Tunus karantina uygulamasını 3 hafta uzatıyor

Eğitim kurumları karardan hariç tutuldu

Tunuslu bir kadın fabrikada tıbbi malzemeleri üretiminde çalışıyor (Arşiv - AFP)
Tunuslu bir kadın fabrikada tıbbi malzemeleri üretiminde çalışıyor (Arşiv - AFP)
TT

Tunus karantina uygulamasını 3 hafta uzatıyor

Tunuslu bir kadın fabrikada tıbbi malzemeleri üretiminde çalışıyor (Arşiv - AFP)
Tunuslu bir kadın fabrikada tıbbi malzemeleri üretiminde çalışıyor (Arşiv - AFP)

Tunus hükümeti, Aralık ayının ilk haftasına kadar 3 hafta daha istisnai sağlık önlemlerini uygulamaya devam etme kararı aldı. Alınan karardan her türlü eğitim kurumu hariç tutuldu ve bugünden (Pazartesi) itibaren sağlık protokollerinin sıkı bir şekilde uygulanması ile normal etkinliklerine devam edecek.
Tunus Sağlık Bakanı Fevzi Mehdi, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele eden Bilim Kurulu’nun salgının yayılmasının önlenmesi için son önlemelerin uzatılması önerisinde bulunduğunu ve önerinin Hükümet tarafından onaylandığını belirtti.
Sağlık Bakanı, vaka sayılarının yükselmesi ve günlük virüse bağlı can kaybının 50 ila 60 arasında bir sınırda kalması ile sağlık durumunun hala tehlikeli bir aşamada olduğunu açıkladı.
Mehdi salgının Tunus sağlık sistemindeki kusurları ortaya çıkardığını bu nedenle sağlık sektörünün ayağa kaldırılması için stratejik bir plana göre eksiksiz bir program oluşturulduğunu ve Başkakan’a sunalacağını bildirdi.
Söz konusu stratejinin öncelikleri arasında, salgınla mücadele, kamu hastanelerinin iyileştirilmesi, tıbbi çevrelerin korunması ve bir ulusal hastalıklarla mücadele ajansın kurulmasının teşvik edilmesi, tüm düzenleyici çerçevelerin gözden geçirilerek ilaç sisteminin geliştirilmesi ve salgının sona ermesinin ardından sağlık sisteminin iyileştirilmesi için ilaç ve tıbbi malzemeler için ulusal bir ajansın kurulması yer alıyor.
Koronavirüs aşısının sağlanması ile ilgili olarak, ülkede Nisan veya Mayıs ayından önce bir aşının sağlanamayacağı bildirildi. Etkinliği bilimsel sonuçlar ile doğrulanan aşının seçilmesinin ardından 4 milyon doz sipariş verileceği vurgulandı.
Sağlık Bakanlığı bin 671 yeni vakanın tespit edildiğini ve hastanede tedavi gören vaka sayısının bin 592’ye yükseldiğini duyurdu. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, Mart ayında ilk vakanın kaydedilmesinden bu yana 79 bin 339 doğrulanan vakadan 2 bin 279 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Tunus yetkilileri 29 Ekim’den bu yana salgının yayılmasının engellenmesi ve yatay yayılımı ile mücadele edilmesi kapsamında birkaç istisnai önlem uygulama kararı almıştı. Alınan kararlar arasında, ülkeler arası seyahatin engellenmesi, eğitim kurumlarında sınıfların dezenfekte edilmesi için bir süre oluşturulması amacıyla derslerin durdurulması, üniversite kampüslerinin kapatılarak uzaktan eğitime geçilmesi, ulaşım araçları dışında 4 kişinin bir araya gelmesinin yasaklanması ve saat 16.00’dan itibaren kafe ve restoranların kapatılması yer alıyor.
Tunus bu önlemler ile günlük vaka sayısının bin 500’ün altına düşememesinin ardından salgının yayılmasının kötü etkilerinin bir kısmından kurtulmaya çalışıyor.



Hamas’ın siyasi partiye dönüştürme planı

Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
TT

Hamas’ın siyasi partiye dönüştürme planı

Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)

Hamas Hareketi’nden kaynaklar, Gazze Şeridi’ndeki ve yurtdışındaki liderlerinin, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşının ardından hareketin siyasi geleceği hakkında içeride bazı görüşmeler yürüttüklerini bildirdi.

Kimliklerinin açıklanmaması şartıyla Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklara göre görüşmeler, bazı Hamas liderleri tarafından sunulan bir belgeye dayanıyor. Bu belge, ulusal İslami siyasi yaklaşımı temsil eden mevcut siyasi gruplar ve partilere benzer bir siyasi parti kurulması çağrısını içeriyor ve kendisini siyasi, ekonomik, sosyal ve genel yaşam alanlarına katılabilecek bir oluşum olarak tanıtıyor.

Kaynaklar, bu önerinin siyasi büroya, Şura Konseyi'ne, hareketi yöneten Yüksek Liderlik Konseyi'ne ve Hamas içindeki diğer kurumlara ve partilere zaten sunulduğunu açıkladı.

Belgenin, bu projenin korunmasını sağlamak için kapsamlı bir Filistin uzlaşısı çağrısında bulunduğunu açıklayan kaynaklara göre aynı belge, hareketin Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) katılımı ve aynı zamanda, herkesin katılımına izin veren ve silahlarını terk ederek hareketin hayatta kalmasına hizmet eden önemli bir siyasi aktör haline getiren kapsamlı bir ulusal uzlaşı yoluyla FKÖ'nün yeniden düzenlenmesi ve yapılandırılması için çalışmayı da içeriyor.


Sisi, Avn’a Mısır'ın Lübnan'ın egemenliğine sarsılmaz desteğini bildirdi

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
TT

Sisi, Avn’a Mısır'ın Lübnan'ın egemenliğine sarsılmaz desteğini bildirdi

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Muhammed eş-Şenavi, Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi’nin dün (salı) Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini ve bu görüşmede Sisi’nin Mısır’ın Lübnan’ın egemenliğine saygı konusundaki kararlı tutumunu yinelediğini açıkladı.

Şenavi yaptığı yazılı açıklamada, Sisi’nin ayrıca Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin 2006 yılında İsrail ile Hizbullah arasında yaşanan savaşı durduran 1701 sayılı kararının uygulanmasının önemine dikkat çektiğini ve Mısır’ın silahların devletin elinde toplanmasına dönük Lübnan hükümeti politikasını desteklediğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı’ndan (NNA) aktardığına göre, Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati dün akşam saatlerinde Beyrut’taki Refik Hariri Uluslararası Havalimanı’na ulaştı. Bakanın bir gün sürecek ziyaret kapsamında Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Nevvaf Selam ile görüşeceği kaydedildi.

Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Abdulati’nin Lübnan’a yaptığı ziyaretin, Mısır’ın kardeş Lübnan’ın yanında olduğuna dair mesajını pekiştirmeyi ve ülkenin istikrar ile kalkınma çabalarına verilen desteği vurgulamayı amaçladığı ifade edildi.

Açıklamada, Bakan Abdulati’nin ziyarette üst düzey Lübnanlı yetkililerle bir dizi temas gerçekleştireceği; ikili iş birliğinin güçlendirilmesi, Lübnan ve bölgedeki gelişmelere ilişkin istişarelerde bulunulması, ayrıca Lübnan’ın birliğinin, egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün korunmasına verilen önemin vurgulanacağı belirtildi. Ziyaretin, ülkenin mevcut zorlukları aşma çabalarına destek sağlamayı ve Lübnan halkının güvenlik, istikrar ve refah beklentilerine katkı sunmayı hedeflediği bildirildi.


UNIFIL: İsrail güçlerinin varlığı Lübnan ordusunun güneye konuşlanmasını engelliyor

UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
TT

UNIFIL: İsrail güçlerinin varlığı Lübnan ordusunun güneye konuşlanmasını engelliyor

UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)

UNIFIL sözcüsü Candice Ardiel dün yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'daki varlığının, Lübnan ordusunun İsrail ile varılan ateşkes anlaşmasında belirtildiği gibi bölgeye konuşlanmasını engelleyen "ciddi bir ihlal" olduğunu belirtti.

Ardiel bir televizyon röportajında, "İsrail güçlerinin Güney Lübnan'daki varlığı, hareket ve hareket özgürlüğü açısından bizim ve Lübnan ordusu için bir engel teşkil ediyor" ifadesini kullandı.

Lübnan ordusuyla iş birliğini "her zaman güçlü ve sürekli" olarak nitelendiren Ardiel, gücün tehlikelerin farkında olduğunu ve "görevlerimize ve bizden beklenen görevlere bağlı olduğumuzu" belirtti.

UNIFIL Kuvvet Komutanı Diodato Abagnara cumartesi günü yaptığı açıklamada, Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararı'nın uygulanmasında ilerleme kaydedilebilmesi için Lübnan'ın egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve birliğine tam saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

"X" platformunda, Lübnan ordusuna destek verme kararlılığını vurgulayarak, onları "Güney Lübnan'da istikrarı sağlamada ortağımız" olarak nitelendirdi.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre İsrail, Gazze Şeridi'ndeki çatışmaların ardından Hizbullah ile yaşanan savaşın ardından bir yıl önce varılan ateşkes anlaşmasına rağmen Güney Lübnan'daki mevzilerini kontrol altında tutuyor ve ülkenin doğusu ve güneyine yönelik saldırılarını sürdürüyor.