Kral Selman: Uluslararası işbirliği ile pandeminin üstesinden gelmek için elimizden geleni yapacağız

Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, G20 Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, G20 Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada (Şarku’l Avsat)
TT

Kral Selman: Uluslararası işbirliği ile pandeminin üstesinden gelmek için elimizden geleni yapacağız

Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, G20 Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, G20 Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, bu yılın “yeni tip koronavirüs salgınının kısa sürede tüm dünyayı etkileyen eşi görülmemiş bir şok oluşturduğu için istisnai bir yıl" olduğunu ifade etti.
Kral Selman, Suudi Arabistan'ın ev sahipliğini yaptığı G20 liderler zirvesinin açılış konuşmasında, "Halklarımız ve ekonomilerimiz hala bu şoku yaşıyor, ancak bu krizi uluslararası işbirliği ile aşmak için elimizden geleni yapacağız" dedi.
Suudi Arabistan Kralı, “Geçtiğimiz Mart ayındaki olağanüstü zirvemizde acil kaynakları harekete geçirme sözü verdik ve krizin başlangıcında bu yana pandemiye karşı küresel çabaları desteklemek için 21 milyar dolardan fazla katkıda bulunduk. Bireyleri ve şirketleri desteklemek için bir trilyon dolar yatırım yaptık. Düşük gelirli ülkelere borç ödemelerini askıya alma girişimi de dahil olmak üzere gelişmekte olan ülkelere acil destek sağladık" dedi.
Kral Selman, "Yakın gelecekte, hayatları ve geçim kaynaklarını korumak için çalışırken bu krizde ortaya çıkan zorluklara asla boyun eğmemeliyiz” dedi.
Selman bin Abdulaziz, "Riyad zirvesi sırasındaki ortak çabalarımızın önemli ve belirleyici etkilere, dünya halklarına güven ve umut verecek ekonomik ve sosyal politikaların benimsenmesine yol açacağından eminim" dedi.

İşte Kral Selman’ın konuşmasının satır başları;
"Allah'ın rahmeti ve bereketleri üzerinize olsun.
Sizi bu yıl ikinci zirve olan Riyad zirvesine davet etmekten mutluluk duyuyoruz. Bu yıl hepimizin karşılaştığı zor koşullar nedeniyle sizi Riyad'da kabul etmedik. Bugün hepinizi bu toplantıda görmekten çok memnunuz ve katıldığınız için teşekkür ederiz.
Koronavirüs salgını kısa sürede tüm dünyayı etkileyen eşi görülmemiş bir şok oluşturduğu için bu yıl istisnai bir yıl oldu. Ayrıca bu salgın, dünyanın ekonomik ve sosyal kayıplarına neden olmuştur. Halklarımız ve ekonomilerimiz hala bu şoktan mustariptir, ancak bu krizi uluslararası işbirliği ile aşmak için elimizden geleni yapacağız.
Geçen Mart ayında yaptığımız olağanüstü zirvemizde, bu salgını ele almaya yönelik küresel çabaları desteklemek için acil kaynakları harekete geçirme sözü verdik ve krizin başlangıcında küresel çabaları desteklemek için 21 milyar dolardan fazla katkıda bulunduk.
Bireyleri ve şirketleri desteklemek için maddi destekte bulunarak ekonomilerimizi desteklemek için istisnai önlemler aldık.
İşlerini ve gelir kaynaklarını kaybetme riski altındaki grupları korumak için sosyal koruma ağları da genişletildi. Ve gelişmekte olan ülkelere acil durum desteği sağladık. Aynı zamanda düşük gelirli ülkeler için borç ödemelerini askıya almaya yönelik G20 girişimi başlattık.
Bu zirvede birlikte hareket ederek, krize karşı politikalar uygulayarak halkımızı rahatlatmak ve onlara umut vermek görevimizdir.
Değerli katılımcılar,
Genel hedefimiz, 21. yüzyılın fırsatlarını herkes için değerlendirmek. Korona salgını, odağımızı etkilerini ele almak için hızla yeniden yönlendirmemizi sağlasa da, bu zirvede ana eksenler; insanları güçlendirmek, gezegeni korumak ve yeni ufuklar şekillendirmektir. Bu küresel zorluğu aşmak ve bir geleceği şekillendirmek için gerekli olmaya devam ediyor.
Yakın gelecekte, hayatları ve geçim kaynaklarını korumak için çalışırken bu krizde ortaya çıkan kırılganlıkları ele almalıyız.
Koronavirüs için aşılar, tedaviler ve teşhis araçları bulmada kaydedilen ilerlemeden cesaret alıyoruz, ancak tüm insanlara bunları sağlamak için onlara adil ve uygun fiyatlı erişime izin veren koşullar yaratmak için çalışmalıyız. Aynı zamanda, gelecekteki salgınlara daha iyi hazırlanmalıyız.
Ticaret ve insan hareketini kolaylaştırmak için küresel ekonomiyi desteklemeye devam etmeli ve ekonomilerimizi ve ülkelerimizin sınırlarını yeniden açmalıyız.
Geçtiğimiz on yıllar içinde kaydedilen kalkınmayı sürdürmek için gelişmekte olan ülkelere koordineli bir şekilde destek sağlamalıyız.
Ek olarak, güçlü, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir büyüme için gerekli yapı taşlarını oluşturmak gerekiyor.
Eğitim, öğretim, iş yaratma, girişimcilere destek, finansal katılımı artırma ve bireyler arasındaki dijital boşlukları doldurma yoluyla toplumdaki ve işgücü piyasasındaki rollerini geliştirmek için başta kadınlar ve gençler olmak üzere herkese fırsatlar sağlamak için çalışmalıyız.
Ve daha sürdürülebilir bir ekonomi yaratmak için gerekli koşulları oluşturmalıyız. Bu nedenle, iklim değişikliği hedeflerimize ulaşmak ve daha temiz, daha sürdürülebilir ve uygun fiyatlı enerji sistemleri sağlamak ve çevreyi koruma konusunda uluslararası topluma liderlik etmeliyiz.
Bu bağlamda, gezegeni koruma taahhüdümüzün güçlü bir göstergesi olan çevresel felaketlerle mücadele ve biyolojik çeşitliliğin korunması çağrısında bulunuyoruz.
Ticaretin ekonomilerimizin toparlanması için gerekli bir motor olduğunun farkına vararak, çok taraflı ticaret sistemini mevcut ve gelecekteki zorluklarla daha iyi başa çıkabilmek amacıyla Dünya Ticaret Örgütü'nün geleceği konusundaki Riyad girişimini onayladık.
G20 ülkelerinin liderleri finansal krize yanıt olarak 12 yıl önce ilk kez bir araya geldi ve sonuçlar, G20'nin uluslararası işbirliği ve küresel krizleri ele almak için en önemli forum olduğunun en iyi kanıtıydı.
Bugün, insanları ve ekonomiyi etkileyen daha derin bir küresel krizle yüzleşmek için tekrar birlikte çalışıyoruz.
Riyad zirvesinin ortak çabalarımızın önemli ve belirleyici etkilere ve dünya halklarına güven ve umut verecek ekonomik ve sosyal politikaların benimsenmesine yol açacağına inanıyorum.
Teşekkür ederim."



Suudi Arabistan, dünyanın en gelişmiş savaş uçağı kulübünün 21. üyesi oldu

 Lockheed Martin tarafından Dubai Airshow'da sergilenen F-35 savaş uçağı (Şarku’l Avsat)
Lockheed Martin tarafından Dubai Airshow'da sergilenen F-35 savaş uçağı (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan, dünyanın en gelişmiş savaş uçağı kulübünün 21. üyesi oldu

 Lockheed Martin tarafından Dubai Airshow'da sergilenen F-35 savaş uçağı (Şarku’l Avsat)
Lockheed Martin tarafından Dubai Airshow'da sergilenen F-35 savaş uçağı (Şarku’l Avsat)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Suudi Arabistan'a F-35 savaş uçakları satılmasını onayladığını açıklaması, krallığı dünyanın en gelişmiş savaş uçağına sahip 21. ülke haline getirdi.

Lockheed Martin, F-35 hayalet savaş uçağını ‘dünyanın en gelişmiş savaş uçağı’ olarak pazarlıyor ve uçağın artan kullanımını ve 21. yüzyılda modern hava savunma sistemlerinin bel kemiğini oluşturma yeteneğini gösteren rakamlar ve operasyonel veriler sunuyor.

Bin 255 uçak

Kasım 2025 itibarıyla en son istatistiklere göre, F-35 programı 20 katılımcı ülkeye genişlemiş ve bugüne kadar bin 255'ten fazla savaş uçağı teslim edilmiş.

zxcvf
F-35 savaş uçağının kokpiti (Şarku’l Avsat)

Rakamlar, Şarku’l Avsat'ın Dubai Airshow'da incelediği savaş uçağının yaygın olarak hizmete girdiğini, 50 hava ve deniz üssünün bu uçağı kabul etmek ve işletmek için faaliyete geçtiğini, 11 ülkenin ise kendi topraklarında bu uçağı fiilen kullandığını gösteriyor.

Lockheed Martin, 2035 yılına kadar Avrupa'da 700'den fazla F-35 savaş uçağının faaliyete geçeceğini tahmin ediyor. Aynı dönemde Hint ve Pasifik okyanuslarında ise 300'den fazla uçak faaliyete geçecek. Bu rakamlar, uçağın ABD müttefiklerinin askeri modernizasyon planlarında oynadığı önemli rolü yansıtıyor.

Çok rollü

Şirket, uçağını çok düşük radar izine sahip çok rollü bir savaş uçağı olarak tanıtıyor. Sunulan verilere göre, F-35'in gizlilik yetenekleri, simetrik kenarlara sahip aerodinamik tasarım, motorunun termal izinin azaltılması ve silah ve yakıtın gövde içinde ‘gizli’ bir konumda taşınmasıyla geleneksel sistemler tarafından tespit edilebilirliğini sınırlamasına dayanıyor.

gfg
F-35 savaş uçağı hakkında bilgi paneli (Şarku’l Avsat)

Teknik açıdan, savaş uçağı aktif elektronik taramalı dizi (AESA) radarı, dağıtılmış açıklık sistemi (DAS), elektro-optik hedef belirleme sistemi (EOTS) ve gelişmiş elektronik savaş yetenekleri dahil olmak üzere gelişmiş bir sensör setine sahip. ‘Veri füzyonu’ veya ‘sensör füzyonu’ özelliği, pilotun uçaktaki çeşitli sensörlerden gelen bilgileri tek bir entegre savaş alanı görüntüsünde toplamasına olanak tanıyarak karar verme hızını ve angajman etkinliğini artırıyor.

Kapsamlı savaş ağı

Lockheed Martin, F-35'in geniş bir savaş ağı içinde çalışmak üzere tasarlandığını ve diğer hava, kara ve deniz platformlarıyla eşzamanlı olarak görüntü ve veri alışverişi yapan güvenli bir iletişim ve bilgi platformu olarak işlev gördüğünü, böylece modern savaş alanlarında ‘ağ bağlantılı operasyonlar’ kavramını oluşturduğunu vurguluyor.

Uçağın güç kaynağı olan Pratt & Whitney F135 motoru, şirket tarafından ‘dünyanın en güçlü savaş uçağı motoru’ olarak tanımlanıyor ve 40 bin poundu aşan bir itiş gücü sağlıyor. Bu da uçağın ses hızını aşan bir süratte uçmasına imkân tanıyor; F-35, iç bölmelerinde tam silah ve yakıt yüküyle dahi Mach 1,6’ya yakın bir hıza ve uzun bir operasyonel menzile ulaşabiliyor.

Çeşitlendirilmiş cephanelik

Silahlandırma konusunda, F-35 hem gizlilik konfigürasyonunu korumak için iki iç bölmede hem de uygun operasyonel koşulların bulunduğu ortamlarda harici askı noktalarında çeşitli mühimmatları taşıyabiliyor. Toplamda 18 bin poundu aşan bir mühimmat kapasitesine sahip.

Veriler, uçağın artık dünya genelinde 16 hava kuvveti ve askeri hizmetin filolarının sabit bir parçası haline geldiğini gösteriyor. Hizmete girişinden bu yana 691 binden fazla sorti gerçekleştirdi ve birçok büyük uluslararası tatbikata katıldı. Bu veriler ışığında Lockheed Martin, F-35 programını ‘21. yüzyıl güvenliğinin en önemli dayanaklarından biri’ olarak sunuyor; programın kullanıcı tabanı Avrupa ile Hint-Pasifik bölgesinde genişlemeye devam ediyor.

Üç model

F-35, silahlı kuvvetlerin farklı ihtiyaçlarını karşılayan üç ana modelde üretiliyor: F-35A, geleneksel kalkış ve iniş kabiliyetine sahip olup esas olarak hava kuvvetleri için tasarlanmıştır. F-35B, kısa kalkış ve dikey iniş kabiliyetine sahiptir; kısa ileri üslerden, çıkarma gemilerinden ve helikopter taşıyan gemilerden operasyon için uygundur. F-35C, deniz kuvvetleri için uçak gemilerinden operasyon yapacak şekilde tasarlanmıştır ve daha büyük bir kanada, daha uzun menzile ve mancınıkla kalkış ile iniş halatlarına uygun iniş kabiliyetine sahiptir.


Suudi Arabistan Veliaht Prensi İran Cumhurbaşkanı'ndan mektup aldı

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi İran Cumhurbaşkanı'ndan mektup aldı

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (SPA)

Suudi Arabistan Krallığı Başbakanı Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdülaziz, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'dan mektup aldı. Mektup, Suudi Arabistan İçişleri Bakanı Prens Abdülaziz bin Suud bin Nayif bin Abdülaziz'e, dün bakanlıkta İran Hac ve Ziyaret Teşkilatı Başkanı Ali Rıza Raşidyan ile yaptığı görüşmede ulaştı. Görüşmede, iki ülke arasında karşılıklı ilgi duyulan çeşitli konular ele alındı.

sd
Suudi Arabistan İçişleri Bakanı, İran Hac ve Ziyaret Örgütü Başkanı'ndan gelen mesajı aldı, (SPA)

Görüşmede, Suudi tarafında Bakan Yardımcısı Dr. Hişam el-Falih, Güvenlik İşleri Müsteşarı Muhammed el-Muhanna, Kamu Güvenliği Müdürü Korgeneral Muhammed el-Bessami, Bakanlık Araştırma ve İnceleme Ofisi Genel Müdürü Tümgeneral Halid el-Arvan, Hukuk İşleri ve Uluslararası İşbirliği Genel Müdürü Ahmed el-İsa ve Hac Yüksek Komitesi Sekreteri Halid el-Saykhan katıldı. İran tarafında ise Suudi Arabistan Büyükelçisi Ali Rıza İnayati hazır bulundu.


Muhammed bin Selman ve Trump... Ortaklığı derinleştirmek ve istikrarı desteklemek

Prens Muhammed bin Selman ve Başkan Donald Trump, 13 Mayıs 2025'te Riyad'a yaptığı ziyarette (AP)
Prens Muhammed bin Selman ve Başkan Donald Trump, 13 Mayıs 2025'te Riyad'a yaptığı ziyarette (AP)
TT

Muhammed bin Selman ve Trump... Ortaklığı derinleştirmek ve istikrarı desteklemek

Prens Muhammed bin Selman ve Başkan Donald Trump, 13 Mayıs 2025'te Riyad'a yaptığı ziyarette (AP)
Prens Muhammed bin Selman ve Başkan Donald Trump, 13 Mayıs 2025'te Riyad'a yaptığı ziyarette (AP)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdülaziz, Kral Selman bin Abdülaziz'in talimatı ve ABD Başkanı Donald Trump'ın daveti üzerine bugün ABD'ye resmi bir çalışma ziyareti gerçekleştiriyor.

Suudi Arabistan Kraliyet Divanı yaptığı açıklamada, Prens Muhammed bin Selman'ın ikili ilişkileri ve bunları çeşitli alanlarda güçlendirmenin yollarını ve ortak ilgi alanlarını görüşeceğini belirtti.

Amerikan siyasi çevreleri, ziyareti ortaklığı derinleştirecek ve istikrarı artıracak stratejik bir etkinlik olarak görüyor ve Beyaz Saray da buna büyük bir dikkatle hazırlanıyor.

Trump, cuma akşamı hafta sonu için Florida'ya giderken, bu ziyaretin "sadece bir toplantıdan daha fazlası... Suudi Arabistan Krallığı ve Veliaht Prens'i onurlandırıyoruz" demişti.

Şarku'l Avsat’a ziyarete ilişkin değerlendirmede bulunan iki ülkeden uzmanlar ve eski yetkililer, iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesinin önemine değinerek, bölge sorunlarına siyasi çözüm fırsatları ve ekonomik iş birliğinin artırılması konusunda planlanan görüşmeler hakkında bilgi verdi.

ABD'nin Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Barbara Leaf, iki ülke arasındaki ilişkilerin "istikrarı sağlamak ve bölgenin mümkün olan en iyi şekilde ayağa kalkmasına yardımcı olmak için ortak bir çaba göstermede çok önemli" olduğunu söylüyor. ABD'nin Suudi Arabistan'daki eski Büyükelçisi Michael Ratney ise "Suudi Arabistan'ın geçirdiği dönüşüm çok hızlı ilerledi, toplumun ve ekonominin doğası dikkat çekici şekilde değişti ve Amerikalılar bu değişiklikleri belki de yavaş yavaş fark etmeye başladılar" dedi.