Birleşmiş Milletler, 200 bin Etiyopyalı mültecinin Sudan'a akın etmesine hazırlanıyor

UNICEF: 2,3 milyon çocuğa yardım ulaştırabilmek için hava köprüsüne ihtiyaç var.

Birleşmiş Milletler’e göre 31 bin Etiyopyalının sığındığı Sudan'a 200 bin mülteci daha göç edecek. (Reuters)
Birleşmiş Milletler’e göre 31 bin Etiyopyalının sığındığı Sudan'a 200 bin mülteci daha göç edecek. (Reuters)
TT

Birleşmiş Milletler, 200 bin Etiyopyalı mültecinin Sudan'a akın etmesine hazırlanıyor

Birleşmiş Milletler’e göre 31 bin Etiyopyalının sığındığı Sudan'a 200 bin mülteci daha göç edecek. (Reuters)
Birleşmiş Milletler’e göre 31 bin Etiyopyalının sığındığı Sudan'a 200 bin mülteci daha göç edecek. (Reuters)

Addis Ababa merkezi hükümet ile Tigray bölgesindeki güçler arasındaki iki haftadır süren çatışma şiddetlenerek devam ediyor. Uluslararası kuruluşların tahminlerine göre çatışma nedeniyle yüzlerce, belki de binlerce insan öldü ve on binlerce kişi de Sudan'a kaçtı. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), insani yardım koridorlarının kurulması için acil geçici ateşkes çağrısında bulundu ve 200 bin Etiyopyalı mültecinin Sudan'a akın etmesine hazırlanıldığını bildirdi.
Çatışmalar sırasında etnik cinayetler işlendiğine dair raporlar var. Örneğin Uluslararası Af Örgütü, 9 ve 10 Kasım’da Tigray güçleri olduğunu söylenen ancak çoğu Amhara gibi görünen sivillerin kitlesel olarak katledildiğini belgeledi.  Sudan'a kaçan mültecilerin Tigray'dan geldikleri için hedef alındıkları kaydedildi. Dün, Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), çatışmanın patlak vermesiyle yaklaşık 2,3 milyon çocuğun acil yardıma ihtiyaç duyduğunu ve mülteci kamplarında binlercesinin de risk altında olduğunu vurguladı. UNICEF İcra Direktörü Henrietta Fore, "Tigray bölgesinde, bölgeye erişimin kısıtlanması ve sürekli yaşanan iletişim kesintileri, tahmini 2,3 milyon çocuğu insani yardıma muhtaç bıraktı" dedi. UNICEF’ten yapılan açıklamada "ebeveynleri veya akrabaları olmayanlar da dahil yaklaşık 12 bin çocuğun kamplaa ve kayıt merkezlerine sığınanlar arasında ve risk altında oldukları" tahmininde bulunuldu.
Sudan'da kurulan derme çatma kampların çoğu aşırı kalabalık. Mülteciler, suya ve yiyeceğe sınırlı erişimin yanı sıra sağlıksız koşullardan da muzdarip. BMMYK kamplarda "aşırı sert" koşullarda yaşayan çocuklara acil yardım sağlamaya çalıştıklarını söyledi. Çatışmanın tüm taraflarını insani yardıma derhal izni vermeye ve nüfusun yoğun olduğu bölgelerde patlayıcı kullanmaktan kaçınmaya çağırdı. Fransız basınında aktarıldığına göre açıklamada şuiadeler kullanıldı:
"Çocukları zarar görmekten uzak tutmak ve çatışmada askere alınma ve sömürüden korunmalarını sağlamak için her türlü çaba gösterilmelidir.”
Sudanlı bir kaynağın Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, yaklaşık 20 bin olarak tahmin edilen mülteci sayısının askında 40 bine yaklaştığı, bu durumun ev sahibi topluluklar üzerinde büyük bir baskı oluşturduğu ve Etiyopya sınırı yakınlarında büyük bir insani kriz yarattığı kaydedildi. Kaynak, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın, topraklarına sığınanlara yönelik cömertliği nedeniyle Sudan’ı takdir ettiğini söyledi.
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Tibor Nagy ülkesinin, "Sudan halkının savaşın başlamasından bu yana kaçan Etiyopyalı mültecilere ev sahipliği yaparken gösterdiği cömertliği takdir ettiğini" söyledi. Nagy, Sudan ve komşu ülkelerin sınırlarının insani nedenlerle kaçanlara açık tutulması çağrısında bulunduğu açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Sivillerin komşu ülkelere akışını yakından takip ediyoruz ve müdahale ile ilgili acil durum planları konusunda BM ve diğer insani yardım görevlileri ile iletişim halindeyiz. Savaştan kaçarak komşu ülkelerde sığınak arayanlara sınırları açık tutmaya çağırıyoruz.”
Dünya Gıda Programı Sudan Direktörü Hamid Nuru, programın mültecilere insani yardım ulaştırmak için müdahale ederek yardım malzemelerini bir hava köprüsü ile Birleşik Arap Emirlikleri'nden Kassala Devlet Havalimanı'na helikopterlerle mülteci barındırma alanlarına nakletmeyi amaçladığını söyledi.
Tigray bölgesi sınırındaki Kassala’nın Eyaleti Hükümet Yetkilisi ile yaptığı ortak basın toplantısında, programın 60 binden fazla mülteciye yiyecek sağladığını belirten Nuru şu ifadeleri kullandı:
“Yardım programı, sayıları 30 binden fazla mülteciye ulaşan Etiyopyalı mültecilere yardım sağlamak için elinden geleni yapıyor ve 100 binden fazla kişiye bir ay boyunca yemek sağlıyor.”
Hava ikmalini çalıştırmanın amacının insani yardım sağlamak için hızlı şekilde ihtiyaca cevap vermek olduğunu belirten Yetkili, Kassala eyalet yetkililerinden konuyu anlamalarını ve gerekli olanakları sağlamalarını istedi. Nuru, uluslararası toplum kuruluşlarını iş birliği yapmaya, insani duruma derhal cevap vermeye ve yardım sağlanmasını kolaylaştırmak için kampların kurulacağı uygun yerler sağlamaya çağırdı.



Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
TT

Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack bugün yaptığı açıklamada, son günlerde tüm silahlarını bırakmayacağını belirten Hizbullah'ın nasıl silahsızlandırılacağına ilişkin ABD'nin önerisine Lübnan hükümetinin verdiği yanıttan ‘çok memnun’ olduğunu söyledi.

Barrack Beyrut'ta Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştükten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hükümetin çok kısa bir süre içinde bize verdiği yanıt inanılmazdı, bu yanıttan çok memnunum” dedi.

Barrack 19 Haziran'da Lübnan'ı ziyaret ederek Lübnanlı yetkililerle bir araya geldi ve bir önceki hükümetin kasım ayında kabul ettiği çatışmaların durdurulmasıyla ilgili güvenlik düzenlemelerinin uygulanmasına yönelik bir dizi öneri sundu.

Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Başbakan Nevvaf Selam ve Meclis Başkanı Nebih Berri, ABD'nin önerilerini görüştü.

İsrail dün akşam Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın silahları teslim etmeyi reddettiğini açıklamasından saatler sonra Lübnan'da birçok noktaya saldırı düzenleyerek Hizbullah'ın askeri mevzilerini hedef aldığını açıkladı.

İsrail son günlerde Hizbullah tarafından rehabilite edildiğini söylediği askeri bölgeleri bombalayarak ya da Hizbullah üyelerini hedef alarak Güney Lübnan'a yönelik saldırılarını arttırdı. Söz konusu saldırılar sonucu cumartesi günü bir kişi öldü, altı kişi de yaralandı.

Gözlemciler, Barrack'ın Beyrut'a gelişiyle aynı zamana denk gelen bu operasyonların Lübnan devletine ve beş üyeli ateşkes izleme komitesine, Lübnan devletinin Hizbullah'ı silahsızlandırmaması halinde askeri operasyonlara devam edileceği ve bu görevi tek başına üstleneceği mesajını taşıdığını düşünüyor.

Lübnan'la ateşkesin yürürlüğe girdiği 27 Kasım'dan bu yana İsrail'in Lübnan'daki operasyonları durmamış olsa da, ABD elçisinin Beyrut'a gelişinin arifesinde bu operasyonların yoğunlaşması İsrail'in ve arkasındaki ABD yönetiminin Hizbullah'ın silahsızlandırılmasını hızlandırmak için Lübnan'a azami baskı uyguladığını gösteriyor.

Barrack cumartesi günü yaptığı açıklamada, “Lübnan'ın umudu uyanıyor! Şimdi elimizde fırsat var. Geçmişin gergin mezhepçiliğini aşmak ve Lübnan'ın gerçek vaadi olan ‘tek ülke, tek halk, tek orduyu’ gerçekleştirmek için tarihi bir an yaşıyoruz. ABD Başkanı'nın da dünya ile paylaştığı gibi Lübnan harika insanları olan harika bir yer. Gelin Lübnan'ı yeniden büyük yapalım” ifadelerini kullandı.