‘Gize katili’, akıl almaz suçlarla Mısır’ı şok etti
Başkent Kahire’nin merkezindeki Yüksek Mahkeme binası (Reuters)
İstanbul/Şarku'l Avsat
TT
TT
‘Gize katili’, akıl almaz suçlarla Mısır’ı şok etti
Başkent Kahire’nin merkezindeki Yüksek Mahkeme binası (Reuters)
İbrahim Abdulmecid
‘Kaddafi’ kod adını kullanan bir Mısırlının çeşitli cinayet, hırsızlık ve kimlik hırsızlığı suçlarına imza atması ve güvenlik güçlerinin şahsın evinde gömülü cesetler bulması, Mısır gündemine oturdu.
Garip bir şekilde mesleği avukatlık olan zanlının Suudi Arabistan’da mühendislik yapan Rıza adlı arkadaşı, avukat oluşu dolayısıyla Kaddafi’ye güvenip gayrimenkule yatırım yapması için birikimlerini ona gönderiyordu. Ancak Rıza, dürüstlüğüne güvendiği arkadaşı Kaddafi’nin vekaletname adı altında onu aldattığından, gönderdiği paralara el koyduğundan habersizdi.
2015’te Suudi Arabistan'dan aniden dönen Rıza, Kaddafi’den hesaplarını kapatmasını isteyince olanlar oldu. Rıza’yı Gize’deki evine akşam yemeğine davet eden Kaddafi, zehir içirdiği arkadaşını dakikalar içerisinde öldürerek evindeki odalardan birindeki iki metrelik bir çukura gömdü. Kaddafi’nin 2015’ten bu yana işlediği birçok suçtan ilki olan bu plan, günler öncesinden hazırdı.
Cinayeti örtbas etmeye çalışan zanlı, arkadaşının telefonundan onun adına eşine mesaj atarak tutuklandığını bildirdi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.
Ölü eş
Kaddafi’nin ikinci kurbanı ise eşinin bir başkasıyla evlenmesinden korktuğu için parasının 400 bin Mısır cüneyhini (yaklaşık 25 bin dolar) kendisine aktaran eşi Fatma’ydı. Fatma’nın parayı kendisine vermeyi reddetmesinin ardından başka bir odada bir çukur daha hazırlayan Kaddafi, ilk cinayetten günler sonra da karısını da öldürmüş oldu. Mücevherlerini de karısıyla beraber gömdüğü ortaya çıktığında savcılıkta verdiği ifadede zirâ paranın kendisi için bir kıymeti olmadığını iddia etti.
Üçüncü kurban, şuanda medyada ‘Gize katili’ olarak bilinen zanlının kendisine ait olan kütüphanede çalışan bir genç kızdı. Aralarındaki yakınlığın ardından kız kardeşiyle evlilik teklifi yollayan zanlı, söz konusu kız onu ifşa etmekle tehdit ettiği zaman onu kandırarak öldürdü ve yine odalardan birine gömdü. Kızın ailesini ise kızlarının oyunculuk ve reklamcılık alanında çalışmak için bir arkadaşıyla beraber ülkeden kaçtığına inandırdı.
İskenderiye'deki cinayet
Arkadaşını öldürmekle yetinmeyen Kaddafi, kimliğine bürünerek onun yerine de geçti. ‘Rıza’ adıyla İskenderiye’ye taşınan Kaddafi, burada dördüncü cinayetini de işledi. Elektrikli aletler satan özel bir dükkanda çalışan bir kızla tanışan Kaddafi, onunla evleneceği sözü vererek kızdan 45 bin Mısır lirası aldı aldı. Evliliği tamamına erdirmesi ya da aldı parayı geri vermesi talebinde bulunan kızı kandırıp öldüren zanlı, böylece dördüncü kurbanını da eve gömmüş oldu.
Tüm bu cinayetlere rağmen güvenlik güçlerinin kendisine ulaşamadığı katil, eşlerinden birinin kurduğu kumpasla kendini ele verdi. Tutuklanan Gize kasabı, mahkeme kararıyla bir yıl süreyle tutuklandı.
Katili ortaya çıkartan tesadüf
Beş yıl boyunca Rıza’yı arayan ailesi ise, İskenderiye hapishanelerinden birindeki tutuklular arasında ismini buldu. Ancak karısının eşinin seyahatte olduğu, isimler arasında bir benzerlik olmuş olabileceğini belirtmesi üzerine durumu netleştirmek için hapishane fotoğrafına baktıklarında bunun Rıza değil de Kaddafi olduğunu anladılar. Rıza’nın bunun üzerine savcılığa giden kardeşi, yeni bir beyannamede bulundu. Sonrasında ise soruşturma başlatıldı. 49 yaşındaki ‘Gize katili’nin hatası ise, hapishanedeki arkadaşlarından birine işlediği suçları anlatmasıydı. Kaddafi’yi ifşa edip etmemeyi günlerce düşünen diğer zanlı, nihayetinde gerçekleri hapishane görevlisine anlattı.
Mısır yerel medyasında bildirildiğine göre, aleyhindeki soruşturmaların dört gün sürdüğü Gize katili, avukatlık tecrübesinden yararlanarak tüm suçlamaları inkar etmeye çalıştı; ancak etrafının kanıtlarla çevrili olması nedeniyle arkadaşını öldürdüğünü itiraf etmek zorunda kaldı. Savcı, bu itirafı yıllar önce karısının ortadan kaybolmasıyla ilgili zanlı aleyhindeki iddianame ile ilişkilendirince gardını düşüren zanlı, eşini de öldürdüğünü itiraf etti. Diğer iki kişiyi daha öldürdüğü ortaya çıkan zanlı, çoğu arkadaşının kimliği ile olmak üzere 7 kez evlendiğini belirtti.
Süveyda sahil bölgesine destek verirken, karşı gösteriler Suriye hükümetini destekliyorhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5213357-s%C3%BCveyda-sahil-b%C3%B6lgesine-destek-verirken-kar%C5%9F%C4%B1-g%C3%B6steriler-suriye-h%C3%BCk%C3%BCmetini
Süveyda sahil bölgesine destek verirken, karşı gösteriler Suriye hükümetini destekliyor
Suriye hükümetine destek amacıyla Tartus'ta düzenlenen gösteriden (Suriye devlet televizyonu el-İhbariyye)
Suriye genelinde dün düzenlenen protesto gösterileri ile karşı gösterilerin ardından ülkede belirgin bir kutuplaşma hâkim olmaya devam ediyor. Yetkililer, sosyal medya üzerinden artan kışkırtma kampanyalarının gölgesinde, şiddetli toplumsal çatışmalara sürüklenmemek için azami ölçüde itidal gösteriyor. Bu ortamda açıklama yapan Suriye Enformasyon Bakanı Hamza el-Mustafa, “Acı tecrübemiz bize sözün sorumluluk olduğunu, kışkırtmanın ise yıkımın ateşini beslediğini öğretti” ifadelerini kullandı.
Aynı saatlerde, İdlib kırsalındaki bir silah deposunda meydana gelen patlama sonucu beş kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı. Öte yandan, DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) güçleri, Deyrizor kırsalında DEAŞ’a yönelik bir hava indirme operasyonu gerçekleştirdi.
Suriye'nin batısındaki Lazkiye kentinde düzenlenen bir gösteriden (AFP)
Ülkenin çeşitli bölgelerinde (Humus, Hama, Lazkiye ve Tartus) düzenlenen ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ile eski rejim mensuplarından tutukluların serbest bırakılması taleplerinin öne çıktığı protestoların ardından, aynı bölgelerde bu kez hükümete destek veren ve adem-i merkeziyet çağrılarını reddeden karşı gösteriler düzenlendi. Bu karşı gösterilerde, ‘eski rejimin suçlularının hesap vermesi’ talebi de dile getirildi.
Bazı protestolarda mezhepsel tonda kışkırtıcı sloganlar atılırken, Humus ve Lazkiye’nin es-Suleybe mahallesinde düzenlenen gösterilerde ise Suriye halkının birliği vurgulandı; katılımcılar, yeni Suriye yönetimi etrafında kenetlenme ve fitne girişimlerinin önlenmesi çağrısı yaptı. Öte yandan, Süveyda’da Dürzi lider Hikmet el-Hicri’ye destek veren aktivistler, ‘sahil bölgesi ayaklanması’ olarak tanımladıkları hareketle dayanışma için bir eylem gerçekleştirdi. Eylemde, adem-i merkeziyet talebi ve tutukluların serbest bırakılması çağrıları yinelendi; katılımcılar, Şeyh el-Hicri ile protesto çağrısında bulunan Şeyh Gazzal Gazzal’ın fotoğraflarını taşıdı.
Dün Süveyda’da düzenlenen bu eylem, pazartesi günü şehirde araç konvoylarıyla yapılan gösterinin devamı niteliğindeydi. O konvoy gösterisinde de katılımcılar, Şeyh el-Hicri’nin fotoğraflarının yanı sıra İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile birlikte çekilmiş görsellerini taşıdı.
Süveyda'dan (Süveyda 24 internet sitesi)
Yazar Mahir Şerafeddin, Şeyh el-Hicri’nin en önde gelen destekçilerinden biri olarak, sahil bölgesindeki halkı ‘bütün güçleriyle Şeyh Gazzal Gazzal’ın etrafında kenetlenmeye’ çağırdı. Şerafeddin, Facebook’taki paylaşımında, sahil bölgesindeki hareketin ‘Şeyh el-Hicri’ye benzer halktan bir lidere ihtiyaç duyduğunu’ belirterek, “Kendi el-Hicri’nizi ortaya çıkarın; dengeleri değiştireceksiniz” dedi.
Kışkırtıcı kanallar…
Lazkiye Emniyet Müdürü Tuğgeneral Abdulaziz Hilal el-Ahmed, başlangıçta protesto görünümüyle ortaya çıkan çağrıların kısa sürede ‘toplumsal bölünme yaratmayı hedefleyen, mezhepsel tonda sistematik bir kışkırtma platformuna’ dönüştüğünü söyledi. Ahmed, yurtdışından yayın yapan ve nefret söylemi ile mezhepsel gerilimleri körüklemekle bilinen bazı medya kanallarının bu çağrıları büyüttüğünü, hatta taleplerin ‘kanlı olaylara karışmış ağır insan hakları ihlalleriyle suçlanan savaş suçlularının serbest bırakılmasına’ kadar genişletildiğini ifade etti.
Ahmed ayrıca, gösteriler sırasında ‘eski rejimin kalıntılarıyla bağlantılı suç hücrelerine mensup grupların’ tespit edildiğini aktardı. Bu grupların kargaşayı körüklediğini, polis, özel görev timleri ve trafik ekiplerine saldırdığını, ayrıca il emniyet müdürlüğüne bağlı bazı resmi araçları tahrip ettiğini belirtti.
Lazkiye'deki güvenlik güçleri (Suriye resmi haber ajansı SANA)
Ahmed, Lazkiye kent merkezindeki Ziraat Kavşağı’nda yapılan eylemi korumakla görevli güvenlik güçlerinin, Ziraat mahallesi yönünden doğrudan ateş altına alındığını açıkladı. Ahmed’e göre söz konusu mahallede, ‘eski rejime bağlı askeri kurumlarla ilişkili bazı subaylar’ yaşıyor. Açılan ateş sonucu iki iç güvenlik personeli ile eyleme katılan bazı siviller yaralandı.
Tuğgeneral Ahmed, “Gösteri yapma ve görüş açıklama hakkı tüm Suriyeliler için meşrudur. Ancak iç güvenlik unsurlarına saldıran, yetki sınırlarını aşan, mezhepsel kargaşa yaratmak için kışkırtma faaliyetlerine katılan herkes yasal çerçevede hesap vermek zorundadır” şeklinde konuştu. Hiçbir tarafın ‘cezasız kalmasına izin verilmeyeceğini’ vurguladı.
Süveyda
Salı günü kentteki bir genel güvenlik kontrol noktasına düzenlenen saldırının ardından Süveyda’da yükselen gerilimi değerlendiren Süveyda Emniyet Müdürü Süleyman Abdulbaki, “Hikmet el-Hicri’nin öncülük ettiği bu tırmanış, devletin işleyişini felç eden bir tümör hâline geliyor” dedi.
Süveyda şehri levhasının yakınında bulunan Suriye güvenlik güçleri (Reuters)
Abdulbaki, Suriye devlet televizyonu el-İhbariyye’ye yaptığı açıklamada, Süveyda’daki genel güvenlik birimlerinin ‘çatışmaya sürüklenmemek için azami çaba gösterdiğini, yanıtın yalnızca saldırılara ve ateş açılan noktalara yönelik olduğunu’ söyledi. Sonuçta ‘Suriye kanının bir olduğunu ve Süveydalıların da kendi halkları olduğunu’ belirterek, bir diyalog zemini oluşturmak için çalıştıklarını ifade etti. Abdulbaki, Hikmet el-Hicri’yi ‘çatışmayı körüklemek ve devletle iş birliğini reddetmekle’ suçladı.
Suriye İçişleri Bakanlığı ise daha önce yaptığı açıklamada, Süveyda’nın batı kırsalında bakanlığa bağlı bir güvenlik kontrol noktasının ‘kanun dışı gruplar’ tarafından saldırıya uğradığını ve saldırıda bir güvenlik görevlisinin hayatını kaybettiğini, ikisinin de yaralandığını bildirdi. Açıklamaya göre, İçişleri Bakanlığı birimleri ateşin kaynağına karşılık verdi ve ‘saldırgan gruplar arasında ölü ve yaralılar’ olduğu ifade edildi. Bakanlık, bu tür saldırıların ‘yalnızca Süveyda’daki güvenliği ve sivillerin günlük yaşamını istikrarsızlaştırmayı hedeflediğini’ vurguladı.
Öte yandan Süveyda’daki yerel medya kaynakları, genel güvenlik güçlerinin salı akşamı kentin kuzeyinde birden fazla hatta ‘insansız hava araçları (İHA) ve ağır makineli tüfeklerle ani operasyonlar’ düzenlediğini aktardı. Şarku’l Avsat’ın yerel haber sitesi Süveyda 24’ten aktardığına göre, bu olaylarda bir genç öldü, çok sayıda kişi de yaralandı. Site ayrıca, Süveyda’nın güneybatısındaki Yerd köyü yakınlarında bir kontrol noktasına yönelik silahlı saldırıda, bir güvenlik görevlisinin öldürülmesi ve ikisinin yaralanmasının ardından bölgede ‘yoğun gerilim’ yaşandığını duyurdu.
Süveyda vilayetinin Basra el-Harir bölgesindeki Suriye güvenlik güçleri (AP)
Yerel haber sitesi, bölgedeki kaynaklara dayanarak, ‘yerel grupların herhangi bir saldırı düzenlediği iddialarının doğru olmadığını’ belirtti. Kaynaklara göre ateş açılması olayı, ‘kontrol noktasında, arama yapılmadan geçmeye çalışan bir aracın durdurulması sırasında’ meydana geldi.
Aynı kaynaklar, insani yardım hattı üzerinde, Busra eş-Şam’a uzanan güzergâhtaki bu kontrol noktasına takviye birliklerin gönderilmesinin ardından, iki kişinin güvenlik güçlerince gözaltına alındığını bildirdi. Bu gelişmeyi, Süveyda kentinin batı kesiminde yerel Ulusal Muhafız grupları ile genel güvenlik güçleri arasında kısa süreli çatışmalar izledi.
Yıkımın yakıtı
Kahire’de düzenlenen Arap Enformasyon Bakanları Konseyi’nin 55. oturumunda konuşan Suriye Enformasyon Bakanı Hamza el-Mustafa, Suriye’nin ‘çoğulculuğa saygı duyan, diyaloğa inanan özgür ve sorumlu bir medya inşa etmeye çalıştığını’ söyledi. Mustafa, medyanın ‘halkın sesi ve Suriye’nin çeşitli toplumsal bileşenleri arasında köprü’ olması gerektiğini belirterek şu ifadeyi kullandı: “Acı tecrübemiz bize gösterdi ki, söz sorumluluktur; kışkırtma ise yıkımın yakıtıdır.”
İdlib kırsalı
Saha kaynaklarına göre, İdlib’in kuzeybatısındaki Kafr Teharim kasabasında bir silah deposunda patlama meydana geldi. Yerel kaynaklar, patlamanın DMUK uçaklarının hava saldırısından kaynaklanmış olabileceğini öne sürdü. Ancak vilayetin iç güvenlik birimleri, patlamanın yakında çalışan bir tamir ekibinden kaynaklanan arıza nedeniyle gerçekleştiğini açıkladı. Patlamada 5 işçi hayatını kaybetti, 9 kişi yaralandı. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde yoğun duman bulutları görülürken, bölge sakinleri patlamanın ‘geniş bir alanda hissedildiğini ve yakın okullardaki çocuklarda paniğe yol açtığını’ aktardı.
Tamamen yıkılan deponun bulunduğu yere gelen kurtarma ekipleri (Suriye resmi haber ajansı SANA)
Yerel kaynaklar, Deyrizor’da DMUK güçlerinin, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile iş birliği içinde, kentin kuzeydoğu kırsalındaki Marat beldesinin Zelzele mahallesinde bir hava indirme operasyonu gerçekleştirdiğini bildirdi. Operasyon kapsamında iki eve baskın düzenlendi ve DEAŞ örgütüne bağlı olmakla suçlanan iki kişi gözaltına alındı.
Gazze anlaşması: Arabulucuların ikinci aşamaya geçişini engelleyen dört sorunhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5213349-gazze-anla%C5%9Fmas%C4%B1-arabulucular%C4%B1n-ikinci-a%C5%9Famaya-ge%C3%A7i%C5%9Fini-engelleyen-d%C3%B6rt-sorun
Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında sokaklara kurulmuş çadırlar (AFP)
Kahire:Muhammed Mahmud
TT
Kahire:Muhammed Mahmud
TT
Gazze anlaşması: Arabulucuların ikinci aşamaya geçişini engelleyen dört sorun
Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında sokaklara kurulmuş çadırlar (AFP)
Gazze Şeridi’ndeki ateşkesin garantörleri ve arabulucuları, Washington’un yokluğunda Gazze anlaşması ile ilgili bir toplantıya ev sahipliği yapan Kahire’de, ateşkesin sürdürülmesinin önünde bazı ‘zorluklar’ bulunduğunu kabul etti. Toplantıda, ateşkesin ikinci aşamasına geçiş için adımlar ele alınsa da, anlaşmanın beşinci haftasını aşmasına rağmen bu aşamaya yaklaşılabilmiş değil.
Mısır, Katar ve Türkiye’nin katıldığı toplantıda söz konusu zorluklar detaylandırılmasa da, uzmanlar Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamalarda, temel engellerin başında Filistin tarafları arasındaki uzlaşının eksikliği ve Gazze Yönetim Komitesi’nin kurulmamış olması geldiğini belirtiyor. Ayrıca Refah’taki savaşçı krizinin devam etmesi, ABD’nin Ukrayna gündemiyle meşgul olması ve Gazze’deki silahsızlandırma konusunun çözülememesi de süreci zorlaştırıyor. Uzmanlar, arabulucuların bu engelleri aşmak için daha yoğun çaba göstereceğini öngörüyor.
Hamas heyeti, hareketin baş müzakerecisi Halil el-Hayye başkanlığında, pazar günü Kahire’de Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı Hasan Reşad ile bir görüşme yaptı. Görüşmede, iletişim kesilen Refah’taki Hamas savaşçılarının durumu ele alındı.
İsrail ve Filistin medyası, Refah tünellerinde yaklaşık 200 Hamas savaşçısının kuşatılmış durumda olduğunu ve bu alanın, 10 Ekim’den bu yana yürürlükte olan ateşkes kapsamında İsrail güçlerinin yeniden konuşlandığı bir bölge olduğunu bildiriyor.
Filistinli analist Muhtar Gabaşi’ye göre, Hamas savaşçılarının durumu, ikinci aşamanın önündeki asıl engel değil. ABD’nin toplantıya katılmaması ve İsrail’in ikinci aşamaya geçme konusunda isteksizliği süreci zorlaştıran diğer faktörler arasında.
Filistinli siyasi analist Abdulmehdi Mutava ise Filistin tarafları arasında Gazze Yönetim Komitesi konusunda uzlaşı eksikliği, silahsızlandırmanın nasıl yapılacağı sorusuna cevap verilmemesi ve bölgede görev yapacak uluslararası gücün belirlenmemesi gibi sorunlara dikkat çekti.
Kahire el-İhbariyye televizyonu, arabulucular ve garantörlerin toplantısına Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı Hasan Reşad, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Millî İstihbarat Teşkilâtı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’ın katıldığını; toplantıda olası ihlallerin giderilmesi ve ateşkesin sabitlenmesi için önlemler üzerinde durulduğunu aktardı.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki mülteci kampları, yağışların ardından sular altında kaldı. (AFP)
Kahire el-İhbariyye televizyonu, salı akşamı katılımcıların ABD Başkanı Donald Trump’ın savaş sonrası Gazze yönetimi için hazırlanan 20 maddelik planının ikinci aşamasının uygulanması ve ateşkes ihlallerinin önlenmesi konusundaki ortak çabaları görüştüğünü bildirdi. Amaç, ateşkesi kalıcı hale getirmek olarak açıklandı.
Türk bir yetkiliye göre MİT Başkanı, Kahire’de Mısırlı mevkidaşı ve Katar Dışişleri Bakanı ile bir araya gelerek, Gazze’deki ateşkesin ikinci aşamasına geçişi ve ABD ile koordinasyon içinde tüm engellerin kaldırılmasını ele aldı. Toplantının amacı, ateşkesin sürdürülmesini sağlamak ve yeni ihlallerin önüne geçmekti. Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre bu görüşme, Hamas heyetinin Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı ile gerçekleştirdiği toplantıdan iki gün sonra yapıldı.
Hamas ile yapılan önceki görüşmede, ikinci aşamanın başlıca unsurları olarak Hamas’ın silahsızlandırılması, geçici bir yönetim otoritesinin kurulması ve Gazze’de istikrarı sağlamak için yabancı güçlerden oluşan uluslararası bir gücün konuşlandırılması ele alındı.
Filistinli analist Abdulmehdi Mutava, arabulucular ve garantörler arasındaki toplantıların kritik bir dönemde gerçekleştiğini belirterek, “Eğer arabulucular silahsızlandırma ve uluslararası güçlerin konuşlandırılması konusunda bir formül üzerinde anlaşırsa, işler olumlu yönde değişir; aksi halde birinci aşamada sıkışıp kalırız” dedi.
Muhtar Gabaşi ise ABD’nin sürece müdahil olmaması ve başka gündemlerle meşgul olmasının, ikinci aşamaya geçişi zayıflatacağını vurguladı.
Irak'taki büyük bir doğalgaz sahasındaki çalışmalar İHA saldırısının ardından askıya alındıhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5213299-iraktaki-b%C3%BCy%C3%BCk-bir-do%C4%9Falgaz-sahas%C4%B1ndaki-%C3%A7al%C4%B1%C5%9Fmalar-i%CC%87ha-sald%C4%B1r%C4%B1s%C4%B1n%C4%B1n-ard%C4%B1ndan
Irak'taki büyük bir doğalgaz sahasındaki çalışmalar İHA saldırısının ardından askıya alındı
Irak Kürdistanı, Süleymaniye ilindeki Kormor gaz sahası (Arşiv- Reuters)
Irak Kürdistanı'ndaki Kormor gaz sahasındaki mühendisler, dün yaptıkları açıklamada, insansız hava aracı (İHA) saldırısının sahadaki faaliyetlerin askıya alınmasına neden olduğunu duyurdular.
Kürdistan Bölgesi Doğal Kaynaklar ve Elektrik Bakanlıkları ortak bir açıklamada, saldırının ardından bölgedeki tüm elektrik santrallerine gaz arzının durdurulduğunu açıkladı. Güvenlik kaynakları, sahadaki depolama tanklarını vuran saldırının yangına yol açtığını ve bazı işçilerin yaralandığını bildirdi.
Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre bir işçi, çalışanların daha fazla saldırı korkusuyla sığındıkları sahadaki sığınağın içinden, "Bir İHA, sahadaki büyük bir gaz depolama tesisine saldırarak büyük hasara yol açtı ve yangın hala devam ediyor" dedi. Rudaw'ın X internet sitesinde yayınladığı bir videoda, saldırının ardından bölgeden dumanların yükseldiği görülüyor
Ortak açıklamada, iki bakanlıktan ve sahayı işleten BAE merkezli şirket Dana Gas'tan ekiplerin şu anda olay yerinde inceleme yaptığı belirtildi. Saldırının faillerinin kimliği henüz belirlenemedi.
Bu, son günlerde sahaya yapılan ikinci İHA saldırısı. Pazar akşamı, Irak Kürt güvenlik güçleri, sahaya ulaşmasını engellemek için bir İHA’yı düşürdü.
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة