Suriye, darbelerin tanığı Abdullah el-Hani’ye veda etti

Abdullah el-Hani, 1955’te Devlet Başkanı Haşim el-Attasi (sağda) ve Şükrü el-Kuvvetli arasındaki değişime tanık oldu. (Hani’nin arşivinden)
Abdullah el-Hani, 1955’te Devlet Başkanı Haşim el-Attasi (sağda) ve Şükrü el-Kuvvetli arasındaki değişime tanık oldu. (Hani’nin arşivinden)
TT

Suriye, darbelerin tanığı Abdullah el-Hani’ye veda etti

Abdullah el-Hani, 1955’te Devlet Başkanı Haşim el-Attasi (sağda) ve Şükrü el-Kuvvetli arasındaki değişime tanık oldu. (Hani’nin arşivinden)
Abdullah el-Hani, 1955’te Devlet Başkanı Haşim el-Attasi (sağda) ve Şükrü el-Kuvvetli arasındaki değişime tanık oldu. (Hani’nin arşivinden)

‘Suriyeli diplomatların şeyhi’ ve ‘darbelerin tanığı’ Abdullah el-Hani, sessizce eski Şam’daki Bab es-Sağir kabristanlığına uğurlandı. Hani, başkanlık sarayının Şükrü el-Kuvvetli’den Hafız Esed’e dönüştürülmesinin ve 98 yaşında vefatının ardından kendisi için taziyede bulunan Beşşar Esed ile sonlanmasının da şahidiydi. Kendisi, Kuvvetli’nin ‘sırlarının koruyucusu’ olarak tanınıyordu. 1950’lerin ortalarında Haşim el-Attasi değişimini de yönetmişti.
Babası Abdullah Bey, Şam kırsalında çeşitli vazifeler üstlenen bir şeriat hakimiydi. 1922 yılında doğan Hani merhum şair Nizar Kabbani’nin okul arkadaşıydı. El-Ferir Okulu’nda okudu. Hukuk diploması aldığı Şam Üniversitesi’nde eğitimini tamamlamadan önce Beyrut’taki Amerikan Üniversitesi’ne gitti. Naim Antaki (ulusal hareketin sembollerinden biri) hukuk bürosunda çalıştı.
Hani, 17 Aralık 1946’da, Fransız Mandası’nın ‘Tahliye Günü’nde Barada Nehri kıyılarından görkemli askeri geçit törenini ve beyaz atları üzerindeki Suriye ordusu süvarilerini izledi. ‘Devrimin’ adamlarından oluşan ekipler, Savunma Bakanı Yusuf el-Azma’nın büyük bir fotoğrafını taşıyordu.
Hani ertesi yıl Şam Üniversitesi Rektörü Sami el-Meydani’nin tavsiyesi ile Kuvvetli’nin hattına dahil oldu. Şükrü el-Kuvvetli, Beyrut Amerikan Üniversitesi’nde öğrendiği İngilizcesini göz önünde bulundurarak Hani’den Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Filistin’i bölme kararına ilişkin gelişmeleri takip etmesini istedi. Tarihçi Masi Moubayed, Abdullah el-Hani’nin vefatı üzerine Facebook aracılığıyla yaptığı açıklamada “Kuvvetli, onu sevdi ve tutmaya karar verdi. Ancak Cumhuriyet Sarayı kadrolarında ona yer bulamadı. Biraz sabırlı olmasını istedi” dedi. Tarihçi, bu dönemin ‘özellikle basın bürosuyla ilgili meselelerde, sarayın işlerini yönetmede ona büyük ölçüde bağımlı hale gelen Kuvvetli ile güçlü bir ilişki doğurduğunu’ söyledi. Hani, beyaz takımını giyer, Merce Meydanı’ndaki sarayın merdivenlerini çıkar ya da ilk akıl hocası ve arkadaşı Devlet Başkanı Kuvvetli’yi selamlamak üzere sarayına giderdi.
Kuvvetli’nin 1949’da devrilmesinden sonra ilk darbenin lideri Hüsnü Zaim’in emriyle cumhurbaşkanlığı sarayı kapatıldı. Abdullah el-Hani işine geri döndü. Daha sonra Edib Çiçekli, Hani’yi cumhuriyetçi rejimde protokol işlerini incelemek ve Charles de Gaulle sarayının öğretilerinden yararlanmak için Fransa’ya, ardından da monarşi sisteminde eğitim almak üzere İngiltere’ye gönderdi.
Yönetici pozisyonundan mezun oldu. Protokol Müdürü yapıldı. Ardından Hani’yi çok seven ve kendisini çalışmaya adadığı için kendisine güvenen’ Haşim el-Attasi’nin vekili oldu. Tarihçilere göre Hani her sabah erkenden el-Muhacirin Mahallesi’ndeki eski Cumhuriyet Sarayı’nın en üst katındaki ofisine giderek Attasi’nin elini öpüyordu.
Kuvvetli’nin 1955’te Devlet Başkanı seçilmesinin ardından Hani, Attasi ile arasındaki makam transferi sürecini organize etti. Abdullah el-Hani, Şükrü el-Kuvvetli’nin Ürdün Kralı Hüseyin bin Talal, Mısır Cumhurbaşkanı Cemal Abdunnasır, Hindistan Başbakanı Cevahirlal Nehru ve BM Genel Sekreteri Dag Hammarskjöld de dahil olmak üzere dünya liderleri ve başkanlarıyla yaptığı toplantılara katıldı. Aynı şekilde Hani, 1958 yılında Suriye-Mısır Birliği müzakerelerinde de yer aldı. Birleşik Arap Cumhuriyeti ilan edildiğinde Dışişleri Bakanlığı kadrosunda görev yaptı.
Dışişleri Bakanlığı’ndaki diplomatik görevleri, UNESCO’da çalıştığı, Hindistan Başbakanı İndira Gandi, Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle ve Yugoslavya Devlet Başkanı Josip Broz Tito gibi bir dizi dünya liderini tanıdığı Brüksel, Londra ve Paris arasında çeşitlilik gösteriyordu.
1967 savaşı sırasında Suriye’nin BM Daimi Temsilciliği heyetine katıldı. Vikipedi sayfasına göre Hani, 1969 yılında Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri olarak atandı.
1960’lı yıllarda Londra’da çalıştığı sıralarda Yusuf Züveyyin’in, (Devlet Başkanı Hafız Esed tarafından tutuklanmadan önce Devlet Başkanı olan) Nureddin el-Attasi’nin talebi üzerine Hani’nin tıp okumaya devam etmesini ve Şam’a dönmemesini önerdiği rivayet ediliyor. Ancak Züveyyin  1963’te iktidara gelen Baas rejimi sırasında geri döndü. Daha sonra da başbakan oldu.
Hani, Hafız Esed’in bir yıllık Düzeltici Hareketi ve 1971 yılında Devlet Başkanlığı’nı devralmasının ardından Dışişleri Bakanı’nın yardımcısı oldu. Esed’in 1974 yılında Şam’da ABD Başkanı Richard Nixon ve 1977 yılında Cenevre’de ABD Başkanı Jimmy Carter ile gerçekleştirildiği toplantılarda yer aldı.
Esed, Ekonomi Bakanlığı’na bağlı bir müdürlük olması sonrasında Turizm Bakanlığı kurulmasını istedi. 1972 yılında Mahmud el-Eyyubi hükümetinin ilk Turizm Bakanı olarak seçildi ve 1976’ya kadar görevde kaldı. 1973’teki ‘Ekim Savaşı’ nedeniyle görev süresi kesintiye uğradı. Şam’da en önemli Batı otellerinin açılışlarına tanık oldu.
1990’da Paris’teki Uluslararası Ticaret Odası’nın Uluslararası Tahkim Kurulu’na dahil olmadan önce, 1980 yılında Uluslararası Adalet Divanı’na seçildi. Aynı şekilde spor alanında Uluslararası Tahkim Konseyi’nin bağımsız bir üyesi olarak görev aldı. 1996 yılında Atlanta şehri de dahil Olimpiyat Oyunları’nda hakemlik yaptı. 1993 yılında Bosna Hersek Federasyonu Anayasa Mahkemesi üyesi oldu. Üyelik, 1999 yılına kadar devam etti. Aynı şekilde Saraybosna için bir anayasa hazırlamakla görevlendirilen ekibin eğitiminde de yer aldı ve savaşın sona ermesinde rol oynadı.
Tarihçi Moubayed, Facebook üzerinde yaptığı açıklamada, Hani’nin son 10 yıldır büyük bir üzüntü ve acıyla Şam semalarına baktığını ve gökyüzünde yükselen silah dumanları seyrettiğini söyledi. Tarihçi ayrıca son Suriye savaşının ‘Hani’nin kalbini ve aklını büyük ölçüde tükettiğini’ vurguladı.



Suudi Veliaht Prensi: Filistin devleti olmadan İsrail ile ilişki kurulamaz

Suudi Veliaht Prensi Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)
Suudi Veliaht Prensi Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)
TT

Suudi Veliaht Prensi: Filistin devleti olmadan İsrail ile ilişki kurulamaz

Suudi Veliaht Prensi Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)
Suudi Veliaht Prensi Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman bin Abdülaziz bugüngünü yaptığı açıklamada, Filistin davasının ülkesinin dikkatinin ön saflarında yer aldığını yineleyerek, Riyad'ın İsrail işgal otoritesinin Filistin halkına karşı işlediği suçları reddettiğini ve güçlü bir şekilde kınadığını vurguladı.

Suudi Arabistan'ın başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik yorulmak bilmeyen çalışmalarını durdurmayacağını ve bu olmadan İsrail'le diplomatik ilişkiler kurmayacağını vurguladı. Filistin devletini uluslararası meşruiyete uygun olarak tanıyan ülkelere teşekkür etti ve diğer ülkeleri de benzer adımlar atmaya çağırdı.

Bu konuşma, İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Selman bin Abdülaziz adına Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yıl çalışmalarını açtığı ve yıllık kraliyet konuşmasını yaptığı sırada gerçekleşti. Konsey Başkanı ve üyeleri, önünde yemin ettikten sonra kendisiyle hatıra fotoğrafı çektirme imkânı buldu.

Prens Muhammed bin Salman şunları söyledi: “Şura Konseyi'nin yeni bir oturumunun eşiğindeyken, gözetim işlevlerinin yanı sıra onaylanan strateji ve planların uygulanmasını sürekli olarak takip etmesinin ve devlet kurumlarının performansının iyileştirilmesindeki rolünün ve düzenlemelerin geliştirilmesi ve modernize edilmesindeki etkin rolünün önemini vurguluyoruz.” “Krallığın 2030 Vizyonu'nun lansmanından bu yana, vatandaş bizim odak noktamız olmuştur, çünkü onun temel direği ve hedefidir ve çeşitli yollardan oluşan kapsamlı şemsiyesi aracılığıyla elde edilen her başarı, vatanın yükselmesi, vatandaşa fayda ve gelecek nesiller için dalgalanma ve değişikliklerden bağışıklıktır.”

Prens Muhammed bin Salman şunları söyledi: “Şura Konseyi'nin yeni bir oturumunun eşiğinde olduğumuz şu günlerde, Konsey'in devlet kurumlarının performansının arttırılmasındaki rolünün, düzenlemelerin geliştirilmesi ve modernize edilmesindeki etkin rolünün yanı sıra, gözetim işlevinin ve onaylanan strateji ve planların uygulanmasını sürekli olarak takip etmesinin önemini vurguluyoruz.
"Başlangıçtan bu yana Krallığın 2030 Vizyonu, temel direği ve hedefi olduğu için vatandaşı düşünüyor. Çeşitli yollardan oluşan kapsamlı bir şemsiye altında elde edilen her başarı, millet için bir moral, vatandaş için bir fayda, gelecek nesiller için ise dalgalanma ve değişimlerde bağışıklık kazandırıyor.

Prens Muhammed bin Salman, Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)Prens Muhammed bin Salman, Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)

“Bugün sizlerle bir araya geldik. Ulusal ve uluslararası düzeyde birçok hedefe ulaşmaktan gurur duyduğumuz bu yolculuğun bazı bölümlerini istikrarlı adımlarla ve sürekli çalışarak kat ettik. Krallık uluslararası göstergelerde ve sıralamalarda ilerledi” diyen Veliaht Prens, ‘dikkatli bir inceleme ve önceliklendirmeye dayalı kapsamlı ve entegre bir yaklaşımla, hedeflerimize ulaşmak için yolculuğa iyimserlik ve güvenle devam ettiğimizi’ vurguladı.

Veliaht Prens, Suudi Arabistan'ın “bu büyük yolculuk sırasında, geçen yıl reel GSYH'ye yüzde 50 ile en yüksek katkısını kaydeden Krallığın petrol dışı faaliyetleri, büyümenin sürdürülebilirliği ve kapsayıcılığının arttırılması ve ekonomik çeşitlendirmede yüksek kaliteye ulaşılması da dahil olmak üzere birçok temel başarı elde ettiğini” belirtti. Veliaht Prens, Kamu Yatırım Fonunun yatırım için itici bir güç olma hedeflerine ulaşmadaki rolünü sürdüreceğine işaret etti.

Suudi Veliaht Prensi, Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yılına ait çalışmaların açılışını yaptı (SPA)
Suudi Veliaht Prensi, Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yılına ait çalışmaların açılışını yaptı (SPA)

“Erkek ve kadın vatandaşlar arasında işsizlik 2017 yılında yüzde 8,12 iken 2024'ün ilk çeyreğinde yüzde 6,7 ile tarihi düşük seviyeye ulaştı. Vatandaşlar için ev sahipliği oranı 2016'da yüzde 47 iken yüzde 63'ün üzerine çıktı” dedi ve ekledi: “Turizm alanında hedeflenen tarihin üzerinde bir başarı elde edildi. 2019 yılında başlatılan Ulusal Turizm Stratejisi, 2030 yılında 100 milyon turist hedefi koymuştu. Bu hedef aşıldı ve 2023 yılında 109 milyon turiste ulaşıldı.”

Prens Muhammed bin Salman, Suudi Arabistan'ın en rekabetçi ülkeler arasında on altıncı sırayı elde ettiğini, doğal kaynakların keşfedilmesiyle Krallığın dünyanın en büyük doğal kaynak depolarından biri haline geldiğini, yenilenebilir enerji alanında ileri bir konuma ulaştığını ve bu alanda bölgesel ve uluslararası alanda en aktif oyunculardan biri haline geldiğini ifade etti.

“Bugün Krallık, başarılarının ve vizyonunun bir sonucu olarak, başta Uluslararası Para Fonu'nun bölgesel merkezinin açılması olmak üzere, küresel merkezler ve büyük şirketler için ilk varış noktalarından biri haline getiren küresel güvene sahiptir. Expo 2030'a ev sahipliği yapmak üzere seçilmesine katkıda bulunan spor, yatırım ve kültür alanlarında çok sayıda uluslararası faaliyet için merkezler ve kültürel iletişim için bir geçittir ve şu anda 2034'teki Dünya Kupası için hazırlanmaktadır.”

Veliaht Prens, erkek ve kadın vatandaşların inovasyon ve bilim alanlarındaki başarılarından gurur duyduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Eğitimin nitelikli olmasına, bilgi ve inovasyonun teşvik edilmesine azami özen gösteriyor, bilimsel mükemmellikten ve yüksek becerilerden yararlanan ve yüksek kalitede eğitim almak için her türlü fırsata sahip nesiller inşa etmek için çalışıyoruz.”

Prens Muhammed bin Salman, Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)

Prens Muhammed bin Salman, Şura Konseyi'nde yıllık kraliyet konuşmasını yapıyor (SPA)

“Modernleşme ve çeşitlenme yolunda ilerledikçe; Dedelerimizin, babalarımızın yolunun bir uzantısı olan, tüm dünyaya damgasını vuran imajımız olan kimliğimizi ve değerlerimizi korumaya büyük önem veriyoruz.”

Ayrıca ülkesinin uluslararası toplumdaki tüm etkin ülkelerle iş birliği yapmaya istekli olduğunu ve insanlığı koruyan ve medeniyet değerlerini muhafaza eden şeyin, ülkeler ve halklar arasında verimli iş birliği, ülkelerin bağımsızlığına ve değerlerine saygı, iyi komşuluk ilkesi, içişlerine karışmama ve çatışmaların çözümünde güce başvurmaktan kaçınma temelinde, daha iyi bir geleceğin ortak arayışı olduğuna inandığını vurguladı.

  Suudi Veliaht Prensi, Başkan ve Şura Konseyi üyeleriyle birlikte hatıra fotoğrafında (SPA)Suudi Veliaht Prensi, Başkan ve Şura Konseyi üyeleriyle birlikte hatıra fotoğrafında (SPA)

Prens Muhammed bin Salman, Suudi Arabistan'ın Yemen, Sudan, Libya ve diğer ülkelerdeki krizlere siyasi çözümler bulmak için çaba sarf ederek ve Rusya-Ukrayna krizi gibi uluslararası krizlerde çözümleri destekleyerek, bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliği güçlendirmeye çalıştığını belirtti.

Şura Meclisi Başkanı Dr. Abdullah el-Şeyh ise İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Salman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens'in sürekli ilgisini ve büyük desteğini takdir ederek, inşa ve kalkınma sürecindeki rolüne inandığını belirtti. Abdullah el-Şeyh “Ülkemizin bu kutlu dönemde tanık olduğu muazzam ve seçkin kalkınma çalışmaları, Allah'ın lütfu ve ardından devletin (Vizyon 2030) kapsamında benimsediği akıllıca politika olmaksızın başarılamazdı” dedi.

Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yılının açılışı (SPA)
Şura Konseyi'nin dokuzuncu oturumunun ilk yılının açılışı (SPA)

Al- Şeyh konuşması sırasında şunları söyledi: “Veliaht Prens tarafından yönetilen vizyon, bugünü yaratmak, geleceği inşa etmek ve bilge liderliği ve sadık halkı ile uzun ve geniş tarihini yaşatmak için çalışarak ülkeyi uluslar arasında hak ettiği yere getirmek için boyutları ve hedefleri bakımından benzersiz, hırsları ve teklifleri bakımından çeşitli bir kalkınma yolu çizdi. Bu da bir dizi başarı ve kazanıma yol açtı.”

“Bunlar arasında dev ve seçkin nitelikli projelerin oluşturulması, bir dizi göstergede sıçrama yapılması ve çeşitli alanlarda uluslararası ödüller alınması yer alıyor.”

Riyad'daki Şura Konseyi genel merkezinde bulunan dinleyicilerden bir kısmı (SPA)Riyad'daki Şura Konseyi genel merkezinde bulunan dinleyicilerden bir kısmı (SPA)

Krallığın çeşitli uluslararası toplantılara, zirvelere, konferanslara, forumlara ve turnuvalara ev sahipliği yapmasının, statüsünü ve liderliğini teyit ettiğini ve Suudi liderliğinin iki Kutsal Camiye en üst düzeyde özen gösterme, teknolojiden yararlanma, onları ziyaret edenler için hizmetler geliştirme gibi konulara olan ilgisini gösterdiğini belirtti.

Al-Şeyh, Konsey'in geçtiğimiz yıl aldığı kararları da özetledi: 58'i kanun ve yönetmelik taslakları, 240'ı uluslararası antlaşma ve anlaşmalar, 194'ü de devlet kurumlarının raporlarıyla ilgili olmak üzere çeşitli konularda 493 karar alındığını belirtti.

 Şura Konseyi üyeleri dokuzuncu oturumun birinci yılı çalışmalarının açılışında  (SPA)Şura Konseyi üyeleri dokuzuncu oturumun birinci yılı çalışmalarının açılışında  (SPA)