Sadr, parlamento seçimlerinin ertelenmesine karşı çıktı

Mukteda Es-Sadr (Reuters)
Mukteda Es-Sadr (Reuters)
TT

Sadr, parlamento seçimlerinin ertelenmesine karşı çıktı

Mukteda Es-Sadr (Reuters)
Mukteda Es-Sadr (Reuters)

6 Haziran 2021'de yapılması planlanan parlamento seçimlerini ertelemeyi reddettiğini açıklayan Mukteda Es-Sadr liderliğindeki Sadr Hareketi, il meclisi seçimlerinin de aynı gün düzenlenmesi çağrısında bulundu.
Siyasi güçler, yerel ve parlamento seçimlerinin aynı günde düzenlenmesi meselesini, ilan edilmemiş bir siyasi anlaşmanın ifadesi olarak değerlendirdi. Seçim Komisyonu eski üyesi Mikdad eş-Şerifi, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Tüm siyasi güçler, seçimlerin ertelenmesine karşı olduklarını ilan ediyorlar. Ancak karar, hükümetin planladığı gibi haziran ayında hem parlamento hem de il meclisleri seçimlerini bir gün içerisinde yapması zor olan Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu’nda olacak. Siyasi güçler seçimi 6’ıncı ayda değil de 10’uncu ayda yapmak istiyorlar. Ancak sebebini açıkça belirtmiyorlar. Maliyetleri düşürmek ve aynı ilçede birden fazla adayı bulunan bazı blokların sıkışmamasını sağlamak için parlamento seçimleri ve il meclisi seçimlerinin aynı gün içerisinde yapılmasına ilişkin karar Seçim Komisyonu’na aittir. Cumhurbaşkanlığı tarafından sonuçlandırılan il meclisleri kanununu parlamentoya sevk edilecek. Bu da pratikte tarihi 29 Ekim'e ertelemek anlamına geliyor.”
Sadr'ın Sözcüsü Salah el-Ubeydi, Sadr Hareketi’nin yaklaşan seçimler için parlamentoda 100 sandalye aradığını yineledi. Dün Sadr’ın Necef’teki evi önünde düzenlenen basın toplantısında konuşan Ubeydi şu açıklamalarda bulundu:
 “Siyasi ittifaklardan söz etmek artık çok zor. Bir sonraki hükümette iktidara gelmek için parlamentoda 100 sandalye elde etmeye niyetli ve hırslıyız. İl meclislerinin çalışmayı durdurmasının ardından il işleri de kontrolsüz kalıyor. Bu, yolsuzluğa açılan bir kapı olabilir. Toplumsal barışı korumak önemlidir. Bağdat, diplomatik misyonların füzelerle hedef alınması ile oluşan panikten uzak durmalıdır.”
Sairun İttifakı milletvekili Selam eş-Şemri de konuya dair şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bazıları, ulusal güçlerin seçimlerin ilan edilen tarihte yapılması taleplerine karşı çıkmaya çalışıyor. Ancak bu kabul edilemez. Bu yöndeki güçlü siyasi pozisyonun yanında olacağız. Yaklaşan seçimler değişim yönünde büyük bir fırsat ve kitlelerin ve ulusal siyasi güçlerin arzusunun gerçek bir ifadesidir. Geciktirme veya başka bir tarihe erteleme girişimlerine karşı çıkacağız.”
Sairun Bloğu Diyala milletvekili ve Irak parlamentosu üyesi Burhan Mamuri de Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“İl meclisleri kanun tasarısı hazır ve yasama yolunda. Parlamento, bir ay içinde yasallaştırmaya kararlı. Parlamento ve il meclisleri seçimlerinin birlikte yapılması, diğer alanlarda harcanabilecek ciddi bir tasarruf sağlayacaktır.”



Şam, federal sistemi reddetmeye devam ederken Kürtleri orduya katılmaya çağırdı

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ve ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, dün Şam'daki cumhurbaşkanlığı sarayında bir araya geldiler (AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ve ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, dün Şam'daki cumhurbaşkanlığı sarayında bir araya geldiler (AFP)
TT

Şam, federal sistemi reddetmeye devam ederken Kürtleri orduya katılmaya çağırdı

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ve ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, dün Şam'daki cumhurbaşkanlığı sarayında bir araya geldiler (AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ve ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, dün Şam'daki cumhurbaşkanlığı sarayında bir araya geldiler (AFP)

Suriye hükümeti tarafından dün yapılan açıklamada federal sistemin reddedildiği bir kez daha ifade edilirken Kürt güçlerine orduya katılmaları çağrısı yapıldı. Kürt ve resmi Suriye kaynaklarına göre bu karar Cumhurbaşkanı Ahmed Şer'in Suriye Demokratik Güçleri Komutanı Mazlum Abdi ile ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın katıldığı bir toplantıda alındı.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP'den aktardığı habere göre Suriyeli bir Kürt yetkili, Şara ve Abdi, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ni (KDSÖY)Suriye devletine entegre etme çabalarını görüşmek üzere bir araya geldiğini ifade etti.

Kimliğinin gizli tutulması şartıyla konuşan yetkili, ABD’nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Barrack'ın da toplantıya katıldığını söyledi.

Toplantının, ‘KDSÖY ile Şam hükümeti arasındaki ilişkiler ile ekonomik ve askeri konuların’ görüşülmesi için düzenlendiğini de sözlerine ekledi.

Bu toplantı, Şara ve Abdi arasında henüz uygulanmayan bir ikili anlaşmanın imzalanmasından dört ay sonra gerçekleşti.

Şara’nın 10 Mart'ta ABD’nin himayesinde Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Abdi ile imzaladığı anlaşma, ‘Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların, sınır geçişleri, havaalanı, petrol ve gaz sahaları dahil olmak üzere Suriye devletinin yönetimi altına alınmasına’ ilişkin maddeler içeriyordu.

Ancak KDSÖY, anayasal bildirinin ardından hükümetin çeşitliliği yansıtmadığını söyleyerek yönetimi eleştirdi. Kürt güçler geçtiğimiz ay ‘merkezi olmayan demokratik’ bir devlet talebinde bulunmuş, Şam ise buna ülkede ‘bölünme girişimlerini’ reddettiğini vurgulayarak yanıt vermişti.

Suriye hükümetinden bir kaynak dün devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, “Suriye devleti, ‘tek Suriye, tek ordu, tek hükümet’ ilkesine sıkı sıkıya bağlı olduğunu yineler ve Suriye Arap Cumhuriyeti'nin egemenliği ve toprak bütünlüğüne aykırı her türlü bölünme veya federalizm biçimini kesin bir şekilde reddeder” ifadelerini kullandı.

Kaynak, “Suriye ordusu, tüm vatandaşları birleştiren ulusal bir kurumdur. Devlet, SDG'den Suriyeli savaşçıların anayasal ve yasal çerçeve içinde ordunun saflarına katılmasını memnuniyetle karşılıyor” dedi.

Kaynak ayrıca, ‘imzalanan anlaşmaların uygulanmasındaki herhangi bir gecikmenin ulusal çıkarlara hizmet etmeyeceği, aksine durumu karmaşıklaştıracağın ve Suriye'nin tüm bölgelerinde güvenlik ve istikrarın yeniden sağlanmasına yönelik çabaları engelleyeceği’ uyarısında bulundu.

Cumhurbaşkanı Şara, geçtiğimiz yıl aralık ayında İslamcı grupların ittifakının başında eski Devlet Başkanı Beşşar Esed rejimini devirerek Şam'da iktidarı ele geçirdi. O tarihten bu yana Şara, Suriye'deki tüm askeri grupların lağvedilmesini savunuyor.

Ancak Suriyeli Kürtler, on binlerce erkek ve kadından oluşan askeri güçlerini korumakta ısrar ediyorlar.

Suriye'nin birliğini korumak ve ülkede güvenliği yeniden tesis etmek, yeni yetkililer için başlıca zorluklar arasında yer alıyor.

On yıllardır ötekileştirilmeye ve dışlanmaya maruz kalan Suriyeli Kürtler, bugün yeni iktidarın karar alma sürecini merkezileştirme ve geçiş döneminin yönetiminden önemli unsurları dışlama çabalarını eleştiriyorlar.

SDG lideri Abdi, mayıs ayı sonlarında bir televizyon röportajında “Şam ile yaptığımız anlaşmaya bağlıyız ve şu anda uygulama komiteleri aracılığıyla bu anlaşmayı hayata geçirmeye çalışıyoruz” dedi. Ancak ‘Suriye'nin merkezi olmayan, tüm bileşenlerinin tüm haklarına sahip olduğu ve kimsenin dışlanmadığı bir ülke olması’ konusunda kararlı olduğunu da vurguladı.

Şara, Şam’da iktidarı devralmasının ardından tüm silahlı grupların feshedileceğini açıklamasına rağmen, ABD destekli Kürtler, DEAŞ’ı 2019 yılında son kalesinden de kovana kadar mücadelede etkinliğini kanıtlamış olan organize askeri güçlerini korumakta ısrar ediyorlar.

Kürt özyönetim, Suriye'nin kuzeyinde ve doğusunda, Şam’daki kaynaklara ihtiyaç duyduğu en önemli petrol ve doğalgaz sahalarını da içeren geniş bir alanı kontrol ediyor. Aralarında binlerce yabancının da bulunduğu DEAŞ üyelerini de kamplarda ve gözaltı merkezlerinde tutuyor.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani daha önce yaptığı bir açıklamada, KDSÖY’le imzalanan anlaşmanın maddelerinin uygulanmasında ‘oyalanmanın ülkedeki kaosu uzatacağını’ söylemişti.