Bilim çevreleri uyardı: Mutasyonlu virüs hızla yayılıyor

Almanya'da Kovid-19 nedeniyle ölenlerin yer aldığı tabutlar (DPA)
Almanya'da Kovid-19 nedeniyle ölenlerin yer aldığı tabutlar (DPA)
TT

Bilim çevreleri uyardı: Mutasyonlu virüs hızla yayılıyor

Almanya'da Kovid-19 nedeniyle ölenlerin yer aldığı tabutlar (DPA)
Almanya'da Kovid-19 nedeniyle ölenlerin yer aldığı tabutlar (DPA)

“Pandemi yılı” dünya çapında Kovid-19 kaynaklı 1 milyon 820 bin ölümle sonlanırken, 9 Avrupa ülkesi nüfusa göre en yüksek ölüm yüzdesini kaydeden 15 ülke listesinde yer aldı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Avrupa Bölge Ofisi'nden alınan verilere göre bu listenin başında Belçika (19 bin 360), Slovenya (2 bin 630), ardından Bosna (4 bin 20), İtalya (73 bin), Peru (37 bin 500) ve İspanya (50 bin 400) yer alıyor.
Bu yılki faaliyetleri pandeminin gelişmelerini takip etmek ve Avrupa ülkelerinin onunla mücadele çabalarını koordine etmekle sınırlı kalan WHO Avrupa Bölge Ofisi’nin son periyodik raporuna göre koronavirüsün ortaya çıkması, bir pandeminin ortaya çıkmasını yıllardır bekleyen, ancak geçmiş yıllarda olduğu gibi grip virüsünün buna benzer bir mutasyonundan kaynaklanacağını düşünen bilim camiasını bile şaşırtan bir sürpriz oldu. WHO uzmanları, virüsün bulaşma yolları ve insan vücudundaki hücreler ve hayati organlar üzerindeki etkisi açısından hala kesin bilimsel cevaplar bekleyen sorular olduğunu belirtiyor. Ayrıca uzmanlar, bu salgının tehlikesinin hava yoluyla bulaşmadaki kolaylığı ve taşıyıcıya dönüşen enfekte kişilerin büyük bir kısmında herhangi bir belirti göstermemesi olduğunu söylüyor. 
WHO uzmanları yayınladıkları raporda, salgının ikinci dalgasının birincisinden daha az şiddetli olmasına rağmen, uzun sürmesi nedeniyle daha fazla mağdura neden olduğunu kaydetti. Uzmanlar, son rakamlara göre uzmanların ilk türe kıyasla yayılma hızının daha ciddi sonuçları olduğunu söylediği yeni türün ortaya çıkmasından sonra yayılma olasılığı daha yüksek olan üçüncü bir dalga konusunda uyarıda bulundular.
WHO, salgın yılının son gününde uyarıda bulunarak birçok Avrupa ülkesinde yüksek sayıda yeni vaka kaydedilmesi nedeniyle teşhis kapasitelerinin azaldığını ve hastanelerdeki aşırı kalabalığın, ilk dalganın ardından geçen yaz sonu itibarıyla yüksek oranda ölüm kaydeden bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, ölenlerin sayısında artışa yol açacağını hatırlattı. Avrupa Bölge Ofisi'nin raporu, Macaristan'daki ikinci dalga sırasında ölüm oranının her 100 bin kişide 120, Bulgaristan ve Slovenya'da 100 olduğunu, geçen baharın ilk dalgasında en çok etkilenen İtalya ve İspanya'da 60'ı geçmediğini kaydetti.
Eski WHO Acil Durumlar Direktörü Daniel Lopez, konuyla alakalı yaptığı açıklamada, "Birinci ve ikinci salgın dalgaları arasındaki tutarsızlığı açıklayan uyumlu faktörler var. İklim koşulları ve çoğu ülkede önleme ve sınırlama önlemlerinde tanık olunan gevşeklik, ikinci dalgada salgının yayılmasına ve çok sayıda can kaybına yol açtı” dedi.
Belçika, Birleşik Krallık, İspanya, İtalya ve Fransa gibi salgının iki şiddetli dalgasına maruz kalan Avrupa ülkeleri de söz konusu. Ayrıca 100 bin kişi başına 30 ölüm oranı kaydeden Almanya’da ölüm oranı nüfusa göre hala düşük. Ülke, yaz sonundan bu yana ilk dalgada kaydettiği ölümlere göre daha az sayıda ölüm kaydetti. WHO uzmanları değerlendirme raporlarında, Kovid-19 ile mücadelenin, teşhis ve izleme kampanyalarının dünyanın tüm ülkelerine örnek olduğu Japonya ve Güney Kore gibi en gelişmiş ülkelerde bile hala büyük zorluklarla karşı karşıya olduğunu, ancak buna rağmen ikinci dalgadaki ölüm oranının birinci dalgadaki orandan daha düşük olduğunu belirtiyor. 
WHO, son günlerde yaptığı açıklamalarda, verilerindeki ölüm sayılarının, pozitif test sonuçlarına göre ülkeler tarafından gönderilen resmi raporların sonucunu yansıttığını, ancak bunların gerçeği yansıtmadığını ve sayıları hesaplamak için kullanılan yöntemlerin çeşitliliği nedeniyle ülkeler arasında karşılaştırma yapmanın çok zor olduğunu belirtmişti. WHO  uzmanları, gerçek ölüm sayılarını bulmak için yıllarca beklemek gerektiğini öne sürüyor.
WHO Avrupa Bölge Ofisi'nin raporu, bazı Avrupa ülkeleri ve ABD’de ilk kez ortaya çıkmaya başlayan üçüncü dalganın, erken çalışmalara göre ilk türden yüzde 60 daha hızlı bulaşan virüsün yeni türü nedeniyle daha fazla etkileyeceğini belirtiyor. Raporda, solunum virüslerinde yeni mutasyona uğramış türlerin ortaya çıkmasının çok yaygın olduğu kaydedildi. Ayrıca, her kış mevsimsel grip salgınları, grip virüsünde meydana gelen ve insanların tam bağışıklığa sahip olmadığı bir mutasyonun sonucu olduğu belirtildi.
Yeni türün vaka oranına etkisinin, özellikle kalabalık toplanmalara ve hareketliliğe neden olan tatil döneminin bitiminden sonra belirlenmesi beklenirken, Epidemiyolog Adam Kucharski hızla yayılan yeni tür virüsün en ölümcül virüsten daha tehlikeli olduğu uyarısında bulunarak şu ifadeleri kullandı:
“Virüsün bulaşma hızında hızlı bir artış var. Bu durum, ağır vakalar nedeniyle sağlık sistemlerinde aşırı yüklenme sonucu teşhis etmede ve lojistik açıdan sorunları da beraberinde getiriyor.”



Amerikalılar Ay'a dönüşü ve Mars yolculuğunu destekliyor

NASA'nın paylaştığı bu fotoğrafta astronot Edwin "Buzz" Aldrin, 20 Temmuz 1969'da Apollo 11 görevi sırasında Ay'a yerleştirilen ABD bayrağının yanında poz veriyor. Yakın zamanda yapılan bir YouGov/CBS News anketi Amerikalıların yüzde 67'sinin Ay'a geri dönüş görevini, yüzde 65'inin ise Mars'a insanlı bir görevi desteklediğini ortaya koydu (AP)
NASA'nın paylaştığı bu fotoğrafta astronot Edwin "Buzz" Aldrin, 20 Temmuz 1969'da Apollo 11 görevi sırasında Ay'a yerleştirilen ABD bayrağının yanında poz veriyor. Yakın zamanda yapılan bir YouGov/CBS News anketi Amerikalıların yüzde 67'sinin Ay'a geri dönüş görevini, yüzde 65'inin ise Mars'a insanlı bir görevi desteklediğini ortaya koydu (AP)
TT

Amerikalılar Ay'a dönüşü ve Mars yolculuğunu destekliyor

NASA'nın paylaştığı bu fotoğrafta astronot Edwin "Buzz" Aldrin, 20 Temmuz 1969'da Apollo 11 görevi sırasında Ay'a yerleştirilen ABD bayrağının yanında poz veriyor. Yakın zamanda yapılan bir YouGov/CBS News anketi Amerikalıların yüzde 67'sinin Ay'a geri dönüş görevini, yüzde 65'inin ise Mars'a insanlı bir görevi desteklediğini ortaya koydu (AP)
NASA'nın paylaştığı bu fotoğrafta astronot Edwin "Buzz" Aldrin, 20 Temmuz 1969'da Apollo 11 görevi sırasında Ay'a yerleştirilen ABD bayrağının yanında poz veriyor. Yakın zamanda yapılan bir YouGov/CBS News anketi Amerikalıların yüzde 67'sinin Ay'a geri dönüş görevini, yüzde 65'inin ise Mars'a insanlı bir görevi desteklediğini ortaya koydu (AP)

Yeni bir ankete göre Amerikalılar, ABD'nin Ay'a geri dönmesini ve Mars'a gitmesini istiyor.

YouGov/CBS News anketine göre, katılımcıların yüzde 67'si ABD'nin daha fazla keşif için Ay'a astronot göndermesini istiyor. Biraz daha azı (yüzde 65) ABD'nin Mars'a kaşifler gönderdiğini görmeyi arzuluyor.

30 yaş ve üzeri katılımcıların tamamı evrenin keşfini onaylamakta oldukça tutarlıydı. 30 ila 44 yaşındaki katılımcıların yüzde 68'i bunu onaylarken, 45 yaş ve üzeri katılımcıların yüzde 65'i daha fazla uzay araştırmasına olumlu bakıyor.

18 ila 29 yaşındaki genç yetişkinlerin yüzde 71'i ise daha fazla keşif yapılmasından yana.

Uzay araştırmalarına yönelik genel onay geçmişe de uzanıyor. 1969'da Ay'a yapılan inişin bu çabaya değip değmediği sorulduğunda, katılımcıların yüzde 77'si değdiğini söylerken, sadece yüzde 23'ü bu yolculuğa değmediğini ifade etti.

Uzay keşfine verilen genel destek muhtemelen ankette değerlendirilen diğer unsurlarla da bağlantılı: Amerikalıların önemli bir kısmı yıldızlara yapılan başarılı yolculukların milli gururlarını artırdığına inanıyor.

Ankete katılanların yüzde 44'ü uzay araştırmalarının ABD'nin milli gururuna biraz katkıda bulunduğuna inanırken, yüzde 29'u milli gurura "çok şey" kattığını, yüzde 27'si ise pek bir şey katmadığını söyledi.

Uzay araştırmalarının milli gurura katkıda bulunduğuna inanan aynı oranda kişi (yüzde 44) aynı zamanda bilimsel ilerlemelere de bir miktar katkıda bulunduğunu düşünüyor.

Yüzde 33'lük daha küçük bir kesim, uzay araştırmalarının bilimsel ilerlemeye "çok" katkı sağladığını düşünürken, yüzde 23'ü bilimsel keşiflere çok az katkı sağladığını ya da hiç katkı sağlamadığı görüşünde.

Independent Türkçe