ABD ve BM, Libya’nın Gadames’teki görüşmelerin başarısı hususunda iyimser

Libyalı taraflar, geçen pazartesi günü Gadames şehrinde bir araya geldi (AFP)
Libyalı taraflar, geçen pazartesi günü Gadames şehrinde bir araya geldi (AFP)
TT

ABD ve BM, Libya’nın Gadames’teki görüşmelerin başarısı hususunda iyimser

Libyalı taraflar, geçen pazartesi günü Gadames şehrinde bir araya geldi (AFP)
Libyalı taraflar, geçen pazartesi günü Gadames şehrinde bir araya geldi (AFP)

ABD ve Birleşmiş Milletler’in (BM) iyimserliği ortasında Libyalı taraflar, 3 Kasım’da ülkenin batısındaki Gadames şehrinde BM Genel Sekreteri’nin Libya Özel Temsilci Vekili Stephanie Williams’ın huzurunda askeri görüşmelere devam etti.
Toplantı, Tunus’ta kapsayıcı siyasi diyalog forumuna hazırlık olarak, Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi heyetlerinden temsilciler arasında 3 Kasım’da Fas’ta yapılan benzer bir toplantıyla eş zamanlı olarak gerçekleşti. Toplantıda, meşru makamların bu diyaloğa katılmaları ve sonuçlarının anayasa beyannamesi ve siyasi anlaşma uyarınca denetlenmesi gerekliliği üzerinde duruldu.
BM misyonu, yaptığı açıklamada askeri görüşmelerin ayrıntılarına girmeden toplantının, Gadames Belediye Meclisi binasında ‘önce Libya’ sloganı altında düzenlendiğini belirtti. Bu çerçevede Fayiz es-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne (UMH) bağlı medya organları, ‘ateşkesi denetlemek üzere ortak bir odanın ve alt komitelerin kurulması anlaşmasına’ dikkati çekti.
UMH heyetinin bir üyesi olan Tuğgeneral Muhtar en-Nakasa, müzakerelerin ikinci gününde iyi gittiğini ve iki heyetin, tam bir uzlaşı içerisinde olduğunu ifade ederken, ‘Cenevre ateşkes anlaşmasının tüm hükümlerinin uygulanmasına ilişkin uzlaşı sağlandığını’ belirtti.
Öte yandan Askeri Komite’de Ulusal Ordu (LUO) heyeti başkanı Tümgeneral İmraci el-Amami, toplantıların olumlu  devam ettiğini ve toplantılar aracılığıyla alt ateşkes komitelerinin oluşturulacağını söyledi. Amami, paralı askerlerin ülkeden çıkarılması gerektiğine dikkati çekerken, “Bu mesele, aslında başladı. Kısa bir süre içinde gerçekleşecek” dedi.
ABD’nin Trablus Büyükelçiliği, 3 Kasım’da yayınladığı bir bildiride, ortak askeri komite üyelerinin kaydettiği devam eden ilerlemeye övgüde bulundu. Büyükelçiliğe göre ABD’nin Trablus Büyükelçisi Richard Norland, ‘ateşkes anlaşmasını uygulamak, Libya halkının tırmanışı durdurma ve çatışmayı sonlandırma arzularını gerçekleştirmek, nihayetinde yabancı güçlerin ve yabancı paralı askerlerin ülkeden tahliyesine uzanan somut adımlar atmak’ üzere Gadames’te gerçekleşen ortak askeri komite istişarelerinde Libyalı katılımcılar tarafından gösterilen cesur çabaları memnuniyetle karşıladı.
Norland, 3 Kasım’da yaptığı açıklamada, “Bu önemli süreç, Libyalıları temsil eden geniş bir grubun, gelecek pazartesi günü BM tarafından düzenlenen Libya Siyasi Diyalog Forumu’nda Tunus’ta toplanmasıyla devam edecek. Forum, tüm Libyalıların egemenliklerini ve vazgeçilemez geleceklerini demokratik yollarla seçme haklarını kullanabilecekleri ulusal seçimler için bir yol haritası ortaya koymayı hedefliyor” dedi.
Öte yandan Büyükelçilik, Libyalıların büyük çoğunluğunun, Libya’nın egemenliğini yeniden tesis etmek ve daha parlak bir geleceğe ulaşmak için bu tarihi fırsatları yakalama’ çabasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Büyükelçilik, ancak ismini açıklamadığı bazı dış taraflarla koordinasyon halinde olan küçük bir Libyalı grubun, BM tarafından kolaylaştırılan diyaloğu baltalamasından, Libya’nın servetini yağmalamamasından ve kişisel çıkarlarını tüm insanların refahının üzerinde tutmasından üzüntü duyduğunu dile getirdi. Şiddeti reddeden, dış müdahaleye karşı çıkan ve barışçıl bir ulusal diyalog içinde bir araya gelen Libyalıların yanında olduğunu vurgulayan büyükelçilik, ‘ilerleme yoluna engel olanların hala yaptırım riskiyle karşı karşıya oldukları’ tehdidinde bulundu.
Libya’da ilk defa bir askeri görüşme turu düzenleniyor. Sonuncusu geçen ayın sonlarında Cenevre’de olmak üzere ülke dışında dört toplantı yapıldı ve 5+5 komitesi aracılığıyla Libya’da kalıcı bir ateşkes anlaşması imzalandı.
Mareşal Halife Hafter liderliğindeki LUO, terör gruplarını gözdağı vermek için eski Özel Kuvvetler Komutanı Venis Buhmada’ya yönelik övgüsünden yararlandı. Öyle ki LUO Sözcüsü Ahmed el-Mismari, geçen pazartesi akşamı yaptığı bir açıklamada kuvvetlerinin, her zaman ve tereddüt etmeden, Libya topraklarının neresinde olursa olsunlar bu grupları dizginlemeye hazır olduklarını kaydetti. Mismari, ordu güçlerinin, terörizmle mücadele vaadine ve taahhütlerine uyacağını ifade ederken, kardeş ve dost ülkelerden Buhmada’nın ölümü üzerine ordu güçlerine taziyelerini iletenlere de övgüde bulundu.
Öte yandan Mısırlı yetkililer, UMH’ye bağlı İçişleri Bakanı Fethi Baş Agha’nın, göreve gelmesinden bu yana ilk kez olacak olan, Kahire’ye yönelik ziyaretine dair sessizliklerini korudu.
Aynı şekilde UMH İçişleri Bakanlığı, 3 Kasım’da kıyı şeridi güvenliğinin, 15’i kadın ve 8’i çocuk 182 farklı milletten kaçak göçmenlerini içeren botları ele geçirmeyi başardığını duyurdu. Bakanlık, bu botlardan birinin, uluslararası göç ve yardım kuruluşlarıyla iş birliği içinde, kendilerine insani ve tıbbi yardım sağlanmadan önce, denizin ortasında arızalandığını kaydetti.



Suudi Arabistan ve Mısır, İsrail'in Gazze'yi işgal planını reddetti

Gazze'de yıkılan binaların bugün havadan çekilmiş görüntüsü (AFP)
Gazze'de yıkılan binaların bugün havadan çekilmiş görüntüsü (AFP)
TT

Suudi Arabistan ve Mısır, İsrail'in Gazze'yi işgal planını reddetti

Gazze'de yıkılan binaların bugün havadan çekilmiş görüntüsü (AFP)
Gazze'de yıkılan binaların bugün havadan çekilmiş görüntüsü (AFP)

Suudi Arabistan ve Mısır, İsrail'in Gazze'yi işgal planını reddettiklerini teyit etti. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Mısırlı mevkidaşı Bedr Abdulati ile yaptığı telefon görüşmesinde, Gazze'de ateşkesin derhal sağlanması gerektiği konusunda mutabık kaldı.

Bakanlar ayrıca, “insani yardım, acil yardım ve tıbbi yardımın engellenmeden acil ve derhal ulaştırılmasını, çatışmayı körükleyen ve aşırılığı güçlendiren sistematik açlık ve öldürme politikasının derhal durdurulması" konusunda mutabık kaldı.

Mısır Dışişleri Bakanlığı'nın bugün yaptığı açıklamaya göre, iki bakan dün akşam “kardeş ülkeler arasındaki düzenli istişare ve koordinasyon çerçevesinde, başta Gazze'deki durum olmak üzere bölgesel meseleleri takip etmek amacıyla” telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

Bakanlar görüşmede, ülkeleri arasındaki yakın ikili ilişkileri ele alındı. Bakanlar, ilişkilerin her alanda giderek gelişmesinden memnuniyetlerini dile getirerek, “kardeş halkların kapsamlı ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşması için” ortak iş birliğini güçlendirmeye devam etme kararlılıklarını vurguladılar. Ayrıca, bölgedeki siyasi ve güvenlik gelişmeleri ile bir dizi acil bölgesel mesele hakkında da görüş alışverişinde bulundular.

Mısır Dışişleri Bakanlığı'na göre bakanlar “İsrail'in acımasız saldırılarının devam ettiği Gazze'deki felaket durumundaki gelişmeleri” görüştüler ve İsrail Bakanlar Kurulu'nun Gazze'yi işgal ve saldırıları genişletme planını kesin bir şekilde reddettiklerini vurguladılar. Bu kararın, Filistin topraklarının yasadışı işgalini pekiştirmek, savunmasız Filistin halkına karşı soykırım savaşını sürdürmek ve halkın kaderini tayin etme ve bağımsız devlet kurma hakkını açık bir şekilde ihlal ederek uluslararası hukuku ve uluslararası insani hukuku çiğnemek amacıyla alındığını" vurguladılar.

Abdulati, Mısır'ın Katar ve ABD ile rehinelerin ve bir dizi Filistinli tutuklunun serbest bırakılmasını, Filistinlilerin kanının akıtılmasının durdurulmasını ve yardımların tam ve koşulsuz olarak ulaştırılmasını sağlayacak bir anlaşmaya varılması için sürdürdüğü çabaları anlattı.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre iki bakan, sivillerin korunması ve Filistin halkının kendi kaderini tayin etme ve 4 Haziran 1967 sınırları içinde ve başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız devletini kurma hakkının sağlanmasının önemini vurguladı.

Telefon görüşmesinde ayrıca genel bölgesel durum ele alındı. Dışişleri bakanları, Sudan, Suriye ve Lübnan'da mevcut zorluklar ve krizlerle başa çıkma yolları konusunda görüş alışverişinde bulundular, iki ülke arasında yakın koordinasyonun sürdürülmesi konusunda mutabık kaldılar ve bölgesel güvenlik ve istikrarın temellerini desteklemek için bu konularda Arap koordinasyonunun önemini vurguladılar.