'Libya askeri' anlaşması: Paralı askerler ve savaşçılar üç ay içinde ülkeyi terk edecek

'Libya askeri' anlaşması: Paralı askerler ve savaşçılar üç ay içinde ülkeyi terk edecek
TT

'Libya askeri' anlaşması: Paralı askerler ve savaşçılar üç ay içinde ülkeyi terk edecek

'Libya askeri' anlaşması: Paralı askerler ve savaşçılar üç ay içinde ülkeyi terk edecek

Libya Ulusal Ordusu’na (LUO) bağlı Ortak Askeri Komite ve Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) dün ülke genelinde “kalıcı ateşkes” sağlanması için anlaşmaya varmayı başardı. Anlaşma uluslararası, bölgesel ve yerel düzeyde memnuniyetle karşılandı. Anlaşma gereğince bütün paralı askerler ve yabancı savaşçılar dünden itibaren en fazla üç ay içerisinde kara, hava ve denizden Libya topraklarını tamamen boşaltacak.
Birleşmiş Milletler’in (BM) Libya temsilcisi Stephanie Turco Williams perşembe günü yaptığı açıklamada Libya’daki çatışma taraflarının ateşkes için bir anlaşma imzaladığını belirtti. Williams LUO ve UMH temsilcilerine hitaben “Burada büyük cesaret gerektiren başarılarınızdan dolayı sizleri tebrik etmek istiyorum. Bu anlaşmanın Libya halkının çektiği sıkıntıları dindirmesini umuyorum” dedi.
Misyon, yaklaşık 10 dakika süren ve ardından katılımcıların alkışları eşliğinde sona eren imza törenini web sitesinde canlı olarak yayınladı. İmza töreni Cenevre’deki BM genel merkezinde düzenlendi ve iki Libya heyetinin üyeleri ve Libya’daki BM Destek Misyonu (Manul) Başkanı “Vekil” Stephanie Williams yüzlerindeki maskeleri ile anlaşmanın imzalanmasının ardından ayağa kalktı.
Misyon, Cenevre’de yapılan “5+5 Ortak Askeri Komite toplantılarının” dün tarihi bir başarı elde ettiğini, Libyalı tarafların ortak bir noktada buluşmasını sağladığını ve bu “başarının Libya’da barışın ve istikrarın sağlanması için önemli bir dönüm noktası olduğunu” kaydetti.
Williams bu anlaşmayı “Libya halkı için güzel bir gün” olarak nitelendirirken, “anlaşmanın derhal yürürlüğe gireceğini” vurguladı. Bu da iki merkezdeki (Sirte ve Cufra) savaş cephelerinde bir araya gelen tüm kuvvetlerin üslerine döneceği, yabancı savaşçıların ve paralı askerlerin ise Libya’yı terk etmek zorunda kalacağı anlamına geliyor. Bu, görüşmelerde LUO heyeti başkanı olan Tümgeneral Emmahaj Al-Amami tarafından teyit edildi.

Williams açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“İki taraf, cephelerde bulunan tüm askeri birimlerin ve silahlı grupların üslerine geri dönmeleri ve ortak bir askeri güç oluşturulması konusunda uzlaşma sağladı. Buna, tüm paralı askerlerin ve yabancı savaşçıların bugünden itibaren en fazla üç ay içinde tüm Libya topraklarından, karadan, havadan ve denizden ayrılması eşlik edecek. Ateşkes, BM tarafından terörist olarak sınıflandırılan gruplar için geçerli değil.”
Bazı uluslararası taraflar ve Arap ülkeleri anlaşmayı memnuniyetle karşıladı. Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Hafız dün yaptığı açıklamada “Bugün elde edilen başarı, geçtiğimiz eylül ayının sonunda Mısır’ın Hurgada’da ev sahipliğini üstlendiği yüz yüze yapılan ilk toplantının devamı niteliğinde geldi” dedi. Sözcü, Libya ordusunun bugün ön saflarda huzuru korumak ve gerginliği önlemek için yaptığı anlaşmayı takdir ederek, Libya meselesine dahil olan ülkelere şu an gösterilen çabalara katkıda bulunma ve herhangi bir şekilde tansiyonun yükselmesine izin vermeme çağrısında bulundu.
Eski BM Başdanışmanı Libya Büyükelçisi İbrahim Musa Cerade dün yaptığı açıklamada “Ateşkes için anlaşma yapmak iyi bir şeydir. Ancak en önemli olan şey bu ateşkesin askeri ve teknik seviyeden sorumlu, kapsamlı, bilinçli ve içeriğinin ayrıntılarının, çatışmaların müdahalesinin, etkilerinin geleceğinin ve borçları geri ödeme garantilerinin farkında olunan bir seviyeye çıkarılması. Böylece sürdürülebilir bir ulusal barışın temellerini atan doğru ve sağlam bir şey haline gelmiş olur” değerlendirmesinde bulundu.
Silphium Araştırma ve Çalışma Vakfı Başkanı Cemal Şaluf dün yaptığı açıklamada bu anlaşmadan en çok zarar görenlerin “terörist gruplar olduğunu ve bu anlaşmanın onlara karşı verilen savaşı durdurmayacağını” belirtti.



Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının devam etmesi üzerine ‘etnik temizlik’ uygulamasını kınadı

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
TT

Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının devam etmesi üzerine ‘etnik temizlik’ uygulamasını kınadı

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)

Hamas Sözcüsü bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin doğu bölgelerinde ve orta kesiminde ‘etnik temizlik’ yaptığını söyledi.

Sözcü Hazım Kasım, “İşgal güçleri, sarı hattın dışındaki sivilleri hedef alıyor. Bu sabahtan itibaren dört vatandaş öldürüldü, yıkım operasyonları yoğunlaştı ve doğu bölgelerinden vatandaşlar yerlerinden edildi” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre, bu sabah İsrail'in Gazze ve Han Yunus şehirlerini hedef alan bombardımanında dört Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

dcgtrhy
Gazze şehrinde İsrail ateşiyle öldürülen Filistinli genç Ahmed el-Hevari'nin cenazesine katılan Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Bu sabah üç kişinin cenazesi hastanelere getirildi; ikisi Han Yunus’un doğusundaki Beni Suheyle kasabasında İsrail’e ait bir insansız hava aracı (İHA) tarafından, bir diğeri ise Gazze kentinin doğusundaki et-Tuffah mahallesinde İsrail tankının açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti” dedi.

Han Yunus’taki Nasır Hastanesi, iki ölü ve biri ağır olmak üzere üç yaralıyı kabul ettiğini duyurdu. Gazze kentindeki Şifa Hastanesi’nin Müdürü Dr. Muhammed Ebu Selmiye de et-Tuffah mahallesinde sivillere yönelik tank ateşi nedeniyle bir ölü ve çok sayıda yaralının hastaneye ulaştığını doğruladı.

Gazze'deki bir güvenlik kaynağı AFP'ye, ‘işgal uçaklarının bu sabah Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus ve Refah'ın güneydoğusundaki bölgelere birkaç hava saldırısı düzenlediğini’ söyledi. Kaynak, İsrail ordusunun ‘ez-Zeytun, Şucaiyye ve et-Tuffah (Gazze şehrinin doğusu) mahallelerinde ve Han Yunus ile Refah'ta savaş sırasında hasar gören onlarca binayı ve evi yıkmaya devam ettiğini’ belirtti.

İsrail güçleri, Refah şehrinin büyük bir kısmını ve Han Yunus'un doğu bölgelerini kontrol altında tutuyor. İsrail, 7 Ekim 2023'teki saldırının ardından Gazze Şeridi'ne savaş açtı. O günden bu yana, Birleşmiş Milletler'in (BM) güvenilir bulduğu Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşında en az 69 bin 756 kişi hayatını kaybetti.


Mısır Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy verme işlemi başladı

Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
TT

Mısır Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy verme işlemi başladı

Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)

Mısırlılar bugün, 2025 Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy kullanmaya başladı.

İki gün sürecek seçimler, 73 seçim bölgesi ve 5 bin 287 alt komiteden oluşan 13 vilayette gerçekleştiriliyor. Şarku’l Avsat’ın Kahire el-İhbariyye televizyonundan aktardığına göre, bu aşamada bin 316 aday bireysel sistem altında yarışıyor ve Kahire ile Kuzey, Orta ve Güney Delta ve Doğu Delta'nın iki seçim bölgesinde bir liste yer alıyor.

Mısır Ulusal Seçim Komisyonu, vatandaşlara seçimlere katılım çağrısında bulunarak, sürecin bütünlüğünü sağlama ve seçmenlerin iradesini tam şeffaflık içinde sandığa yansıtma konusundaki kararlılığını vurguladı.

Seçimlerin ikinci aşamasına dahil olan vilayetler, Ulusal Seçim Komisyonu’nun verilerine göre Kahire, Kalubiyye, Dakahliye, Garbiye, Menufiye, Kafr eş-Şeyh, Şarkiye, Dimyat, Port Said, İsmailiye, Süveyş, Güney Sina ve Kuzey Sina’dan oluşuyor.

gju
Parlamento seçimlerinin ilk turunda oy verme merkezlerinin önünde bekleyen Mısırlı kadınlar (Gençlik Partisi Koordinasyon Komitesi)

Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşaması, ilk turda 19 seçim bölgesindeki sonuçların ‘önemli ihlaller’ gerekçesiyle iptal edilmesinin ardından geliyor. Bu ihlaller arasında sandıkların önünde yapılan usulsüz propaganda ile adaylara oy sayım tutanaklarının nüshalarının verilmemesi gibi durumlar yer aldı. Gözlemciler bu adımı ‘emsalsiz’ olarak nitelendirdi.

Bu seçim bölgelerindeki sonuçların iptal edilmesi, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin ‘azami şeffaflık’ sağlanması için yaptığı doğrudan çağrının ardından gerçekleşti.


Irak Sünni güçleri seçim sonrası pozisyonları koordine etmek için birleşik bir blok oluşturuyor

Bağdat'taki Irak seçimlerine ait kampanya posterleri (AFP)
Bağdat'taki Irak seçimlerine ait kampanya posterleri (AFP)
TT

Irak Sünni güçleri seçim sonrası pozisyonları koordine etmek için birleşik bir blok oluşturuyor

Bağdat'taki Irak seçimlerine ait kampanya posterleri (AFP)
Bağdat'taki Irak seçimlerine ait kampanya posterleri (AFP)

Irak'taki en önde gelen Sünni siyasi güçlerin liderleri dün, ayrı listelerle katıldıkları parlamento seçimlerinin ardından "vizyon ve kararları birleştirmeyi" amaçlayan "Ulusal Siyasi Konsey" bloğunun kurulduğunu duyurdu.

Bağdat'ta, beş büyük Sünni partinin liderlerinin katıldığı bir toplantı düzenlendi. Toplantıda, seçilmiş parlamentoda Sünni güçler arasında en fazla sandalyeye sahip olan (27 sandalye) "Takaddüm" hareketinin lideri eski Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi ve ABD yaptırımlarına tabi olan "Egemenlik İttifakı"nın başkanı iş adamı Hamis el-Hancer de yer aldı.

Irak Haber Ajansı'nın (IRA) ve AFP’ye göre katılımcılar, "çeşitli önemli ulusal meselelerle ilgili pozisyonları koordine eden ve vizyon ve kararları birleştiren kapsayıcı bir çatı örgüt olarak Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturma" konusunda anlaştılar.

Konseyin "tüm ulusal ortaklara açık olacağını ve Irak'ın birliğini ve istikrarını güvence altına alan ve tüm bileşenlerinin haklarını istisnasız koruyan temel ilkelere bağlı kalacağını" teyit ettiler.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Saddam Hüseyin rejimini deviren Amerikan işgalinden iki yıl sonra, 2005'te Irak'ta yapılan ilk çok partili seçimlerden bu yana, etkili siyasi güçler arasında uygulanan kota sistemine göre, Parlamento Başkanı Sünni, Başbakan Şii (yürütme erkinin fiili temsilcisi) ve Cumhurbaşkanı Kürtlerden oluşuyor.

Saddam Hüseyin'in devrilmesinden bu yana, Irak'taki Şii çoğunluk ülke siyasetine hâkim hale geldi.

Geçtiğimiz hafta, İran'a yakın Şii partilerden oluşan "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakı, en büyük parlamento bloğunun kurulduğunu ve başbakan seçme sürecini başlatma niyetini duyurdu.

Ertesi gün, geçici Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani, 11 Kasım seçimlerinde 329 parlamento sandalyesinden 46'sını alarak en fazla sandalye kazanan koalisyonunun "en büyük parlamento bloğuna" katıldığını duyurdu.

Bu blok, parlamentodaki sandalyelerin yarısından fazlasını, yani 175'ten fazla sandalyeyi kazandı.