engebeli araziler üzerinde uçmak ve hareketini yerdeki görsel şekillere bakarak tahmin etmek üzere tasarlanmıştı. Ancak zamanla görsel dokunun az olduğu bölgelerden geçmek zorunda kaldığı için bu işlev zorlaştı" dedi.

Brockers "Geleceğin araçlarının çok yönlü olmasını ve bu kumullar gibi zorlu alanların üzerinden uçma endişesi taşımamasını istiyoruz" diye ekledi.

NASA, ikiz Viking uzay araçlarını indirmeye hazırlandıkları 1970'lerden beri, genellikle Dünya'nın en sıcak yeri diye bilinen Ölüm Vadisi'nde çöl drone'larını test ediyor.

Günümüz mühendisleri parkın, geçmişteki bir lav akıntısının uhrevi kalıntısı olan Mars Tepesi'ne ve kavurucu sıcaklıkların 45 dereceye kadar ulaştığı Mesquite Düzlükleri Kumulları'na da gitti.

Araştırmacılar farklı kamera filtreleri kullanmanın drone'ların zemini takip etmesini sağlayabileceğini ve yeni algoritmalar sayesinde araçların güvenli iniş yapabileceğini keşfetti.

Ölüm Vadisi Ulusal Parkı Müdürü Mike Reynolds, dalgalı Dumont Kumulları'nın sunduğu çeşitliliğin, parkın korunmasının neden hayati olduğunu bir kez daha gösterdiğini söylüyor.

Reynolds "Bu, parkın yalnızca doğal güzellikleri veya eğlence olanakları için değil, aynı zamanda çöl ortamlarını ve kendi dünyamızın ötesindeki dünyaları anlamamıza aktif bir yardım sunan canlı bir laboratuvar olduğu için de korunduğunun güçlü bir hatırlatıcısı" diyor.

frgt
Ölüm Vadisi Ulusal Parkı'ndaki bir çadırda toplanan araştırmacılar bir araştırma drone'unu izliyor (NASA/JPL/Caltech)

Ancak NASA'nın Mars'la ilgili testlerde kullandığı tek ulusal park Ölüm Vadisi değil.

NASA'nın Teksas merkezli Johnson Uzay Merkezi'nden araştırmacılar, New Mexico'daki White Sands Ulusal Parkı'nda LASSIE-M ("Legged Autonomous Surface Science In Analogue Environments for Mars" / Mars İçin Analog Ortamlarda Bacaklı Otonom Yüzey Bilimi) adlı köpek benzeri robotu test etti.

Araştırmacılar robotun Mars'ta keşif öncüsü olarak görev yapabileceğini ve keşif araçları için tehlikeli olabilecek kayalık veya kumlu arazilerde gezinebileceğini umuyor.

NASA'nın Virginia'nın Hampton şehrindeki Langley Araştırma Merkezi'nden diğer araştırmacılarsa küçük bir okul otobüsü boyutlarında pervaneli bir drone olan Yeniden Kullanılabilir Elektrikli Mars Uçuş Aracı'nı (Mars Electric Reusable Flyer) test ediyor.

Independent Türkçe

 


Antik Çin'de kadın ve erkeklerin farklı sebeplerle kurban edildiği bulundu

Shimao şehrindeki oyma taş (Omurgalı Paleontolojisi ve Paleoantropoloji Enstitüsü)
Shimao şehrindeki oyma taş (Omurgalı Paleontolojisi ve Paleoantropoloji Enstitüsü)
TT

Antik Çin'de kadın ve erkeklerin farklı sebeplerle kurban edildiği bulundu

Shimao şehrindeki oyma taş (Omurgalı Paleontolojisi ve Paleoantropoloji Enstitüsü)
Shimao şehrindeki oyma taş (Omurgalı Paleontolojisi ve Paleoantropoloji Enstitüsü)

Arkeologlar, Çin'de yaklaşık 3 bin 800 ila 4 bin 300 yıl önce, erkek ve kadın kurbanların ayrı amaçlar için seçildiği, cinsiyet ayrımcılığının yüksek olduğu bir Taş Devri toplumunun kanıtlarını buldu.

Çin Bilimler Akademisi'nden araştırmacılar, Çin'in kuzeybatısındaki büyük bir Taş Devri yerleşimindeki elit mezarlarda, genellikle ritüel amacıyla kurban edilen kadın refakatçilerin bulunduğunu, bunun da daha önce düşünülenden binlerce yıl önce gerçekleştiğini keşfetti.

Çalışma ayrıca, bölgede insan kurban etmeyle ilişkili erkek toplu mezarlarına dair  ilk somut bulguları ortaya koydu.

Arkeologlar, antik toplumun iki farklı kurban etme pratiği uygulandığını tahmin ediyor: Biri, muhtemelen genel ritüel amaçlarına hizmet eden erkeklerin toplu gömülmesini içeriyordu; diğeriyse kadın kurbanların ölülerle birlikte gömüldüğü yüksek statülü mezarlara eşlik ediyordu.

Çin'in kuzeyindeki Şensi Eyaleti'ndeki Shimao arkeolojik alanının, cinsiyetçi normları izleyen hiyerarşik bir topluma ev sahipliği yapan geç bir Taş Devri yerleşimi olduğuna dair kanıtlar buldular.

Nature adlı akademik dergide yayımlanan çalışmada bilim insanları, "Bu bulgular, Shimao topluluklarında ağırlıklı olarak ataerkil bir soy yapısını ve muhtemelen cinsiyete özgü kurban ritüellerini ortaya koyuyor" diye yazdı.

Arkeolojik kanıtlar, yaklaşık 4 kilometrekarelik bir alanı kaplayan taş duvarlı yerleşim yerinde hiyerarşik bir sosyal örgütlenmeye ve antik halkın insan kurban etme biçiminde cinsiyet ayrımcılığına işaret eden belirgin bölgeler vardı.

Önceki araştırmalar, yerleşim yerinde el sanatları üretim alanlarının yanı sıra büyük surların bulunduğu alanlar da dahil devlet düzeyindeki toplumlara özgü bir örgütlenme seviyesi bulmuştu.

Son çalışmada bilim insanları, Şensi ve komşu Şanşi eyaletindeki 7 arkeolojik alanda bulunan 169 insan kalıntısının yanı sıra birkaç kalıntının DNA verilerini değerlendirdi.

Kalıntılardan elde edilen DNA'ları karşılaştıran araştırmacılar, Shimao halkının ağırlıklı olarak soylarının yaklaşık bin yıl önce aynı bölgede yaşayan yerel topluluklara dayandığını ortaya koydu.

frgty
Mezar sahibi ve kurban edilen biri (Omurgalı Paleontolojisi ve Paleoantropoloji Enstitüsü)

Son bulgular, Shimao'nun Doğu Kapısı'ndaki kurbanların cinsiyeti hakkındaki yerleşmiş varsayımları da geçersiz kılıyor.

Kurban edilenlerin çoğunun kadın olduğu yönündeki önceki teorilerin aksine genetik kanıtlar, bölgedeki 10 gömüden 9'unun erkek olduğunu gösteriyor.

Bilim insanları, kişilerin kurban ediliş biçiminde cinsiyete özgü net bir model buldu.

Erkek kurbanlar Doğu Kapısı'nda yoğunlaşırken, kadın kurban kalıntıları çoğunlukla seçkin mezarlıklarla ilişkilendirildi.

Bu, Shimao'nun kurban uygulamalarının son derece sistematik ve cinsiyete özgü rollerin farklı ritüel amaçlarıyla yerlerine bağlı olduğunu ortaya koyuyor.

rrf4g5
Shimao şehrinin manzarası (IVPP)

Elitlerin kurban edilen kadın arkadaşlarıyla birlikte gömülmesi, Çin'de ancak binlerce yıl sonra, MÖ 770'le 221 arasındaki Erken Demir Çağı döneminde gözlemlendi.

Araştırmacılar ayrıca Shimao halkı ile güneydeki pirinç tarımı toplulukları arasında yakın genetik bağlantılar buldular ve bu da antik Çin'deki tarih öncesi tarım ve hayvancılık toplulukları arasındaki kapsamlı etkileşimleri vurguladı.

Bölgede yapılacak daha ileri araştırmaların, erken Doğu Asya devletlerinin kökenlerini daha iyi anlamaya yardımcı olabileceğini umuyorlar.

Independent Türkçe

 


Zayıflama iğnelerinin Alzheimer'ın ilerlemesini yavaşlattığı bulundu

Bir araştırma, kilo verme iğnelerinin Alzheimer hastalığına yakalanma riskini azaltabileceğini öne sürüyor (Reuters)
Bir araştırma, kilo verme iğnelerinin Alzheimer hastalığına yakalanma riskini azaltabileceğini öne sürüyor (Reuters)
TT

Zayıflama iğnelerinin Alzheimer'ın ilerlemesini yavaşlattığı bulundu

Bir araştırma, kilo verme iğnelerinin Alzheimer hastalığına yakalanma riskini azaltabileceğini öne sürüyor (Reuters)
Bir araştırma, kilo verme iğnelerinin Alzheimer hastalığına yakalanma riskini azaltabileceğini öne sürüyor (Reuters)

Bilişsel gerilemeyi yavaşlatabileceğini gösteren bir çalışmanın ardından zayıflama iğnelerinin Alzheimer tedavisinde kullanılabileceği öne sürülüyor.

Saxenda markası altında satılan liraglutid, kan şekerini kontrol altına almak ve zayıflamaya yardımcı olmak için reçete ediliyor.

GLP-1 agonisti olan bu ilaç, Wegovy ve Ozempic gibi çalışarak kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal hormonu taklit ediyor.

Ancak Imperial College London'dan araştırmacılar, günde bir kez uygulanan iğnelerin Alzheimer hastalarında bilişsel gerilemeyi yaklaşık yüzde 50 yavaşlattığını saptadı.

Üniversitenin Beyin Bilimleri Bölümü'nde nörobilim alanında öğretim üyesi olan Paul Edison, önceki araştırmalardan sonraki durumu şöyle açıklıyor: 

Liraglutidin muhtemelen iltihabı azaltarak, insülin direncini ve Alzheimer biyobelirteçlerinin toksik etkilerini düşürerek veya beyindeki sinir hücrelerinin iletişimini iyileştirerek beyni koruduğunu düşünüyoruz.

Hakemli dergi Nature Medicine'da yayımlanan çalışmada hafif ila orta derecede Alzheimer'ı olan ancak diyabeti olmayan 169 katılımcı iki gruba ayrıldı.

Bir gruba günlük liraglutid iğnesi yapılırken, diğer gruba bir yıl boyunca plasebo verildi.

Takip döneminden sonra yapılan bir dizi beyin taraması, ilacın beyin hacmi kaybını yavaşlattığını ortaya koydu.

Çalışmanın yazarları, "İyileşme 6 aydan önce görülmeye başlasa da 52. haftada daha belirgin hale gelmesi, GLP-1 analoglarının uzun süreli tedaviyle Alzheimer'daki bilişsel işlevleri olumlu yönde etkileyebileceğini gösteriyor" diyor.

Ancak araştırmacılar liraglutidin, Alzheimer hastalığının ayırt edici özelliği olan beyin glikoz metabolizmasındaki gerilemeyi engellemediğini saptadı.

Araştırmacılar zayıflama iğnesinin beyin hacmi kaybını neden yarı yarıya yavaşlattığını belirtmese de beyindeki iltihabı ve tau adlı toksik proteinin birikimini azalttığının daha önce bulunduğunu açıklıyorlar.

Tau proteininin anormal birikimi "yumaklar" oluşturarak hücre hasarına ve iltihaplanmaya yol açıyor ve Alzheimer semptomlarına katkıda bulunuyor.

Tıpkı Wegovy gibi Novo Nordisk'in ürettiği Saxenda da Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Servisi tarafından vücut kitle indeksi 30'un üzerindeki kişilere kilo verme tedavisi olarak sunuluyor.

Ancak çalışmanın yazarları, zayıflama iğnesinin Alzheimer'la mücadelede uzun vadede kullanılıp kullanılamayacağını belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor.

Çalışma, Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ), yüksek maliyetler ve ilaçlarla ilgili tedarik sorunları nedeniyle zayıflama iğnelerinden faydalanabilecek kişilerin 10'da birinden azının bunlara erişebildiği uyarısında bulunmasının ardından geldi.

DSÖ, bu ilaçlar hakkındaki ilk kılavuzunda iğnelerin, obeziteyle yaşayan kişilere yardımcı olmak için sağlıklı beslenme ve düzenli egzersizle birlikte, uzun vadeli olarak kullanılması gerektiğini öneriyor.

Independent Türkçe