Tunus'un en meşhur kitapçısı, iflas tehdidi altında

Müşterilerin kurtarmaya geldiği kitapçının sahibi, “kitapların ekmeğe benzediğini”, bu yüzden devlet desteğine ihtiyacı olduğunu söylüyor

İngiltere Sokağı kitapçısını 70 yıl boyunca Tunuslu bir Yahudi işletti (Independent Arabia)
İngiltere Sokağı kitapçısını 70 yıl boyunca Tunuslu bir Yahudi işletti (Independent Arabia)
TT

Tunus'un en meşhur kitapçısı, iflas tehdidi altında

İngiltere Sokağı kitapçısını 70 yıl boyunca Tunuslu bir Yahudi işletti (Independent Arabia)
İngiltere Sokağı kitapçısını 70 yıl boyunca Tunuslu bir Yahudi işletti (Independent Arabia)

Hüda Trablesi
Aydınlar, halktan kimseler ve gençler, Tunus'un en kadim ve en köklü kitapçısını kurtarmak için harekete geçti. Zirâ sahipleri, kitapçıyı kapatmayı düşünüyor.
Başkent Tunus'taki herkes; birinci ya da ikinci el değerli, nadir ve tarihi kitaplarla dolu ‘İngiltere Sokağı’ kitapçısının kültür, sanat ve yaratıcılığın sembolü olduğunu bilir. Nitekim İngiltere Sokağı’; öğrencilerin genellikle ucuz kitaplar satın almak için, siyasetçi, aydın ve araştırmacıların ise başka yerde bulamadıkları özel kitapları bulacakları umuduyla gittikleri meşhur bir kitapçı.

Kitap piyasası durgun
70 yıl boyunca Tunuslu bir Yahudi’nin işlettiği kitapçı, şimdiki sahibinin ise 1966’da aldığı bu kitapçıda çoğu eski yaklaşık 300 bin kitap bulunuyor. Ancak kütüphane sahibi, kitap piyasasının durgunluğu ve okuyucuların değişen doğası nedeniyle, onlarca yıldır emek verdiği bu kitapçıyı kapatmaya kararı aldı. Bunun üzerine okumayı seven kalabalık bir insan grubu ile eski ve yeni kütüphane ziyaretçileri, meşhur kitapçıyı iflastan korumak için çokça kitap satın alarak olaya müdahale etti.
Tunus’taki okuma endeksi hakkında özel açıklamalarda bulunan Kültür Bakanlığı Genel Okuma Dairesi Başkanı İlyas er-Rahibi, yılda kişi başına bir kitabın okunduğu tahminine değindi. Bu oranın yılda yaklaşık 80 kişi başına bir kitabın okunduğu Arap dünyasında iyi bir oran olduğuna da değindi. Aynı zamanda “Avrupa’da kişi başına 30 kitabın okunduğu, Japonya’da ise 70 kitabın okunduğu oranlara ulaşma umudundayız” ifadelerini kullandı.


Tunus Kültür Bakanlığı, okumayı teşvik etmek için ulusal kurs düzenliyor (Independent Arabia)

Kitapçının baş muhasebecisi Muhsin Amca, büyük bir üzüntüyle şöyle diyor:
“Nizar Kabbani ve Abdulvehhab Beyati gibi Arap yazar ve şairler bu kitapçının ziyaretçilerindendi. Bugün ise böyle bir parlaklık mevcut değil. Öyle ki, devam edemeyecek noktaya geldi. Çünkü kitaplar artık en iyi arkadaşlar olmaktan çıktı. Söz konusu parlaklı 90’lı yılların sonlarına dek mevcuttu. Sonrasında ise durum kötüleşmeye başladı. Kitap okuma yüzdeleri, yüksek fiyatlar ve diğer nedenlerle azalmaya başladı.”
Kitapçının babasından miras kaldığı Hişam el-Mezugi, “Ekmek ile aynı öneme sahip kitaplar devlet desteğine ihtiyacı duyar. Zirâ bugün bir Tunuslunun harcama kapasitesi, kitap satın alacak bütçe ayırmasına izin vermiyor. Bu nedenle okumayı teşvik etmek için devletin harekete geçmesi gerekiyor.

Zayıf halka
İlyas Rahibi ise şöyle diyor:
“Okuma endeksinin düşmesi, Tunusluların sosyal ve ekonomik yaşamını olumsuz etkiliyor. Kitap satan özel, Ticaret Bakanlığının alanına giriyor. Ancak okumayı teşvik etmek, Kültür Bakanlığı dahilinde. Yakınlık kültürü yarattığı için vatandaşa en yakın halkalar olan kitapçı ve kütüphaneler, okumayı teşvik eder ve kişiyi bilgiye götürür. Ancak hak ettiği değeri görmeyen zayıf halkalardır. Gerçek zorluklardan muzdarip bu gibi kitapçılar için çözüm arama sürecindeyiz. Bu yolda Kanada, Belçika ve Fransa gibi diğer ülkelerin deneyimlerine başvuruyoruz. Nitekim bu ülkelerde kitapçıları desteklemeye yönelik yaklaşımlara sahip Ulusal Kitap Merkezleri’nin olduğunu keşfettik”
Rahibi, Tunus'taki bu küçük işletmeleri kültürel etkinlikler düzenlemeyi düşünmeye, kitaplarını tanıtma ve zamana ayak uydurma yöntemleri üzerine durmaya çağırıyor.

Mobil kitaplıklar
Tunus Kültür Bakanlığı verilerine göre, Tunus'un çeşitli bölgelerinde yılda 3,7 milyon ziyaretçisi ve 250 milyon abonesi olan 423 halk kütüphanesi, bunun yanında kitap kiralama sistemine sahip bin 800 farklı nokta sağlayan 38 mobil kitapçı bulunuyor. Bu mobil kitapçılar, yılda 395 bin kilometre yol kat ediyor.
Kültür Bakanlığı, okumayı teşvik etmek için, 15 Kasım 2020 ila 30 Mayıs 2021 tarihleri arasında Tunus'un tüm illerindeki halk kütüphanelerinde Okuma Ulusal Şampiyonası'nın ilk turunu düzenliyor. Bu etkinlik, insanın bilişsel, eğitici, duygusal ve rehabilite edici gibi çeşitli boyutlarda vâr oluşunda okumanın etkin rolü olduğuna Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığına göre inanan ulusal projenin bir parçası sayılıyor.
Şampiyona, Bakanlığın eğitim bilimcilerin ‘öz eğitim’ olarak adlandırdığı hususun geliştirilmesinde gerekli gördüklerini desteklemek için, okuma kabiliyetine sahip tüm yaş gruplarını hedef alıyor.



Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
TT

Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)

Yeni bir çalışma, özellikle günlük kalorinin yüzde 22'sinden fazlasının proteinden geldiği yüksek proteinli beslenme biçimlerinin, ateroskleroz gelişimine yani atardamarların sertleşmesine katkıda bulunarak kalp sağlığı sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Pittsburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar hem hayvan hem de küçük ölçekli insan deneylerini kullanarak fazla proteinin, özellikle de et ve yumurta gibi hayvansal kaynaklarda bulunan lösin adlı amino asidin, arteriyel plak oluşumunda rol oynayan temel bağışıklık hücreleri makrofajlarda mTOR sinyalini tetiklediğini keşfetti.

Hakemli dergi Nature Metabolism'de çarşamba günü yayımlanan çalışmanın başyazarı Dr. Babak Razani, "Yaklaşık yüzde 22 kilokalori protein içeren yemekler yemek, protein ve lösinin riski artırdığı eşik noktasına denk geliyor" diyor.

Ancak tüm uzmanlar aynı fikirde değil. Razani'nin ekibinin 2020'de yaptığı bir çalışma, yüksek proteinli beslenme biçimlerini kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkilendirmişti.

2023'te insanlar üzerinde yapılan daha büyük bir çalışmada, yüksek ve standart seviyede protein içeren diyetler arasında kardiyovasküler çıktılar açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştı.

Araştırmada yer almayan kardiyolog Dr. Stephen Tang, çalışmanın herhangi bir sonuca varılamayacak kadar küçük ölçekli olduğunu iddia ediyor. Yine de bu çalışmanın, kalp uzmanlarının bitki ağırlıklı beslenme biçimlerine giderek daha fazla yöneldiğine dair artan kanıtlara işaret ettiğine değiniyor.

Medical News Today'e konuşan Tang, "Ben olsam farklı bir şey yapmazdım" diyor. 

Ancak bu çalışma, yüksek proteinin doğru yol olmadığına dair daha fazla kanıt sunuyor. Kardiyologlar genellikle proteine değil, kolesterol ve yüksek tansiyona odaklanır. Bu çalışma, bitki temelli beslenmenin kalp sağlığına iyi geldiğini doğruluyor.

1984'te yapılan bir çalışmada ekmek, sebze, meyve, kuruyemiş, fasulye ve makarna gibi gıdalardan elde edilenler bitkisel protein diye tanımlanmıştı. Bunlardan daha fazla tüketen kadınların sağlıklı yaşlanma olasılığı yüzde 46 daha fazlayken, hayvansal proteinlere bel bağlayanların yaşlandıkça sağlıklı kalma ihtimali yüzde 6 daha azdı.

Mevcut beslenme kılavuzları genel olarak proteinin günlük kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını tavsiye ederken, alt sınırı vücut ağırlığının bir kilogramı başına yaklaşık 0,8 gram (enerjinin yaklaşık yüzde 11'i) olarak belirlemek çoğu yetişkin için yeterli.

Amerikan Kalp Derneği de protein niteliğinin kritik olduğunu belirtiyor. Fasulye, mercimek, kuruyemiş, tohumlar ve omega-3 bakımından zengin yağlı balıklar gibi bitki bazlı proteinleri tercih edip kırmızı ve işlenmiş etlerle doymuş yağ tüketimini sınırlandırmayı öneriyor.

Harvard araştırmacıları da aşırı proteinin doğası gereği zararlı olmadığını ancak hayvansal proteine fazla bel bağlamanın bitkisel proteine kıyasla kolesterolü ve ölüm riskini artırabileceğini ifade ediyor.

Independent Türkçe