Türkiye, İdlib'deki gözlem noktalarını güçlendiriyor

Haseke’nin kuzeyindeki Tel Tamer kasabasındaki bir evin önünde duran ABD zırhlı aracı (Şarku'l Avsat)
Haseke’nin kuzeyindeki Tel Tamer kasabasındaki bir evin önünde duran ABD zırhlı aracı (Şarku'l Avsat)
TT

Türkiye, İdlib'deki gözlem noktalarını güçlendiriyor

Haseke’nin kuzeyindeki Tel Tamer kasabasındaki bir evin önünde duran ABD zırhlı aracı (Şarku'l Avsat)
Haseke’nin kuzeyindeki Tel Tamer kasabasındaki bir evin önünde duran ABD zırhlı aracı (Şarku'l Avsat)

Türkiye, son aylarda en büyük askeri takviyesini Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib vilayetindeki Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde konuşlandırılan gözlem noktalarını güçlendirmek için gönderirken, topçu birlikleri ülkenin kuzeydoğusundaki Rakka kırsalının Ayn İsa bölgesinde konuşlanan Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) ait bölgelere yoğun bombardımana devam etti. 
Türk güçlerini ve askeri teçhizat, zırhlı araç, silah, mühimmat ve lojistik malzeme taşıyan 60 araçtan oluşan 3 askeri konvoy dün (Pazar) İdlib’in kuzeyi ile Hatay arasındaki Kefer Lusin Sınır Kapısı’ndan geçerek Türk kuvvetlerinin İdlib'deki konuşlu olduğu bölgelerine doğru ilerledi. Takviyelerin bir bölümü İdlib'in güneyindeki Suriye rejim güçleri ile temas noktasının yakınında bulunan Cebel ez-Zaviye bölgesinde konuşlandırılan Türk üslerine, bir kısmı da İdlib'in doğusundaki Binniş şehri yakınlarındaki Türk askeri noktasına gitti.
Türkiye ile Rusya arasında 5 Mart'ta İdlib'de imzalanan ateşkes anlaşmasına tabi olan bölgeye Türkiye 65'e yakın askeri nokta kurarak 13 bin civarında asker ve 9 bin civarında askeri araç konuşlandırdı.
Ayrıca, Afrin kırsalındaki Bülbül köyünde bir askeri karargaha düzenlenen silahlı saldırıda Türkiye yanlısı gruplardan 3 kişi öldü, bir çoğu ise yaralandı.
Türkiye tarafından takviye kuvvetlerinin gönderilmesi, rejim güçlerinin İdlib'in güney kırsalındaki bölgelere devam eden füze saldırılarıyla aynı zamana denk geldi. Ayrıca keşif uçakları dün bölgenin hava sahası üzerinde uçtu.
Öte yandan Türk ordusu, Rakka'nın kuzey kırsalında Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) kontrolündeki bölgelere füze saldırılarını sürdürdü. Ayrıca, dün Türk topçu birlikleri Rakka'nın kuzeyindeki Ayn İsa ilçesini hedef aldı ve kontrol noktasına açılan ateş sonucu İç Güvenlik Kuvvetleri'nin (Asayiş) iki üyesi yaralandı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin (SOHR) Şarku’l Avsat’a az sayıda askeri üs, çok sayıda askeri nokta olarak tanımladığı durumu Türk kuvvetleri birkaç gün önce, SDG ve rejim güçlerinin kontrolünde olan Ayn İsa’dan yaklaşık 2 km uzaklıktaki Tamamih köyünde kurmaya başladı. Bu amaçla bölgeye lojistik ve inşaat ekipmanı getirildi.
Türk kuvvetleri ve kendilerine bağlı Suriyeli gruplar, Cumartesi günü Rakka'nın kuzey kırsalında SDG güçlerinin kontrolünde bulunan Ayn İsa kampı ve çevresine tekrar yoğun bombardımana başladı. Bombalama sırasında Rus devriyesi bölgeden geçerek Ayn İsa'daki üslerine döndü. Bölge halkı Türk ordusunun tekrarlanan operasyonlarına karşı Rusya’nın sessizliğinden dolayı rahatsız oldu. Operasyon, Tel Abyad'ın komşu kırsalına kadar uzandı ve çatışmalar uluslararası karayoluna (M4) ulaştı. Yerel kaynaklar ve askeri yetkililer, Türk topçu birliklerinin operasyonları sonucu SDG saflarında önde gelen bir komutanın öldüğünü bildirdi.
Söz konusu olaylar yaşanırken ABD Ordusu Haseke kırsalındaki mevzilerini güçlendirdi. Irak'ın komşu Kürdistan bölgesindeki koalisyon üslerinden silah, mühimmat, teçhizat, ileri teknik teçhizat ve ağır makinelerle dolu yaklaşık 35 tır, Tel Tamir kasabasının yaklaşık 20 kilometre doğusundaki Kasruk köyündeki üssüne ulaştı.
ABD güçleri, geçen yıl Ekim ayından bu yana kontrolü bölünmüş olan Tel Tamir kasabası çevresinde devriyelerini yoğunlaştırdı. SDG güçlerine ait bir askeri araç eşliğinde dün 6 askeri araçtan oluşan düzenli bir devriye gezdi. Kasaba girişinde birkaç saat durduktan sonra geri çekildi ve  üsse geri döndü. Bu durum, Rus askeri polisinin ve Suriye rejimine bağlı güçlerin bulunduğu bölgelerde ABD’nin bu ay gerçekleştirdiği üçüncü devriye gezisi oldu.
Bununla birlikte, Tel Tamir'e komşu Ebu Rasin ilçesinin Zarkan bölgesinin sakinleri, Türk ordusu ve silahlı grupların kontrolleri altındaki temas noktalarına bitişik köylere silah ve takviye getirdiklerini belirtti. Ayrıca, Anik el-Heva, Tel Muhammed, Babul Hayr ve Umm Aşebe köylerinde Türk ordusunun ve araçlarının yoğun hareketlerine tanık olduklarını, buna Türk güçlerine ait SİHA'ların her gün bölgede uçuşlarının eşlik ettiğini bildirdi.



Borrell Beyrut’ta konuştu: Lübnan çöküşün eşiğinde

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Beyrut'ta düzenlediği basın toplantısında (Reuters)
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Beyrut'ta düzenlediği basın toplantısında (Reuters)
TT

Borrell Beyrut’ta konuştu: Lübnan çöküşün eşiğinde

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Beyrut'ta düzenlediği basın toplantısında (Reuters)
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Beyrut'ta düzenlediği basın toplantısında (Reuters)

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell bugün Beyrut'tan yaptığı açıklamada, ‘Hizbullah ile İsrail arasında iki aydır devam eden çatışmaların ardından Lübnan'ın çöküşün eşiğinde olduğu’ uyarısında bulundu.

Borrell düzenlediği basın toplantısında, “Eylül ayında buradaydım ve İsrail'in Lübnan'a karşı açık bir savaşa girmesinin önlenebileceğine dair umudum vardı. İki ay sonra şimdi ise Lübnan çöküşün eşiğinde” ifadelerini kullandı.

İsrail ve Hizbullah'ı ABD'nin ateşkes önerisini kabul etmeye çağıran Borrell, Lübnanlı liderlerin iki yıllık iktidar boşluğunun ardından bir cumhurbaşkanı seçmeleri gerektiğini belirtti. Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre Borrell ayrıca, AB'nin Lübnan Silahlı Kuvvetleri’ne 200 milyon euro (yaklaşık 208 milyon dolar) tahsis etmeye hazır olduğunu açıkladı.

Borrell, Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri ile görüşmesinin ardından düzenlediği basın toplantısında, “İleriye dönük tek bir yol görüyoruz: Acil bir ateşkes ve 2006 yılında Hizbullah ile İsrail arasında ateşkes sağlayan 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının tam olarak uygulanması” dedi.