Hamas heyetinin Mısır’daki görüşmeleri olumlu geçti

Hamas heyetinin Mısır’daki görüşmeleri olumlu geçti
TT

Hamas heyetinin Mısır’daki görüşmeleri olumlu geçti

Hamas heyetinin Mısır’daki görüşmeleri olumlu geçti

Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Salih Aruri’nin başkanlığındaki heyet, Mısır’ın başkenti Kahire’de Mısırlı yetkililerle yürüttüğü görüşmeleri tamamladı.
Şarku’l Avsat’a bilgi veren kaynaklar, Hamas heyetinin Mısır ziyaretinin olumlu geçtiğini ve bölgede ortak sorunlarla ilgili bazı anlaşmazlıkların çözüldüğünü bildirdiler. Hamas’tan yapılan açıklamada, “Heyet, bu görüşmelerde, ikili ilişkiler, bu ilişkilerin güçlendirilmesi ve geliştirilmesi, Filistin davasının karşılaştığı zorluklar ve bölgesel düzeydeki siyasi gelişmeler başta olmak üzere ortak ilgi alanına giren çok sayıda meseleyi ele aldı. Heyet ayrıca bölünmeyi sonlandırma sürecini başarıya ulaştırma yollarını, ulusal ortaklığın sağlanması, Filistin cephesinin güçlendirilmesini ve ulusal davanın karşılaştığı büyük tehlikelerle mücadelede ortak bir ulusal pozisyon benimsenmesini görüştü” ifadeleri kullanıldı.
Görüşmede ayrıca Filistin halkının kararlılık unsurları ve etkenlerini gerçekleştirme yolları, Gazze’deki zor insani koşullar ve Gazze sakinlerinin sıkıntılarını hafifletmenin yolları masaya yatırıldı.
Hamas, açıklamasında, Heyetin, Mısır’ın uzlaşı sağlamak ve ulusal ortaklığı gerçekleştirme sürecini başarıya ulaştırmak için gayret gösterdiğini gözlemlediğini aktardı.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın seçim kararnamesi yayımlamasının ardından Filistinli grupların genel sekreterlerinin de katılacağı görüşmelere Mısır’ın ev sahipliği yapması bekleniyor.
Mısırlı kaynaklar, Kahire’nin tüm Filistinli gruplara doğru adım attığını ve Filistin uzlaşı sürecinde tarafların bakış açılarını birbirine yaklaştırmak için bu gruplarla temas halinde olduğunu aktardı. Filistin-İsrail ilişkileri üzerine çalışmalar yürüten Mısırlı uzman Dr. Yasir Tantavi, Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede, “Mısır’ın Filistin davasını savunma noktasındaki pozisyonu sabittir. Doğrusu, Mısır bu rolü yerine getirdi. Kahire, Mısırlı diplomat ve yetkililerle görüşme kapsamında tüm Filistinli grupları kabul ediyor. Kahire, bu görüşmeler sırasında da durumların nasıl geliştiğini izliyor. Mısır, diplomatik alanda büyük hamleler yapıyor” diye konuştu. Hamas heyetinin Mısır’da yaptığı son görüşmede hani konuların ele alındığı sorusunu yanıtsız bırakan Tantavi, “Kahire, tüm Filistinli gruplarla daima temas halinde ve bölgedeki gelişmelerin ışığında mümkün olan en iyi çözümlere ulaşmaya çalışıyor” ifadesiyle yetindi.
Fetih Hareketi, daha önce İstanbul’da Hamas ile yaptığı görüşmelerde, meclis seçimlerinden başlayarak daha sonraki süreçte başkanlık ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) seçimlerinin 6 ay içerisinde düzenlenmesi konusunda anlaşmaya varmıştı. İki hareketin yönetimi, seçim kararnamesinin yayınlanabilmesi için ‘seçim mercilerini ve yasa mekanizmalarını’ görüşmek üzere kapsamlı ulusal bir diyalog yürütme hususunda Filistinli gruplarla daha geniş kapsamlı anlaşmalar yapılmasında mutabık kaldı.
İki hareket, daha önce Filistinli gruplarla seçimler konusunda bir dizi görüşmeler yürütmüştü. Bu görüşmelerin hedefi, Abbas’ın seçim kararnamesini yayınlaması için Filistinli grupların Abbas’a onay mektupları göndermesi hususunda genel bir anlaşmaya varılmasıydı. Fakat Fetih Hareketi yetkilileri, Hamas’ın seçim teklifine yanıt vermeyi geciktirmesi nedeniyle söz konusu kararnamenin çıkmasına şüpheyle bakıyorlar.
Hamas’ın Gazze Sorumlusu Yahya Sinvar, dün yaptığı açıklamada, Hamas’ın daimi pozisyonunun Filistinli grupların birleşmesi gerektiği yönündeki sabit vizyonundan hareket ettiğini belirterek, bu vizyonun ulusal birliğin gerçekleşmesini, uğrunda hiçbir çabadan kaçınılmayacak stratejik bir hedef olarak gördüğünü kaydetti.
Sinvar, aralarında yazar, entelektüel, önde gelen kadın kadroları, sivil toplumun sembol isimleri, kanaat önderleri, seçilmişler ve tanınmış şahsiyetlerin de yer aldığı 5 bin kişiye gönderdiği mesajda, Hamas’ın Filistin davasına zarar veren tehlikelerin boyutlarının farkında olduğunu ve bu tehlikelerin bertaraf edilmesi yolunda İsrail ile normalleşme, ilhak ve Yüzyılın Anlaşması projeleriyle mücadele için halkın güç ve enerjisini toplamak için çalıştığını ifade etti.
Mesajda, çeşitli süreçlerde varılan anlaşmaların hayata geçirilmesi için önümüzdeki dönemde ulusal düzeyde görüşmelerin ve temasların sayılarının artırılacağı ve bunun için ulusal ve halk çabalarının gerektiği kaydedildi.
Sinvar, genel sekreterlerin üç yolla çalışmaların aktifleştirilmesi hususunda uzlaştığını belirterek, bu yollardan birincisinin “Batı Şeria'da kapsamlı bir intifada için halk direnişinin geliştirilmesi ve yönetiminden sorumlu ortak bir ulusal komitenin kurulması” olduğunu kaydetti. Sinvar’ın mesajında, ikinci yolun, FKÖ kurumlarının tüm Filistinlileri kapsayacak şekilde geliştirilmesi, demokratik ve nispi temsil oranına dayalı halkçı ilkeler üzerine inşa edilmesi gerektiği, üçüncü yolun ise bölünmeye son verilerek uzlaşı ve Filistin birliğinin sağlanması olduğu belirtiliyor.
Filistin’de önde gelen şahsiyetlere ve kanaat önderlerine, ulusal birliği destekleme ve toplumda sahip oldukları etkili konumlarını kullanarak buna sahip çıkma çağrısında bulunan Sinvar, gelecek dönemde önümüzdeki dönemde ulusal düzeyde görüşmelerin ve temasların sayılarının artırılacağı ve bunun için ulusal ve halk çabalarının gerektiğini vurguladı.



Washington destekli yardım kuruluşu ay sonundan önce Gazze'de faaliyetlere başlayacak

Gazze'deki bir hayır kurumunun mutfağından sıcak yemek almaya çalışan Filistinliler (AFP)
Gazze'deki bir hayır kurumunun mutfağından sıcak yemek almaya çalışan Filistinliler (AFP)
TT

Washington destekli yardım kuruluşu ay sonundan önce Gazze'de faaliyetlere başlayacak

Gazze'deki bir hayır kurumunun mutfağından sıcak yemek almaya çalışan Filistinliler (AFP)
Gazze'deki bir hayır kurumunun mutfağından sıcak yemek almaya çalışan Filistinliler (AFP)

ABD destekli bir yardım kuruluşu, sert bir şekilde eleştirilen yardım dağıtım planı çerçevesinde mayıs ayı sonlarından önce Gazze Şeridi’nde faaliyet göstermeye başlamayı planlıyor.

Ancak yardım kuruluşu, İsrail'den Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer uluslararası kuruluşların Filistinlilere yardım ulaştırmaya devam etmesine izin vermesini istedi. Gazze Şeridi’ne 2 Mart'tan bu yana hiçbir insani yardım girmedi ve küresel açlık gözlemcilerinden biri Gazze nüfusunun dörtte biri olan yarım milyon insanın açlık riskiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu. İsrail, Hamas Hareketi’ni ‘insani yardımları çalmakla’ suçluyor, Hamas ise bu suçlamayı reddediyor.

İsrail, Hamas kalan tüm rehineleri serbest bırakana kadar Gazze'ye insani yardım girişini engelleyeceğini açıkladı ve öyle de yapıyor. Öte yandan İsrail, ‘ABD'nin insani yardım planını’ desteklediğini açıkladı. BM ve yardım kuruluşlarının değil, özel şirketlerin Gazze'nin güneyinde yer alacağını söylediği sınırlı sayıdaki güvenli dağıtım bölgelerinden yardım dağıtmasını öngören planı ilk ortaya atan İsrail da oldu.

Yeni kurulan Gazze İnsani Yardım Kurumu, yardım faaliyetlerini yönetecek. Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak adının açıklanmaması kaydıyla yaptığı açıklamada, ABD'li güvenlik firması UG Solutions ile ABD merkezli lojistik ve planlama firması SafeReach Solutions'ın vakfın operasyonlarında yer alacağını söyledi.

Washington, BM ve yardım kuruluşlarını vakıfla iş birliği yapmaya çağırdı. Sürecin, insanlığa saygı, tarafsızlık, bağımsızlık ve yansızlık gibi yerleşik insancıl ilkelere bağlı kalmayacağına dair endişelerini dile getirdiler. BM Sözcü Yardımcısı Farhan Haq dün sabah yaptığı açıklamada, BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher'ın önerilen yardım mekanizmasına yönelik sert eleştirilerine atıfta bulunarak “Biz bu mekanizmaya yönelik itirazlarımızı açıkça belirttik” dedi.

Yardım kuruluşunun icra direktörü olarak atanan Jake Wood dün İsrail'e gönderdiği mektupta endişelerin bir kısmını gidermeye çalıştı. Wood, Gazze İnsani Yardım Kurumu’nun İsrail'e yardım alanlar hakkında hiçbir kişisel bilgi vermeyeceğini söyledi. Gazze İnsani Yardım Kurumu tarafından yapılan ayrı bir açıklamada ise İsrail'in ‘Gazzelilerin tamamına hizmet ulaştırılabilmesi için dağıtım noktalarının sayısını arttırmayı ve kurumun herhangi bir noktasına ulaşamayan sivillere yardım dağıtmak için çözümler bulmayı’ kabul ettiği belirtildi.

İsrail'in BM Daimi Temsilciliği konuyla ilgili yorum yapmayı reddederken Wood, mektubunda İsrail ordusundan Gazze'nin kuzeyinde, vakıf tarafından işletilen ve 30 gün içinde faaliyete geçebilecek güvenli dağıtım tesislerine ev sahipliği yapabilecek yeterli yer belirlemesini ve bunların etrafındaki riskleri en aza indirmesini istedi. İsrail'den yardım kurumunun dağıtım altyapısı tam olarak faaliyete geçene kadar ‘mevcut yolları kullanarak’ yeterli yardım akışını kolaylaştırmasını isteyen Wood, “Devam eden insani baskıyı hafifletmek ve çalışmalarımızın ilk günlerinde dağıtım sahaları üzerindeki baskıyı en aza indirmek için bunun yapılması gerekiyor” dedi.

Gazze İnsani Yardım Kurumu’nun açıklamasının ardından Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) planla ilgili endişelerinin devam ettiğini duyurdu. Kızılhaç sözcüsü Steve Dorsey, “İnsani yardımlar ne siyasileştirilmeli ne de askerileştirilmeli. Şu anda Gazze'deki siviller yardımlara büyük ihtiyaç duyuyor. İnsani yardımın derhal ve engellenmeden (Gazze Şeridi’ne) girmesine izin verilmeli” ifadelerini kullandı.