Riyad ve Bağdat, askeri iş birliğine yönelik ilk adımı attılar

Riyad ve Bağdat, askeri iş birliğine yönelik ilk adımı attılar
TT

Riyad ve Bağdat, askeri iş birliğine yönelik ilk adımı attılar

Riyad ve Bağdat, askeri iş birliğine yönelik ilk adımı attılar

Suudi Arabistan’ın Irak’taki askeri ataşesi Albay Nasır es-Saadun, ülkesinin Irak askeri teşkilatını desteklemeye hazır olduğunu duyurdu. Irak Savunma Bakanlığı tarafından 30 Kasım’da yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Genelkurmay Başkanı Korgeneral Abdulemir Reşid Yarallah, Irak’taki Suudi Arabistan askeri ateşesini kabul etti. Yarallah, iki dost ülke arasında askeri alanda iş birliği ve koordinasyon olasılıklarını ele almak için bu toplantının önemine değindi.”
Suudi Arabistan askeri ateşesinin de söz konusu görüşmeye ilişkin  memnuniyetini dile getirdiği belirtilen açıklamada, askeri ateşenin Irak ordusunun yeteneklerine, Irak ve bölgenin güvenliğini korumak için yaptığı büyük fedakarlık ve kahramanlıklara övgüde bulunduğu kaydedildi. Açıklamada ayrıca “Suudi askeri ataşesi, ülkesinin Irak askeri teşkilatına her türlü desteği sağlamaya devam edeceğine dair kararlılığını bildirdi” ifadesi kullanıldı.
Irak ve Suudi Arabistan arasında, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden başlaması öncesinde de güvenlik iş birliği bulunuyordu. 2012 yılında sınır güvenliği ve istihbarat iş birliği alanında karşılıklı ziyaretler başladı. Irak’ın eski İçişleri Bakanı Kasım el-Araci ve eski bir ulusal güvenlik danışmanı Falih el-Fayyad gibi üst düzey yetkililer Suudi Arabistan’a ziyarette bulundular. İş birliğinin ayrıntıları ve kapsamı ise henüz belirli değil. Ancak yakınlaşma, yakın zamanda Arar Sınır Kapısı’nın açılmasıyla birlikte iki ülke arasındaki ilişkilerde yaşanan yeni dönüşüm ve Suudi şirketlerin yatırım açısından Irak pazarına girme isteği çerçevesinde devam ediyor.
İki ülke arasındaki koordinasyon kapsamında çok sayıda anlaşma ve mutabakat zaptı imzaladı. Nahrain Üniversitesi Ulusal Güvenlik Profesörü ve Akkad Stratejik İşler ve Gelecek Araştırmaları Merkezi Başkanı Dr. Hüseyin Allavi, Irak ve Suudi Arabistan arasındaki askeri iş birliği olasılığına ve boyutuna dair Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulundu. Allavi şunları söyledi:
“Irak- Suudi Arabistan ilişkileri siyasi, ekonomik, güvenlik ve askeri alanlarda iyi şekilde gelişiyor. Irak- Suudi Arabistan askeri heyetleri arasında çeşitli alanlarda ileri düzeyde iş birliğine işaret eden karşılıklı ziyaretler söz konusu. İş birliği, iki taraflı şekilde, ziyaretler ve Irak-Suudi Koordinasyon Konseyi’nin güvenlik boyutu açısından güçlendirilmesi yoluyla, ya da Arap içişleri bakanları toplantıları, terörle mücadele çabaları, Adalet Bakanlığı’nın cezaları uygulama, suçluların değişimi çabaları ve istihbarat verileri alışverişi yoluyla gerçekleşir.”
DEAŞ’la mücadele alanında da Uluslararası Koalisyon aracılığıyla iş birliğinin mevcut olduğunu dile getiren Dr. Allavi sözlerini şöyle sürdürdü:
“Böylece Suudi askeri ateşesinin Irak Genelkurmay Başkanı ile görüşmesi, askeri diplomatik çalışmaların ve görüş alışverişinin ışığında geliyor.”
Dr. Hüseyin Allavi, Irak- Suudi Arabistan iş birliğinin çıtasının yükseltilmesine ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:
“Irak’ın ulusal çıkarlarını önemseyen işlevsel bir yaklaşımdan çok siyasi bir yaklaşımı temsil olduğu için bu, halkın tamamının temsili sayılmıyor. Çünkü Irak ulusal çıkar pusulası, bizi tüm komşu ülkelere paralel açıdan yaklaşmaya davet ediyor. Karşımızdaki tepkime, Irak’ın büyük çıkarlarını temsile devam ediyor. Devletin, enerji, petrokimya ve tarım alanlarında Suudi Arabistan ile Irak’ın ekonomik yatırımlarını teşvik etme hususunda yaklaşımı oldukça nettir. Bu alanda büyük projeler gerçekleşecek. Irak halkı, ekonomilerini geliştirmek, altyapıyı iyileştirmek ve ülke ekonomisini güçlendirmek için Suudi şirketleriyle çalışmaya hazır.”
Diğer yandan Necef Valisi Luay el-Yasiri, ülkeyi Necef  üzerinden Suudi Arabistan’a bağlayan yol projesinin başladığını duyurdu. Yasiri, “Necef şehri üzerinden 239 km uzunluğunda, Irak’ı Suudi Arabistan’a bağlayan kara Hac yolu projesinin yanı sıra karşılıklı ticaret için de alanlar açıldı” açıklamasında bulundu. “Bu yol, Necef’teki tarım, sanayi, ticaret ve konut projelerinin gelişimine katkı sağlayacaktır” diyen Yasiri, yerel hükümetin çalışmanın aşamalarını takip edeceğini ve şehre olan büyük faydaları nedeniyle işin tamamlanmasını sağlayacağını vurguladı.
“Irak ve Suudi Arabistan, her iki tarafta da ticaret değişim alanları açma konusunda uzlaşı sağladı” diyen Necef Valisi, söz konusu alanların ‘vilayetteki ticari ve ekonomik durumun canlandırılmasına, yolun kesiştiği alanlarda tarım, sanayi ve yerleşim alanlarının canlanmasına’ katkı sağlayacağını kaydetti.



Ahmed eş-Şera Suudi Arabistan'da… İlk yurtdışı ziyaretinin önemi

TT

Ahmed eş-Şera Suudi Arabistan'da… İlk yurtdışı ziyaretinin önemi

Ahmed eş-Şera Suudi Arabistan'da… İlk yurtdışı ziyaretinin önemi

Şarku'l Avsat'ın görüştüğü gözlemcilere göre, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın bugün Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği ziyaret, bir dizi temel ve stratejik faktör nedeniyle daha tamamlanmadan önem kazandı.

Söz konusu ziyaret, eş-Şera'nın geçici cumhurbaşkanı olarak atanmasından birkaç gün sonra gerçekleştirdiği ilk resmi yurtdışı ziyareti oldu. Suriye’deki yeni yönetim, Ocak 2025 başında dışişleri ve savunma bakanları ile istihbarat başkanının da aralarında bulunduğu üst düzey bir heyetle Riyad'ı ziyaret etmişti.

4 neden

Suudi siyasi analist Munif el-Harbi, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın ilk resmi yurtdışı ziyaretini Suudi Arabistan'a yapmasının dört nedenini sıraladı. Suudi Arabistan'ın uluslararası düzeydeki stratejik ağırlığı, geniş etkisi ve yeni Suriye yönetiminin geçiş döneminde Suriye topraklarında birlik ve istikrarı sağlamasına yardımcı olma kabiliyetine ek olarak el-Harbi, 11 Ocak'ta düzenlenen Suriye konulu Riyad toplantısı aracılığıyla Riyad'ın ‘yeni Suriye yönetiminin Arap, bölgesel ve uluslararası alanda tanınmasının önünü açmadaki’ önemli ve temel rolünün Suriye tarafından takdir edilmesini ilk neden olarak gördü.

İkinci neden ise yaptırımların kaldırılması. Riyad'ın Suriye'ye yönelik tek taraflı ve Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımlarının kaldırılması için başlattığı seferberlik ve çabaların ilk aşamada yaptırımların bir kısmının kaldırılmasını sağladığını belirten el-Harbi, “Yaptırımların tamamen kaldırılması için uluslararası taraflarla çalışmalar devam ediyor” dedi.

Üçüncü neden, Suudi Arabistan’ın ‘sınırsız’ yardım içeren olağanüstü müdahalesi ile yardım boyutudur. El-Harbi, Suudi Arabistan’ın bu konudaki çalışmaların büyüklüğü ve kalitesi göz önüne alındığında, Suriye halkı için insani ve ekonomik krizin ciddiyetinin hafifletilmesine katkıda bulunduğunu söyledi.

xscdfvgt

Dördüncüsü ise ekonomiye odaklanıyor. Suriye'nin gelecek hedefleri göz önüne alındığında, Suudi yatırımlarının bu ziyarette önemli rol oynadığını belirten el-Harbi, Suriye Cumhurbaşkanı'nın ‘Vizyon 2030'a hayranlıkla baktığını ve bunu Suriye'de Suudi Arabistan'da başarılanlara benzer bir kalkınma ve ilerleme sağlamak için taklit edilecek bir örnek olarak gördüğünü’ söyledi. El-Harbi, “Eş-Şera, ekonomik ve idari reform ve yolsuzlukla mücadele konusundaki Suudi deneyimine ek olarak Suudi siyasi, ekonomik ve yardım desteğinin devam etmesini umacaktır” ifadesini kullandı.

Stratejik derinlik

Suriyeli gözlemciler eş-Şera'nın geçiş sürecinin bu döneminde gerçekleştirdiği bu ilk ziyareti iyimserlikle karşıladı. Suriye Ulusal Yenilenme Hareketi Başkanı Ubeyde Nahhas, ziyareti ‘sadece siyasi bir mesaj değil, Suriye ve halkının Suudi Arabistan'a bilinçli bir yönelimi’ olarak tanımladı. Nahhas, söz konusu ziyaretin stratejik bir derinliği olduğunu belirtti.

“Riyad, yeni Suriye yönetiminin Suriye topraklarını birleştirmesi ve istikrara kavuşturması için çalışacaktır” diyen el-Harbi, geçiş döneminin, hiçbir tarafı dışlamadan Suriye halkının tüm bileşenlerini kapsayan siyasi ve ekonomik kalkınmaya yönelik yeniden yapılanmayı başaran bir dönem olması gerektiğini, Suriye'nin hiçbir komşusu ya da bölge için endişe kaynağı olmaması ve Şam'ın Arap ulusal güvenliğinin temel direği olması gerektiğini vurguladı.

الجسر البري الإغاثي السعودي يصل إلى #سوريا عبر #الأردن، بالتزامن مع استقبال دمشق طائرة المساعدات السادسة المحملة بالمواد الغذائية والصحية والإيوائية، في إطار الجهود الإنسانية من #السعودية لدعم الشعب السوري.#صحيفة_الشرق_الأوسط #شاهد_الشرق_الأوسط pic.twitter.com/73xBZ162m2

— صحيفة الشرق الأوسط (@aawsat_News) January 5, 2025

 

Görüşülecek konular

İki ülke liderleri arasında ele alınması beklenen konulara gelince, Nahhas ziyaretin gündemine bölgesel-ulusal güvenlik konularının hâkim olmasını bekliyor. “Suriye, Suudi Arabistan liderliğindeki bölge stratejisinin temel taşlarından biri olmaya devam ediyor” diyen Nahhas, Şam'ın eski Suriye rejiminin neden olduğu yıkım döneminin etkilerinden kurtulmak için Riyad'ın desteğine ihtiyacı olduğu gibi, Suudi Arabistan'ın da Şam'ı her zaman ‘denge, ılımlılık ve ulusal güvenlik istikrarı konularında önemli bir müttefik olarak gördüğünü’ belirtti.

Nahhas'a göre Suudi Arabistan'ın Suriye'deki yatırımları mali ve ekonomik boyutların ötesine geçerek doğal ve endüstriyel kaynaklara ve hatta yeni bir teknolojik ekonomiye uzanacak. Nahhas, Suudi Arabistan'ın Suriye örneğini ‘Vizyon 2030'un bir uzantısı olan bir dış yansıma ve bir Arap başarı öyküsü’ olarak gördüğünü ve yeni liderliğin Suriye'den ilham almak için istekli olduğunu ifade etti.