Koronavirüs aşısı olduktan sonra maske takmayı bırakabilir miyiz?

Pfizer logosu önünde yürüyen maskeli bir kadın (AFP)
Pfizer logosu önünde yürüyen maskeli bir kadın (AFP)
TT

Koronavirüs aşısı olduktan sonra maske takmayı bırakabilir miyiz?

Pfizer logosu önünde yürüyen maskeli bir kadın (AFP)
Pfizer logosu önünde yürüyen maskeli bir kadın (AFP)

Uzmanlar, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı geliştirilen herhangi bir aşıyı olduktan sonra bile bazı nedenlerden dolayı maske takmaya ve sosyal mesafeye dikkat etmeye devam etmemiz gerektiği konusunda uyarıyor.
ABC News’e göre koronavirüse karşı geliştirilen aşıların iki doz alınması gerekiyor.
Pfizer’in aşısında ikinci dozu ilk dozdan üç hafta sonra, Moderna’nın aşısında ise dört hafta sonra olmak gerekiyor. Genel olarak da aşıların etkisi hemen görülmüyor.
İnsanların ilk dozdan sonraki iki hafta içinde belirli bir düzeyde korumaya sahip olması beklense de, ikinci dozdan iki hafta sonrasına kadar tam koruma sağlanamayabilir.
Ayrıca Pfizer ve Moderna aşılarının insanları enfeksiyondan tamamen mi, yoksa sadece semptomlardan mı koruyacağı henüz bilinmiyor.
Washington Üniversitesi’nde aşı uzmanı olan Deborah Fuller, “Bu, aşılanmış kişilerin çok düşük bir oranda da olsa hala virüsü kapabilecekleri anlamına gelir” dedi.
Aşı kaynakları artmaya başladığında bile insanlara yüz milyonlarca aşı yapılmasının aylar alması bekleniyor.
Fuller, ayrıca aşı testinin çocuklarda daha yeni başladığını ve çalışma verileri onlar için güvenli ve etkili olduklarını gösterene kadar aşı olamayacaklarını da belirtti.
ABD Kovid-19 Aşı Programı Başkanı Moncef Slaoui, Pfizer ve Moderna aşılarının etkinliğine dayanarak, ülkenin Mayıs ayı başlarında sürü bağışıklığına ulaşabileceğini tahmin ediyor.
 



Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
TT

Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)

Yeni araştırmaya göre, haftada iki tavuk göğsü filetosundan daha azına denk gelen et tüketimi gezegen için sürdürülebilir kabul edilebiliyor.

Hayvancılığın küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 15'inden sorumlu olduğu tahmin edildiğinden, araştırmacılar yıllardır protein ihtiyacını karşılamak için et tüketiminin azaltılıp baklagil alımının artırılması çağrısında bulunuyor.

İnsanları, etin haftada bir kereden daha az yendiği bitki temelli "fleksitaryen" bir diyet benimsemeye çağırıyorlar.

Ancak haftada tam olarak ne kadar et tüketilmesinin tavsiye edildiği belirsizliğini koruyor. Danimarka Teknik Üniversitesi'nden sürdürülebilir kalkınma uzmanı Caroline Gebara, "Artık çoğu kişi hem çevrenin korunması hem de sağlıkla ilgili nedenlerle daha az et yememiz gerektiğinin farkında. Ancak 'daha az'ın ne kadar olduğunu ve büyük resimde gerçekten fark yaratıp yaratmadığını anlamak zor" diyor

Nature Food adlı akademik dergide yayımlanan bu son çalışma, bu miktarı haftada yaklaşık 255 gram olarak belirledi.

Dr. Gebara, "Süpermarketteyken gözünüzde canlandırabileceğiniz ve düşünebileceğiniz somut bir rakam hesapladık, haftada 255 gram kümes hayvanı veya domuz eti" dedi.

Bu, yaklaşık iki tavuk göğsü filetosuna eşdeğer ve bir kişinin gezegene zarar vermeden haftada tüketebileceği et sınırı.

Bu rakam sadece kümes hayvanları ve domuz eti için geçerli. Çalışma, "mütevazı bir sığır eti tüketiminin" bile gezegenin kaldırabileceği sınırı aştığı uyarısını yapıyor.

Dr. Gebara, "Hesaplamalarımız, bir kişinin diyetindeki mütevazı miktarda kırmızı etin bile, çalışmada incelediğimiz çevresel faktörlere dayanarak gezegenin kaynakları yeniden üretebileceği miktarla uyumsuz olduğunu gösteriyor" dedi.

Ancak et içeren diyetler de dahil hem sağlıklı hem de sürdürülebilir olan pek çok başka beslenme şekli var.

Çalışma, sürdürülebilir gıda tercihlerini desteklemek için daha iyi siyasi rehberlik ve kamusal çerçeveler oluşturulması çağrısında bulunuyor.

Araştırma, karbondioksit emisyonları, su ve arazi kullanımı gibi çevresel faktörlerin yanı sıra farklı diyetlerin sağlık üzerindeki etkilerini de göz önünde bulunduruyor.

11 çeşit diyetin 100 binden fazla varyasyonunun incelendiği çalışmada, bunların çevre ve sağlık üzerindeki etkileri hesaplandı. Orta düzeyde kırmızı et tüketiminin bile gezegenin sürdürülebilirlik sınırlarını aştığı sonucuna varıldı.

Öte yandan, pesketaryen, vejetaryen ya da vegan bir diyetin, gezegenin destekleyebileceği sınırlar içinde olma ihtimalinin çok daha yüksek olduğu belirtiliyor.

Süt ürünleri veya yumurta ilaveli vejetaryenlik gibi karışık diyetler de sürdürülebilir olabilir. Dr. Gebara, "Örneğin hesaplamalarımız, sizin için önemliyse, peynir yemenin ve aynı zamanda sağlıklı ve iklim dostu bir diyet benimsemenin mümkün olduğunu gösteriyor" dedi.

Aynı durum yumurta, balık ve beyaz et için de geçerli ancak tabii ki diyetinizin geri kalanının nispeten sağlıklı ve sürdürülebilir olması gerek. Fakat ya hep ya hiç olmak zorunda değil.

Independent Türkçe