The Matrix: Neo seçilmiş kişi mi, yazılım hatası mı?

Matrix'in serisinin 4. filmine dair Neo'nun simülasyonun içinde hâlâ hayatta olduğuna dair teoriler mevcut (Warner Bros.)
Matrix'in serisinin 4. filmine dair Neo'nun simülasyonun içinde hâlâ hayatta olduğuna dair teoriler mevcut (Warner Bros.)
TT

The Matrix: Neo seçilmiş kişi mi, yazılım hatası mı?

Matrix'in serisinin 4. filmine dair Neo'nun simülasyonun içinde hâlâ hayatta olduğuna dair teoriler mevcut (Warner Bros.)
Matrix'in serisinin 4. filmine dair Neo'nun simülasyonun içinde hâlâ hayatta olduğuna dair teoriler mevcut (Warner Bros.)

Neo’nun ilk "seçilmiş kişi" olmadığının ortaya çıkması hacker’ın Matrix’in devam filminde şoke olmasına neden olmuştu fakat bu konunun nesiller öncesine dayandığı ilk filmde çoktan bahsedilmişti. 
The Matrix’in yaklaşık 40. dakikasında Morpheus, Neo’ya insanlığı Makineler’in himayesi altında yaşamaktan kurtarmaya mahkum olan "seçilmiş kişinin" yeniden vücut bulmuş hali olduğuna inandığını söyler. 
Neo’nun uzun seçilmişler listesinin sonunda yer aldığına dair ipuçları hem birinci hem de ikinci filmlerde mevcut ancak bunlardan hiçbiri Morpheus’un efsaneye ilişkin açıklamasından daha açık değildi. 
Neo, Matrix’teki sanal varlığından uyandıktan sonra Morpheus, ideal yaşın üstünde olmasına rağmen Neo’yu özgürleştirmek için neden bu kadar ısrarcı olduğunu açıklar. 
Morpheus, Neo’nun bilgisayar simülasyonunu her şeyiyle kontrol etme yeteneğine sahip seçilmiş kişinin yeniden vücut bulmuş hali olduğuna dair çetin bir inançla hareket ediyor. Morpheus esas seçilmiş kişinin ölmesinin ardından Kahin’in onun yeniden döneceğine dair kehatte bulunduğunu söylüyor. 
The Matrix ve The Matrix Reloaded’daki olaylar Neo’nun ilk seçilmiş kişi olmadığı fikrini ön plana çıkarıyor ancak fikrin Reloaded’da Mimar tarafından onaylanması Neo’yu yine de şaşırtmış görünüyor. 
Neo, Moprheus ve izleyiciler yeniden vücut bulan seçilmiş kişi fikrine zaten aşina olsa da Mimar bu bilgiyi yeni bir bakışla sunuyor. 
Screen Rant'in haberine göre Wachowskilerin Neo’nun ilk seçilmiş kişi olmadığı fikri esasen başka bir detayın uzantısı: Seçilmiş kişi aslında insanlığa özgürlük yanılsaması vermek için Makineler tarafından kasıtlı olarak yaratıldı.
Neo kaderini seçilmiş kişi olarak kucaklıyor, isyan etmiyor (düşündüğü gibi) fakat Matrix’in içinde, Makineler’in kontrolü altında yaşamaya devam ediyor. 
Bu da esasen Neo’nun anlatıdaki önemini azaltıyor. O aslında her yeni jenerasyonda güncellenen bir yazılım hatasının yeni sürümü. 
 
Independent Türkçe, Screen Rant



Suda kalan parmakların hep aynı şekilde buruştuğu bulundu

Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
TT

Suda kalan parmakların hep aynı şekilde buruştuğu bulundu

Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)

Suda uzun süre kalınca parmaklarda oluşan buruşmanın hep aynı desene sahip olduğu tespit edildi. 

Banyo yapınca veya bir süre yüzünce el ve ayak parmakları buruşmaya başlıyor. Bunun nedeni ilk başta parmakların suyla dolması gibi gelebilir ancak durum öyle değil.

Koldan ele doğru uzanan medyan sinirinde hasar olan kişilerin parmaklarının buruşmadığını 1935'te fark eden bilim insanları, sürecin sinir sistemiyle alakalı olduğu sonucuna varmıştı. 

Uzmanlar derinin altındaki damarların büzüşmesi sonucu parmaklardaki kırışıklıkların oluştuğunu söylüyor.

Binghamton Üniversitesi'nden Guy German, 2023'te The Conversation'da kaleme aldığı yazıda "El ve ayaklar birkaç dakikadan daha uzun süre suyla temas ettiğinde, ciltteki ter kanalları açılarak suyun cilt dokusuna akmasına izin verir. Eklenen bu su, cildin içindeki tuz oranını azaltır. Sinir lifleri beyne daha düşük tuz seviyeleri hakkında bir mesaj gönderir ve otonom sinir sistemi kan damarlarını daraltarak yanıt verir" diye süreci açıklamıştı.

Yazısının ardından çeşitli yorum ve sorularla karşılaşan German'a bir öğrenci "Peki kırışıklıklar hep aynı şekilde mi oluşuyor" diye sormuş. German ve ekip arkadaşları bunu yanıtlamak adına bir deney yürüttü. 

Bulguları hakemli dergi Journal of the Mechanical Behavior of Biomedical Materials'ta yayımlanan çalışmada bir grup katılımcının elleri 30 dakika boyunca suda tutuldu ve ardından fotoğrafları çekildi.

24 saat sonra aynı işlemi tekrarlayan araştırmacılar görüntüleri karşılaştırınca parmaklarda aynı desenlerin oluştuğunu gördü. 

German "Kan damarları pozisyonlarını çok fazla değiştirmez. Biraz hareket ederler ancak diğer kan damarlarına göre son derece sabittirler" diyerek ekliyor: 

Bu da kırışıklıkların aynı şekilde oluşması gerektiği anlamına geliyor ve biz de öyle olduğunu kanıtladık.

Araştırmacılar yeni çalışmanın adli tıpa katkı sağlayabileceğini ve uzun süre suda kalan cesetlerin kimliğini tespit etmede kullanılabileceğini düşünüyor.

German ayrıca derinin suda kalmasıyla ilgili daha fazla soruya cevap aramayı umduğunu da belirtiyor.

Independent Türkçe, IFLScience, Popular Science, Conversation, Journal of the Mechanical Behavior of Biomedical Materials