Tunus’ta 100 kişi daha koronavirüs sebebiyle hayatını kaybetti

Tunus, Koronavirüs kriziyle mücadele önlemlerine tanık oluyor (AFP)
Tunus, Koronavirüs kriziyle mücadele önlemlerine tanık oluyor (AFP)
TT

Tunus’ta 100 kişi daha koronavirüs sebebiyle hayatını kaybetti

Tunus, Koronavirüs kriziyle mücadele önlemlerine tanık oluyor (AFP)
Tunus, Koronavirüs kriziyle mücadele önlemlerine tanık oluyor (AFP)

Tunus Sağlık Bakanlığı’na bağlı Yeni ve Gelişen Hastalıklar Milli Gözlemevi Genel Müdürü Nassaf bin Aliyye, ülkedeki günlük ölüm oranının 32 kişiye yükseldiğini, kaydedilen ölümlerin genellikle 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlıklardan muzdarip olan kişilerden olduğunu açıkladı.
27-29 Ekim tarihleri arasında aylardır kaydedilen ölüm sayılarının en yükseği olarak 100 kişinin daha yaşamını yitirmesi ile 2 Mart’ta ilk vakanın kaydedilmesinden bu yana virüse bağlı can kaybı bin 253’e yükseldi.
Ölüm sayısındaki bu rekor artış, 60 bine yaklaşmakta olan doğrulanan koronavirüs vakaları sayısındaki dramatik artışın bir sonucu olarak geldi.
Salgının başlangıcından bu yana kaydedilen yeni vaka oranının 100 bin kişi başına 489,6 vaka olduğu tahmin ediliyor.
Belirtilen zaman aralığında gerçekleştirilen 9 bin 703 testte pozitif sonuç alınan testlerin yüzdesi 38,7 olarak kaydedildi. Tunus’ta salgının başlangıcından bu yana kaydedilen can kaybı ise, vaka sayısı toplamının yüzde 10,6’sına ulaştı.
Tunus hastanelerinde tedavi gören vaka sayısı 29 Ekim itibariyle bin 331’e yükselirken, resüsitasyon bölümlerindeki vakanın 229 kişi olduğu ve 115 vakanın solunum cihazına bağlı olduğu bildirildi.
Koronavirüs salgınının Tunus’ta dikkat çekici bir şekilde yayılmasının ardından Tunuslu yetkililer salgının kısıtlanması için bazı istisnai önlemler aldılar. Söz konusu önlemler arasında, Kasım ayı ortasına kadar eyaletler arası seyahatin yasaklanması, eğitim kurumlarında sınıfların sterilize edilmesi için 8 Kasım’a kadar derslerin askıya alınması, üniversitelerin kapatılması ile uzaktan eğitime geçilmesi, ulaşım araçları hariç olmak üzere 4’ten fazla kişinin bir araya gelmesinin yasaklanması ve kafe ve restoranların 16.00’dan itibaren kapatılması yer alıyor. Tunus, günlük vaka sayılarının bin 500’ün altına düşmemesi sebebiyle alınan bu önlemlerle salgının yayılmasının olumsuz etkilerinden korunmaya çalışıyor.



Hıristiyan din adamları, Batı Şeria'daki yerleşimcileri Hristiyan yerleşimlerine saldırmakla suçluyor

Batı Şeria'daki El Halil'de bir grup yerleşimciyi koruyan İsrail askerleri (AFP)
Batı Şeria'daki El Halil'de bir grup yerleşimciyi koruyan İsrail askerleri (AFP)
TT

Hıristiyan din adamları, Batı Şeria'daki yerleşimcileri Hristiyan yerleşimlerine saldırmakla suçluyor

Batı Şeria'daki El Halil'de bir grup yerleşimciyi koruyan İsrail askerleri (AFP)
Batı Şeria'daki El Halil'de bir grup yerleşimciyi koruyan İsrail askerleri (AFP)

Hıristiyan liderler dün İsrailli yerleşimcileri Batı Şeria'daki kutsal mekânlara saldırmakla suçlarken, şiddet olaylarının bazı Hıristiyanları işgal altındaki toprakları terk etmeyi düşünmeye zorladığını bildirdi.

Kudüs'teki diğer din adamlarıyla birlikte Hıristiyan kasabası Taybe'yi ziyaret eden Kudüs Rum Ortodoks Patriği 3. Theophilos, yerleşimcilerin geçen hafta beşinci yüzyıldan kalma bir mezarlık ve kilisenin yakınında yangın çıkardığını söyledi.

Görsel kaldırıldı.Batı Şeria'daki El Halil'in Eski Şehir bölgesinde bir İsrail askeriyle konuşan Yahudi yerleşimci (DPA)

Patrik, Taybe'de düzenlediği basın toplantısında diplomatlara ve gazetecilere şunları söyledi: “Bu eylemler cemaatimize yönelik doğrudan ve kasıtlı bir tehdittir… Aynı zamanda tarihi ve dini mirasa yönelik doğrudan bir tehdittir.”

Patrik 3. Theophilos, yerleşimcilerin bölgedeki evlere de saldırdığını belirtti.

3. Theophilos, “İsrail polisinin yerel halktan gelen acil durum çağrılarına neden yanıt vermediğine ve bu nefret dolu eylemlerin neden cezasız kaldığına dair acil ve şeffaf bir soruşturma yapılması çağrısında bulunuyoruz” ifadesini kullandı.

İsrail hükümetinden bir sözcü Reuters'ın yorum talebine yanıt vermedi. İsrail hükümeti daha önce siviller tarafından gerçekleştirilen şiddet eylemlerinin kabul edilemez olduğunu ve bireylerin yasaları kendi ellerine almamaları gerektiğini ifade etmişti.

Hıristiyan kasabası Taybe'yi ziyaret eden kilise liderleri, yerel sakinlere dua ettirdi ve endişelerini dile getiren bölge sakinleriyle konuştu.

İşgal Edilmiş Topraklarda İnsan Hakları için İsrail Bilgi Merkezi (B'Tselem) ve diğer hak grupları, İsrail'in 2023'ün sonlarında Gazze Şeridi'ndeki Hamas’a karşı başlattığı savaştan bu yana Batı Şeria'daki yerleşimci şiddetinin arttığını söylüyor.

Son birkaç yıl içinde Filistinliler tarafından düzenlenen sokak saldırılarında onlarca İsrailli öldürüldü ve İsrail ordusu Batı Şeria'daki operasyonlarını artırdı.

Filistinli sağlık yetkilileri ve görgü tanıkları, cuma gecesi yaşanan bir çatışma sırasında yerleşimcilerin biri ABD vatandaşı iki kişiyi öldürdüğünü bildirdi.

Görsel kaldırıldı.Aktivistler, Batı Şeria'daki Beyt Cala köyü yakınlarında yerleşimcilerle karşı karşıya geldi. (AFP)

2020'den bu yana Kudüs’ün Latin Patriği olan İtalyan Kardinal Pierbattista Pizzaballa, şiddet korkusunun Hıristiyanları Batı Şeria'yı terk etmeye ittiğini söyledi.

Pizzaballa, “Ne yazık ki mevcut durum nedeniyle göç etme eğilimi var. Bu sefer, özellikle de geleceğe dair umut ve güvenden bahseden gençler için bunun nasıl ve ne zaman sona ereceğini görmek çok zor” ifadelerini kullandı.

Kudüs ve Batı Şeria'da, Hz. İsa'nın doğduğu söylenen Beytüllahim de dahil olmak üzere bir dizi Hıristiyan kutsal mekanını içeren bölgede yaklaşık 50 bin Filistinli Hıristiyan yaşıyor.

İsrail'in 1967 savaşında Ürdün'den ele geçirdiği ve Filistinlilerin gelecekteki devletlerinin bir parçası olarak gördükleri Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 2,7 milyon Filistinlinin arasında yaklaşık 700 bin İsrailli yerleşimci yaşıyor.