James Jeffrey: Türkiye ile Suriye’nin kuzeydoğusunda var olan gerginliğin temel nedeni olan PKK varlığına son vermeye çalışıyoruz

ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey (Getty)
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey (Getty)
TT

James Jeffrey: Türkiye ile Suriye’nin kuzeydoğusunda var olan gerginliğin temel nedeni olan PKK varlığına son vermeye çalışıyoruz

ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey (Getty)
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey (Getty)

ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, ülkesinin Suriye’deki PKK varlığına son vermeye çalıştığını söyledi.
Jeffrey, ABD’deki başkanlık seçiminin ardından olası Suriye politikalarına ilişkin Syria Direct haber sitesine değerlendirmelerde bulundu.
ABD’nin PKK’yı terör örgütü olarak gördüğünü vurgulayan Jeffrey, “PKK kadrosunun Suriye’den çıktığını görmek istiyoruz. Bu, Türkiye ile Suriye’nin kuzeydoğusunda var olan gerginliğin temel nedeni. Biz bu gerginliği azaltmak istiyoruz. Çünkü kuzeydoğu dışındaki tüm bölgelerde Türkiye ile çok yakın koordinasyon içinde çalışıyoruz. Kuzeydoğuda bile dediğim gibi Türkiye ile askeri açıdan bir anlaşmamız var” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin PKK ile ilgili endişeleri olduğuna dikkati çeken Jeffrey,  bu konudaki çözümün PKK varlığını azaltmak ve nihayetinde ortadan kaldırmak için çalışmak olduğunu vurguladı.
Suriye’nin kuzeydoğusunda DEAŞ’a karşı istikrarlı bir üsleri olmasını istediklerini belirten Jeffrey şöyle devam etti;
“Bu iş yerel ortaklar gerektirir. Yerel ortaklar, askeri ortağımız olarak Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve oradaki sivil yönetimdir. Bir sivil idare olmalı, çünkü rejim 2013’te o bölgeden çekildi. Bu nedenle, pratik amaçlar için bu ittifaktaki Arap ve Kürt unsurları, oradaki operasyonlarımızı istikrara kavuşturmak ve kolaylaştırmak amacıyla birlikte çalışmaya, gücü paylaşmaya ve aralarındaki farklılıkları çözmeye çalışmaya teşvik ediyoruz.”
Şarku’l Avsat’ın haberine göre, ABD’nin, Suriye krizine yönelik siyasi bir çözüm konusunda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2254 sayılı kararına bağlılığını dile getiren Jeffrey, Rusya’nın Suriye rejimini ülkede siyasi değişiklik yapmaya zorlamamasından duyduğu hayal kırıklığını ifade etti.
ABD seçimlerini hangi aday kazanırsa kazansın, ABD’nin Suriye’ye yönelik mevcut politikasının devam edeceğine dikkati çeken Jeffrey, “Trump veya Biden yönetimi olsun, Suriye’deki varlığımızla ilgili söyleyebileceklerim şu; Suriye’deki askeri varlığımız, Esed rejimine uygulanan yaptırım politikamız ve Suriye’deki İran varlığının çıkması yönündeki talebimizde bir değişiklik görmüyorum” diye konuştu.
Washington’ın Ceaser (Sezar) Suriye Sivil Koruma Yasası’na da değinen Jeffrey, bu yasa uyarınca 75 kişiye yaptırım uyguladıklarını ve bunun devam edeceğini söyleyerek, “Esed’e en yakın kişilerden başlıyoruz. Çünkü onu finanse edenler ve onun askeri yapılanmalarının etkinleştirilmesinde rol oynayanlara odaklanmanın çok önemli olduğunu düşünüyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.



Lübnan parlamentosu cumhurbaşkanını seçmek üzere ikinci bir oturum düzenleyecek

Lübnan parlamentosu cumhurbaşkanını seçmek üzere ikinci bir oturum düzenleyecek
TT

Lübnan parlamentosu cumhurbaşkanını seçmek üzere ikinci bir oturum düzenleyecek

Lübnan parlamentosu cumhurbaşkanını seçmek üzere ikinci bir oturum düzenleyecek

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, cumhurbaşkanını seçmek üzere yapılan iki saatlik oturuma, Ordu Komutanı Joseph Avn'ın cumhurbaşkanlığını kazanmak için gerekli oyu alamaması üzerine istişare için iki saat ara verdi.

Avn'ın seçilebilmesi için 86 oya ihtiyacı var, ancak ilk turda sadece 71 oy alabildi.

İki siyasi kaynak, Avn'ın bugün yapılacak ikinci oturumda gerekli oyu almasının muhtemel olduğunu söyledi.

Lübnan parlamentosu bugün, iki yıldan uzun süredir devam eden ve ülkenin art arda yaşadığı krizlerin derinleşmesine katkıda bulunan cumhurbaşkanlığı boşluğunu sona erdirecek olan cumhurbaşkanını seçmek üzere oturum düzenliyor.

Oturum, kilit bir oyuncu olan Hizbullah'ı zayıflatan yıkıcı bir savaşın ve komşu Suriye'de Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından yapılıyor.

Son saatlerde, Ordu Komutanı General Joseph Avn'ın kazanması en muhtemel aday olduğu ve çok sayıda Lübnanlı siyasetçi tarafından yapılan açıklamalara göre başta ABD olmak üzere bir dizi bölgesel ve uluslararası ülkenin desteğini aldığı netleşti.

Lübnan'ın 2019'dan bu yana peş peşe yaşadığı krizlerin ardından cumhurbaşkanının seçilmesi, bir ölçüde istikrar döneminin başlangıcına işaret ediyor.