Kovid-19’a karşı geliştirilen aşılar hakkında bildiğimiz ve bilmediklerimiz neler?

Kovid-19’a karşı geliştirilen aşılar hakkında bildiğimiz ve bilmediklerimiz neler?
TT

Kovid-19’a karşı geliştirilen aşılar hakkında bildiğimiz ve bilmediklerimiz neler?

Kovid-19’a karşı geliştirilen aşılar hakkında bildiğimiz ve bilmediklerimiz neler?

İngiltere 2 Aralık’ta, Kovid-19’a karşı Pfizer-Biontech tarafından ortak olarak geliştirilen aşının kullanımını onaylayan ilk ülke oldu. İngiltere’nin ardından bir hafta sonra ABD aşının kullanımını onayladı. Ayrıca ABD, Amerikan şirketi Moderna tarafından üretilen aşıya da birkaç gün önce onay verdi. Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ise Pazartesi günü Pfizer aşısının kullanımını onayladı. Moderna aşısını da bu yılın sonundan önce onaylaması bekleniyor.
Eşi görülmemiş bir teknoloji ile geliştirilen bu iki aşının gücü, sol deltoid kasına bir gram 30 ppm enjekte edilen ve hücrelere gerçek aşıyı oluşturmalarına yardımcı olan talimatlar taşıyan, bağışıklık sisteminin savunmasını virüsle savaşmak için eğiten virüs parçacıklarından oluşan "Tozinameran" maddesine dayanıyor.
Dünya çapında koronavirüs vaka sayısının 75 milyonu, can kaybının ise 1,7 milyonu aşmasının ardından Avrupa, kapılarına dayanmaya başlayan üçüncü dalga endişesini yaşıyor. Tüm dünya, hala birçoğu net ve kesin cevaplar bekleyen sorular çerçevesinde pandeminin ortadan kaldırılması için çabalıyor.
Bu soruların en önemlisi, aşı dünyasında nadir olarak görülen rekor sürede geliştirilip üretilen aşıların güvenliği etrafında dönen sorular. Güvenli kelimesinin sözlüklerdeki karşılığı risklerin olmaması ile eşanlamlıysa, tıp dünyasında bu, faydalar ve riskler lehine bir karşılaştırma yapılması anlamına geliyor. İstatistik Uzmanı Steven Evans konuyla alakalı yaptığı açıklamada, “Salgının kurbanları arasında en yüksek oranlara sahip 80 yaş üstü için aşının faydaları açıkça biliniyor. Ancak ölümleri yüzde 4'ü geçmeyen gençler ve çocuklar için önemsiz görünüyor" diyor. Bununla birlikte, İngiltere Sağlık Bakanlığı verileri, aşı dağıtımının ilk haftasında alan  aşıyı alan  137 bin kişiden alerji nedeniyle yalnızca iki tehlikeli reaksiyon gösteren vaka kaydedildiğini gösterdi. Ayrıca ABD'nin Alaska eyaletinde üçüncü bir vakanın görüldüğü ve daha sonra iyileşen üç kişinin diğer aşılara benzer bir geçmişinin olduğu kaydedildi.
44 bin gönüllü üzerinde yapılan Pfizer aşısı deneylerini yürüten Arjantinli Doktor Fernando Polack, "İki aylık bir döneme ait güvenlik verileri, virüslere karşı diğer aşı verilerinden farklı değil" ifadelerini kullandı. Dr. Polac, "Diğer benzer aşıyı üreten Moderna tarafından sağlanan verilerin, diğer aşılara benzer güvenlik seviyelerini gösterdiğini" belirtti. Kullanımı onaylanan aşıların güvenlik seviyelerinin doğruluğunu savunan uzmanlar, klinik deneylerin üçüncü aşamasını başarıyla geçen aşıların genellikle yıllarca izlemeye tabi olmadığını, ancak şu anki durumun farklı olduğunu, çünkü bu aşıların dünya nüfusunun gözü önünde doğrudan testlere tabi tutulduğunu savunuyor.
Avrupa İlaç Ajansı’na (EMA) bağlı Aşı Komitesi üyesi Virolog Agustin Portela, aşılardan uzun vadede sonuçlanabilecek yan etkiler ve sürprizlerle ilgili şunları kaydetti:
“3 aydan uzun bir süre boyunca üç farklı aşı olarak Pfizer, Moderna ve AstraZeneca alan 60 bin gönüllünün ayrıntılı verilerine sahibiz. Hiçbiri belirli bir hastalığı olduğunu veya belirli bir hastalığının kötüleştiğini gösteren semptomlar göstermedi. Bu durumun yaşanmayacağına inanmak için kanıtların yeterli olduğunu düşünüyorum. Kovid-19’a karşı aşı kullanımının onaylanması için 6 ay beklemek bize daha fazla garanti sağlamayacak. Diğer solunum virüslerine karşı aşılarla ilgili önceki deneyimler bu inancı destekliyor."
İspanya Ulusal Biyoteknoloji Merkezi'nde Kovid-19’a karşı bir aşı geliştirme projesini yürüten Virolog Isabel Sola, aşıların virüsün bulaşmasını engelleyip engellemediğiyle ilgili soruya cevaben şu açıklamalarda bulundu:
“Pfizer ve Moderna'nın verilerinden ve az da olsa AstraZeneca verilerinden aşının virüsü önlemede etkili olduğu açıkça görülüyor. Ancak aşılanan kişide aşının virüsü semptomsuz önleyip önlemediğini ve enfekte kişinin virüsü başkalarına bulaştırmaya devam edip etmediğini bilmek için veriler henüz yeterli değil.  Virüsün bulaşmasını durdurmanın tek yolu, aşılananların yüksek bir yüzdesini yüzde 70'den az olmamak üzere gerektiren sürü bağışıklığına ulaşmak ve bu gerçekleşene kadar, izole edici maskeler kullanmaya devam etmek ve sosyal mesafeyi sürdürmek.”
Pfizer, aşının oluşturduğu koruma süresinin uzunluğu konusunda, klinik deneylerde 3 buçuk ay boyunca elde ettikleri verilerin henüz koruma süresinin belirlenmesini sağlamadığını kabul ediyor. Ayrıca şirket, ilk çalışmaların aşının ürettiği yüksek miktarda antikorun varlığını gösterdiğine dikkati çekiyor.
Moderna şirket verileri, aşının ilk dozundan 4 ay sonra 70 yaşın üzerindekiler de dahil olmak üzere tüm gönüllüler için antikor oranlarının virüsten iyileşenlerin oranlarından daha yüksek olduğunu gösteriyor. Şirketten bir sözcü, "Düşük bir olasılık olan en kötü varsayım, grip virüsünde olduğu gibi yıllık olarak aşılanmaktır" diyor.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) uzmanları, aşının koruma süresiyle ilgili sorular hakkında yaptığı açıklamada, bir aşının kullanımına onay verirken, hiç kimsenin korumanın ne kadar süreyle sağlanacağını tam olarak bilmediğini, ancak klinik deneme süresinin uzunluğunun genellikle bu süre hakkında net bir fikir verdiğini ve mevcut durumda denemelerin kısa aşamaları nedeniyle bunu bilmenin imkansız olduğunu kaydetti.
Agustin Portela ise konuyla alakalı şunları kaydetti:
“Kovid-19’a karşı aşının geliştirilmesine yardımcı olan yeni teknolojiler, bağışıklık sistemini virüsle mücadele etmek ve onu ortadan kaldırmak için eğitiyor. Bağışıklık sistemi bu hafızayı kaybederse veya gücü 4 yıl sonra azalırsa, örneğin, ona virüsle yüzleşmeye nasıl hazır olması gerektiğini hatırlatmak için bir doz aşı daha verebiliriz.”



Tom Cruise 62 yaşında kariyerinin en zorlu sahnesini çekti

1996'da başlayan meşhur aksiyon serisinin son halkası Mission: Impossible - Son Hesaplaşma, Türkiye'de 23 Mayıs'ta vizyona girecek (Paramount)
1996'da başlayan meşhur aksiyon serisinin son halkası Mission: Impossible - Son Hesaplaşma, Türkiye'de 23 Mayıs'ta vizyona girecek (Paramount)
TT

Tom Cruise 62 yaşında kariyerinin en zorlu sahnesini çekti

1996'da başlayan meşhur aksiyon serisinin son halkası Mission: Impossible - Son Hesaplaşma, Türkiye'de 23 Mayıs'ta vizyona girecek (Paramount)
1996'da başlayan meşhur aksiyon serisinin son halkası Mission: Impossible - Son Hesaplaşma, Türkiye'de 23 Mayıs'ta vizyona girecek (Paramount)

Tom Cruise, merakla beklenen yeni filmi Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'dan (Mission: Impossible - The Final Reckoning) yeni bir kamera arkası videosu paylaştı. 

Yönetmenliğini serinin son üç filminde de imzası bulunan Christopher McQuarrie'nin üstlendiği yapımda Cruise, Ethan Hunt karakteriyle bir kez daha izleyici karşısına çıkacak ve tehlikeli yapay zeka tehdidi Varlık'a (The Entity) karşı son mücadelesini verecek. Filmin fragmanları, Rus Sivastopol denizaltısı da dahil olmak üzere bir dizi nefes kesici aksiyon sahnesine işaret etmişti.

Vizyon tarihi yaklaşırken Cruise, Instagram hesabı üzerinden Son Hesaplaşma'dan yeni görüntüler paylaştı ve su altı sahnesinin yıllara yayılan tecrübenin bir ürünü olduğunu belirtti. 

62 yaşındaki Cruise, bu özel sahne için şu ifadeleri kullandı:

1985 yapımı Efsane'den (Legend) bugüne, 40 yılı aşkın süredir su altı sahneleri üzerine çalışıyor ve çekimler yapıyorum. Sinemada çıtayı daima bir üst seviyeye taşımaya çalıştık. Bu filmde, McQ'yla (Christopher McQuarrie) birlikte, bugüne kadar benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi yaratma fırsatı bulduk. Bunu sizinle paylaşmak için sabırsızlanıyoruz.

Öte yandan yapım ve dağıtım şirketi Paramount Pictures da filmden yeni bir kamera arkası videosu yayımladı. Görüntülerde Cruise ve McQuarrie'nin, su altında çekim yaparken el işaretleriyle nasıl iletişim kurduğu gözler önüne seriliyor.

Her yeni Görevimiz Tehlike filminde risk seviyesini biraz daha yükselten Cruise, geçtiğimiz yıl vizyona giren Mission: Impossible - Ölümcül Hesaplaşma'da (Mission: Impossible Dead Reckoning) motosikletle uçurumdan atlamıştı. 

Son Hesaplaşma ise Cruise'un kariyerindeki en zorlu sahneleri barındırıyor. Filmde izleyicileri hem su altı sekansı hem de Cruise'un bir uçağın kenarına tutunduğu tehlikeli bir sahne bekliyor. Tüm bunlar, fragmanlarda görülen koşu, dövüş ve çatışma sahnelerinin yanında izleyicilere aksiyon dolu anlar yaşatacak.

Independent Türkçe, ScreenRant, CBR.com