ABD’nin CAATSA yasası kapsamında Türkiye’ye uygulayabileceği yaptırımlar neler?

Fotoğraf (AFP)
Fotoğraf (AFP)
TT

ABD’nin CAATSA yasası kapsamında Türkiye’ye uygulayabileceği yaptırımlar neler?

Fotoğraf (AFP)
Fotoğraf (AFP)

ABD, diğer ülkeleri Rusya’dan askeri teçhizat satın almaktan caydırmayı amaçlayan yasalar uyarınca, Rus S-400 hava savunma sistemini satın alması nedeniyle Türkiye’ye yaptırımlar uygulama yönünde ilerliyor.
Reuters’a göre Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası (NDAA) çerçevesinde ABD Başkanı’nın, ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası’nda (CAATSA) yer alan 12 yaptırımdan 5’ini seçmesi gerekiyor.
Orta veya ağır olarak nitelendirilen, bireyler veya kurumları hedef alabilecek söz konusu yaptırımlar şunlar;
1-ABD ithalat-ihracat bankası Eximbank’ın, yaptırım uygulanan kişiye ülkeden mal ve hizmet ithal etmesiyle ilişkili sigorta, garanti edinimi ve kredi uzatımı konularında onay vermemesi kararlaştırılabilir.
2-Yaptırım uygulanan kişiye ABD’den herhangi bir dayanıklı mal veya teknoloji ithal etmesine izin verecek lisans veya yetki belgesi verilmeyebilir.
3-ABD’deki finans kurumları yaptırım uygulanan kişiye 10 milyon doların üstünde kredi vermeyebilir.
4-Dünya Bankası (WB) ve Uluslararası Para Fonu (IMF) dahil olmak üzere uluslararası finans kuruluşlarının yaptırım uygulanacak kişiye kredi vermemesi mümkün olabilir.
5-Hedef alınan finans kurumuysa, bu kurumun ABD piyasasındaki işlemlerinin kısıtlanması ve ABD devlet tahvillerine erişimi engellenebilir.
6-Yaptırım uygulanan kişiden mal ve hizmet tedariğinin durdurulmasına karar verilebilir.
7-Yaptırım uygulanan kişinin herhangi bir döviz alım-satım işlemi yapması engellenebilir.
8-Yaptırım uygulanacak kişinin faydasına olacak şekilde ödeme veya kredi aktarımı yapılması önlenebilir.
9- Yaptırım uygulanan kişinin ABD’de mülk edinmesi ve mülkle ilgili her türlü işlemi yapması engellenebilir.
10- ABD’li kişi veya kurumun yaptırım uygulanan tarafa yatırım yapması veya her türlü tahvil ürünü almasına izin verilmeyebilir.
11- Yaptırımlarla hedeflenen kuruluş veya kişi ile ilgili şirketlerin çalışanlarına seyahat vizesi verilmeyebilir.
12-Yaptırım uygulanan tarafın yöneticileri ve yetkililerine bahsedilen yaptırımlar uygulanabilir.



İran'ın füzeleri yakında tükenecek mi?

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
TT

İran'ın füzeleri yakında tükenecek mi?

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)

İsrail Başbakanlık Ofisi'ne göre İran genişlettiği hava saldırılarına karşılık olarak, İsrail'e yüzlerce roket fırlattı. Cuma gününden bu yana devam eden saldırılar sonucu 24 İsrailli öldü.

Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW), İran'ın saldırılarının hızının şimdilik yavaşladığını belirterek, İran'ın yakında füzelerinin tükenebileceğine dair şüpheleri arttırdı.

Şarku’l Avsat’ın Fortune dergisinden aktardığı habere göre ISW dün yayınladığı raporda, İran'ın ‘beklenenden daha az sayıda ve azalan bir oranda füze fırlattığını’ bildirdi. ISW bunu, İsrail'in İran'ın füze stokunu hedef almasına bağladı.

Raporda, “İsrail saldırısının başladığı 12 Haziran'dan bu yana İran'ın İsrail'i hedef alan füze saldırılarının sıklığı azaldı, bu da İsrail saldırılarının İran'ın İsrail'e füze atma hızını etkilediğini gösteriyor” değerlendirmesinde bulunuldu.

ISW'nin tahminlerine göre İran cuma ve cumartesi günleri 100-200 füze kullanarak altı saldırı dalgası başlattı. Ancak cumartesi gününden sonra İran her biri 35-40 füzelik sadece iki saldırı dalgası gerçekleştirdi.

Geçtiğimiz cumartesi günü, Tahran'ın İsrail'e bin balistik füze fırlatmayı planladığına dair çeşitli haberler geldi.

ISW'nin raporunda, “İran, İsrail'e verdiği karşılıkta başlangıçta planladığından çok daha az mühimmat kullandı. Bunun nedeni muhtemelen İsrail ordusunun İran'ın İsrail'e karşılık vermek için kullanmayı planladığı roketatarları ve siloları imha etmesi ve hasar vermesiydi” ifadeleri yer aldı.

Mevcut çatışma başlamadan önce ABD ve İsrail'in tahminlerine göre İran'ın füze stoku 2 bin civarındaydı. Ancak ISW'ye göre bunların hepsi İsrail'e ulaşacak kadar menzile sahip değil.

Fortune dergisine göre şayet ISW'nin verdiği rakamlar doğruysa, İran'ın İsrail'e yönelik mevcut füze atışları uzun sürmeyebilir. Bu da Tahran'ı füze atmadan karşılık vermenin yollarını aramaya zorlayabilir.

İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi İsmail Kosari cumartesi günü yaptığı açıklamada, ülkesinin, küresel petrol tüketiminin yüzde 21'ine eşdeğer bir miktarın, yani günde yaklaşık 21 milyon varilin geçtiği stratejik Hürmüz Boğazı'nı kapatmayı ciddi olarak değerlendirdiğini söyledi.

İran füzeleri bugün şafaktan önce Tel Aviv ve İsrail'in liman kenti Hayfa'yı vurarak en az sekiz kişinin ölümüne ve çok sayıda evin yıkılmasına neden oldu.

İran bombardımanı, Tel Aviv'in yoğun nüfuslu mahallesindeki birkaç apartmanı yerle bir etti ve şehirdeki ABD Büyükelçiliği’ne sadece birkaç yüz metre mesafedeki otel ve evlerin camlarını kırdı. ABD Büyükelçisi binada küçük çaplı hasar meydana geldiğini, ancak personelden yaralanan olmadığını bildirdi.

İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), son saldırıda İsrail'in çok katmanlı savunma sistemlerinin birbirini hedef almasını sağlayan ve İran'ın birçok hedefi başarıyla vurmasına olanak tanıyan yeni bir teknik kullanıldığını söyledi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.

DMO tarafından yapılan açıklamada, “ABD ve Batılı güçlerin kapsamlı desteğine ve İsrail'in en son savunma teknolojilerine sahip olmasına rağmen, bu operasyonda kullanılan girişimler ve yetenekler, füzelerin işgal altında bulunan topraklardaki hedefleri başarıyla vurmasına yol açtı” denildi.

İsrail ordusu saldırılarla ilgili yorum talebine henüz yanıt vermedi. İsrail'den önleyici füzelerin birbirlerini vurduğuna dair herhangi bir haber gelmedi.

İsrailli yetkililer defalarca Demir Kubbe savunma sisteminin yüzde 100 aşılmaz olmadığını söyledi ve önümüzdeki zor günler konusunda uyarıda bulundu.

Diğer yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Tahran'ın kibirli diktatörü, İsrail'in sivil cephesini hedef alan ve İsrail ordusunun, kendi kabiliyetlerini yok eden saldırılarını sürdürmesini engellemek isteyen korkak bir katil haline geldi. Tahran halkı yakında bunun bedelini ödeyecek.”

İran Sağlık Bakanlığı Sözcüsü, İran'daki ölü sayısının en az 224'e ulaştığını ve bunların yüzde 90'ının sivil olduğunu açıkladı.