George R. R. Martin'in yeni Kış Rüzgarları paylaşımı Cersei'e dair ipucu veriyor

Kış Rüzgarları ve Game of Thrones arasında epey fark olacak gibi görünüyor

Bilim insanları kısa süre önce Game of Thrones'un neden popüler olduğunu açıklamıştı (HBO)
Bilim insanları kısa süre önce Game of Thrones'un neden popüler olduğunu açıklamıştı (HBO)
TT

George R. R. Martin'in yeni Kış Rüzgarları paylaşımı Cersei'e dair ipucu veriyor

Bilim insanları kısa süre önce Game of Thrones'un neden popüler olduğunu açıklamıştı (HBO)
Bilim insanları kısa süre önce Game of Thrones'un neden popüler olduğunu açıklamıştı (HBO)

Game of Thrones evreninin yaratıcısı George R. R. Martin, kitap serisinin Kış Rüzgarları (Winds of Winter) isimli 6. bölümünün "koskocaman bir kitap olacağını" daha önce açıklamıştı. Bloguna girdiği son gelişme odaklandığı karakterlerle ilgili daha fazla bilgi veriyor.
Son zamanlarda Lannisterlara epey zaman ayırdım. Özellikle Cercei ve Tyrion'a. Dorne'a da bir ziyaretim oldu, Oldtown'a da birkaç kez uğradım. Yeni bölümleri tamamlamanın yanı sıra eski bölümlerin (bazısı çok eski) bir kısmını da tasnif ettim... Bunlara fuarlarda yıllar önce okuduğum şeyler ve internette yayımladığım taslaklar da dahil. Materyali sürekli eğip büküyorum ve bazen bu eğip bükmenin de ötesine geçiyor. Bir şeylerin yerini değiştiriyorum, bazı bölümleri birleştiriyorum, bazısını ikiye bölüyorum, bunları tekrar düzenliyorum.
Inverse'ün haberine göre kitaplarda Cercei'nin hikayesi en son Kral Toprakları'ndaki utanç yürüyüşünde kalmıştı. Çıplak, kel ve hor görülmüş durumdaydı. Bu, Yedi İnancı (Faith of the Seven) adındaki militan dini grubun lideri Yüce Serçe'nin (High Sparrow) çok sayıda günahına ceza olarak onu hapsetmesinin sonucuydu. Bu eylem tabii ki onu küçük düşürmek ve itibarını sarsmayı hedefliyordu ama karakterin öfkesini, kinini ve güce olan açlığını yeniden tutuşturdu. Cercei'nin Red Keep'e dönmesinden kısa süre sonra amcası Kevan ve Grand Maester Pycelle Varys'in emriyle Cercei'yi iktidarda tutmak için öldürülmüştü. Bu, ülkeyi içinde bulunduğu kaos batağında daha da derine itecekti.
Kış Rüzgarları’nın daha önce yayımlanan bölümlerinde Cercei kraliçe naibi olarak gücünü geri kazanmıştı ama yine de Yüce Serçe ve Yedi İnancı nezdinde yargılanması gerekiyordu. Bu, Qyburn'ün öldüğü sanılan Gregor Clegane üzerinde yaptığı tekinsiz deneyler sayesinde Cercei'nin kazanacağından emin olduğu, düello yollu bir yargılamaydı. Cercei'nin hikayesi Game of Thrones'dakinden muhtemelen burada ayrılacak. Dizide Cercei Yüce Baelor Septi'ni Çılgınateş'le patlatıp Yüce Serçe, Margaery ve daha birçoklarını canice öldürmüştü.
Ne var ki Çılgınateş'in yeri daha önce değiştirildiğinden Kış Rüzgarları'nda bu muhtemelen yaşanmayacak. Cercei kitaplarda Demir Banka'ya olan borçlarını ödemeyi de reddediyor, bu da süreç içinde çok sayıda düşman edinmesine neden oluyor. Bazen, küçük erkek kardeşlerinden birinin elinde öleceğini öngören Valonqar kehanetini (Tyrion'un kendisini öldüreceğinden şüpheleniyor) düşünmeye dalmış şekilde kendi dünyasında yaşıyor.

Kraliyet ekürisi Teana Merryweather'la da Valonqar kehanetiyle ilgili bilgileri ve Margaery'le Tyrell'lere karşı kurduğu komployu paylaşmıştı. Neticede Serçe'nin günahkarlık suçlamaları karşısında yüksek konseye satıp Kral Toprakları'nı temelli terk eden de Taena olmuştu. Yine de Cercei masumiyetini kanıtlamasının ardından Taena'nın geri dönmesini diliyor.
Taena, Marteller, Tayreller veya Varys adına çalışıyor olabilir. Her iki durumda da Cersei’nin hayatındaki varlığı onun hükümdarlığını sorgulatıyor ve paranoyasını ilerletiyor gibi görünüyor. Bütün bunlar Cersei’nin en bilinçli kararları verecek konumda olmadığına işaret ediyor. Arkadaşlığa olan ihtiyacı ailesinin ve onun düşüşüne yol açabilir.

 



Tazmanya kaplanını "diriltme" çalışmalarında büyük gelişme: "Bugüne kadarki en eksiksiz genom"

Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
TT

Tazmanya kaplanını "diriltme" çalışmalarında büyük gelişme: "Bugüne kadarki en eksiksiz genom"

Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)
Bilinen son Tasmanya kaplanı, 1936'da Hobart Hayvanat Bahçesi'nde hayatını kaybetti (NFSA)

Soyu tükenen Tazmanya kaplanını geri getirmeye çalışan şirket, bugüne kadarki en eksiksiz genomu elde ettiklerini öne sürerek önemli bir adıma imza attıklarını duyurdu. 

İnsanların avlaması sonucu popülasyonu gittikçe azalan Tazmanya kaplanlarının son üyesi, 1936'da Avustralya'daki bir hayvanat bahçesinde ölmüştü. 

Son yıllarda hız kazanan "türdiriltimi" çalışmalarında geri getirilmeye çalışılan türlerden biri de bu etçil hayvan.

Türdiriltimi çalışmaları, soyu tükenmiş türlerin birebir aynısından ziyade onlara benzer canlıları getirmeyi amaçlıyor.

ABD merkezli biyoteknoloji şirketi Colossal Biosciences, Tazmanya kaplanlarını geri getirmek için 2022'de Avustralya'daki Melbourne Üniversitesi'yle işbirliğine başlamıştı.

Australian Broadcasting Corporation'ın haberine göre ekip, soyu tükenmiş bir canlıya ait "bugüne kadarki en eksiksiz" genomu elde etti.

Bugün (17 Ekim) Sidney'de yapılacak bir etkinlik öncesinde gelişmeleri duyuran araştırmacılar, "yüzde 99,9'dan daha doğru" bir Tazmanya kaplanı genomuna ulaştıklarını iddia ediyor.

Bilim insanları derisi yüzülerek etanol içinde 110 yıl boyunca muhafaza edilen bir kafa örneğini kullanarak hayvanın DNA diziliminin büyük bir kısmının yanı sıra RNA'sını da elde ettiklerini öne sürüyor.

RNA parçalarının Tazmanya kaplanı hayattayken farklı dokularda devreye giren genleri tespit etmeye katkı sağlaması bekleniyor. Bilim insanları bu sayede hayvanın neyi tadabildiği, koklayabildiği, görebildiği ve beyninin nasıl çalıştığını anlamayı umuyor.

Çalışmaya liderlik eden Dr. Andrew Pask, zaman içinde bozulmaya epey yatkın olan RNA'nın korunması sayesinde hayvanın "biyolojisini hayal edemedikleri seviyede anlamayı" umuyor.

Öte yandan çalışmada yer almayan bazı uzmanlar bulguların hakem onayından geçmesini beklemeyi tercih ediyor. 

Avustralya Müzesi Araştırma Enstitüsü Baş Bilim İnsanı Prof. Kris Helgen soyu tükenmiş bir türde böyle bir sonuca ulaşılmasını takdir ederken, genomun yapbozun sadece bir parçası olduğunu belirtiyor. 

Prof. Helgen ayrıca Tazmanya kaplanının geri getirilme ihtimali olmadığını düşünüyor. 

Daha önce yünlü mamutları diriltme projesinde Colossal Biosciences'la çalışan biyoteknoloji uzmanı Dr. Parwinder Kaur da hakemli dergilerdeki yayınları beklediğini ifade ediyor.

Fakat Dr. Kaur özellikle yapay üreme alanındaki gelişmeden dolayı heyecan duyduğunu söylüyor. 

Colossal Biosciences son duyurusunda, Tazmanya kaplanlarının yaşayan en yakın akrabası olan keseli türü Sminthopsis crassicaudata'da yumurtlamayı tetiklediklerini öne sürdü. 

Şirket, Tazmanya kaplanlarının genomu tamamlandığında bunu, üretilen yumurtalara enjekte etmeyi planlıyor. Ayrıca bu canlıların, geri getirilmeye çalışılan hayvanlara taşıyıcı annelik yapması planlanıyor. 

Yapay bir rahim cihazı üzerine de çalışan araştırmacılar, hamileliğin başından ortasında kadar embriyoların burada gelişebildiğini iddia ediyor.

Dr. Pask bütün bu gelişmelerin, 2025 başlarından itibaren hakemli dergilerdeki çalışmalarla destekleneceğini söylüyor. 

Diğer yandan türdiriltimi çalışmaları etik kaygılara da sebep oluyor. Geri getirilen hayvanların ve taşıyıcı annelerin yaşayabileceği sağlık sorunları, itirazların merkezinde yer alıyor. Ayrıca yünlü mamut gibi hayvanların yalnızlık çekeceğinden endişe duyanlar da var.

2000'de nesli tükenen Capra pyrenaica pyrenaica, 2003'te geri getirilmiş ancak akciğerlerindeki sorunlar nedeniyle sadece birkaç dakika yaşayabilmişti. 

Independent Türkçe, Australian Broadcasting Corporation, Live Science