Çin'in salgındaki üretimi 15.38 trilyon doları aştı

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dün yaptığı açıklamada, ülkesinin 2020'deki GSYİH'sinin 15.38 trilyon doları aştığını söyledi (AP)
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dün yaptığı açıklamada, ülkesinin 2020'deki GSYİH'sinin 15.38 trilyon doları aştığını söyledi (AP)
TT

Çin'in salgındaki üretimi 15.38 trilyon doları aştı

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dün yaptığı açıklamada, ülkesinin 2020'deki GSYİH'sinin 15.38 trilyon doları aştığını söyledi (AP)
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dün yaptığı açıklamada, ülkesinin 2020'deki GSYİH'sinin 15.38 trilyon doları aştığını söyledi (AP)

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dün yaptığı açıklamada, Çin'in 2020'deki Gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) 100 trilyon yuan'ı (15.38 trilyon dolar) aştığını söyleyerek, yeni yılda dünyanın tüm halklar için istikrar, refah, güvenlik ve barıştan yararlanmasını umudunu dile getirdi.
Dünya Bankası verilerine göre, Çin'in 2019'daki GSYİH'sı yaklaşık 14,34 trilyon dolara ulaştı. Bu durum Çin başkanının tahminlerinin bir önceki yıla göre 1 trilyon doların üzerinde yani yüzde 7,25'lik bir büyüme gösterdiğini gösteriyor.
Cinping, yeni yıla damgasını vuran konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“2020 yılı tamamen olağanüstü. Aniden patlak veren koronavirüs (Kovid-19) salgını karşısında Çin, salgının etkilerini ortadan kaldırma ve önlemede, kontrol çalışmaları ile ekonomik ve sosyal kalkınma arasındaki kapsamlı koordinasyonda büyük başarılar elde etti. On üçüncü beş yıllık planın uygulamasını tamamladık. On dördüncü beş yıllık plan haritasını çıkardık. Yeni bir kalkınma modelinin inşası hızlandı. Çin, dünyanın büyük ekonomileri arasında pozitif büyüme sağlayan ilk ülkeydi. GSYİH'sinin 2020 yılında 100 trilyon yuan seviyesine yükselmesi bekleniyor. Tianwen-1 adlı Mars keşif aracı, Chang'e-5 adlı Ay keşif aracı ve Fendouzhe adlı insanlı denizaltı gibi bilimsel denemelerde atılım niteliğinde ilerleme kaydetti. Hainan Serbest Ticaret Limanı'nın inşası, verimli şekilde ilerleliyor.”
Çin Devlet Başkanı, 2020 yılının çok yönlü bir şekilde varlıklı bir toplum inşa etme açısından bir başarıya ve yoksulluğu ortadan kaldırma mücadelesinde kesin bir zafere tanık olduğunu, çünkü kırsal bölgelerdeki yaklaşık 100 milyon ihtiyaç sahibinin, yoksulluk sınırının üzerine çıkarıldığını söyledi. 832 fakir ilin tümünü yoksulluk çemberinden çıktığını ifade etti. Cinping, “2020 yılı zorluklarla doluydu. Herkes salgınla mücadelede uyumlu çaba ve işbirliğinin önemini anladı” ifadelerini kullandı.
Şi Cinping, yeni yılda dünya istikrarı ve tüm halklar için refah, güvenlik ve barış dileklerinde bulunarak, “2021 yılı, Çin Komünist Partisi'nin (iktidardaki) kuruluşunun yüzüncü yılına denk geliyor. Bu yıl boyunca Çin, modern sosyalist devleti kapsamlı bir şekilde inşa etme sürecini sürdürecek” dedi.
Öte yandan, Çin Ticaret Bakanlığı'ndan bir yetkili dün yaptığı açıklamada, Çin ve Avrupa Birliği'nin (AB), yatırım anlaşması müzakerelerini planlandığı gibi tamamladığını söyledi.  Bu anlaşmanın Çin ile AB arasındaki ilişkilerin gelişiminde önemli bir kilometre taşı teşkil ettiğine dikkat çekti.
Ticaret Bakan Yardımcısı Li Chenggang, Xinhua’ya verdiği demeçte "Bu yatırım anlaşması Çin, AB ve tüm dünya için yararlıdı. Bu anlaşma büyük önem taşıyor ve uzun vadeli bir etkisi olacak” ifadelerini kullandı.
Yedi yıl süren müzakerelerin ardından iki tarafın geçtiğimiz Çarşamba günü açıkladığı yatırım anlaşması zor kazanılmış bir başarı oldu. Çin ve AB, 2013 yılından bu yana 35 tur müzakere yaptı. 2020 yılı sona ermeden önce iki taraf yeni koronavirüs (Kovid-19) salgınının olumsuz etkilerini atlatmış ve belirlenen tarihte görüşmeleri tamamlamıştı. Müzakereler sırasında, Çin ve Avrupa Birliği pazara erişim için üst düzey taahhütlerde bulundu. İki taraf adil rekabet için dengeli ve kapsamlı kurallar belirledi. Ayrıca sürdürülebilir kalkınma taahhütlerini güçlendirdi.
2020'nin Çin ile Avrupa Birliği arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 45. yıldönümünü kutladığını kaydeden Chenggang, anlaşmanın Çin ve AB arasında daha fazla işbirliği fırsatı yaratacağını, her iki taraftaki şirketlere somut faydalar sağlayacağını ve ortak siyasi güveni artıracağını söyledi.
Çin, AB'nin en büyük ticaret ortağı olurken, AB şu anda Çin'in en büyük ikinci ticaret ortağı ve üçüncü en büyük yatırım kaynağı ve hedefi haline geldi.
Öte yandan Sanayi Bakanlığı'nın taslak yönergelerine göre Çin, çelik sektörünün kalitesini geliştirmek için Rusya, Moğolistan ve Kazakistan gibi ülkelerle demir cevheri kaynakları konusunda işbirliğini güçlendirmeyi planlıyor.
Bloomberg'in haberine göre, Çinli şirketlere Batı Afrika ve Batı Avustralya'daki büyük demir cevheri projelerinin inşaatını hızlandırmaları için teşvikte bulunuluyor. Hükümet, ortak demir cevheri alımı, adil ve şeffaf bir fiyatlandırma sistemi kurulması için baskı yapacak. Çin, 2025 yılına kadar birkaç büyük çelik sanayi grubu kurmayı hedefliyor. En büyük beş çelik üreticisine pazar payının yüzde 40'ının verilmesi bekleniyor.



Er-Rumeyyan: Geleceğe Yatırım Girişimi 7 yılda 125 milyar dolarlık anlaşmaya tanık oldu

Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan açılış oturumunda konuştu. (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan açılış oturumunda konuştu. (Şarku’l Avsat)
TT

Er-Rumeyyan: Geleceğe Yatırım Girişimi 7 yılda 125 milyar dolarlık anlaşmaya tanık oldu

Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan açılış oturumunda konuştu. (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan açılış oturumunda konuştu. (Şarku’l Avsat)

Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nın sekizincisi, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in himayesinde bugün Riyad'da başladı. Dünya liderlerinin, CEO'ların ve karar alıcıların bir araya geldiği konferansta, sınırların olmadığı ve bağlantılı bir dünyada gezegenin en büyük sorunlarını ele almaya yönelik stratejiler üzerine konuşuluyor.

Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, “Geleceğe Yatırım Girişimi, 2017'deki lansmanından bu yana 125 milyar dolardan fazla değere sahip anlaşmanın imzalanmasına vesile olarak, yatırım dünyasında dönüştürücü bir güç haline geldi” dedi.

Er-Rumeyyan, bu yıl sekizincisi düzenlenen konferansın 7 binden fazla katılımcıyı ve 600 uluslararası konuşmacıyı bir araya getirerek en önemli küresel zorluklara ve yatırım fırsatlarına ışık tutacağını belirtti.

Er-Rumeyyan, “Bugün, yenilikçi çözümler gerektiren birbirine bağlı küresel zorluklarla karşı karşıyayız. Bu yılki konferansta, yükselen hayat pahalılığı ve sağlık alanındaki eşitsizlikler gibi sınırların ötesine yayılan acil sorunlar vurgulanıyor. Bununla birlikte, bu zorluklar ilerleme için çeşitli yollar açıyor. Bu yılki konferansın teması da (Sonsuz ufuk: Yarını şekillendirmek için bugüne yatırım yapmak) bununla ilgili” ifadelerini kullandı.

Er-Rumeyyan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün olasılıklarla dolu yeni bir çağın eşiğinde bulunuyoruz. Bu çağ sadece ekonomilerimize değil, tüm insanlığın geleceğine yatırım yapmamızı gerektiriyor. Bu da amaçlı yatırımın, küresel zorlukları ele alan, yeniliği teşvik eden, olumlu ve kalıcı bir etki yaratan sürdürülebilir, uzun vadeli yatırımların özüdür.”

Gelişmekte olan piyasa ekonomilerinin 2030 yılında gelişmiş piyasaları geride bırakacağı öngörüsünde bulunan er-Rumeyyan, küresel ekonomiyi yönlendirecek alanlarda stratejik yatırımlara duyulan ihtiyacı vurguladı.

Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nda konuşan er-Rumeyyan'ı gösteren bir ekran (Şarku’l Avsat)Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nda konuşan er-Rumeyyan'ı gösteren bir ekran (Şarku’l Avsat)

Finansal getirilerin önemi ne kadar yüksek olsa da toplum ve çevre üzerinde olumlu etkisi olan yatırımların en sürdürülebilir yatırımlar olduğunu belirten er-Rumeyyan, gelişmekte olan piyasaların bunun en iyi örneği olduğunu söyledi. “Uzun vadeli yatırımlar, kazançlı getiriler sağlama ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etme kabiliyetlerini kanıtlamıştır” diyen er-Rumeyyan, dünyanın halen kullanılmamış potansiyel bakımından zengin olduğunu ifade etti.

Suudi Arabistan'ın, eşsiz kaynakları ve stratejik konumu sayesinde amaca yönelik yatırımların yönlendirilmesinde çok önemli bir role sahip olduğuna dikkat çeken er-Rumeyyan, bu faktörün hayati önem taşıyan alanlara yatırım yapılmasını mümkün kıldığını kaydetti.

Enerji sektörünün amaca yönelik yatırım gerektiren en önemli sektörlerden biri olduğunu belirten er-Rumeyyan, enerji sektörünün düşük karbon ekonomisine geçişi, uzun vadeli yatırımları ve kamu ile özel sektör arasında yakın iş birliğini gerektirdiğini belirtti. Er-Rumeyyan'a göre Suudi Arabistan, mevcut enerji ihtiyaçları ile gelecek nesiller için sürdürülebilir gelecek inşa etmek arasında bir denge kurmaya çalışıyor. Örneğin, büyük enerji şirketleri 2017'den bu yana düşük karbon teknolojilerine 65 milyar dolardan fazla yatırım yaptı.

Er-Rumeyyan, “Enerjinin ekonominin motoru rolünün ötesine geçerek gelecek nesiller için ilerleme ve refahın itici gücü haline gelmesini arzu ediyoruz” ifadesini kullandı.

Er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nın sekizincisinin, zorlukları fırsatlara dönüştürmek, küresel ekonomi ve tüm insanlık adına parlak bir gelecek inşa etmek için bulunmaz fırsat olduğunu belirtti. Amaca yönelik yatırım ve uluslararası iş birliği yoluyla sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılabileceğini dile getiren er-Rumeyyan, böylece gelecek nesiller için daha iyi bir dünya inşa edilebileceğini söyledi.

Diğer yandan Geleceğe Yatırım Girişimi CEO'su Richard Attias konuşmasında, “Bir dönüm noktasındayız ve seçimlerimiz çağı belirleyecek. Ortak çabalarımız daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dünya yaratacak” ifadelerini kullandı.

Geleceğe Yatırım Girişimi CEO'su Richard Attias, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nın açılış oturumunda konuştu. (Şarku’l Avsat)Geleceğe Yatırım Girişimi CEO'su Richard Attias, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nın açılış oturumunda konuştu. (Şarku’l Avsat)

Attias, “Gelecek, ufkun ötesini hayal etmeye cesaret edenlere ait olacaktır. Hepinizi, dünyayı olduğu gibi değil, olması gerektiği gibi gören değişim liderleri olmaya çağırıyorum. Gelecek vizyonunun özü budur: Sınırlara meydan okumak ve bilinmeyene doğru sıçramak” şeklinde konuştu.

Attias ayrıca, Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı CEO'luğundan ayrıldığını açıkladı.

Üç gün sürecek Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı, ‘Sonsuz ufuk: Yarını şekillendirmek için bugüne yatırım yapmak’ temasıyla düzenleniyor.

Attias, “Sonsuz Ufuk sadece bir slogan değil, kolektif vizyonumuzu genişletmek ve geleceğin sınırsızlığını kucaklamak için bir çağrıdır. Bu tema, yatırımın sınır tanımadığı bir geleceğe götüren konuşmalara öncülük etme ve herkes için daha iyi bir yarın konusunda çalışma taahhüdümüzü somutlaştırıyor” ifadelerini kullandı.

Konferans salonlarından biri (Şarku’l Avsat)Konferans salonlarından biri (Şarku’l Avsat)

Bu yıl sekizincisi düzenlenen konferansta küresel zorluklarla yüzleşmek ve bunları ele almak için yeni stratejiler, Afrika'nın küresel ekonomideki rolü, kadınların liderlik pozisyonlarındaki rolü, iç yapılar ve yatırımların pratik yönleri üzerinde duruluyor.

Konferans katılımcıları (Şarku’l Avsat)Konferans katılımcıları (Şarku’l Avsat)

Bu yıl sekizincisi düzenlenen konferansa 6 binden fazla konuğun katılması ve 500 konuşmacının içinde bulunduğumuz döneme ilişkin çeşitli konularda 200'den fazla oturum gerçekleştirmesi bekleniyor. Bu oturumlarda yapay zekâ, inovasyon, sağlık ve jeopolitik gibi konuların yanı sıra ekonomik istikrar, adil kalkınma ve iklim değişikliği ile mücadele konularının ele alınacak.

Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu

Aynı zamanda Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu yöneticisi olan er-Rumeyyan, ‘Jeopolitik Ekonomi’ başlıklı ilk oturumda yaptığı konuşmada, Suudi ekonomisinin dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olduğunu ve fonun öncelikli odağının yerel olmaya devam ettiğini söyledi.

Konferans salonlarından biri (Şarku’l Avsat) Konferans salonlarından biri (Şarku’l Avsat)

Er-Rumeyyan, “Küresel yatırımlar eskiden tüm yatırımların yüzde 2'sini oluşturuyordu. Daha sonra bu oran yüzde 30'a çıktı. Biz Suudi Arabistan’a yatırım yapmaya odaklanarak bu oranı yüzde 18-20'ye düşürmeyi hedefliyoruz. Şu anda yönetimimiz altında 930 milyar dolarlık varlık var ve yabancı varlıkların payı yüzde 30” dedi.

Fonun ‘büyük şirketlerle birçok cesur yatırım ortaklığı kurduğunu ve yatırımlarının kullanımında bir paradigma değişikliği olduğunu’ vurgulayan er-Rumeyyan sözlerini şöyle sürdürdü:

“2015'ten bu yana 92 yeni şirket kurduğumuz yerel ekonomiye odaklandık ve o zamandan bu yana önemli başarılar elde ettik. Suudi Arabistan sadece bölgesel değil, küresel bir yapay zekâ merkezi olmak için iyi bir konuma sahip. Sadece fosil değil, yenilenebilir enerji de dahil olmak üzere düşük enerji maliyetinden büyük fayda var.”

Er-Rumeyyan, büyük enerji oyuncularının 2017'den beri düşük karbon teknolojilerine 65 milyar dolardan fazla yatırım yaptığını ve bunun sadece bir başlangıç olduğunu söyledi.

BlackRock

BlackRock Yönetim Kurulu Başkanı Larry Fink, yükselen faiz oranlarının toplumun birçok yaşlı kesimini desteklemeye yardımcı olduğunu, dünya genelinde yaşlı tasarruf sahiplerinin yükselen faiz oranlarından güçlü bir şekilde faydalandığını söyledi.

“Faiz oranlarının pek çok kişinin umduğu seviyelere düştüğünü görmeyeceğiz” diyen Fink, ‘daha fazla sermayenin altyapı ve teknolojiye yönlendirilmesi gerektiğini’ vurguladı.

Fink, “Doğru fırsatları bekleyen 9 trilyon dolarlık özel sermaye parası var” dedi.