Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye, dün (Pazartesi), hükümetin haftalık toplantısında yaptığı konuşmada, 1948 yılından bu yana Filistinlilerin ilk kez İsrail nüfusunu 250 bin kişiyle geçtiğini belirterek, İsrail’in artık “iki devletli çözümü” ya da “demografik erimeyi” kabul etme zamanının geldiğini söyledi.
6 ay önce yapılan Filistin nüfus sayımına göre, rakamlar birbirine yakın ve İsrail’in lehineydi. Filistin nüfusunun yüzde 49,7’si eski Filistin’de ikamet ederken, Yahudi nüfusu ise toplam nüfusun yüzde 50,3’ünü oluşturuyordu.
İştiyye’nin dayandığı araştırma çalışmaları, nüfusun yıl sonunda 6,8 milyon Yahudi karşısında 7 milyona ulaşan Filistinlilerin lehine olacağını doğrulayarak rakamların her iki taraf için de artabileceğini belirtti.
İştiyye ayrıca, “Yahudi yerleşim birimi inşa ve genişletme politikası barışın düşmanıdır. İşgalci devlet, topraklarımız üzerindeki sömürgeci ve istilacı planlarını durdurmalıdır” şeklinde konuştu.
İştiyye, Kudüs dahil olmak üzere şu anda Filistin topraklarında yaşayan Yahudilerin sayısının 750 binden fazla yerleşimciye ulaştığını belirterek bunun da Batı Şeria’nın yüzde 25’ini oluşturduğuna vurgu yaptı.
İştiyye, Filistin Bağımsızlık Bildirisi’nin 32. yıldönümü vesilesiyle Avrupa ülkelerini ve diğer ülkeleri statükoyu kırma, Filistin devletini tanıma, yerleşim planlarını dizginleme ve Gazze’yi tecrit etme yönünde bir adım atmaya çağırdı. Ayrıca, “Dünya halkımızın özgürlüğünün yanında durmalı, ve işgale son vermeli. İsrail ise tüm yaptıklarının bedelini ödemeli” ifadelerini kullandı.
İştiyye açıklamasında, İsrail’in “iki devletli çözümü” kabul etmemesi durumunda diğer seçeneğin “tek devlet” olan tartışmalı bir seçenek olduğunu ve İsrail’in bunu hiçbir zaman kabul etmediğini ve benimsemediğini söyledi.
“Tek devlet” fikri daha önceki zamanlarda Filistin ve Amerikan çevreleri tarafından önerilmişti. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas bunun, “iki devletli çözümün” başarısız olması halinde olası bir seçenek olacağı tehdidinde bulunmuştu. Ancak Filistin Devleti bu çözümü hiçbir zaman benimsemedi.
Filistinliler kabul edilebilir tek devletin, ancak tüm sakinler için eşit hakların sağlandığı bir devlet olduğunu vurguluyor. Bu da, Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Kudüs’teki Filistinliler için herhangi bir seçimde aday olma ve oy kullanma gibi haklar da dahil olmak üzere, İsrail vatandaşlarının sahip olduğu tüm haklara sahip olma anlamına geliyor.
Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Genel Sekreteri Saib Ureykat, İsrail askeri yönetimine atıfta bulunarak, Filistinlilerin tek devlet fikrini her defasında reddettiğini tek devlet kurma fikrinin, apartheid sistemli bir devletin gerçekliği olacağını söyledi.
Filistin Yönetimi, İsrail Devletinin yanı sıra, 1967 sınırlarında başkenti Kudüs (doğu) olan bağımsız bir Filistin Devleti kurma yolundaki uluslararası müzakerelere bağlı kalmaya devam ediyor.
ABD Başkanlık seçimlerinde Joe Biden zaferinden sonra, Filistinlilerin bu seçeneğe daha çok bağlı kalacağına inanılıyor.
Biden’ın zaferi, Filistinliler için ABD yönetiminin uyguladığı boykotu durdurmanın yollarını açtı. Ayrıca barış müzakerelerinin yeniden başlaması konusunda Filistinlilere umut oldu. Öte yandan Donald Trump yönetiminin meydana getirdiği krizlerden kurtulmak için de bir fırsat oluşturdu.
İbranice yayın yapan Maariv gazetesinin yayınladığı bir haberde, dün, İsrail Güvenlik Kurumu, Joe Biden’ın ABD Başkanı seçilmesinin, taraflar arasında güvenliğin yeniden sağlanmasıyla birlikte İsrail-Filistin ilişkilerinde hızlı bir gelişmeye etki edeceğine inandığını söyledi.
Ayrıca, Biden’ın zaferinden sonra Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın, İsrail’in Filistin Yönetimi için topladığı vergi fonlarını almayı reddetmeye devam etmeyeceğini düşündüğünü ifade etti.
Öte yandan, İsrail Ulusal Güvenlik Kurumu hiçbir açıdan radikal bir değişiklik beklemiyor.
ABD yönetimi ve Filistin Devleti arasındaki ilişkilerin yeniden başlamasından sonra istikrarın kademeli olarak gerçekleşmesi planlanıyor.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, seçimleri kazanmasının ardından Biden’ı hemen tebrik ederek, bölgedeki barışı sağlamak için kendisiyle çalışmak konusunda sabırsızlandığını belirtti.
Ayrıca, Filistinli bir yetkili, Filistin Yönetiminin, ABD’nin İsrail ile yapılan barış müzakerelerini, 2016 yılında Obama yönetiminde bıraktıkları noktadan itibaren yeniden başlatmaya hazır olduklarını vurguladı.
Yetkili İsrail gazetesine verdiği demeçte, Mahmud Abbas’ın, Biden’dan ABD’nin büyükelçiliğini derhal Kudüs’ten Tel Aviv’e taşımasını talep edeceğini ve 2018 yılında Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması konusunu gündeme getireceğini aktardı.
Biden daha önce yaptığı açıklamalarda daha ılımlı bir yaklaşım sergileyerek, Büyükelçiliği tekrar Tel Aviv’e taşımayacağını söylemişti.
Filistin Başbakanı İştiyye’den İsrail’e iki devletli çözüm ya da demografik erime teklifi
Filistin Başbakanı İştiyye’den İsrail’e iki devletli çözüm ya da demografik erime teklifi
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة