Mısır'da düşen Çok Uluslu Kuvvet ve Gözlem Gücü helikopterinin teknik arıza yaşadığı duyuruldu

Fotoğraf (Reuters arşiv)
Fotoğraf (Reuters arşiv)
TT

Mısır'da düşen Çok Uluslu Kuvvet ve Gözlem Gücü helikopterinin teknik arıza yaşadığı duyuruldu

Fotoğraf (Reuters arşiv)
Fotoğraf (Reuters arşiv)

Kahire, Çok Uluslu Kuvvet ve Gözlem Gücü’ne ait bir helikopterin Şarm Eş-Şeyh tatil beldesine altı kilometre uzaklıkta, Kızıldeniz kıyısındaki Tiran Adası üzerinde yaşadığı teknik bir arıza nedeniyle düştüğünü duyurdu.
Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından önceki akşam yapılan açıklamada ABD, Fransa ve Çek Cumhuriyeti’ne ait olan, Sina’daki Çok Uluslu Kuvvet ve Gözlem Gücü’ne bağlı helikopterin düşmesi sonucu yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı iletildi. Mısır Dışişleri Bakanlığı, trajik kazada yaralananlara da geçmiş olsun temennisinde bulunurken yaralıların bir an önce iyileşmesinin dilendiği kaydedildi.
ABD'nin Kahire Büyükelçisi Jonathan Cohen de helikopter kazasında yaşamını yitiren sekiz asker için taziye sundu. Cohen önceki akşam yaptığı açıklamada, kazada ölenlerden altısının ABD, diğer ikisinin de Fransa ve Çek Cumhuriyeti vatandaşı olduğu bilgisini verdi. “Onlar İsrail ve Mısır’daki ortaklarımız arasındaki barışı korumanın asil ruhunu temsil ediyor” ifadelerini kullandı. Cohen sözlerini şöyle sürdürdü:
 “Yaşamını yitiren askerlerin ailelerine ve gözlemcilere başsağlığı diyoruz. Barış adına fedakarlıklarını ve bu uğurdaki hizmetlerini hiçbir zaman unutmayacağız.”



Reuters: Suriye’de Aleviler silah zoruyla tahliye ediliyor

HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
TT

Reuters: Suriye’de Aleviler silah zoruyla tahliye ediliyor

HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)

Suriye'de Aleviler, silah zoruyla evlerinden çıkarıldığını söylüyor.

Reuters'ın haberinde, Heyetu Tahriru'ş Şam'ın (HTŞ) aralıkta yönetimi ele geçirmesinden bu yana yüzlerce Alevinin, güvenlik güçleri tarafından Şam'daki evlerinden zorla çıkarıldığı savunuluyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan iki hükümet yetkilisi, Şam'da çoğunluğu Alevi olmak üzere binlerce kişinin evlerinden atıldığını belirtiyor.

Yetkililer, bu kişilerin çoğunun kamudaki görevleri dolayısıyla devlet tarafından tahsis edilen konutlarda oturduğunu, artık çalışmadıkları için buralarda kalma haklarını kaybettiğini söylüyor.

Şam'ın bir banliyösünde yaşayan ve adının gizli tutulmasını isteyen Alevi bir belediye başkanı, martta 2 bin aileden 250'sinin tahliye edildiğini belirtiyor.

Belediye başkanı, Beşar Esad'ın devrilmesinin ardından HTŞ tarafından kurulan Genel Güvenlik Servisi'nden (GSS) bir yetkiliyle yaptığı görüşmeyi de anlatıyor. Telefon görüşmesinde, GSS yetkilisinin belediye başkanından bir aile için boş ev bulmasını talep ettiği, kiralık daire olmadığı yanıtını alınca da ona Alevilerden birini evden çıkarmasını söylediği savunuluyor.

Üç üst düzey GSS yetkilisi, Esad rejimiyle bağlantılı olduğu düşünülen kişilere ait mülkleri yönetmek için iki komite kurulduğunu belirtiyor. Komitelerden birinin el koyma işlemlerini, diğerininse şikayetleri değerlendirmeyi üstlendiği aktarılıyor. 

Haberde, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet Şara'nın, tahliyelerden ne ölçüde haberdar olduğuna ya da komiteleri denetleyip denetlemediğine ilişkin net bilgi bulunmadığı yazılıyor.

Şam'ın Alevi mahallelerinden Dahyet el-Esad'da yaşayan 4 çocuk annesi Üm Hüseyin, ocak ayında evine gelen maskeli ve silahlı iki kişinin GSS mensubu olduğunu söylediğini ve mülkü boşaltmaları için kendilerine sadece iki dakika süre tanındığını öne sürüyor.

"Bu evde 22 yıldır yaşıyoruz, tüm birikimimizi buraya yatırdık. Başka yerde kiraya çıkamayız" diyen Hüseyin, ertesi gün dükkanlarına da aynı kişilerce el konduğunu savunuyor.

Alevi Suriyelilerden Refa Mahmud da 20 Şubat'ta 7 silahlı kişinin evine gelerek, 15 yıl önce satın aldıkları mülkü boşaltmamaları halinde kendisini ve ailesini öldürmekle tehdit ettiğini ileri sürüyor.

Reuters, düzenlenen baskınlarda Alevi vatandaşların herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın zorla evlerinden çıkarıldığını yazıyor.

Suriye'de Alevi nüfusunun yoğun olduğu Lazkiye ve Tartus'ta martta çatışmalar yaşanmıştı. Birleşik Krallık merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü (SOHR), yaklaşık 1600 kişinin Şam destekli milisler tarafından öldürüldüğünü öne sürmüştü. Bunlardan 600'den fazlasının sivillerden oluştuğu aktarılmıştı. Şara, iddiaları reddederek saldırıları Esad rejimi destekçilerinin düzenlediğini ileri sürmüş, olayla ilgili inceleme başlatıldığını ve tüm sorumluların cezalandırılacağını duyurmuştu.

Independent Türkçe, Reuters, Guardian