Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'tan yüz yüze eğitim açıklaması

Milli Eğitim Bakanı ziya Selçuk (İHA)
Milli Eğitim Bakanı ziya Selçuk (İHA)
TT

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'tan yüz yüze eğitim açıklaması

Milli Eğitim Bakanı ziya Selçuk (İHA)
Milli Eğitim Bakanı ziya Selçuk (İHA)

Eğitimde tamamen yüz yüze modele geçilmesiyle ilgili açıklamalar yapan Milli eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Biz çocuklarımızı, öğretmenlerimizi, sınıflarında mutlu bir şekilde görmeyi arzu ediyoruz. Ancak bu arzumuz herhangi bir riske rağmen olmayacak” dedi.
Kocaeli'de bir dizi programa katılan Milli Eğitim Bakanı ziya Selçuk, eğitimde yüz yüze geçilmesi konusunda çıkan haberlere yönelik açıklama yaptı. Eğitimin tamamen yüz yüze geçilmesi konusunda kesin bir tarih belirlenmediğini söyleyen Selçuk, bakanlık ve resmi kaynaklar haricindeki haberlere itibar edilmemesi gerektiğini dile getirdi.

“Her gün, her hafta veriler değişebiliyor”
Eğitimle ilgili ilgili kurumlarla sürekli görüştüklerini belirten Bakan Selçuk, “Süreç tüm Dünya'da olduğumuz gibi dinamik olarak yaşadığımız bir süreç. Her gün, her hafta veriler değişebiliyor, manzara değişebiliyor. Bizim de eğitimle ilgili kararları alırken bu dinamik duruma göre kararlar almamız gerekiyor. İlgili kurumlarla yaptığımız istişareler, değerlendirme toplantıları ki hemen hemen her hafta yapıyoruz. Gelecek haftalarda eğitim kurumlarımızda, okullarımızda neyi nasıl yapacağımız konusunda kararları ortaya koyuyor. Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın başkanlığında tüm bakanlıklar ki hemen hemen hepsi doğrudan ilgili bu salgınla, birlikte bir değerlendirme yapılıyor ve netice itibariyle de kararlar alıyoruz” dedi.

“Tırmanışı şehir şehir, ilçe ilçe takip ediyoruz”
Eğitim sürecinde il ve ilçe ilçe pandemi durumunun seyrini takip ettiklerini ifade eden Bakan Selçuk, “Bugünlerde salgında bildiğiniz gibi bir tırmanış söz konusu. Biz de bu tırmanışı şehir şehir, ilçe ilçe takip ediyoruz. Bu takip neticesinde de önümüzdeki haftalarda hangi şehrimizde, hangi ilçemizde durumun ne olduğunu dikkatle izleyerek, yeni sınıflar konusunda Bilim Kurulu'nun tavsiyesi, Sağlık Bakanlığı'nın görüşü ve ilgili kurumların da istişaresi neticesinde kararlar alınacaktır. Ama bu dinamik durumlardan dolayı bizim önümüzdeki haftalarda, gelecek ay, ya da sonraki ay durumun ne olacağını tam olarak saptamamız ve bunun kararını vermemiz elbette ki bugünden söz konusu değil. Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim, çocuklarımız kurallara, temizlik, maske, mesafe kuralına gayet ciddi bir şekilde uyuyorlar. Küçük uyarılarla bir takım sorunlar da gideriliyor. Hemen hemen hiçbir sorun yaşamıyoruz. Ortada bir prosedür var ona göre gereken tedbirler alınıyor. Öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizin riske girmesini engelleyecek şekilde kararlar alıyoruz ve uygulamaya geçiriyoruz” diye konuştu.

“Temennimiz okulların tümüyle açılması ancak bu arzumuz herhangi bir riske rağmen olmayacak”
Okullarda tamamen yüz yüze eğitime geçileceği haberlerinin doğru olmadığını ifade eden Bakan Ziya Selçuk, “Biz her zaman ifade ediyoruz. Resmi kurumların resmi verilerinin dışında herhangi bir kaynağa itibar etmeyin diye halkımızı uyarıyoruz. Bu konularla ilgili hep söylediğimiz gibi farklı senaryolarımız var. Bu senaryoları da yeri ve zamanı geldiğinde hayata geçiriyoruz. Bu temenniler elbette okulların bir an önce açılmasına yönelik. Bizim de bütün temennimiz, arzumuz okulların tümüyle açılması. Biz çocuklarımızı, öğretmenlerimizi, sınıflarında mutlu bir şekilde görmeyi arzu ediyoruz. Ancak bu arzumuz herhangi bir riske rağmen olmayacak. Bu nedenle bahsi geçen tarihler ya da açıklamalar bizim tarafımızca yapılmadığı sürece dikkate alınmamasını hassaten rica ediyorum” şeklinde konuştu.



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature