İsrail hükümeti yasa dışı 70 yerleşim birimini yasallaştırıyor

Filistin Dışişleri Bakanlığı, Güvenlik Konseyi'ni sorumluluklarını üstlenmeye çağırıyor

İşgal altındaki Batı Şeria'da kendi köyü yakınlarına inşa edilen bir yerleşim alanını izleyen bir Filistinli (AFP)
İşgal altındaki Batı Şeria'da kendi köyü yakınlarına inşa edilen bir yerleşim alanını izleyen bir Filistinli (AFP)
TT

İsrail hükümeti yasa dışı 70 yerleşim birimini yasallaştırıyor

İşgal altındaki Batı Şeria'da kendi köyü yakınlarına inşa edilen bir yerleşim alanını izleyen bir Filistinli (AFP)
İşgal altındaki Batı Şeria'da kendi köyü yakınlarına inşa edilen bir yerleşim alanını izleyen bir Filistinli (AFP)

İsrail hükümeti Yerleşim Birimleri Bakanlığı, dün, Batı Şeria'daki 70 gayriresmi yerleşim birimini resmi hale getirilip Batı Şeria işgalinin ardından 1967’den bu yana inşa edilen 132 yerleşim birimine ekleneceği planın ayrıntılarını açıkladı.
Bir hükümet kararı olmaksızın radikaller tarafından inşa edilen rastgele yerleşim yerleri sayılan yerleşim birimleri, İsrail ordusu tarafından korunuyor. Hükümet ise bu birimlere elektrik, su, eğitim ve diğer temel hizmetleri ulaştırıyor. Bugün, her birinde düzinelerce aile ve yaklaşık 10 bin yerleşimcinin yaşadığı, 46'sı büyük olmak üzere 130 yerleşim birimi mevcut. Binyamin Netanyahu hükümeti, Netanyahu'nun Başkan Donald Trump yönetiminin onayıyla belirlediği ilke mucibince, bunların 70'ini resmi ve tanınmış yerleşim yerleri haline getirmeye çalışıyor. Yeni planda bunlardan 46 tanesinin yasallaştırılacağından bahsediliyor.
Likud Partisi’nden İsrail Yerleşim Birimleri Bakanı Tzachi Hanegbi, iki hafta önce, 46 yerleşim biriminin resmi hale getirilmesi yönünde Mavi-Beyaz (Kahol Lavan) Partisi’nden Stratejik İşler Bakanı Michael Biton ile bir anlaşmaya vardığını bildirdi. Ancak verilecek olan onayın dün kabine oturumunda ertelendiği belirtildi. Savunma Bakanı Benny Gantz ise partisel nedenler dolayısıyla planı engellemekle suçlandı. Halbuki planın onay için hazır olduğu, mühendislik aşamasına geçmek için 10 milyon dolara değerinde bütçe ayrıldığı belirtildi. Bu plan, İsrail Ulaştırma Bakanlığı tarafından yolların yerleşim alanları için döşenmesi ve genişletilmesi yönünde onaylanan birçok projeyle tutarlılık teşkil ediyor. Böylece 1967 Yeşil Hat sınırlarındaki İsrail şehirleri ile yerleşim yerleri arasındaki hareketlilik kolaylaştırılıyor.  
İsrail yerleşimciliği, Kudüs’ü Batı Şeria'daki 70 bin dönümlük arazi ile birlikte ilhak etme kararını takiben işgalin ilk aylarında Doğu Kudüs’te başlamıştı. Nitekim Kudüs'te her biri bağımsız yerleşim birimine dönüşen 11 yerleşim mahallesi kuruldu. Yerleşimcilik, 90’lı yıllarda el-Halil şehrine de sıçradı ve burada da resmi bir yerleşim birimi inşa edildi. 1970'lerin başlarından bu yana, Batı Şeria'da kapsamlı bir yerleşim süreci başladı; 132 resmi yerleşim birimi kuruldu. Bunların yüzde 77’si, esas olarak Batı Şeria sınırlarına dağılmış yerleşim bloklarında; yüzde 23’ü ise Batı Şeria'da Filistin kasabaları yakınlarında kuruldu. Gazze Şeridi'nde kurulan 16 diğer yerleşim yeri ve Batı Şeria'nın kuzeyindeki 4 yerleşim yeri ise 2005’te o dönemin Başbakanı Ariel Şaron’un ayrılma planı kapsamında dağıtılmıştı. İsrail’in elindeki resmi istatistikler, söz konusu yerleşim birimlerinde yaklaşık 620 bin yerleşimcinin yaşadığını, bunlardan 413 bin 400’ünün Batı Şeria’da, 209 bin 270’inin ise Kudüs belediyesi kapsamına eklenen Batı Şeria arazilerinde olduğunu gösteriyor. Yaklaşık 30 bin yerleşimci ise Eski Şehir sınırları içerisinde bulunuyor.
Yerleşim yerleri imarı bugün Batı Şeria topraklarının yüzde 1,5’uğuna tekabül ediyor. Ancak Batı Şeria'nın yaklaşık yüzde 10'unu teşkil eden 538 bin 127 dönümlük toprakları kendi belediyesi idaresi altında bulunduran hükümet, yerleşim birimleri bölge meclisleri tarafından yönetilen 1 milyon 650 bin 376 dönümlük ek arazi rezervini de elinde tutuyor. Amran bölgesine veya yerleşim yerlerinden herhangi birine dahil olmayan geniş ve ıssız araziler de söz konusu dönüm içerisinde bulunuyor. Yerleşim yerlerinin doğrudan kontrolü altındaki arazi alanı, Batı Şeria'nın yaklaşık yüzde 40'ını; C Bölgesi’nin ise yüzde 63’ünü teşkil ediyor.
Diğer yandan, Filistin Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı, İsrail’in Filistin Devleti topraklarına yönelik yerleşimciliği genişletme ve derinleştirmeyi amaçlayan yayılmacı ve sömürgeci planlarını, aynı zamanda yerleşimcilerin Filistin vatandaşlarına yönelik saldırılarını ve kışkırtıcı davranışlarını kınadı.
İsrail ve sömürgeci politikaları tarafını tutan Trump yönetiminin yaşadığı geçiş dönemi ışığında sömürgeci adımların artışını son derece tehlikeli bulduğunu söyleyen bakanlık, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni bu suçlara karşı siyasi, hukuki ve ahlaki sorumluluklarını üstlenmeye, başta 2334 sayılı karar olmak üzere uluslararası meşruiyet kararlarını uygulamaya, İsrail’i uluslararası hukuka yönelik ağır ihlalleri sebebiyle hesaba çekip cezalandırmaya çağırdı.



Trump’ın ekibi içinde ideolojilerdeki farklılıklar bölünmeye neden oluyor

Trump yönetiminin üyeleri Beyaz Saray'da bir araya geldi, 30 Nisan 2025 (Reuters)
Trump yönetiminin üyeleri Beyaz Saray'da bir araya geldi, 30 Nisan 2025 (Reuters)
TT

Trump’ın ekibi içinde ideolojilerdeki farklılıklar bölünmeye neden oluyor

Trump yönetiminin üyeleri Beyaz Saray'da bir araya geldi, 30 Nisan 2025 (Reuters)
Trump yönetiminin üyeleri Beyaz Saray'da bir araya geldi, 30 Nisan 2025 (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın ikinci dönemindeki ekibinde yer alan isimler, ilk başkanlık döneminde seçtiği isimlerden daha uyumlu görünüyor.

Trump, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz gibi geleneksel Cumhuriyetçi simalardan Ortadoğu temsilcisi Steve Witkoff, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Başkan Yardımcısı J.D. Vance gibi ‘Amerika’yı Yeniden Harika Yap’ (Make America Great Again/MAGA) hareketinden yüzlere kadar, bu kez ekibini ilk döneminde rahatsızlık yaratan skandallar, sızıntılar, kovulmalar ve ayrılmalar gibi olaylardan kaçınmak için dikkatle seçti.

Ancak bu temkinlilik, özellikle hassas konuların ele alınışındaki radikal anlaşmazlıklardan kaynaklanan rahatsızlıkları engelleyemedi. İlk kurban, kısa süre önce görevinden alınan Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz oldu. Rubio, Waltz’ın sorumluluklarını geçici olarak devralarak New York Times (NYT) gazetesinin ifadesiyle ‘Her Şeyin Bakanı’ oldu.

Şarku’l Avsat gazetesi ve Al Sharq (eş-Şark) televizyon kanalı işbirliğiyle hazırlanan Washington Report adlı programda Trump’ın ekibindeki ideolojik bölünmelerin yurtiçi ve yurtdışındaki hassas konuları nasıl etkilediği, Waltz'ın kovulmasının etkileri, Rubio'nun artan sorumlulukları ve Witkoff'un artan nüfuzu ele alındı.

Waltz görevden mi alındı terfi mi etti?

‘Sinyal’ adlı mesajlaşama uygulamasındaki mesajların sızdırılmasıyla patlak veren skandal, bir tartışma fırtınası yaratırken Trump’ın ekibinin farklı bir kriz yönetimi tarzını da ortaya koydu. Bu olay Waltz'un Ulusal Güvenlik Danışmanlığı kariyerinin sonunun başlangıcı olsa da, bazı haberlere göre İran gibi diğer meseleler Waltz'un görevden alınması ve ABD'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi olarak aday gösterilmesi kararının alınmasında kilit rol oynadı.

ascdfvgrth
Trump’ın ikinci dönemindeki yönetiminin ilk kurbanı Mike Waltz oldu (AFP)

Trump yönetimi, bu hamlenin Waltz için bir terfi olduğunu savunurken, aralarında The Cohen Group'un kıdemli danışmanı, eski Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Biden'ın Libya Büyükelçiliğine aday gösterdiği Jennifer Gavito'nun da bulunduğu bazı isimler, bu görüşe katılmıyor. Waltz'un çeşitli hükümet birimleri arasında dış politikayı koordine eden üst düzey bir pozisyondan Trump yönetiminin sürekli olarak küçümsemeye çalıştığı uluslararası bir kuruluş olan BM’de temsilcilik pozisyonuna getirildiğini belirten Gavito, buna karşın “Başkan, yönetiminde artık istemediği kişileri kovmaktan çekinmedi. Dolayısıyla Waltz'un başka bir pozisyona getirilmesi, yönetimin kendisine halen bir tür güven duyduğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyetçi Ulusal Komite'nin eski İletişim Direktörü ve Temsilciler Meclisi eski Cumhuriyetçi Çoğunluk Lideri'nin İletişim Direktör Yardımcısı Douglas Hay, Waltz'ın kovulmasının zamanlamasının şaşırtıcı olduğunu belirtti.

Hay, şunları söyledi:

Trump başkanlığının ilk 100 gününde ekibinde herhangi bir değişiklik yapmak istemedi çünkü medyaya ya da Demokratlara koz vermek istemiyordu. Bu yüzden 101’inci güne kadar bekledi ve ardından Mike Waltz'ı başka bir göreve getirdi.

Ancak Hay, Waltz'ın başına gelenlerin Signal'deki konuşmalara katılan ekibinin geri kalanı için bir uyarı niteliğinde olabileceğinin altını çizdi.

fgtrhy
Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Waltz Fransa Cumhurbaşkanı'nın Beyaz Saray ziyareti sırasında, 24 Şubat 2025 (AFP)

ABD'nin eski Honduras Büyükelçisi, George W. Bush döneminde Ulusal Güvenlik Konseyi'nin eski yetkilisi ve Trump döneminde ABD'nin Afganistan'daki misyonunun eski direktörü olan Hugo Lawrence ise Waltz'ın görevden alınmasında politika görüşlerindeki farklılığın önemli bir rol oynadığını düşünüyor. Waltz'un İran konusunda şahin bir Cumhuriyetçi olarak bilindiğini ve Trump'ın diplomasiyi öne çıkardığı bir dönemde Tahran'a karşı askeri harekatla ilgili fikirler öne sürmeye çalıştığını belirten Lawrence, ayrıca Waltz'ın güvenilirliğini sarsan Signal skandalının MAGA hareketi içindeki siyasi rakiplerini ortaya çıkardığını da sözlerine ekledi. Lawrence, Waltz'ın ABD’nin BM Daimi Temsilcisi olarak aday gösterilip tamamen görevden alınmamasıyla ilgili olarak bunun Waltz'ın kendi eyaleti Florida'da sahip olduğu nüfuzdan kaynaklandığını öne sürdü.

Trump'ın buradaki tabanını kızdırmak istemediğini düşünen Lawrence, “Bu terfi sadece ismen oldu. Bu gerçek bir terfi değil, bir uzlaşma” ifadelerini kullandı.

Rubio ve dört görev

Waltz'un görevden alınmasıyla birlikte Dışişleri Bakanı Marco Rubio, aralarında ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) Yöneticiliği ve Ulusal Güvenlik Danışmanlığının da bulunduğu Dışişleri Bakanlığı’ndaki dört görevi geçici olarak devraldı. Birçok kişi, bu durumun Rubio'nun performansını etkileyeceğini söylüyor. Gavito, Henry Kissinger'ın uzun süre Dışişleri Bakanı ve Ulusal Güvenlik Danışmanı görevlerini yürüttüğünü belirtirken, Rubio'nun Waltz'un görevini geçici olarak devralmasının Trump'ın ‘Ulusal Güvenlik Konseyi'nin rolünü önemli ölçüde azaltmaya çalıştığının’ bir göstergesi olduğu yorumunda bulundu. Gavito, “Ulusal Güvenlik Konseyi'nin politika koordinasyon rolünün çöktüğünü görüyoruz” diye ekledi.

u7ı8o9
Rubio, Witkoff'un Beyaz Saray'daki yemin töreni sırasında, 6 Mayıs 2025 (Reuters)

Gavito’ya göre bu durum, Trump'ın dış politika yürütme tarzından ve birçok görev verdiği Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff da dahil olmak üzere ‘ABD dış politikasını onun vizyonu doğrultusunda uygulayan’ birkaç kişiye güvenme eğiliminden kaynaklanıyor.

zxsc
Witkoff ve Trump Beyaz Saray'da tokalaşırken, 6 Mayıs 2025 (AP)

Hay ise Rubio'nun ABD Senatosu'ndaki Cumhuriyetçilerin ve Demokratların güvenine sahip olduğunu hatırlatarak Trump yönetiminde oybirliğiyle onaylanan tek aday olduğunu ve bunun ‘ileriye dönük Trump yönetimi için çok önemli olduğunu’ belirtiyor. Witkoff ya da onaylanan diğer adaylar için durumun aynı olmadığını ifade eden Hay, “Rubio, Demokratların Senato desteğine ihtiyaç duyulan dış politika konularında ilerleme için gerekli güvenilirliğe sahipken diğerleri için bu güvenilirlik söz konusu değil” yorumunda bulundu.

Lawrence ise kesin ifadelerle şunları söyledi:

Bu yüzyılın diplomasisinde bir kişinin hem dışişleri bakanlığı hem de ulusal güvenlik danışmanlığı görevlerini üstlenmesi mümkün değil. Waltz'dan boşalan koltuk başka biri tarafından doldurulabilir.

Trump'ın dosyaları yönetme konusunda kendine has bir tarzı olduğunu kabul eden Lawrence, bunun bir ulusal güvenlik danışmanı olmayan eski Başkan Harry Truman'dan Henry Kissinger ile Beyaz Saray'dan işleri yürütmek isteyen Richard Nixon'a kadar diğer başkanlar için de geçerli olduğunu belirterek, “Trump'ın durumunda, başkanın kiminle rahat ettiğiyle ilgili benzersiz bir liderlik tarzı var. Anlaşmalar yapıyor ve bunun Ortadoğu’dan Ukrayna’ya kadar dış politika dosyalarını Witkoff'a teslim etmesine de yansımasını istiyor” dedi.

Witkoff ve birikmiş görevler

Öte yandan Witkoff'a özellikle Ortadoğu temsilciliğinin verilmesiyle ilgili uyaran Gavito, bu tür müzakerelerde yer alan bir kişinin bu karmaşık bölge hakkında daha derin bir bilgi birikimine sahip olması gerektiğini söyledi. Deneyim ve anlaşma yönetiminin önemli olduğunu, ancak hassas ayrıntıları gerçekten anlayan bir ekibe sahip olmanın da aynı önemde olduğunu vurgulayan Gavito, İran ile müzakereleri örnek vererek, ABD ekibinin aksine İran müzakere ekibinin ABD ile ilişkiler konusunda onlarca yıllık deneyime sahip olduğunu belirtti. Gavito, “Müzakere masasında ABD heyetinde gerçek uzmanlar olmadan, ABD'nin en iyi anlaşmayı elde edemeyeceği bir duruma düşeceğinden korkuyorum” diye ekledi.

vfdgthy
Witkoff Moskova'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştü, 25 Nisan 2025 (AP)

Gavito’nun yaklaşımına katılan ve İran ya da Ukrayna'da başarılı müzakerelerin dışişleri ve savunma bakanlıkları ile istihbarat teşkilatlarının koordinasyonunu gerektireceğini vurgulayan Lawrence, “Witkoff başarı şansı elde etmek istiyorsa, başta Dışişleri Bakanı olmak üzere tüm kurumlarla yakın iş birliği içinde çalışmalı” yorumunda bulundu.

ABD’de 2016 yılında yapılan seçimlerde Rubio ile Trump arasındaki oldukça gergin olan ilişkiyi ve dış politika konularındaki radikal farklı görüşlerini hatırlatan Lawrence, “Rubio, Trump ile ilişkilerini onarmak için çok zaman harcadı ve dış politika yönelimini ‘Önce Amerika’ gündemine daha yakın olacak şekilde kökten değiştirdi. Siyasi olarak çok hırslı ve gelecekte başkanlığa aday olmayı planladığı aşikar. Bu yüzden Başkan’ı memnun etmek için çaba gösterecektir” dedi.

xcsdvfgthy
Witkoff, Beyaz Saray'da Rubio karşısında yemin ederken, 6 Mayıs 2025 (AP)

Öte yandan başkanlık yarışı sırasında rakipler arasında gerginlik yaşanmasının son derece normal olduğunu düşünen Hay, Barack Obama ve Hillary Clinton, George H. Bush ve Ronald Reagan arasındaki sürtüşmeleri hatırlatarak Trump'ın Rubio ile yakın çalışmasının ‘şaşırtıcı olmadığını’ söyledi. Ancak özellikle Trump Küba'ya açılmaya karar verirse, Rubio ile Latin Amerika konularında anlaşmazlık yaşayabileceğini düşünen Hay, “Tüm kariyerini Küba'dan kaçmak ve komünizmle mücadele üzerine kuran Marco Rubio böyle bir durumda ne yapacak?” diye sordu.

Geleneksel Cumhuriyetçiler ve MAGA destekçileri arasındaki farklı ideolojiler nedeniyle Trump ve Rubio arasında zaman içinde başka sorunlar yaşanabileceğini düşünen Lawrence, “Trump'ın liderlik tarzının kaosa, sürprizlere ve herkesi diken üstünde tutmaya dayanıyor” şeklinde konuştu.

Lawrence, son olarak şunları söyledi:

Marco Rubio'nun önümüzdeki üç yıl boyunca görevde kalıp kalamayacağını göreceğiz. Çünkü Başkan Trump ile çalışmak kolay değil.