Nesli tükendiği düşünülen zehirli örümcek 27 yıl sonra bulundu

Büyük Tilki diye isimlendirilen örümceğin toplam 8 gözü bulunuyor
Büyük Tilki diye isimlendirilen örümceğin toplam 8 gözü bulunuyor
TT

Nesli tükendiği düşünülen zehirli örümcek 27 yıl sonra bulundu

Büyük Tilki diye isimlendirilen örümceğin toplam 8 gözü bulunuyor
Büyük Tilki diye isimlendirilen örümceğin toplam 8 gözü bulunuyor

Britanya’nın en büyük tehlike altındaki örümceklerinden Büyük Tilki (Alopecosa fabrilis), çeyrek asırdan uzun süre sonra ilk kez görüldü.
Doğa koruma uzmanları, eni 55 mm’den biraz fazla olan 10 yetişkin erkek ve bir yetişkin dişi de dahil olmak üzere toplam 22 örümcek görüldüğünü bildirdi.
Tüylü, dikenli bacakları olan bu örümcekler, hayvan koruma derneği Surrey Wildlife Trust'tan örümcek meraklısı Mike Waite tarafından Savunma Bakanlığı’nın eğitim alanında bulundu.
Örümceği bulacağına dair umudunu hiç yitirmediğini söyleyen Waite, son iki yılını geceleri meşalelerle böcek arayarak geçirdiğini belirtti.
Bu korkunç görünen yaratık, çok etkileyici bir canavar. Mükemmel biçimde kamufle oluyor ve çoğunlukla geceleri ortaya çıkıyor.
Birleşik Krallık’taki Büyük Tilki örümceğinin varlığını sürdürdüğünü nihayet kanıtladığım için çok mutluyum.
“Kritik tehlike altında” diye sınıflandırılan Alopecosa fabrilis, 1993'ten beri görülmediği için neslinin tükendiği düşünülüyordu.
Keskin görüşe, mükemmel kamuflaj yeteneğine sahip hızlı örümcekler, geceleri avlanıyor ve bu özelliklerinden dolayı ismini tilkilerden alıyor.
Karıncalar ve küçük örümcekler gibi böceklerle beslenen Büyük Tilki, avına iç organları sıvılaştıran bir zehir enjekte ettikten sonra ön uzantılarını kullanarak ziyafet çekiyor.



Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, yediklerimizin hayatımızın ilerleyen dönemlerinde yakalanacağımız kronik hastalıkların miktarını belirleyebileceği konusunda uyarıyor.

Araştırma sebze-meyve, balık ve doymamış yağlar bakımından zengin Akdeniz diyeti gibi sağlıklı bir beslenme düzeninin yaşlılarda demans da dahil olmak üzere kronik hastalıkların gelişimini yavaşlatabileceğini ortaya koydu. İşlenmiş et ve şeker açısından zengin, iltihabı artıran diyetlerse bu süreci hızlandırabilir.

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar, 4 diyetin yaşlılardaki kronik hastalıklar üzerindeki etkilerini inceledi.

İncelenen diyetlerden üçü sağlıklı ve sebze, meyve, tam tahıl, kuruyemiş, baklagiller ve doymamış yağların alımına; şekerli yiyecekler, kırmızı et, işlenmiş et ve tereyağı/margarin tüketimininse azaltılmasına odaklanıyor.

Diğer yandan dördüncü diyet iltihaplanmaya yol açıyor ve daha az sebze, çay ve kahve; daha çok kırmızı ve işlenmiş et, rafine tahıllar ve şekerli içecek tüketimini içeriyor.

Araştırmacılar İsveç'teki 60 yaş ve üstü 2400 yetişkinin beslenmelerini 15 yıl boyunca izleyip kronik hastalıklarını takip etti.

Alınan besinleri, gıda sıklığı anketleri ve şu 4 diyet örüntüsüne bağlılıkla ölçtü: Ampirik Diyet İnflamatuar İndeksi (EDII), AHEI, Alternatif Akdeniz Diyeti (AMED) ve MIND (Nörodejeneratif Gecikme için Akdeniz - Dash Müdahalesi).

Multimorbidite, kronik hastalıkların sayısıyla tanımlanıp organ sistemlerine göre (kas-iskelet, kardiyovasküler ve nöropsikiyatrik) gruplandırıldı.

Nature Aging adlı bilimsel dergide yayımlanan sonuçlar, sağlıklı diyetleri benimseyenlerde kronik hastalıkların daha yavaş geliştiğini ortaya koydu.

Örneğin, başta AMED, AHEI ve MIND olmak üzere sağlıklı beslenme örüntülerine uzun süreli bağlılık, yaşlılarda kronik hastalıkların daha yavaş gelişmesiyle bağlantılı çıktı.

Bu, kardiyovasküler hastalıklar ve demans için geçerli olsa da kas ve kemiklerle ilgili hastalıklarda böyle bir bağlantı görülmedi.

Ancak iltihaplanma oluşturan diyeti benimseyenlerde kronik hastalık riski arttı.

Karolinska Enstitüsü'ndeki Yaşlanma Araştırma Merkezi, Nörobiyoloji, Bakım Bilimleri ve Toplum Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan ortak birinci yazar Adrián Carballo-Casla, "Sonuçlarımız, yaşlanan popülasyonlarda multimorbiditenin gelişimini diyetin ne kadar önemli ölçüde etkilediğini gösteriyor" diyor.

Diyetin koruyucu etkileri, yaşlanmaya bağlı hastalıklarda kilit önem taşıyan bir faktör olan iltihaplanmanın azalmasıyla açıklanabilir.

Araştırma makalesinin yazarları, uzun ömür üzerinde en büyük etkiye sahip olabilecek diyet önerilerini ve yaşlarına, cinsiyetlerine, psikososyal geçmişlerine ve kronik hastalıklarına göre bunlardan en fazla yararlanabilecek yaşlı gruplarını belirleyerek araştırmalarını ilerletmek istiyor.

Independent Türkçe