Twitter, Steve Bannon’ın hesabını “şiddet söyleminde bulunduğu” gerekçesiyle kapattı

ABD Başkanı Trump'ın eski baş stratejisti Steve Bannon, 20 Ağustos'ta, Manhattan’da mahkeme önüne çıktı. (Reuters)
ABD Başkanı Trump'ın eski baş stratejisti Steve Bannon, 20 Ağustos'ta, Manhattan’da mahkeme önüne çıktı. (Reuters)
TT

Twitter, Steve Bannon’ın hesabını “şiddet söyleminde bulunduğu” gerekçesiyle kapattı

ABD Başkanı Trump'ın eski baş stratejisti Steve Bannon, 20 Ağustos'ta, Manhattan’da mahkeme önüne çıktı. (Reuters)
ABD Başkanı Trump'ın eski baş stratejisti Steve Bannon, 20 Ağustos'ta, Manhattan’da mahkeme önüne çıktı. (Reuters)

Twitter, şiddeti yücelten veya yalan haber yayınlayan hesapları bloke etmek veya kapatmak için yayınladığı uyarılara rağmen bu doğrultuda paylaşımlarda bulunan Trump'ın eski baş stratejisti Steve Bannon'ın hesabını kapattı. Kapatmaya gerekçe olarak da yayınladığı ‘War Room’ (Savaş Odası) konuşmasını gösterdi.
Konuşmasında bulaşıcı hastalıklar uzmanı Anthony Fauci ve FBI Direktörü Christopher Wray'in hızlı bir biçimde görevden alınmaları çağrısı yapan Bannon "Aslında Tudor İngilteresi zamanlarına geri dönmek istiyorum” dedi. Twitterdan bir sözcü ışiddeti yücelten hesabının kalıcı olarak kapatıldığı bilgisini paylaştı.
Her ne kadar Facebook, YouTube ve Spotify gibi platformlar Bannon’ın hesabını kapatmasa da benzer bir adım atarak söz konusu videoyu sayfalarından kaldırdılar. Bannon’ın yorumları, seçmenlerin oylarını saymanın meşruluğuna ilişkin büyük tartışmaların yaşandığı, Trump’ın sonuçların geçerliliğini sorgulamaya davet ettiği bir dönemde geldi.
Başkan Trump'ın oğlu Donald Trump Jr perşembe akşamı Twitter üzerinden yayınladığı bir mesajda herkesi " düzenlenen seçim nedeniyle topyekün savaşa gitmeye" çağırdı. Twitter söz konusu mesaj sonrasında hesabı kapatması bile “seçimler hakkında yanıltıcı veriler yayınlandığı” gerekçesiyle uyarıda bulundu.
Meksika ile ABD arasına sınır duvarı yapılması için yapılan bağışlar konusunda dolandırıcılık suçuyla tutuklandıktan sonra kefaletle serbest bırakılan Bannon, yaptığı bir yayında Trump’ın “iyi kalpli bir adam olduğunu” söylemişti. Bannon, Fauci ve Wray için “Onların kafasını mızrağa oturtup programa uymayan federal memurların kovulacağını göstermek açısından örnek olsun diye Beyaz Saray’ın köşelerine asardım” ifadelerini kullandı.
Diğer yandan Trump'ın FBI Direktörü Christopher Wray ile ilişkisi ise gerginliğini koruyor. ABD medyası, Başkan’ın Demokrat rakibinin kampanyasına darbe vurması umuduyla Biden ve oğlu Hunter aleyhine yaptığı iddialara yönelik soruşturmaları ilerletememesinden kaynaklanan hayal kırıklığı nedeniyle Wray’ı görevden almayı düşündüğünü bildirdi. Aynı şekilde Trump’ın, önde gelen destekçilerinden Adalet Bakanı William Barr ile de Hunter- Biden davası ve Ukraynalı bir gaz üretim şirketiyle olan ilişkisi hakkında ceza soruşturması açmayı reddettikten sonra ilişkisi bozuldu.
Bu bağlamda NBC perşembe akşamı Twiter üzerinden yayınladığı mesajda,  Pentagon’dan üç yetkiliye göre Savunma Bakanı Mark Esper'in, ordunun göstericileri bastırmaya yönelik müdahalesine itirazı nedeniyle Başkan’la anlaşmazlığa düştüğü için görevinden istifaya hazırlandığını öne sürdü. Savunma Bakanlığı’ndan bir sözcü ise Bakan Esper'in istifa etme niyetiyle ilgili basında çıkan haberleri yalanladı.
Siyahi George Floyd'un Minnesota'da beyaz bir polis tarafından öldürülmesinin ardından birçok şehirde protestolar düzenlenmişti.



Arakçi: Nükleer silah peşinde değiliz ve İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemeli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
TT

Arakçi: Nükleer silah peşinde değiliz ve İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemeli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi bugün yaptığı açıklamada ABD’nin İran'la müzakerelerdeki amacının İran'ı ‘nükleer haklarından’ mahrum bırakmak olması halinde Tahran'ın bu haklarından asla vazgeçmeyeceğini söyledi.

Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen Arap-İran Diyalog Forumu'nda konuşan Arakçi, ülkesinin nükleer silah sahibi olmayı bir tabu olarak gördüğünü, ancak uranyumu barışçıl yollarla zenginleştirme hakkı konusunda ısrarcı olduğunu belirtti. Aynı zamanda İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemesi gerektiğini vurgulayan İranlı Bakan, ülkesinin diyalog ilkesine inandığını ve bölge ülkeleri arasında diyalog çağrısında bulunduğunu vurguladı. İran'ın bölgesel diyalogda daha üst bir aşamaya geçtiğini belirten Arakçi, “bölge ülkeleriyle ilk konferansı gerçekleştirmeyi başardık” dedi.

İran’ın resmi haber ajanslarının aktardığına göre İran ve ABD arasında Umman’da yapılması planlanan yeni müzakere turunun başlamasına bir gün kala yaptığı açıklamada Arakçi, İran'ın ABD ile görüşmelerini ‘iyi niyetle’ sürdürdüğünü söyledi.

İran Dışişleri Bakanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ancak müzakerelerin amacının İran'ı nükleer haklarından mahrum bırakmaksa, İran'ın hiçbir hakkından vazgeçmeyeceğini açıkça vurguluyorum.”

İran defalarca kez uranyum zenginleştirme hakkının müzakere edilemez olduğunu ileri sürerek bazı ABD’li yetkililer tarafından dile getirilen ‘sıfır uranyum zenginleştirme’ talebini reddetti.

Fakat ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff cuma günü verdiği bir röportajda, ABD ile yapılacak herhangi bir anlaşma kapsamında İran'ın uranyum zenginleştirme tesislerinin lağvedilebileceğini belirtti.

rfgthyju
Arakçi ve Witkoff (AP)

Trump, İran'ın nükleer programına ilişkin uzun süredir devam eden anlaşmazlığı çözecek yeni bir anlaşmaya varılmaması halinde İran'ı bombalamakla tehdit etti. Göreve geldiği ilk dönemde Trump, ülkesinin Tahran ile dünya güçleri arasında 2015 yılında imzalanan ve İran'ın nükleer faaliyetlerini dizginlemeyi amaçlayan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekildiğini açıklamıştı.

Batılı ülkeler, ABD'nin 2015 tarihli nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından Tahran'ın hız verdiği nükleer programının nükleer silah üretmeye yönelik olduğunu söylerken, İran bu çalışmaların sadece sivil amaçlı olduğunda ısrar ediyor.

Arakçi, sözlerini şöyle noktaladı:

“İran, ABD ile yaptığı dolaylı müzakerelerde nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanılması hakkını vurguluyor ve nükleer silah edinmenin peşinde olmadığını açıkça ifade ediyor. İran müzakereleri iyi niyetle sürdürüyor. Eğer bu görüşmelerin amacı nükleerleşmemeyi sağlamaksa bir anlaşmaya varılabilir. Eğer amaç İran'ın nükleer haklarını kısıtlamaksa, İran bu haklarından asla vazgeçmeyecektir.”