Yemen’e uluslararası yardımların Aden’deki Merkez Bankası üzerinden sağlanması çağrısı yapıldı

Aden’deki Merkez Bankası
Aden’deki Merkez Bankası
TT

Yemen’e uluslararası yardımların Aden’deki Merkez Bankası üzerinden sağlanması çağrısı yapıldı

Aden’deki Merkez Bankası
Aden’deki Merkez Bankası

Yemen hükümeti uluslararası toplumu, ulusal para biriminin (riyal) değerini artırmak ve bankanın bankacılık piyasasının hareketlerini kontrol edilmesini sağlamak amacıyla yardım ve projelerin fon transferlerini Aden’deki Merkez Bankası aracılığıyla gerçekleştirmeye çağırdı.
Yemen Planlama ve Uluslararası İş birliği Bakanı Necib el-Avec, Dünya Bankası yetkilileriyle birlikte resmi açıklamalarda bulundu. Bakan, Husilerin meşruiyete yönelik darbe gerçekleştirdiği son beş yıl içerisinde Yemen ekonomisinin yüzde 50 oranında düşüş yaşadığını kaydetti.
Bakan Avec, Dünya Bankası Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Ferid Bilhac ile videokonferans yöntemiyle görüştü. İşletme giderlerindeki büyük farkın azaltılmasına katkıda bulunacak, banka projelerinin uygulanmasında kanıtlanmış yetkinliğe sahip ulusal kurumların rolünün güçlendirmesi gerektiğine dikkat çeken Necib el-Avec, Dünya Bankası’nın Yemen’de faaliyet gösteren Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşları için şeffaf bir değerlendirme ve izleme mekanizması sağlamasının önemini vugruladı.
Yemenli Bakan, bağışçıların ve uluslararası kuruluşların ‘şeffaflık ve kredi kontrol standartlarını dikkate alarak’, yardım transfer kanallarını Yemen Merkez Bankası aracılığıyla birleştirmesi, bankanın parasal yeteneklerini geliştirmek ve ‘para birimini destekleme, döviz istikrarını sürdürme rolünü’ yerine getirmesini sağlamak için Yemen riyaliyle iş yapması gerektiğine dikkat çekti.
Bakan Avec, Yemen’deki savaş ve çatışma koşulları nedeniyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYİH) son beş yıl içerisinde yaklaşık yüzde 50 oranında küçüldüğüne dikkat çekerken, “Ekonomik kayıp 88 milyar doları aştı” dedi. Yemen’deki 3,6 milyon sığınmacının da devlet için ek bir yük haline geldiğini kaydeden Bakan, Yemen riyalinin yüzde 180 değer kaybettiği bilgisini paylaştı.
Dünya Bankası’ndan bir ekip daha önce yaptığı açıklamada, Mart 2021’de 371 milyon dolarlık bir maliyetle eğitim, sosyal koruma ve entegre kentsel hizmetler projelerini kapsayacak şekilde onaylanacak olan Yemen’e tahsis edilmiş bir projeyi yönettiğini duyurmuştu.
Bu çerçevede eğitim projelerinin ‘öğretmenler için 44 milyon dolarlık teşvik ödemesini, 34 milyon dolarlık okul beslenme programını, 16 milyon dolarlık etüt materyali alımı ve dağıtım faaliyetini, 14 milyon dolarlık okulların ve sağlık tesislerinin yeniden inşası ve restorasyonu faaliyetini ve 13 milyon dolarlık eğitim sistemlerinin kapasitelerinin artırılması çalışmalarını ’ içermesi bekleniyor. Sosyal koruma projesine 200 milyon dolar ve Yemen’in 16 ilinde etkin olan ve yaklaşık 2,4 milyon kişiye hizmet veren entegre kentsel hizmetler projelerine de 50 milyon dolar bitçe ayrılması bekleniyor.
Resmi kaynaklar, Planlama ve Uluslararası İş birliği Bakanı Necib el-Avec’in Eğitim Bakanı Abdullah Lemles ile Dünya Bankası Bölge Direktörü Marina Weiss, Yemen Ofisi Müdürü Tania Meyer ve Dünya Bankası’nın Yemen’deki ofisinin teknik ekibi ile görüştüğünü aktardı. Kaynaklar, tarafların Yemen’deki projelerin tam bir değerlendirmesini yaptıklarına dikkat çektiler.
Yemen resmi ajansı SABA’nın haberine göre hükümet ekibi, Dünya Bankası yetkilileriyle ‘her iki taraftan ekiplerin toplantı sonuçlarının ayrıntılarını tartışması, hükümet ekibinin tüm notlarını ele alması için daha fazla toplantı düzenleme’ konusunda uzlaşı sağladı.
Aynı şekilde Bakan Necib el-Avec, geçici başkent Yemen’de Dünya Bankası’nın bir ofisinin açılmasının önemine dikkat- çekti. Yemen’de faaliyet gösteren BM kuruluşlarının değerlendirilmesi ve izlenmesi için bir mekanizma sağlaması ve faaliyetlerin şeffaflık standartlarına uygun olması gerektiğini söyledi.
Bakan Avec, Yemen hükümetinin söz konusu kuruluşların bazılarının, uygulama mekanizmaları uzatılacak projeleri yeniden değerlendirmesi için sabırsızlandığını vurguladı.



İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)

Konuyla ilgili bilgi sahibi iki Filistinli kaynağa göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin yaklaşık yüzde 40'ını askeri kontrolü altında tutan bir çekilme haritası sunma ısrarı nedeniyle Gazze'deki ateşkes müzakereleri ‘çıkmaza’ girmiş durumda.

AFP'ye konuşan kaynaklardan biri, “Doha'daki müzakereler, İsrail'in dün sunduğu ve Hamas'ın reddettiği Gazze Şeridi'nin yüzde 40'ından fazlasında askeri güç bulundurmayı içeren, İsrail ordusunun yeniden konuşlandırılması ve yeniden konumlandırılmasını öngören bir çekilme haritasında ısrar etmesi nedeniyle çıkmaza girmiş durumda ve karmaşık zorluklarla karşı karşıya” dedi.

İkinci kaynak ise “İsrail yok etme savaşını sürdürmek için oyalama ve anlaşmayı bozma politikasını sürdürüyor” ifadesini kullandı.

Gazze ateşkes müzakereleri, Hamas'ın İsrail'i engellemekle suçladığı ve ABD ile İsrail'in görüşmelerde bir ilerleme kaydedileceği ve birkaç gün içinde anlaşmaya varılacağı yönündeki iyimser söylemleri arasında Katar'ın başkenti Doha'da yedinci gününe girdi.

Geçtiğimiz pazar gününden bu yana Doha'da devam eden müzakerelerin ortasında Netanyahu perşembe günü yayınladığı bir videoda Hamas'ın silahsızlandırılmasını, askeri kabiliyetlerinin olmamasını ve bölgeyi yönetmemesini şart koşarak bunlar olmadan Gazze Şeridi'nde anlaşma ihtimalini dışladı ve savaşa geri dönme tehdidinde bulundu. Netanyahu, “Bu müzakereler yoluyla elde edilebilirse iyi olur, aksi takdirde kahraman ordumuzun gücüyle başka yollarla elde edeceğiz” dedi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar perşembe günü Avusturya gazetesi Die Presse'ye verdiği röportajda, müzakerelerin geleceği için bir başka koşul öne sürerek Hamas liderlerinin sürgüne gönderilmesinin ‘savaşı sona erdirecek çözümün bir parçası olabileceğini’ belirtti.

Geçtiğimiz perşembe günü televizyonda yayınlanan bir röportajda Netanyahu birkaç gün içinde bir anlaşmaya varılacağı umudunu dile getirerek şunları söyledi: “50 esir halen Hamas tarafından tutuluyor ve bunlardan sadece 20'sinin hayatta olduğuna inanılıyor. Şu anda yaşayanların yarısının ve ölülerin yarısının çıkarılmasını öngören bir anlaşmamız var, yani 10 yaşayan insanımız ve yaklaşık 12 ölen rehinemiz kalacak, ancak onları da çıkaracağım. Umarım birkaç gün içinde bunu sonuçlandırabiliriz.”

Geçen hafta Netanyahu ile Beyaz Saray'da iki kez görüşen Trump, ateşkesin yakın olduğu söylemini yineleyerek bu haftayı olası bir tarih olarak belirledi. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio perşembe günü yaptığı açıklamada bir anlaşma için ‘büyük umutları’ olduğunu ifade etti.