Galaksinin Koruyucuları 3: Yönetmen James Gunn ölen karakterin dönmeyeceğini söyledi

Galaksinin Koruyucuları'nın Avengers 5'e dair ilginç bir ipucu barındırdığı öne sürülmüştü (Marvel Studios)
Galaksinin Koruyucuları'nın Avengers 5'e dair ilginç bir ipucu barındırdığı öne sürülmüştü (Marvel Studios)
TT

Galaksinin Koruyucuları 3: Yönetmen James Gunn ölen karakterin dönmeyeceğini söyledi

Galaksinin Koruyucuları'nın Avengers 5'e dair ilginç bir ipucu barındırdığı öne sürülmüştü (Marvel Studios)
Galaksinin Koruyucuları'nın Avengers 5'e dair ilginç bir ipucu barındırdığı öne sürülmüştü (Marvel Studios)

Marvel Sinematik Evreni'nden bir karakter gelecekteki filmlerin herhangi birinde kesinlikle geri dönemeyecek.
Temelde her şeyi mümkün kılan çoklu evren kapsamında farklı zaman akışlarının getirilmesine rağmen yönetmen James Gunn, Galaksinin Koruyucuları (Guardians of the Galaxy) karakterlerinden birini öldürmeye dair kesinkes kararlı.
2016 tarihli devam filmi Galaksinin Koruyucuları 2'de Michael Rooker'ın unutulmaz biçimde canlandırdığı Yondu Udonta, Peter Quill'in (Chris Pratt) hayatını kahramanca kurtarmaya çalışırken öldürülmüştü.
Gunn'ın yorumları Twitter'da DC'nin ona yaklaşan Suicide Squad filminde istediği şeyleri yapması için "sınırsız yetki" verdiğini ve kendi gözünde hiçbir karakterin güvende olmadığını açıklamasından sonra geldi.
"Ama yine de, popüler karakterleri öldürürseniz çok sayıda öfkeli hayranınız olacağını biliyorsunuz" ifadelerini kullanan bir Twitter kullanıcısına Gunn'ın cevabı, "Neye karar verirseniz verin öfkeli hayranlar olacaktır. #GotGVol2'de ölen Yondu için hala nefret mesajları alıyorum" oldu.
Başka bir kullanıcı Yondu'nun gelecekteki bir filmde yeniden ortaya çıkacağı teorisiyle yanıt verdiğinde Gunn bu fikri çürütmek için araya girdi.

"Bazen karakterleri havalı biçimde geri getirebildiğimizi anlıyorum" diye yazan Gunn şu ifadeleri ekledi:
Ama genellikle, bir karakter ölürse ve bu hikayenin anlamlı bir parçasıysa, karakter ölü kalmalı. Yani bir geçmişe dönüş sahnesi olmadığı sürece, bana kalırsa Yondu ölü kalacak. Aksi takdirde bu fedakarlığını mahveder.
Gunn daha sonra paylaştığı bir tweetle kararını daha da netleştirdi ve şöyle yazdı:
Karar bende olduğu sürece Yondu ölü kalacak. Böyle anları ucuzlatmak istemiyorum.
Gunn, Galaksinin Koruyucuları 3'ü yönetmek üzere dönecek fakat öncesinde 2021'de The Suicide Squad: İntihar Timi'ni (The Suicide Squad) vizyona sürecek.

Independent Türkçe
 



Dünyanın en eski futbol sahası keşfedildi

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Dünyanın en eski futbol sahası keşfedildi

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bir tarihçi, İskoçya kırsalında Solway Firth yakınlarındaki bir sahanın muhtemelen dünyanın en eski futbol sahası olduğunu iddia etti.

Saha 1600'lü yıllarda, yani İngiltere'de bu sporun kuralları ilk kez belirlenmeden yaklaşık iki asır önce futbol maçlarına ev sahipliği yapıyordu.

Spor tarihçisi Ged O'Brien, 1600'lerin başında Rahip Samuel Rutherford tarafından yazılan ve Sebt günü öğleden sonraları sahada "insanların futbol oynadığını" belirten mektuba işaret etti.

Sahada sık sık yapılan futbol maçlarının Sebt gününü bozmasına kızdığı anlaşılan peder, cemaat üyelerine maçları durdurmak için sahaya büyük taşlar yerleştirmelerini emretmiş.

O'Brien, bazıları bugün hâlâ yerinde duran taşların, futbol oynayanları durdurmak için geçici bariyer olarak sahaya döşendiğini belirtti.

The Times'a, "Bu, futbol tarihinde okuduğum en önemli cümlelerden biri" diye konuştu.

Çünkü futbol sahasının tam nerede olduğunu belirtiyor. Her zaman futbolun İskoçya'da yüzlerce yıldır oynandığını düşündüm. Çete futbolu değil, gerçek futbolun.

Sahadan alınan toprak üzerinde yapılan laboratuvar testleri, kayaların Rutherford'un mektubunun yazıldığı tarihlerde tarım arazisine yerleştirildiğini doğruladı.

Bu bilgiler bir araya getirildiğinde, İngiltere'de 1863'te Futbol Federasyonu kurulmadan birkaç yüzyıl önce futbolun organize bir şekilde oynandığı anlamı çıkıyor.

1600'lerde oynanan futbolun daha vahşi ve kaotik olduğu, birkaç düzine kişinin bir domuz mesanesini şehrin bir ucundan diğer ucuna kovaladığı ve tekmelediği düşünülüyordu.

Ancak pederin mektubu, İskoç sahasında oyunun daha organize bir şeklinin oynandığını ve insanların ertesi gün işe gitmeyi umarak özellikle pazar günleri geldiğini gösteriyor.

Ancak İskoç tarlasında oynanan futbolun modern oyuna benzeyip benzemediği tespit edilemedi.

İskoç Futbol Müzesi'ni kuran O'Brien, bunun sporun evriminde kritik bir nokta olduğunu, saha, takımlar ve kabul edilmiş bazı kurallarla oynanan düzenli maçlar içerdiğini belirtti.

"Bu, modern dünya futbolunun atası, büyükbabası" dedi.

Ve İskoç.

Son bulgular, daha fazla doğrulanırsa, futbolun evriminin zaman çizelgesini değiştirebilir ve 19. yüzyılın sonlarında uluslararası futbol başladığında İskoçya'nın spordaki hakimiyeti hakkında bilgi sağlayabilir.

O'Brien, "1872'de, uluslararası futbol başladığı anda, İskoç kulüpleri İngiliz takımlarını kesinlikle ezip geçiyordu" dedi.

Bu kesinlikle sürpriz değil çünkü bu insanlar İngiltere'nin yapmaya başladığı şeyi 200 yıldan beri yapıyordu.

Independent Türkçe