Libya İstikrar Yasası Rusya ve Türkiye’yi yaptırım uygulayabilirhttps://turkish.aawsat.com/home/article/2636366/libya-i%CC%87stikrar-yasas%C4%B1-rusya-ve-t%C3%BCrkiye%E2%80%99yi-yapt%C4%B1r%C4%B1m-uygulayabilir
Libya İstikrar Yasası Rusya ve Türkiye’yi yaptırım uygulayabilir
Washington/ Rana Ebter
TT
TT
Libya İstikrar Yasası Rusya ve Türkiye’yi yaptırım uygulayabilir
ABD Temsilciler Meclisi, Libya’da ateşkesin bozulması halinde ülkedeki savaşa müdahale eden yabancı unsurlara da yaptırım uygulanabilmesini öngören yasa tasarısını kabul etti. Tasarı da özellikle, Libya’nın iç işlerine karışmaları ve paralı asker göndermeleri sebebiyle Türkiye ve Rusya’yı kastediyor.
Tasarıyla ilgili Genel Kurul konuşmasında Demokrat Ted Deutch, “Libya’daki silahların, yabancı güçlerin ve paralı askerlerin çekilmesinin önemi açıktır. Önceki diplomatik çabaların nasıl başarısız olduğunu unutmamalıyız” ifadesini kullandı.
Deutch ayrıca, “BM öncülüğündeki son görüşmeler bağımsız ve adil seçimlerin yapılabilmesi için olumlu bir sonuç verdi fakat önümüzde daha çok yol var.” açıklamasını yaptı. Meclis tarafından oy birliğiyle kabul edilen tasarı, “Libya Hükümetine” veya “Libya Ulusal Ordusuna” destek veren yabancı unsurlara yaptırım uygulamayı öngörüyor. Ayrıca “insan haklarını ihlal edenlerin” yanı sıra, ülkenin petrol kaynaklarını kendi çıkarları lehine kullanmaya çalışan kişi veya kurumların da yaptırıma tabi tutulabilmesini öngörüyor.
Dışişleri Bakanlığından, Kongreye Libya’daki Rus ve Türk müdahalelerin ayrıntılarını içeren bir rapor sunulmasını gerekli kılan tasarıda, Libya’daki sivil toplumu güçlendirmek, demokrasiyi desteklemek ve yolsuzlukla mücadele kapsamında 23 milyon dolarlık yardım da öngörülüyor.
“Libya İstikrar Yasası” tasarısı, Dışişleri Bakanlığı ve ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı’nı (USAID) insani yardım stratejileri sunmaya sevk ediyor. Tasarı ayrıca, ABD Dışişleri Bakanlığından Libya barış sürecini değerlendirmek üzere üst düzey bir diplomatik zirve düzenlemesini talep ediyor. Tasarının yasallaşabilmesi için Senato’da kabul edilmesi ve ABD Başkanı tarafından imzalanması gerekmekte.
Washington, SDG ile Suriye güvenlik güçleri arasındaki çatışmaları yatıştırmak için müdahale ettihttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5222299-washington-sdg-ile-suriye-g%C3%BCvenlik-g%C3%BC%C3%A7leri-aras%C4%B1ndaki-%C3%A7at%C4%B1%C5%9Fmalar%C4%B1-yat%C4%B1%C5%9Ft%C4%B1rmak
Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) bağlı silahlı milisler, geçtiğimiz hafta çarşamba günü Suriye'nin Kamışlı kentinde ‘İrademizle devrimimizi koruyacağız’ sloganıyla düzenlenen gösteriye katıldı. (Reuters)
Washington, SDG ile Suriye güvenlik güçleri arasındaki çatışmaları yatıştırmak için müdahale etti
Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) bağlı silahlı milisler, geçtiğimiz hafta çarşamba günü Suriye'nin Kamışlı kentinde ‘İrademizle devrimimizi koruyacağız’ sloganıyla düzenlenen gösteriye katıldı. (Reuters)
Washington’daki kaynaklar, Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı Brad Cooper’ın, Halep’in kuzeyindeki Şeyh Maksud ve Eşrefiye mahallelerinde dün yeniden patlak veren Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile Suriye ordusu arasındaki çatışmaları yatıştırmak amacıyla temaslar yürüttüğünü bildirdi. Kaynaklar, bu girişimlerin, DEAŞ’ın ve düşman bölgesel güçlerin faydalanabileceği bir gerilimin önlenmesini hedeflediğini belirtti.
Çatışmaların, SDG keskin nişancılarının Suriye hükümetinin kontrolündeki bölgelere ateş açmasının ardından başladığı aktarıldı. Bu durumun, iki taraf arasında imzalanmış ateşkes anlaşmasının ihlali anlamına geldiği kaydedildi. ABD destekli Kürt güçlerin, Suriye’nin kuzeydoğusundaki özerk yönetimi kaybetme endişesiyle Şam’daki geçiş hükümetine entegrasyon planlarına karşı çıktığı ifade edildi.
أتابع بقلق بالغ جريمة استهداف قوات سوريا الديمقراطية لكوادر الدفاع المدني السوري، التابع لوزارة الطوارئ وإدارة الكوارث، على دوار الشيحان في مدينة حلب اليوم الاثنين 22 كانون الأول، والتي أسفرت عن إصابة اثنين من أبطالنا أثناء تأديتهم لمهامهم الإنسانية.
كنت أتمنى أن ينتهي استهداف… pic.twitter.com/lPEjrHr7x5
Bu çatışmaların üzerinde, yeni Suriye hükümetinin kontrolünü zayıflatmayı amaçlayan İran müdahalelerinin gölgesinin dolaştığı belirtildi. ABD istihbarat raporlarına göre İran, Suriye’ye ve bölgedeki milislerine yönelik silah akışını sürdürmek için çabalarını yoğunlaştırıyor ve Şam yönetiminin yasa dışı silah kaçakçılığı güzergâhlarını dağıtmaya yönelik aldığı önlemlere uyum sağlamaya çalışıyor.
Diplomatlar, Lübnan Ordusu eşliğinde Lübnan'ın güneyinde gerçekleştirdikleri bir tur sırasında, Lübnan Ordusu tarafından güney Litani bölgesinde ele geçirilen bir Hizbullah tünelini inceledi. (Lübnan Ordusu)
Öte yandan çeşitli raporlar, SDG’nin Lübnan’daki Hizbullah ile ilişkilerini güçlendirdiğine işaret etti. Bu kapsamda SDG’nin, Hizbullah adına Ammar el-Musavi başkanlığındaki temsilcilerle Beyrut’ta gizli bir toplantı gerçekleştirdiği aktarıldı. Toplantının, SDG ile Ahmed eş-Şera hükümeti arasındaki anlaşmazlıklar ve iki taraf arasında yeniden başlayan askeri çatışmalar ışığında, Suriye’deki güvenlik sorunlarının değerlendirilmesi amacıyla yapıldığı kaydedildi.
Üç kaçakçılık koridoru
Savaş Araştırmaları Enstitüsü’nün (ISW) yayımladığı bir raporda, İran’ın kaçakçılık hatlarını yeniden canlandırdığı ve DEAŞ’a ülke içinde saldırılar düzenlemesi için destek verdiği belirtildi. Raporda, Suriye’nin geçiş sürecinde yaşadığı istikrarsızlık ortamında vekâlet çatışmalarının tırmanabileceği ve kaçakçılık ağlarının yayılabileceği uyarısında bulunuldu.
Raporlara göre, İran’ın Suriye’ye silah kaçakçılığı geleneksel ve yeni güzergâhların bir bileşimini içeriyor. Kara yolları ve kamyon taşımacılığı, Tahran’ın silah sevkiyatında başlıca yöntem olmaya devam ediyor. Bu kapsamda üç ana koridor öne çıkıyor: İlki Bağdat’tan er-Ramadi, Elbukemal, Deyrizor ve Tedmür üzerinden Şam’a uzanan hat; ikincisi Tahran’dan Basra ve Bağdat üzerinden et-Tanf’a, oradan da Şam’a giden güzergâh; daha az kullanılan üçüncü yol ise İran’dan Musul ve Haseke üzerinden Lazkiye’ye uzanıyor. Bu hatların, silahların daha sonra Lübnan’daki Hizbullah’a aktarılmasını kolaylaştırdığı ifade edildi. Raporda ayrıca İran’ın, SDG’nin kontrolünde bulunan Suriye’nin kuzeydoğusuna özel önem atfettiği vurgulandı.
Suriye'nin doğusundaki Elbukamal'da, ülke dışına kaçırılmak üzere hazırlanan SAM-7 füzeleri ele geçirildi. (SANA)
Raporlarda, sevkiyatların el yapımı patlayıcılar, havan mermileri, tanksavar mayınları, plastik patlayıcılar, uçaksavar füzeleri, hava savunma sistemleri, el bombası fırlatıcıları ve insansız hava araçlarını (İHA) kapsadığı belirtildi. Ayrıca Irak-Suriye sınırı yakınındaki Elbukemal bölgesinde, İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) tarafından 2018’den bu yana inşa edildiği tahmin edilen ve silahların Suriye üzerinden Lübnan’daki Hizbullah’a aktarılmasında kullanılan bir yer altı tünel ağının bulunduğuna dair bilgiler sızdı.
Raporlar, yeni Suriye hükümetinin ülkenin tüm topraklarında denetimi sağlayacak açık ve yeterli kapasitelere sahip olmadığını, sınırları kontrol altına alabilmesi ve toprakları üzerinden yapılan kaçakçılığı engelleyebilmesi için uzun yıllara ihtiyaç duyacağını ortaya koydu.
Engelleme girişimleri
Suriye makamları, İran kaynaklı kaçakçılık girişimlerine karşı koymak için yoğun çaba harcıyor. CENTCOM, içinde bulunduğumuz aralık ayında Şam’daki yönetimi, Hizbullah’a gönderilmek üzere olan sevkiyatları engellemesi nedeniyle övdü.
Ortadoğu uzmanı Ata Muhammed Tebriz ise İran’ın faaliyetlerine ilişkin doğrulanmış raporlar bulunmadığını, ancak farklı medya kuruluşlarının Tahran’ın Suriye’de kendisine bağlı güçleri yeniden inşa etmeye yönelik çabalarına dair haberler yayımladığını söyledi. Tebriz, İran’ın Ahmed eş-Şera hükümetine karşı olan güçlerle iş birliği yapmaya ve bu çevrelerin sesini yükseltmeye çalıştığını savunarak, İran nüfuzunun Suriye’de yeniden kabul edilmesinin mümkün olmadığını vurguladı.
DEAŞ saldırısında hayatını kaybeden Amerikan askerlerinin cenazelerinin ülkelerine geri gönderilmesi töreni (AP)
Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü’nde kıdemli araştırmacı olan Michael Knights, Beşşar Esed rejiminin çöküşünün teşvik edici bir gelişme olduğunu, ancak bunun İran’ın, Esed rejiminin eski destekçisi olarak, Suriye’yi Lübnan’daki Hizbullah’ı yeniden yapılandırmak için kullanmaktan kolayca vazgeçeceği anlamına gelmediğini söyledi.
Knights, Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılmasıyla birlikte ülkeye araçlar, mali kaynaklar, insani yardımlar, yeniden imar malzemeleri ve tüketim mallarından oluşan bir akışın yaşanmasının beklendiğini, bunların büyük bölümünün komşu ülkelerden kamyon taşımacılığı yoluyla ulaştırılacağını belirtti. İran’ın bu akışı, Suriye, Irak ve Lübnan’daki uzantılarını silahla beslemek için kolaylıkla kullanabileceğine dikkat çekti.
Knights ayrıca İran’ın, geçmişte El Kaide ve Taliban örneklerinde olduğu gibi, Sünni cihatçı gruplarla taktik düzenlemeler yapma konusunda herhangi bir çekince göstermediği uyarısında bulundu. Bu yaklaşımın, Suriye sahasında DEAŞ ile de benimsenebileceğini ifade etti.
Sudani koalisyonu, Irak başbakanlığı sorununu çözmek için bir girişim öneriyorhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5222280-sudani-koalisyonu-irak-ba%C5%9Fbakanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-sorununu-%C3%A7%C3%B6zmek-i%C3%A7in-bir-giri%C5%9Fim-%C3%B6neriyor
Sudani koalisyonu, Irak başbakanlığı sorununu çözmek için bir girişim öneriyor
"Koordinasyon Çerçevesi" güçlerinin toplantılarından birinden, (Irak Haber Ajansı)
Geçici Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani liderliğindeki İmar ve Kalkınma Koalisyonu, başbakanlık sorununu çözmek için kapsamlı bir siyasi girişim sunmayı amaçlıyor.
Es-Sudani'nin liderliğindeki hareketin medya organı dün yaptığı açıklamada, İmar ve Kalkınma Koalisyonu'nun siyasi çıkmazı aşmayı hedefleyen kapsamlı bir siyasi girişim üzerinde çalıştığını belirtti. Açıklamada, girişimin ayrıntılarının yaklaşan toplantılarında Koordinasyon Çerçevesi güçlerine sunulacağı ifade edildi.
Bu arada, İmar ve Kalkınma Koalisyonu üyesi Kusay Mahbuba, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, ayrıntı vermeden, “bu girişimin koalisyonun başbakanı seçme şartlarından oluşacağını” söyledi.
Öte yandan, ABD Başkanı Donald Trump'ın Irak özel temsilcisi Mark Savaya, "X" platformunda yaptığı bir paylaşımda, bazı silahlı grupların silahsızlanmayı görüşmeye hazır olduklarını açıklamalarını memnuniyetle karşıladı, ancak "silahsızlanmanın kapsamlı ve geri döndürülemez olması gerektiğini" vurguladı.
Halep'teki çatışmalarda ölü ve yaralılar varhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5222269-halepteki-%C3%A7at%C4%B1%C5%9Fmalarda-%C3%B6l%C3%BC-ve-yaral%C4%B1lar-var
Halep'teki Şeyh Maksud mahallesinden yerleşim bölgelerine yapılan bombardıman sonucu yaralananlar el-Razi Hastanesi'ne sevk edildi (SANA)
Washington: Hiba el-Kudsi & Ankara: Said Abdurrazık:Şarku'l Avsat
TT
Washington: Hiba el-Kudsi & Ankara: Said Abdurrazık:Şarku'l Avsat
TT
Halep'teki çatışmalarda ölü ve yaralılar var
Halep'teki Şeyh Maksud mahallesinden yerleşim bölgelerine yapılan bombardıman sonucu yaralananlar el-Razi Hastanesi'ne sevk edildi (SANA)
Suriye'nin kuzeyindeki Halep kentinde hükümet güçleri ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında çıkan çatışmalarda 2 kişi öldü, aralarında bir kadın ve bir çocuğun da bulunduğu 6 sivil yaralandı. Çatışmalar, SDG ile Suriye hükümeti arasında 10 Mart'ta varılan anlaşmanın şartlarının uygulanması için belirlenen son tarihin yaklaşmasıyla eş zamanlı olarak geldi ve bu sırada bir Türk heyetinin Şam ziyareti gerçekleşti.
Her iki taraf da çatışmaları kışkırtmakla birbirini suçlarken, Washington'daki kaynaklar Şarku’l Avsat’a, ABD elçisi Tom Barrack ve ABD Merkez Komutanlığı başkanı Brad Cooper'ın, çatışmaları azaltmak ve DEAŞ ile düşman bölgesel güçlerin işine yarayabilecek bir gerilimi önlemek için yetkililerle temas halinde olduğunu söyledi.
Ankara ve Şam, SDG'yi 10 Mart'ta imzalanan anlaşmanın uygulanmasını geciktirmekle suçladı ve Suriye'nin birliğini ve istikrarını baltalamaya yönelik her türlü girişimi reddettiklerini vurguladı.
Bu açıklama, Şam'da üst düzey bir Türk heyeti ile Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani ve ilgili yetkililer arasında yapılan görüşmelerin ardından düzenlenen basın toplantısında geldi. Eş-Şeybani, Şam'ın SDG'den anlaşmayı uygulamaya yönelik "herhangi bir girişim veya ciddi bir istek" görmediğini, ancak yakın zamanda süreci ilerletmek için onlara başka bir yol önerdiğini söyledi.
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة