Otomotiv ihracatı kasımda 2,7 milyar dolar oldu

Otomotiv ihracatı kasımda 2,7 milyar dolar oldu
TT

Otomotiv ihracatı kasımda 2,7 milyar dolar oldu

Otomotiv ihracatı kasımda 2,7 milyar dolar oldu

Türkiye otomotiv endüstrisi, kasımda bu yılın aylık bazdaki ikinci en yüksek ihracatına ulaştı. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre sektör ihracatı kasımda yüzde 0,3 artışla 2 milyar 698 milyon dolar oldu. Tedarik endüstrisi ihracatının yüzde 1, Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar ihracatının da yüzde 43 arttığı kasım ayında, Fransa’ya yüzde 28, Birleşik Krallık’a da yüzde 43 artış kaydedildi.
OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, “Otomotiv endüstrisinin son üç aylık ihracat ortalaması 2,7 milyar dolar oldu. Bu yıl sonunda pandemi nedeniyle 25 milyar dolar olarak revize ettiğimiz hedefe ulaşacağımıza inanıyoruz” dedi.
Türkiye ihracatının lider sektörü otomotiv endüstrisi, pandemi ile mücadele içinde geçen 2020 yılının bitmesine haftalar kala aylık bazda ikinci en yüksek ihracat rakamına ulaştı. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, sektör ihracatı kasım ayında yüzde 0,3 artışla 2 milyar 698 milyon dolar oldu.
Otomotiv sektörü, böylece bu yıl ekimde gerçekleştirdiği 2,9 milyar dolarlık ihracatın ardından aylık bazda ikinci en yüksek ihracat rakamına ulaştı. Kasım ayında Türkiye ihracatında yine ilk sırada yer alan sektörün payı da yüzde 16,8 oldu.
OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, otomotiv endüstrisinin son üç aylık ihracat ortalamasının 2,7 milyar olduğunu vurgulayarak “Bu yıl sonunda pandemi nedeniyle 25 milyar dolar olarak revize ettiğimiz hedefe ulaşacağımıza inanıyoruz” dedi.
Kasım ayında Tedarik endüstrisi ihracatının yüzde 1, Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar ihracatının da yüzde 43 arttığını dile getiren Baran Çelik, “Geçen ay Fransa’ya yüzde 28, Birleşik Krallık’a da yüzde 43 artış gerçekleştirdik. Bununla birlikte ocak-kasım dönemindeki 11 aylık ihracatımız, pandeminin olumsuz etkisiyle geçen yıla göre yüzde 19 düşüşle 22,75 milyar dolar oldu” diye konuştu.

Tedarik endüstrisi ihracatı yüzde 1 arttı
Kasımda Binek Otomobil ihracatı yüzde 13,5 azalarak 1 milyar 8 milyon dolar oldu. Tedarik Endüstrisi ihracatı yüzde 1 artışla 908 milyon dolar, Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar ihracatı yüzde 43 artışla 536 milyon dolar ve Otobüs-Minibüs-Midibüs ihracatı da yüzde 25 azalışla 143 milyon dolar oldu.
Tedarik endüstrisinde en fazla ihracat yapılan Almanya’ya yüzde 13 artış görülürken, İtalya’ya yüzde 10, İspanya’ya yüzde 63, Rusya’ya yüzde 18, Polonya’ya yüzde 26 artış, Romanya’ya yüzde 31, Slovenya’ya yüzde 50 ve İran’a yüzde 63 düşüş yaşandı.
Binek otomobillerde önemli pazarlardan Fransa’ya yüzde 55, İsrail’e yüzde 32, Mısır’a yüzde 40, ABD’ye yüzde 27 ihracat artışı kaydedildi. Buna karşılık İtalya’ya yüzde 12, Almanya’ya yüzde 45, İspanya’ya yüzde 20, Birleşik Krallık’a yüzde 19, Slovenya’ya yüzde 17 ve Belçika’ya yüzde 51 ihracat düşüşü görüldü.
Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlarda ise Birleşik Krallık’a yüzde 176, yine önemli pazarlardan İtalya’ya yüzde 53, Belçika’ya yüzde 129, Slovenya’ya yüzde 46, İspanya’ya yüzde 84 artış, Hollanda’ya yüzde 76 ve Almanya’ya yüzde 34 düşüş yaşandı.
Otobüs-Minibüs-Midibüs ürün grubu ihracatında ise İtalya’ya yüzde 71, Almanya’ya yüzde 30 düşüş, İsveç, Azerbaycan-Nahçıvan ve Macaristan’a ise yüksek oranlarda artış oldu.

Almanya’ya yüzde 12 azalış, Fransa’ya ise yüzde 28 artış
Kasımda en büyük pazar olan Almanya’ya ihracat yüzde 12 azalarak 351 milyon dolar oldu. Buna karşılık ikinci büyük pazar Fransa’ya ise yüzde 28 artışla 329 milyon dolar, Birleşik Krallık’a da yüzde 43 artışla 265 milyon dolar ihracat yapıldı. Kasımda önemli pazarlardan İspanya’ya yüzde 11, ABD’ye yüzde 32, İsrail’e yüzde 27, Mısır’a yüzde 34 ihracat artışı, Slovenya’ya yüzde 12, Fas’a yüzde 15, Romanya’ya yüzde 46, Hollanda’ya ise yüzde 54 düşüş oldu.

AB’ye ihracat 2,1 milyar dolar oldu
Geçen ay ülke grubu bazından en büyük pazar olan Avrupa Birliği ülkelerine 2 milyar 78 milyon dolar ihracat yapıldı. AB Ülkeleri, ihracattan aldığı yüzde 77 pay ile yine ilk sırada yer aldı. AB ülkelerine ihracat geçen yılın aynı dönemi ile aynı gerçekleşti. Kuzey Amerika Serbest Ticaret Bölgesine ise yüzde 26 artış yaşandı.



Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
TT

Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)

Kripto para piyasası haftaya kayda değer bir yükselişle başladı. Bitcoinin fiyatı yüzde 2,1 oranında artarak 110 bin dolar seviyesini yeniden gördü. Bu seviye, yatırımcılar açısından psikolojik ve teknik açıdan önemli bir eşik olarak görülüyor. Söz konusu yükseliş, tahvil piyasalarında yaşanan artan dalgalanmalar ve hem ABD hem de Japonya’da kamu borçlarının sürdürülebilirliğine dair artan endişeler eşliğinde gerçekleşti.

ABD’de bütçe açığının artması ve devlet tahvili ihraçlarının hız kazanması, tahvil piyasası üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Diğer yandan uzun vadeli borçlanma araçlarının getirileri yükselmeye devam ediyor. Bu durum yatırımcıların enflasyon kaygılarını ve yabancı talepteki düşüşü yansıtıyor. Japonya’da ise tahvil getirileri, tarihsel olarak düşük seyreden bantlarını aşmaya başladı. Bu gelişme, onlarca yıldır sürdürülen genişleyici para politikasının sona erdirilebileceğine dair spekülasyonları beraberinde getirdi.

Kripto para analizi alanında önde gelen isimlerden Michael van de Poppe’nin sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşıma göre, Bitcoinin 110 bin dolar seviyesine geri dönmesi, güçlü bir yükseliş ivmesine işaret ediyor. Aynı zamanda alternatif kripto paralar da bu olumlu eğilime katılıyor.

Söz konusu hareket, birçok piyasa izleme platformunun bildirdiğine göre, 95 bin ila 100 bin dolar arasında dalgalanan birkaç haftalık yatay seyrin ardından geldi. Binance platformunun verilerine göre, BTC/USD paritesi 110 bin 125 dolar seviyesinde kaydedilirken, günlük işlem hacmi yaklaşık 38 milyar dolara ulaştı.

Bu bağlamda Bitcoin, hem yüksek performanslı bir dijital varlık hem de alternatif bir değer saklama aracı olarak yeniden gündeme geliyor. Analistler, küresel piyasalarda yaşanan dönüşümlerin dijital para birimlerinin cazibesini artırdığını belirtiyor. Özellikle Bitcoine bağlı borsa yatırım fonlarına kurumsal sermaye akışının devam etmesi dikkat çekiyor. Bu fonların yönettiği varlıkların toplam değeri kısa süre önce 104 milyar doları aştı.

Dikkat çekici olan, bu yükselişin kısa vadeli bir spekülasyon dalgasının sonucu gibi görünmemesi. Aksine bu yükseliş, yatırımcılar tarafından ‘güvenli liman’ kavramının yeniden kapsamlı biçimde değerlendirilmesi çerçevesinde gerçekleşiyor. Zira artık geleneksel devlet borçlanma araçları -başta Amerikan hazine tahvilleri olmak üzere- aynı güven düzeyine sahip değil. Özellikle yüksek enflasyon ve kronik bütçe açıklarıyla karakterize edilen bir ortamda bu güven daha da zayıflamış durumda.

Hafta sonunda ise Bitcoinin fiyatı, 111 bin doların üzerindeki seviyelerden 108 bin 600 dolara kadar geriledi. Bu düşüş, ABD Başkanı Donald Trump’ın Avrupa mallarına ve Amerika dışında üretilen iPhone cihazlarına ağır gümrük vergileri uygulama tehdidine doğrudan bir tepki olarak gerçekleşti.

Bu ani riskten kaçınma eğilimine yönelik genel ruh halindeki dönüşüm, kripto para piyasasında 500 milyon dolardan fazla alım pozisyonunun silinmesine yol açtı. Bitcoin, Ether, Cardano, Solana ve Dogecoin’e bağlı vadeli işlem sözleşmeleri ciddi kayıplar yaşadı.

Ancak bu sabah atmosfer değişti. BTSE platformunun operasyonlardan sorumlu yöneticisi Jeff Mei, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bir yandan, hafta sonu yaşanan düşüşler bize kripto para piyasasının jeopolitik ve ekonomik şoklara ne kadar hızlı tepki verdiğini gösterdi. Diğer yandan, gümrük muafiyet sürelerinin uzatılması yönünde atılan adımlar, en kötü dönemin geride kaldığına dair inancı güçlendiriyor. Bu da yatırımcıların temkinli bir şekilde yeniden birikim yapmaya başlamasına yol açtı.”