Netanyahu'dan Bahreyn’e: Harika günler bizi bekliyor

İsrail, 220 milyon dolar değerinde ticari iş birliği beklentisinde

Bahreyn Sanayi Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid bin Raşid ez-Zeyyani (İsrail Başbakanlık sitesi)
Bahreyn Sanayi Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid bin Raşid ez-Zeyyani (İsrail Başbakanlık sitesi)
TT

Netanyahu'dan Bahreyn’e: Harika günler bizi bekliyor

Bahreyn Sanayi Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid bin Raşid ez-Zeyyani (İsrail Başbakanlık sitesi)
Bahreyn Sanayi Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid bin Raşid ez-Zeyyani (İsrail Başbakanlık sitesi)

İsrail, 2021’de Bahreyn ile 220 milyon dolar değerinde askeri olmayan ticari işbirliği beklentisinde olduğunu açıkladı. İsrail Ekonomi Bakanlığı ticari tahminleri, İsrail’in Bahreyn’e elmas ve mineral ihracatında, Bahreyn’den ise petrol ve alüminyum ithalatında artışa gidileceğine işaret ediyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Bahreyn Sanayi Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid bin Raşid ez-Zeyyani, Batı Kudüs'te yaptıkları görüşmede, iki ülke arasındaki ilişkilerin her düzeyde ve her alanda büyük ölçüde ilerlemekte olduğunu doğruladı.
Bakan Zeyyani, söz konusu görüşmede, “Bu ilişkileri yalnızca ticari alanda değil, kültür, spor, mübadele ve turizm alanlarında da ilerletmek için elimizde altın değerinde fırsat var” ifadelerini kullandı. Netanyahu ise görüşmeye şu açıklamalar ile başladı:
“Barış, Bahreyn Kralı Hamad bin İsa Al Halife’nin aldığı cesur karar, aynı zamanda birbiriyle iletişim kurmak, olağanüstü enerji yaymak, turizm, ticaret ve sanayi alanlarında karşılıklı iş yapmak isteyen Bahreynliler ve İsrailliler sayesinde iki ülkeyi harika günlerin beklemesini sağlıyor. Evet birkaç farklı anlaşma yaptık; gelecekte başka anlaşmalar da var. Ancak en önemlisi, iki halkı birleştiren barışın hakiki bir barış, birkaç ay önce hayal bile edilemeyecek derecede ekonomik faydalar sağlayacak bir barış olduğunun farkına varmaktır. Barış çemberi, yalnızca bizlerin halkı için değil, tüm Orta Doğu ülkeleri, belki de bölge ötesi ülkeler için genişleyecek.”
Bahreyn Bakanı Zeyyani ise şu ifadelerle karşılık verdi:
“Sıcak karşılama için teşekkürlerimizi sunarız; burada, ofisinizde ve ülkenizde olmaktan mutluluk duyuyoruz. Geldiğimizden andan beri birçok iyi niyet ile karşılaştık. Buraya gelmeden önce Bahreyn'de İsrail heyetleriyle görüşmelerimiz olmuştu. Söyledikleriniz doğru; şuanda tüm dünyanın gözü bizde, gelecek nesillere sonsuza dek fayda sağlayacak olan attığımız adımlarda. Bu adımlar, Bahreyn Kralı’nın ve sizlerin attığı cesur adımlardı. Dolayısıyla sizlere teşekkürlerimizi sunuyoruz.”
Dışişleri Bakanı Gabi Aşkenazi ile dün Kudüs'te bir araya gelen Bakan Zeyyani, Bahreyn heyetinin İsrail'e ikinci ziyaretinin Orta Doğu halkına, bilhassa gelecek nesillere umut ve fırsat sağlayacak barışı destekleme arzusunu yansıttığını söyledi. Aynı zamanda Bahreyn ile İsrail toplumları arasında diyalog ve doğrudan ilişkiler kurmanın, Orta Doğu'da olumlu bir değişim inşa edecek, aynı zamanda bölge istikrarı ve güvenliğini destekleyecek olan gelişmiş ekonomilerinden yararlanmanın önemini vurguladı.
Bahreyn heyetini memnuniyetle karşılayan İsrail Dışişleri Bakanı ise, bu karşılıklı ziyaretlerin, çıkarlarına ve arzularına hizmet edecek şekilde iki ülke arasında ortak iş birliği ufku açılmasına katkıda bulunduğunu vurguladı. Aynı zamanda çeşitli ekonomik alanlardaki iş birliğinin artırılması gerektiğine işaret etti.
Zeyyani, Bahreyn’den İsrail’e yapılan ikinci resmi ziyarette devlet bakanlıkları ve kurumlarından görevliler, iş insanları ve 40 üst düzey yetkiliden oluşan Bahreyn hükümet heyetine başkanlık etti. Bahreyn heyeti, iki ülkeden birkaç yetkilinin katılımıyla turizm, ticaret ve inovasyon alanlarında ortak işbirliği imkanlarının görüşmek üzere üç farklı çalışma grubu kurdu.
İsrail Turizm Bakanı Farkash-Hacohen’in bildirdiğine göre, İsrail ile Bahreyn, “karşılıklı turizm hareketliliğini teşvik etmek için ortak bir forum oluşturmak” üzerine bir mutabakat zaptı imzalayacak. İsrail Ekonomi Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada, 2021’de Bahreyn ile 220 milyon dolar değerinde askeri olmayan ticari iş birliği beklentisinde olduğunu açıkladı.
Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) 15 Eylül'de ABD sponsorluğundaki bir anlaşmayla İsrail ile ilişkilerini normalleştirmişti. İsrail ve Bahreyn dışişleri bakanları, Tel Aviv ve Manama’da karşılıklı büyükelçilikler açmayı, yıl sonu itibariyle vatandaşlara seyahat vizesi vermeyi kabul etmişti. Bahreyn ve İsrail, iki ülke arasında haftalık seferlerin kısa süre içerisinde başlatılması, seyahat vizesi almayı sağlayacak online sistemlerin uygulanması yönünde çalışılacağını bildirdi.
Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdullatif bin Raşid ez- Zeyyani, Bahreyn ve İsraillilerin giriş vizeleri almak için 1 Aralık itibariyle online başvuru yapabileceklerini duyurdu. İsrail'de Bahreyn büyükelçiliği açma talebinde bulunan Dışişleri Bakanı Zeyyani, Manama'da İsrail büyükelçiliğinin açılmasına onay verildiğini de ekledi.



Trump Grönland'ı neden istiyor ve alabilir mi?

Igaliku yerleşiminde dalgalanan Grönland bayrağı (Reuters)
Igaliku yerleşiminde dalgalanan Grönland bayrağı (Reuters)
TT

Trump Grönland'ı neden istiyor ve alabilir mi?

Igaliku yerleşiminde dalgalanan Grönland bayrağı (Reuters)
Igaliku yerleşiminde dalgalanan Grönland bayrağı (Reuters)

ABD Başkanı seçilen Donald Trump, Grönland'ı ABD'nin bir parçası yapmak istediğini ve Danimarka'yı burayı Washington'a vermeye zorlamak için askeri veya ekonomik güç kullanmayı göz ardı etmediğini söyledi.

* Trump Grönland'ı neden istiyor?

ABD'nin Grönland üzerinde daha fazla kontrol sahibi olması, stratejik konumu ve kaynakları nedeniyle Washington için faydalı olabilir. Zira ada Avrupa'dan Kuzey Amerika'ya giden en kısa yol üzerinde yer alıyor ve bu nedenle ABD'nin balistik füze uyarı sistemi için önemli. ABD, ada, İzlanda ve İngiltere arasındaki suların Rus donanma gemileri ve nükleer denizaltıları için bir geçit olması nedeniyle, bu suları izlemek için radarlar yerleştirerek askeri varlığını genişletmeye ilgi duyduğunu ifade etti.

Ada, mineraller, petrol ve doğal gaz açısından zengindir, ancak kalkınma yavaş olmuştur. Grönland'ın başkenti Nuuk, New York'a Danimarka'nın başkenti Kopenhag'dan daha az uzaklıktadır. 2023'te yapılan bir araştırma, Avrupa Komisyonu tarafından ‘temel hammadde’ olarak kabul edilen 34 mineralden 25'inin Grönland'da bulunabileceğini gösterdi. Bu mineraller arasında grafit ve lityum gibi batarya malzemeleri ile elektrikli araçlarda ve rüzgâr enerjisi jeneratörlerinde kullanılan nadir toprak elementleri de yer alıyor.

Grönland'da çevresel nedenlerle petrol ve doğal gaz çıkarılması yasak ve madencilik sektörünün gelişimi bürokrasi ve yerli halkın muhalefeti nedeniyle engelleniyor. Bu durum Grönland ekonomisini, ihracatın yüzde 95'inden fazlasını oluşturan balıkçılığa ve Danimarka'nın kamu bütçesinin neredeyse yarısını karşılayan yıllık sübvansiyonlarına bağımlı hale getirmiştir. Toplamda Danimarka Grönland'a yılda bir milyar doların biraz altında, yani 57 bin nüfusun her biri için yılda 17 bin 500 dolar harcıyor.

* ABD'nin şu anda Grönland'daki varlığı nedir?

ABD ordusunun Grönland'ın kuzeybatısındaki Pituffik Hava Üssü'nde daimî bir varlığı bulunuyor. ABD ve Danimarka arasında 1951 yılında yapılan bir anlaşma, Washington'un Grönland'da askeri üsler inşa etme hakkını ve Danimarka ve Grönland'a bildirimde bulunduğu sürece birliklerini Grönland topraklarında hareket ettirme özgürlüğünü öngörüyor.

Kopenhag Üniversitesi Askeri Araştırmalar Merkezi'nde kıdemli bir araştırmacı olan Christian Soby Christensen, Kopenhag'ın adayı kendi başına savunma kapasitesine sahip olmaması ve ABD'nin NATO aracılığıyla Danimarka'ya sağladığı güvenlik garantileri nedeniyle Danimarka'nın tarihsel olarak Grönland'daki ABD ordusuna ev sahipliği yaptığını söyledi.

* Grönland'ın şu anki statüsü nedir?

Grönland yüzyıllardır Danimarka'nın kontrolü altında, eskiden bir koloni, şimdi ise Danimarka Krallığı'na bağlı yarı özerk bir bölge. Danimarka anayasası tarafından yönetilmektedir, bu da yasal statüsündeki herhangi bir değişikliğin anayasa değişikliği gerektirdiği anlamına gelmektedir. 2009 yılında adaya, referandum yoluyla Danimarka'dan bağımsızlığını ilan etme hakkı da dahil olmak üzere kapsamlı bir özerklik tanınmıştır. Bağımsızlık için çabalarını yoğunlaştıran Grönland Başbakanı Mute Egede sürekli olarak adanın satılık olmadığını ve kendi geleceklerine karar vermenin halka bağlı olduğunu ifade etti.

Yıllar önce, dönemin Başkanı Harry Truman yönetimindeki ABD, Soğuk Savaş sırasında adayı stratejik bir varlık olarak 100 milyon dolar altın karşılığında satın almak istemiş, ancak Kopenhag satmayı reddetmişti. Trump 2019'daki ilk döneminde adayı satın almayı teklif etti, ancak Grönland ve Danimarka bu teklifi reddetti.

* Grönland ne istiyor?

Grönland ile Danimarka arasındaki ilişkiler, kolonizasyon döneminde Grönland'da yaşanan tarihi suiistimallerin ortaya çıkmasının ardından gerildi. Grönlandlıların çoğunluğu bağımsızlığı destekliyor, ancak zamanlama ve yaşam standartları üzerindeki potansiyel etkisi konusunda bölünmüş durumdalar.

Grönlandlı siyasetçiler 2019'dan bu yana sürekli olarak ABD ile iş birliği ve ticareti geliştirmek istediklerini söylüyorlar. Buna rağmen Grönland'ın Danimarkalı Milletvekili Aaja Chemnitz, ABD'nin adayı ele geçirmesi fikrinin şiddetle reddedilmesi gerektiğini söyledi. Chemnitz, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Trump'ın imparatorluğunu ülkemize doğru genişletme hayallerine alet olmak istemiyorum” ifadesini kullandı.

* Grönland bağımsız olursa ne olur?

Grönland bağımsız olursa, ABD ile bir ABD toprağı haline gelmeyecek şekilde ilişki kurmayı seçebilir. Grönlandlılar bağımsızlık isteseler de Danimarka'ya olan ekonomik bağımlılıklarının farkındalar. Seçeneklerden biri, ABD ile ‘serbest birlik’ adı verilen ve Pasifik'teki ada ülkeleri Marshall Adaları, Mikronezya ve Palau'nun statülerine benzer askeri haklar karşılığında Danimarka sübvansiyonlarının yerini ABD desteği ve korumasının alacağı bir birlik kurmak olabilir.

Kıdemli bir araştırmacı ve Grönland uzmanı olan Ulrik Bramgad, “Grönland Danimarka'dan bağımsızlıktan bahsediyor ama hiçbir Grönlandlı yeni bir koloniye taşınmak istemiyor” dedi. Bramgad, Grönlandlıların bağımsızlık oylamasından önce gelecekteki refahlarını güvence altına almayı amaçlıyor olabileceklerine vurgu yaptı.

* Danimarka ne diyor?

Danimarka, Trump'ın 2019'da adayı satın alma teklifini şiddetle reddetti ve Başbakan Mette Frederiksen bunu ‘saçma’ olarak nitelendirdi. Trump'ın bu hafta yenilenen ilgisi sorulduğunda Frederiksen şu cevabı verdi: “Amerikalılarla çok yakın iş birliğine ihtiyacımız var.”

Frederiksen, “Öte yandan, herkesi Grönlandlıların bir halk olduğu, buranın onların ülkesi olduğu ve sadece Grönland'ın kendi geleceğini ve kendi kaderini tayin edebileceği gerçeğine saygı duymaya davet ediyorum” dedi.