Fas: İslamcı AKP’de İsrail çatlağı

Fas Başbakanı Sadeddin el-Osmani
Fas Başbakanı Sadeddin el-Osmani
TT

Fas: İslamcı AKP’de İsrail çatlağı

Fas Başbakanı Sadeddin el-Osmani
Fas Başbakanı Sadeddin el-Osmani

Eski Fas Başbakanı ve eski Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Abdulilah Benkiran, mevcut Başbakan Sadeddin el-Osmani’ye olan desteğini açıkladı. Zirâ Başbakan Osmani, geçtiğimiz Salı günü ABD Başkanı Donald Trump'ın baş danışmanı Jared Kushner ve İsrail Ulusal Güvenlik Danışmanı Meir Ben Shabat ile ortak bildirgeyi imza atmasının ardından parti içerisinde eleştirilere maruz kalmıştı.
Başbakan Osmani’nin bu nedenle görevden alınmasını isteyenlere dün akşam Facebook hesabında gerçekleştirdiği canlı yayında yanıt veren Benkiran, “Aklı başında olan hiçbir Faslı, Fas’ın Batı Sahra üzerindeki egemenliğini tanımasına karşı çıkmaz” ifadelerini kullandı. Batı Sahra üzerindeki egemenlik meselesinin yalnızca Fas Kralı tarafından yönetildiğini hatırlatan Benkiran, egemenliğin tanınmasının ciddi bir gelişme olduğunu, “Fas’ın İsrail ile ilişkilerinin yeniden yürütülmesinin” de buna eşlik ettiğini ifade etti.
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin “devlet yapısının önemli bir üyesi” olduğunu, zirâ hükümete başkanlık ettiğini hatırlatan Benkiran, “gelişmeleri tasvip etmeme hakkının olduğunu, ancak yorum yapılması veya ülkenin böyle kritik bir anda yüzüstü bırakıldığını gösteren bir hareket edilmesi gerekmediğini” ifade etti.
Partinin devletin bir parçası olduğunu ve devletin hiçbir parçasının terk edilemeyeceğini ifade eden Benkiran, söz konusu imzaya yönelik herhangi bir eleştirinin de bu minvalde okunup yorumlanacağını dile getirdi. Aynı zamanda, devleti “sayın Kral’ın yönettiğini, dolayısıyla kararları verecek, imzayı kimin atacağını seçecek olanın da Kral olduğunu” vurguladı.
Partinin İslami dinamikler taşıdığını, dolayısıyla kültürünün de normalleşmeye karşı olduğunu söyleyen Benkiran, ancak “Fas, ne yapacağını bilir ve doğru adımlar atar” açıklamalarında bulundu.
Parti üyelerini sessiz kalmaya ve Osmani’nin görevden alınması taleplerine bir son vermeye çağıran Benkiran, Osmani’nin açıklamalarını dinlemek için olağanüstü bir parti veya Ulusal Konsey konferansı düzenleme davetinde bulundu.
Benkiran’ın bu tutumu; dün yaptığı açıklamada, Fas'ın Sahra üzerindeki egemenliğini artırma yönünde attığı adımlarda Fas Kralı’nın arkasındaki, aynı zamanda Fas’ın tüm resmi ve halk unsurlarıyla birlikte Filistin davası yönündeki sağlam tutumunu” yenileyen parti liderliğini rahatlatmış oldu.
İsrail ile ilişkilerin kurulmasına ilişkin açıklamada, parti liderliğinin Filistin davasıyla ilgili son gelişmelerle ilgili iç ve dış tepkileri anladığı ifade eden söz konusu parti, parti genel sekreteri ve hükümet başkanı sıfatıyla “ülkedeki ikinci adam konumundaki” Osmani’ye devlet sorumluluğunu gerçekleştirdiği sırada “tam destek verildiğini” de dile getirdi.
Partinin Ulusal Konsey ofisi, çeşitli gelişmeleri görüşmek üzere önümüzdeki Pazar günü online platform üzerinden Ulusal Konsey olağanüstü oturumunun düzenleneceğini duyurdu. Konsey ofisinden yapılan açıklamada, bu toplantının Ulusal Konsey Başkanlığının bazı üyelerden aldığı talepleri ile etkileşim halinde olduğu belirtildi.
Geçtiğimiz Salı günü Tel Aviv ile Rabat arasındaki ilk doğrudan ticari uçuş gerçekleşmiş; uçakta aynı zamanda ABD Baş Danışmanı, İsrail Ulusal Güvenlik Danışmanı ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Uluslararası Müzakereler Özel Temsilcisi Avi Berkowitz de yer almıştı. Söz konusu ziyaret, Trump'ın Fas'ın Batı Sahra üzerindeki egemenliğini tanımasına paralel olarak Fas'ın da 10 Aralık'ta İsrail ile ilişkilerini yeniden başlatacağını duyurmasının hemen ardından gelmişti. Fas, ABD ve İsrail; Fas ile İsrail arasındaki ilişkilerin yeniden başlatılması ve ABD'nin Batı Sahra’yı tanımasına ilişkin ortak bildiriye imza atmıştı.



İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
TT

İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)

İsrail yetkilileri bugün, kuzey İsrail'de bir Filistinli tarafından gerçekleştirilen bıçaklı ve araçla saldırıda iki kişinin öldüğünü açıkladı.

 İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)

İsrail acil servisleri, yaklaşık 68 yaşında bir adamın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail kamu yayın kuruluşu Kan ise yaklaşık 20 yaşında bir kadının bıçaklanarak öldürüldüğünü duyurdu.

 Ayrıca, iki kişinin de hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail polisi, şüpheli saldırganın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan bir Filistinli olduğunu açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya saldırganın memleketi olan Batı Şeria'daki Kabatiye kasabasında operasyon başlatma emri verdi.

Ofisinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Savunma Bakanı Yisrael Katz, cani teröristin geldiği Kabatiye’ye karşı İsrail ordusuna güçlü ve derhal harekete geçme talimatı verdi. Amaç, tüm teröristleri tespit edip etkisiz hale getirmek ve kasabadaki terörist altyapıyı çökertmektir."


Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan görüşmelerin henüz somut sonuç vermediğini belirterek, ülkenin kuzeydoğusundaki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesi konusundaki söylemlerin, icraat adımları atılmadan teorik ifadelerden ibaret kaldığını kaydetti.

Suriye Haber Ajansı'na (SANA) konuşan kaynak, Suriye'nin birliğine yapılan tekrarlanan vurgunun, ülkenin kuzeydoğusundaki gerçeklikle çeliştiğini, burada devlet çerçevesinin dışında ayrı ayrı yönetilen idari, güvenlik ve askeri kurumların bulunduğunu ve bunun da sorunu çözmek yerine "bölünmeyi sürdürdüğünü" söyledi.

 SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)

Sözlerine şöyle devam etti: "SDG liderliğinin Suriye devletiyle diyaloğun devam edeceğine dair sürekli işaretlerine rağmen, bu görüşmeler somut sonuçlar vermedi. Bu söylemin, gerçek bir durgunluk ve uygulamaya geçme konusunda gerçek bir irade eksikliği ışığında, medya amaçlı ve siyasi baskıları absorbe etmek için kullanıldığı görülüyor."

Sözlerine şöyle sürdürdü: “Kuzeydoğu Suriye'deki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesiyle ilgili konuşmalar, somut adımlar veya net zaman çizelgelerinden yoksun, teorik ifadeler alanında kalmıştır. Bu durum, SDG ile imzalanan 10 Mart anlaşmasına olan bağlılığın ciddiyeti konusunda şüpheler uyandırıyor.”

Petrol dosyasına gelince, Dışişleri Bakanlığı'ndaki resmi kaynak, SDG liderliğinin petrolün tüm Suriyelilere ait olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarının, “devlet kurumları içinde yönetilmediği ve gelirleri genel bütçeye dahil edilmediği sürece” güvenilirliğini kaybettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre kaynak, görüşlerin yakınlaşmasından bahsetmenin, “zaman sınırlı uygulama mekanizmalarına sahip net, resmi anlaşmalara dönüştürülmedikçe anlamsız kaldığını” vurguladı.

Ayrıca, askeri dosyadaki anlaşmalardan bahsetmenin, "Suriye ordusu çerçevesinin dışında, bağımsız liderliğe ve yabancı bağlara sahip silahlı grupların varlığının devam etmesiyle bağdaşmadığını, bunun egemenliği zayıflattığını ve istikrarı engellediğini" ifade etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı kaynağı, aynı durumun "sınır geçişlerinin tek taraflı kontrolü ve bunların pazarlık kozu olarak kullanılması için de geçerli olduğunu, bunun da ulusal egemenlik ilkelerine aykırı olduğunu" belirtti.


Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)
TT

Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)

Reuters'ın haberine göre, yerel bir yetkili, Suriye'nin Humus vilayetindeki Alevi mahallesinde bulunan bir camide bugün meydana gelen patlamada altı kişinin öldüğünü ve 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

Devlet medyası, güvenlik güçlerinin bölgeyi kordon altına aldığını ve soruşturma başlattığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre yerel yetkililer, patlamanın intihar saldırısı veya bölgeye yerleştirilen patlayıcılar nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini söyledi.