SOHR: Halep'e hırsızlık, yağma ve insani kriz hakim

Halep'te yaşanan krizlerden dolayı bir çok dükkan kapandı (Arşiv_AFP)
Halep'te yaşanan krizlerden dolayı bir çok dükkan kapandı (Arşiv_AFP)
TT

SOHR: Halep'e hırsızlık, yağma ve insani kriz hakim

Halep'te yaşanan krizlerden dolayı bir çok dükkan kapandı (Arşiv_AFP)
Halep'te yaşanan krizlerden dolayı bir çok dükkan kapandı (Arşiv_AFP)

Suriye’de Esed güçlerinin Halep şehrini yeniden ele geçirmesinden dört yıl sonra, sivil toplum örgütlerinin kentin doğu mahallelerinde yaşanan insan hakları ihlalleri konusunda uyarıları arttı. 2016’da rejim güçleri ve Rusya tarafından atılan binlerce "varil bombası" ve gerçekleştirilen hava saldırıları sonucu bir çok bina yıkılmış, çok sayıda sivil katledilmişti. Rejimin 2016 sonunda şehri ele geçirmesinden bu yana elektrik kesintileri ve güvenlik boşluğu şehirde kaosun derinleşmesinde önemli unsur olarak gün yüzüne çıktı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Suriye rejiminin Halep'in doğu mahallelerinin kontrolünü, tüm Halep şehrini, yeniden ele geçirmesinin üzerinden dört yıl geçti. Rejimin 21 Aralık 2016'da Halep’i bütünüyle kontrol altına alması Rusya-İran-Türkiye zirvesinin etkisiyle gerçekleşti. Rejim güçleri ve rejime bağlı milisler tarafından uygulanan boğucu ve barbarca kuşatma neticesinde Halep’in doğu mahallelerinde yaşayan 7 bin savaşçı ve 20 bin sivil yerlerinden edildi.”
SOHR’dan yapılan açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı: “Siviller kademeli olarak Halep'in doğu mahallelerine geri döndüler ve savaşın tozlu havasını mahallelerinden kaldırıp bölgeyi yeniden canlandırdılar. Ancak söz konusu mahallelerdeki yıkım sahneleri, rejimin askeri kanadı tarafından Suriye halkına karşı sistematik olarak yürütülen yok etme, öldürme ve yerinden etme suçlarına tanık olmaya yetiyor. Hava ve kara bombardımanları şeklinde gerçekleşen askeri operasyonlar nedeniyle tahrip edilen binaların birçoğu içerisinde yaşamak için elverişli değil. Ancak geçim kaynakları daralan, yerinden edilen ve seyahat etmekten perişan bir hale gelen halkın büyük bir kısmı bu binalarda yaşamaya mecbur kaldı. 31'i geçtiğimiz 2019 yılında olmak üzere, düzinelerce Haleplinin hasarlı binaların yıkılması sonucu hayatını kaybettiği ve yaralandığı belgelendi. Geçtiğimiz yılın sonunda Maadi mahallesinde daha önce yapılan askeri operasyonlar nedeniyle hasar alan bir binanın çökmesi sonucu 2'si çocuk 4'ü kadın 12 kişi hayatını kaybetti. 2 Şubat 2019'da Selahaddin semtindeki Ard es-Siba bölgesinde 5 katlı ağır hasarlı bir binanın çökmesi sonucu 11 kişi öldü. El-Cedide mahallesindeki Kaddumi Camii'nin çatısının çökmesi nedeniyle 2019 yılının Temmuz ayında 3 sivil hayatını kaybetti. 7 Ocak 2019'da Salihin Mahallesi'nde ise çatlak bir binanın çökmesi nedeniyle bir aileden iki kadın, iki çocuk ve bir erkek toplam 5 kişi yaşamını yitirdi. 
Gözlemevine göre Halep'in doğu mahalleleri, Suriye rejiminin tüm nüfuz alanları gibi zor yaşam koşulları ile karşı karşıya. Elektrik günde yalnızca iki saat veriliyor. Çoğu durumda ise hiç verilmiyor. Bu nedenle bölge sakinleri, evleri aydınlatmalarını ve yalnızca düşük voltaj ile çalışan aletlere elektrik sağlamak için amper jeneratörlü aboneliklere başvuruyor. Su ise ara sıra veriliyor. Bu sebeple vatandaşlar sularını ücret karşılığı su tankerlerinden temin ediyorlar. Temel gıda fiyatları son derece pahalı, fırınlar ve benzin istasyonlarında ise kuyruklar oluşmuş durumda. Suriye rejiminin bölgelerinde yaşanan ekonomik krizler nedeniyle Halep’in doğu mahallelerinde gençlerin ve yetişkin erkeklerin yarıdan fazlası işsiz durumda.
Bu bağlamda SOHR’dan yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Şebbiha güçleri doğu mahallelerin çoğunu özellikle de eski Halep ve Babu’n-Neyrab gibi Halep’in çok sayıda doğu mahallesinde kontrolü elinde bulunduruyor. Bu bölgelerde hırsızlık, ağır vergilerin dayatılması, yağmalama, adam kaçırma ve soygunculuk yaygın halde kendini gösterdi. 4 yıl önce Halep'i tam anlamıyla kontrol altına alan Suriye rejimi yetkilileri bu hususta herhangi bir tepki ortaya koymuyor.”
Suriye rejimi tarafından doğu Halep mahallelerinde Nisan 2016'da başlayan ve aynı yılın 21 Aralık tarihine yani Suriye rejiminin bölgedeki kontrolü ele geçirdiği tarihe kadar devam eden bombardımanın SOHR tarafından belgelenmesi dikkat çekici. Rus savaş uçakları, helikopterleri ve rejimin savaş uçaklarının Halep kentindeki muhalif gruplar tarafından idare edilen doğu mahallelerine düzenlediği yüzlerce hava saldırısı sonucunda binlerce sivilin öldüğünü duyuran gözlemevinin açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Halep’in doğu mahallelerine yapılan bombardımanlarda yüzlerce binada yıkım ve maddi hasar meydana geldi, bunun yanı sıra yüzlerce çocuk ve kadın da dahil olmak üzere binlerce vatandaş çeşitli derecelerde yaralandı."

Esed rejimi Halep’te 31 bin 275 kişiyi katletti
Halep şehir merkezinde 2011 yılı içinde başlayan barışçıl muhalif gösteriler, rejim güçlerinin gerçekleştirdiği katliamlar sonrası 2012 Temmuz ayı itibarıyla iç savaşa dönüştü. Temmuz ayında muhalifler şehrin güney ve kuzeydoğu mahallelerinde tam kontrolü sağladılar. Ocak 2014’te muhaliflere saldıran DEAŞ militanları muhaliflerin kentteki gücünü zayıflatmış 2015’te Rusya, İran ve Hizbullah destekli Esed güçleri şehri tam kuşatma altına almıştı. Ağır hava ve kara bombardımanlarına maruz kalan silahlı muhalifler 2016 Aralık ayında varılan anlaşma uyarınca şehri terk etti. Halep kuşatması sonucu çoğunluğu sivil 31 bin 275 kişi Rejim ve destekçileri tarafından katledildi. 



Gazze’de ateşkes yaklaşırken BM insani yardımları artırmaya hazırlanıyor

Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Deyr el-Belah'ta UNRWA tarafından dağıtılan yardım kutusunu taşıyan bir Filistinli, 4 Kasım 2024 (Arşiv- Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Deyr el-Belah'ta UNRWA tarafından dağıtılan yardım kutusunu taşıyan bir Filistinli, 4 Kasım 2024 (Arşiv- Reuters)
TT

Gazze’de ateşkes yaklaşırken BM insani yardımları artırmaya hazırlanıyor

Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Deyr el-Belah'ta UNRWA tarafından dağıtılan yardım kutusunu taşıyan bir Filistinli, 4 Kasım 2024 (Arşiv- Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Deyr el-Belah'ta UNRWA tarafından dağıtılan yardım kutusunu taşıyan bir Filistinli, 4 Kasım 2024 (Arşiv- Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nde ateşkes yaklaşırken insani yardımları arttırmaya hazırlandığını, ancak sınır geçişleri ve güvenlik konusundaki belirsizliğin bir engel olmaya devam ettiği belirtildi.

Gazze Şeridi’nde ateşkes için Katar'da bir araya gelen müzakereciler, İsrail ile Gazze'deki Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas) arasındaki ateşkesin son ayrıntıları üzerinde çalışıyor. Arabulucular ve çatışan taraflar, ateşkes anlaşmasına varılmasına daha önce hiç olmadığı kadar yaklaşıldığını söyledi. Ateşkes, Gazze Şeridi'ne yönelik insani yardımlarda önemli bir artışı da kapsıyor.

BM Sözcüsü Stephane Dujarric, BM Gazze Kıdemli İnsani Yardım ve Yeniden Yapılanma Koordinatörü Sigrid Kaag'ın geçtiğimiz günlerde İsrailli ve Filistinli yetkililerle bir araya geldiğini ve salı günü Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati ile BM’nin ateşkese katılımı hakkında görüştüğünü söyledi. Dujarric, açıklamasında: “BM sistemi bir bütün olarak ateşkesin ne zaman yürürlüğe gireceği ve yardımları nasıl arttırabileceğimiz konusunda yoğun bir planlama ve hazırlık sürecindeyiz” ifadelerini kullandı.

Belirsizliğini koruyan diğer noktalar arasında ise ateşkes kapsamında Gazze'ye hangi sınır kapılarının açılacağı ve çatışma sırasında silahlı çeteler ve hırsızların birçok sevkiyatı hedef almasının ardından Gazze Şeridi’nin yardımların dağıtımı için yeterince güvenli olup olmayacağı yer alıyor. Dujarric, “Açıkçası işler zor olmaya devam edecek, çünkü tüm bu sorulara henüz yanıt bulamadık” dedi.

Gazze Şeridi’nde 15 aydır devam eden savaş boyunca yardımların ulaştırılmasının önündeki engellerden şikâyet eden BM, İsrail'in ve Gazze Şeridi’ndeki yasa dışı eylemlerin savaş bölgesine yardımların ulaştırılmasını ve dağıtımını engellediğini söylüyor.