Vikings: Odin dizide nasıl farklı farklı tasvir edildi?

Vikings hayranları Ragnar'ın da dizide Odin'in temsillerinden biri olduğunu düşünüyor (History)
Vikings hayranları Ragnar'ın da dizide Odin'in temsillerinden biri olduğunu düşünüyor (History)
TT

Vikings: Odin dizide nasıl farklı farklı tasvir edildi?

Vikings hayranları Ragnar'ın da dizide Odin'in temsillerinden biri olduğunu düşünüyor (History)
Vikings hayranları Ragnar'ın da dizide Odin'in temsillerinden biri olduğunu düşünüyor (History)

Önemli bir izleyici kitlesine sahip Vikings dizisi İskandinav mitolojisinden pek çok unsur içeriyor ve bu mitolojinin en temel taşlarından biri olan Odin’in varlığına dizide birkaç kez işaret edildi. 
Michael Hirst’ün yarattığı dizi yayımlanmaya başladığı 2013’ten bu yana hem eleştirmenlerden hem de izleyicilerden olumlu yorumlar alıyor. 
Başlangıçta özellikle Travis Fimmel’in canlandırdığı Ragnar Lothbrok’un baskınlarını ve maceralarını konu alan dizi ilerledikçe odağını Ragnar’ın Bjorn, Ubbe, Hvitserk, Sigurd ve Ivar isimlerindeki 5 oğluna çevirdi. 
Savaşların, çatışmaların ve ihanetlerin arasında dizi zaman zaman karakterlerin inançlarını da konu alıyor ve Odin bunların en sık bahsedileni. 
Screen Rant'in haberine göre Odin, Kuzey Avrupa’nın geçmişindeki en önemli tanrı ve bilgelik, ölüm, savaş, zafer ve daha pek çok önemli temayla ilişkilendirilir. Odin genellikle uzun saçlı, tek gözlü, Gungnir isminde bir mızrak taşıyan, geniş şapkalı bir pelerin giyen bir adam şeklinde tasvir edilir. 
Ona genellikle hayvan arkadaşları eşlik eder: Geri ve Freki ismindeki kurtlar, Huginn ve Muninn ismindeki kuzgunlar. Odin’in de birçok oğlu olduğu bilinir ve bunların arasında Thor da vardır. 
Vikings’te Ragnar ve Floki gibi karakterler Odin’e sıkı biçimde inanır ve onun varlığı çoğunlukla kuzgunlar aracılığıyla temsil edilmişti. Fakat Odin’in kendisi de dizide görünmüştü. 

Eddie Drew ve Andre Eriksen’in canlandırdığı Odin ilk olarak dizinin birinci bölümünde Ragnar’ın savaşçılarını Valhalla’ya seçtiği sırada görünmüştü. 
Bununla birlikte Kattegat’a gizemli biçimde gelen ve “gezgin” diye bilinen Harbard’ın da Odin kılık değiştirmiş hali olduğu düşünülüyor. Aniden ortaya çıkması nedeniyle özellikle Floki onun Odin olduğuna inanıyordu. 
Ragnar Lothbrok’un da Odin’in soyundan gelen biri olduğu düşünülüyor. İzleyicilerin bir kısmına göre Ragnar, Odin’in bir temsili. 
 
Independent Türkçe, Screen Rant



120 milyon yıllık fosiller, Avustralya'ya hükmeden dev pençeli dinozoru ortaya çıkardı

Bilim insanları Kretase Dönemi Avustralyası'nda megaraptorların (sağda), carcharodontosaurus teropodlarından daha büyük olduğunu söylüyor (Victoria Müzeleri)
Bilim insanları Kretase Dönemi Avustralyası'nda megaraptorların (sağda), carcharodontosaurus teropodlarından daha büyük olduğunu söylüyor (Victoria Müzeleri)
TT

120 milyon yıllık fosiller, Avustralya'ya hükmeden dev pençeli dinozoru ortaya çıkardı

Bilim insanları Kretase Dönemi Avustralyası'nda megaraptorların (sağda), carcharodontosaurus teropodlarından daha büyük olduğunu söylüyor (Victoria Müzeleri)
Bilim insanları Kretase Dönemi Avustralyası'nda megaraptorların (sağda), carcharodontosaurus teropodlarından daha büyük olduğunu söylüyor (Victoria Müzeleri)

Paleontologlar, yaklaşık 120 milyon yıl önce Avustralya'da yaşamış büyük pençeli bir dinozorun fosillerini keşfetti. En eski megaraptorid örneği olduğu düşünülen bulgular, bölgenin geçmişine dair bilinenleri baştan yazabilir.

Yaklaşık 143 milyon yıl önce başlayıp 66 milyon yıl önce sona eren Kretase Dönemi'nde Avustralya, Antarktika, Yeni Zelanda, Afrika, Hindistan ve Güney Amerika süper kıta Gondvana'nın parçasıydı.

Bu dönemde kıtanın parçalanmaya başlaması, farklı yerlerdeki dinozor evrimini de etkiledi. Örneğin Güney Amerika'da carcharodontosaurus grubundaki dinozorlar megaraptorid veya megaraptorların karşısında bölgeye hükmediyordu.

Carcharodontosauruslar, T-rexler gibi 13 metre uzunluğa ulaşırken, megaraptorların uzunluğu 9-10 metre civarındaydı. Bu dinozorların hepsi, teropod grubunda yer alıyordu.

Victoria Müzeleri Araştırma Enstitüsü ve Monash Üniversitesi liderliğindeki yeni bir çalışmaya göre Güney Amerika'da görülen bu hiyerarşi, Avustralya'da tersine çevrilmişti.

Bilim insanları, ülkenin güneydoğusundaki Victoria eyaletinde 120 milyon ila 108 milyon yıl önceye tarihlernen 5 teropod fosili keşfetti. 

Carcharodontosaurus ve megaraptorları içeren örnekleri inceleyen ekip, bulgularını hakemli dergi Journal of Vertebrate Paleontology'de dün (19 Şubat) yayımladı.

Araştırmacılar, megaraptorlar yaklaşık 6 metre uzunluğundayken, carcharodontosaurların yaklaşık 2 ila 4 metre uzunluğunda olduğunu tespit etti.

Bilim insanları aralarındaki boyut farklı nedeniyle Kretase Dönemi Avustralyası'na megaraptorların hükmettiğini düşünüyor. Bu hayvanların küçük ama keskin dişleri ve devasa pençelere sahip güçlü ön ayakları vardı. 

Ekip ayrıca fosillerden ikisinin dünyanın bilinen en eski megaraptor örneği olduğunu tahmin ediyor.

Gezegene ayak basan en büyük etçil hayvanlardan biri olan carcharodontosaurus fosilleriyse bugüne kadar çoğunlukla Kuzey Afrika'da bulunmuştu. Bilim insanları yeni çalışmadaki fosillerin, Avustralya'nın ilk carcharodontosaurus örnekleri olduğunu düşünüyor.

Makalenin ortak yazarı Jake Kotevski "Avustralya'da carcharodontosaurusun keşfedilmesi çığır açıcı bir gelişme" diyerek ekliyor: 

Victoria'daki avcı hiyerarşisinin, Güney Amerika'dan nasıl farklılaştığını görmek büyüleyici. Güney Amerika'daki carcharodontosaurlar, Tyrannosaurus rex gibi 13 metreye kadar ulaşarak megaraptoridlerin üstünde yer alıyordu. Burada rollerin tersine dönmesi, Avustralya'daki Kretase ekosisteminin benzersizliğini vurguluyor.

Independent Türkçe, Discover Magazine, Popular Science, Journal of Vertebrate Paleontology