Tanzanya'da DEAŞ endişesi: Saldırılar artmaya devam ediyor

SITE Intelligence Group'un, Mozambik’in kuzeyinde hükümet güçleri ile radikalciler arasında yaşanan çatışmadan sonra yayınladığı fotoğraf (Arşiv-AP)
SITE Intelligence Group'un, Mozambik’in kuzeyinde hükümet güçleri ile radikalciler arasında yaşanan çatışmadan sonra yayınladığı fotoğraf (Arşiv-AP)
TT

Tanzanya'da DEAŞ endişesi: Saldırılar artmaya devam ediyor

SITE Intelligence Group'un, Mozambik’in kuzeyinde hükümet güçleri ile radikalciler arasında yaşanan çatışmadan sonra yayınladığı fotoğraf (Arşiv-AP)
SITE Intelligence Group'un, Mozambik’in kuzeyinde hükümet güçleri ile radikalciler arasında yaşanan çatışmadan sonra yayınladığı fotoğraf (Arşiv-AP)

Afrika kıtasının doğusunda bulunan Tanzanya, geçtiğimiz günlerde Güney Tanzanya’nın Mozambik sınırı yakınında bulunan bir polis merkezine yaklaşık 300 DEAŞ militanının saldırdığını duyurdu. 2017 yılından bu yana Mozambik’te aktif olan örgüt, yüzlerce militan tarafından gerçekleştirilen saldırıyı üstlendi. DAEŞ, Doğu Afrika bölgesinde türünün ilk örneği olan radikal bir “İslâm Emirliği” kurmaya çalışıyor.
Tanzanya Polisi Genel Müfettişi Simon Siro, video konferans yöntemi üzerinden düzenlediği basın toplantısında, “Geçen hafta yaklaşık 300 terörist Mozambik’ten ülkenin güneyindeki Mtwara bölgesinde bulunan Kitaya şehrindeki polis merkezimize saldırdı ve çok sayıda kişiyi öldürdü” ifadelerini kullandı. Siro açıklamasında terör saldırısıyla ilgili ayrıntıya yer vermezken, aralarında polisler ve güvenlik görevlilerinin de bulunduğu saldırıda kaç kişinin öldüğüne dair bilgi vermedi. Genel Müfettiş sadece, saldırganlar arasında Tanzanya vatandaşı olan bazı militanların bulunduğuna işaret etmekle yetindi. Bu durum, Kasım ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanan ülkeye karşı örgütün harekete geçtiği anlamına geliyor.
Saldırıyı üstlenen örgüt ise yayınladığı mesajında, “13 Ekim’de Mozambik sınırı yakınındaki Mtwara’ya saldırı düzenlendi” ifadelerini kullandı. DAEŞ, 2017 yılından beri Mozambik’teki stratejik ve hayati öneme sahip alanları kontrolü altına almaya çalışıyor. Örgütün bu amaçla gerçekleştirdiği saldırılar bin 500’den fazla insanın ölümüne, 250 bin insanın ise evlerini terk etmesine neden oldu.
Terör örgütü, geçtiğimiz Eylül ayında Hint Okyanusu’nda bulunan ve Mozambik Devleti’ne bağlı olan iki adayı ele geçirdi. Ayrıca, Tanzanya sınırına yakın bir mevkide bulunan Nangadi bölgesine şiddetli saldırılar düzenledi. Askeri ve güvenlik kaynaklarının olayla ilgili açıklamasında, saldırının teröristlerin ülkenin geri kalanından tamamen izole hale getirdikleri Palma şehrinin 40 km uzağında gerçekleştirildiği belirtildi.
Terör örgütünün hedef aldığı Palma bölgesi, içerdiği 75 trilyon metreküp sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) nedeniyle Mozambik’in ekonomik açıdan gelecek vadeden bölgelerinden biri ve aynı zamanda Fransız petrol devi Total tarafından geliştirilen 23 milyar dolar maliyetli bir gaz arama projesinin de üssü konumunda. ABD menşeli “ExxonMobil” ve İtalya menşeli çok ulusla petrol ve gaz şirketi Eni’nin de bölgede yatırımları bulunuyor.
Mozambik ordusu, özellikle de Cabo Delgado eyaletinin karşısında bulunan Mekongo ve Famizi adalarının DEAŞ militanları tarafından ele geçirilmesinde örgüt savaşçılarıyla mücadelede büyük sorunlarla karşılaşıyor. Bu ise bölge yerlileri için tehlike çanlarının çalması anlamına geliyor.



Ukrayna: Kuzey Kore kuvvetlerinin çatışmalarda “önemli bir etkisi” yok

Ukrayna, Kuzey Kore kuvvetlerinin çatışmalarda önemli bir etkisinin olmadığını vurguladı (AP)
Ukrayna, Kuzey Kore kuvvetlerinin çatışmalarda önemli bir etkisinin olmadığını vurguladı (AP)
TT

Ukrayna: Kuzey Kore kuvvetlerinin çatışmalarda “önemli bir etkisi” yok

Ukrayna, Kuzey Kore kuvvetlerinin çatışmalarda önemli bir etkisinin olmadığını vurguladı (AP)
Ukrayna, Kuzey Kore kuvvetlerinin çatışmalarda önemli bir etkisinin olmadığını vurguladı (AP)

Ukraynalı bir askeri istihbarat yetkilisi dün AFP’ye yaptığı açıklamada, Kuzey Kore kuvvetlerinin Rusya'nın Kursk bölgesinde Ukrayna kuvvetlerine karşı yürütülen mücadeleye katılımının, çatışmaların gidişatı üzerinde "önemli bir etkisi olmadığını" vurguladı.

Kiev'e göre, Ukrayna ordusunun ağustos ayından bu yana birkaç yüz kilometre kareyi işgal ettiği Ukrayna sınırındaki Kursk bölgesindeki çatışmalara "yaklaşık 500 subay ve üç general"in de aralarında bulunduğu 12 bin Kuzey Kore askeri katılıyor.

Moskova ve Pyongyang, Rus ordusunun yanında savaşan Kuzey Kore birliklerinin varlığını hiçbir zaman doğrulamadı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Ukrayna askeri istihbarat sözcüsü Evgen Eren, "Kuzey Korelilerin çatışmaya katılımının durum üzerinde önemli bir etkisi olmadığını" belirtti.

Evgen Eren, Kuzey Kore kuvvetlerinin, "İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki döneme göre daha ilkel taktikler" kullandıklarını göz önünde bulundurarak, özellikle savaş alanında yaygın olarak kullanılan insansız hava araçlarına karşı koyma konusunda modern savaş deneyimine sahip olmadıklarını ifade etti.

Yetkili, "Ama aynı zamanda öğreniyorlar. Düşmanı küçümseyemeyiz. Faaliyetlerinde zaten bazı hususları dikkate aldıklarını görüyoruz” ifadelerini kullandı.

Ukrayna askeri istihbaratına göre Kuzey Kore kuvvetleri çoğunlukla, Rusya'nın Kursk bölgesindeki Russkaya Konopelka, Plehovo ve Ulanok kasabaları yakınlarında konuşlandırılıyor.

Bu açıklamalar, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin pazartesi günü, çatışmalara katılmaya başladıklarından beri yaklaşık 3 bin Kuzey Kore askerinin "öldüğünü veya yaralandığını" doğrulamasının ertesi günü geldi. Seul ise pazartesi günü yaptığı açıklamada, çatışmalarda bin 100 Kuzey Kore askerinin "öldüğünü veya yaralandığını" duyurdu.

Güney Kore kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı da Kuzey Kore'nin Rusya'ya insansız hava araçlarının yanı sıra yeni birlikler göndereceğine inandırıcı hazırlıklar yapıldığını kaydetti.