Libya siyasi diyaloğu Gadames’te devam ediyor

Libya siyasi diyaloğunun, 30 Kasım’da Tanca’daki açılış oturumundan bir görüntü (MAP)
Libya siyasi diyaloğunun, 30 Kasım’da Tanca’daki açılış oturumundan bir görüntü (MAP)
TT

Libya siyasi diyaloğu Gadames’te devam ediyor

Libya siyasi diyaloğunun, 30 Kasım’da Tanca’daki açılış oturumundan bir görüntü (MAP)
Libya siyasi diyaloğunun, 30 Kasım’da Tanca’daki açılış oturumundan bir görüntü (MAP)

Libya siyasi diyaloğu, bugün Fas’ın Tanca şehrinde devam ediyor, Milletvekilleri yarın da Gadames’te buluşuyor.
Fas’ın Tanca şehrinde yer alan Hilton el-Houara otelinde, Trablus merkezli Libya Devlet Yüksek Konseyi’ni ve Tobruk merkezli Libya Temsilciler Meclisi’ni temsil eden iki heyet arasında yeni bir Libya siyasi diyalog turu başladı.
(Trablus) Devlet Yüksek Konseyi heyetine Muhammed Ebu Saniye başkanlık ederken, (Tobruk) Temsilciler Meclisi heyeti başkanlığını ise Aişe Şalabi üstleniyor. 13 + 13 oturumları kapsamına giren bu diyalog turu, Tunus’ta devam eden diyalog hususunda istişareyi ve Libya’daki siyasi - anayasal süreçlere dair vizyonları birleştirmeyi amaçlıyor.
Yeni diyalog turu, Eylül ve Ekim aylarında Bouznika şehrinde yapılan önceki iki turun ardından gelişti. Söz konusu turlar, Fas’ın Suheyrat kentinde Aralık 2015’te imzalanan Libya Siyasi Anlaşması’nın 15’inci maddesinde öngörülen, ‘egemen kurumların liderlik pozisyonlarında bulunanların seçilmelerine ilişkin kontroller, mekanizmalar ve kriterler hakkında kapsamlı anlayışlara ulaşma’ ile sonuçlandı. Aynı şekilde yeni tur, Temsilciler Meclisi üyeleri arasındaki Tanca istişare toplantısının sonlanmasından 2 gün sonra düzenleniyor. Üyeler, Tunus - Cezayir sınırında bulunan Gadames şehrinde, yıllarca süren bölünmelerden sonra, özellikle de bir yıl içinde başkanlık ve parlamento seçimleri yaparak, geçiş aşamasını sonlandırmak üzere somut sonuçlara ulaşan bir toplantı yapmayı kabul etti.
Oylama için Temsilciler Meclisi’ne sunulması kararlaştırılmış bir çözüme ulaşmak için bazı egemen pozisyonlar, Tanca’daki görüşmelerin ön saflarında yer alıyor.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Libya- Libya diyaloğu, temsilcilerin yarın Gadames’e doğru Fas’tan ayrılacağı açıklandıktan sonra bugün (1 Aralık) Tanca’da devam ediyor. Gadames’te, uzun bir süre sonra Libya Temsilciler Meclisi’nin ilk resmi toplantısı düzenlenecek.
Öte yandan Devlet Yüksek Konseyi üyesi Abdulkadir el-Huveyli, yaptığı basın açıklamasında, “Devlet Yüksek Konseyi’nin egemen pozisyonlar ve anayasal süreçle görevlendirildiğine dair Tunus’ta kararlaştırılanlar temelinde burada Tanca’dayız. Bu durum, Libya krizini çözmede başarılı olmak amacıyla diyalog yolunu en üst düzeye çıkarmak için iki konsey arasındaki anlayış ve istişareden kaynaklanmaktadır” dedi.
Derne seçim dairesinden Milletvekili Hammad el-Ubeydi ve Temsilciler Meclisi Diyalog Komitesi üyesi de Tanca toplantısının sonuçlarına daire iyimserliklerini dile getirdi. Ubeydi, toplantının, Tunus’taki önceki diyalog oturumlarının bazı karmaşıklıklarla gölgelenmesinin ardından geliştiğine dikkati çekti.
Ubeydi, görüşlerin, neredeyse buzları eriteceğini belirterek, bir sonraki diyalogda mesafeleri kısaltan iyi bir sonuca ulaşmayı beklediğini söyledi.
Temsilciler Meclisi Diyalog Komitesi üyesi Milletvekili Muhammed er-Raid ise “Bugün, iki meşru organın (Temsilciler Meclisi ve Devlet Konseyi) Libya’da istikrarı desteklemede daha büyük bir role sahip olmasını sağlayacak daha güçlü bir şekilde siyasi diyaloğa girmekten mutluluk duyuyoruz” dedi.
Raid, “Temsilciler Meclisi bugün, cumartesi günü sonra eren Tanca istişare görüşmesinden önceki Temsilciler Meclisi’nden farklıdır. Çünkü 125’ten fazla velikin varlığı mevcut ve Gadames’e yönelmek için ‘çok çok’ hazırlar” ifadelerini kullandı. Yetkili, bugünkü toplantının nihai hedefinin, Libya halkının çıkarları ve Libya’daki mevcut krizlerin çözülmesi olacağını dile getirdi.



Hamas, anarşi ve casuslukla suçlanan kişilerle savaşıyor

 Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
TT

Hamas, anarşi ve casuslukla suçlanan kişilerle savaşıyor

 Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)

Hamas, dün şafak vakti Gazze Şeridi'nin orta kesiminde büyük bir aşiretin üyelerini, diğer suçlamaların yanı sıra anarşi ve yardım tırlarının yağmalanması olaylarına karıştıkları iddiasıyla öldürdü. Olay, İsrail'in, Hamas ile El Fetih'e bağlı bazı aktivistler ya da bazı Filistinli aileler arasındaki farklılıkları istismar etmeye ve onları Gazze Şeridi'ndeki Hamas yönetimini zayıflatmak için ordusuyla koordineli çalışan silahlı milisler haline gelmiş gibi göstererek kendi çıkarlarına hizmet etmek için kullanmaya çalıştığı bir dönemde meydana geldi.

İsrail, Gazze Şeridi'nde 20 aydır sürdürdüğü savaşın başından bu yana, El Fetih aktivistlerinin ya da Gazze Şeridi'ndeki bazı aşiret üyelerinin Hamas'a yönelik düşmanlıklarını istismar ederek, Hamas'a karşı silahlı gruplar oluşturmaya çalıştı. Ekim 2023'ten bu yana savaşta yaşadığı gerilemelere rağmen Gazze Şeridi'ni yönetmeye devam eden Hamas ise bu yaklaşıma, İsrail'le bağlantısı olduğundan şüphelenilen bir dizi kişiyi infaz ederek karşılık verdi.

Hamas'ın son operasyonunda dün şafak vakti Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta büyük bir aşirete mensup yaklaşık 12 Filistinli öldürüldü. Söz konusu aşiretin üyeleri, Deyr el-Balah'ın doğusunda İsrail güçlerinin konuşlandığı bölgelerde ya da yakınlarında bulunuyordu.

Şarku’l Avsat'a konuşan saha kaynakları, öldürülenlerin bir kısmının son zamanlarda yaşanan anarşinin ve yardım tırlarını yağmalama girişimlerinin arkasında olduklarından şüphelenildiğini bildirdi. Bazılarının ise İsrail için casusluk faaliyeti yürüttüklerini iddia eden kaynaklar, bunun da Hamas kaynakları tarafından doğrulandığını söyledi.

İsrail'in Hamas'la mücadele etmek için desteklemeye çalıştığı, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın bazı bölgelerinde, İsrail'in tamamen işgal ettiği ve sakinlerini yerinden ettiği bölgelerde bulunan Yaser Ebu Şebab silahlı grubu gibi pek çok benzer vaka olduğu açık. Filistin Yönetimi, Ebu Şebab'ın kendisiyle olan ilişkisini reddetmiş olsa da Ebu Şebab, Filistin Yönetimi'ne atıfta bulunarak defalarca ‘Filistin meşruiyeti’ altında faaliyet gösterdiğini iddia etti.

Yedioth Ahronoth gazetesinde yayınlanan bir habere göre İsrail ordusu, Gazze ve Han Yunus'ta faaliyet gösteren ve üyeleri El Fetih üyesi ya da Filistin Yönetimi güvenlik servisleri mensubu olan iki silahlı grupla koordinasyon kurmaya başladı. Bu gruplar Gazze Şeridi'ndeki Hamas yönetimini zayıflatmak amacıyla mali destek alıyor.

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yiyecek almaya çalışan Filistinli çocuklar, 30 Haziran (AFP)Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yiyecek almaya çalışan Filistinli çocuklar, 30 Haziran (AFP)

Haberde Rami Halas adlı bir kişinin liderliğindeki silahlı grubun, Gazze şehrinin Şucaiye mahallesinde faaliyet gösterdiği ve mahalle içindeki Hamas mensuplarına karşı operasyonlar düzenlediği, ikinci grubun ise Yaser Hanidek tarafından yönetildiği ve Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta faaliyet gösterdiği belirtildi.

Haberde bu iki grubun İsrail'den silah ve insani yardım desteği aldığı, üyelerinin ise Filistin Yönetimi'nden maaş aldığı iddia edildi.

Söz konusu haber üzerine Yaser Hanidek bir video yayınlayarak, İsrail'in iddialarını yalanladı ve kendisine yöneltilen suçlamaları reddettiğini vurgulayarak halen Han Yunus'ta olduğunu, normal bir şekilde çalıştığını, anarşiyi reddettiğini, direnişin yanında yer aldığını ve direnişin sırtında bir hançer olmayacağını söyledi. Bununla birlikte, iki kardeşinin ölümüne neden olan ailevi anlaşmazlıkların kendisini silahlanmaya ittiğini belirterek, İsrail, El Fetih ya da Filistin Yönetimi'nin herhangi bir kurumuyla hiçbir bağı olmadığını açıkladı.

Öte yandan, tanınmış Halas ailesi vatanseverlik dışı her türlü eylemi reddeden bir açıklama yayınlayarak, Filistinlilerin genel tutumunun dışındaki her türlü davranışı reddettiklerini vurguladı.

Bu ailenin mensuplarınn çoğu El Fetih'e mensup, ancak aralarında Hamas ve İslami Cihad Hareketi üyeleri de var.

Gazze Şeridi’ndeki İçişleri ve Ulusal Güvenlik Bakanlığı Ebu Şebab'a teslim olması için 10 gün süre vermiş, ‘vatana ihanet’, ‘casusluk’, ‘silahlı hücre kurmak’ ve ‘silahlı isyan’ ile suçlamış, teslim olmaması halinde gıyabında yargılamakla tehdit etmişti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bir aydan uzun bir süre önce İsrail'in Hamas'a muhalif silahlı grupları desteklediğini itiraf etmişti.

Hamas sık sık kamuoyu önünde İsrail'i Gazze Şeridi'ndeki kaosun arkasında olmakla suçluyor ve daha önceki açıklamalarına göre ‘vatandaşların güvenliğine müdahale etmeye cesaret eden herkese karşı demir yumrukla saldıracağını’ vurguluyor.

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki büyük kaos ortamında güvenlik durumunun kontrolünü yeniden ele geçirmek için ateşkesten faydalanıyor ki bunu, iki aydan fazla süren bir önceki ateşkes sırasında da yapmıştı. Hareket son zamanlarda silahlı adamlara, tüccarlara, çetelere, hırsızlara ve İsrail'le iş birliği yapanlara karşı daha kapsamlı güvenlik operasyonları düzenlemeye ve bu kişileri infaz etmeye ya da yaralamaya başladı.