Yeryüzünün en güçlü antibiyotiği: 'Udi hindi'

(İHA)
(İHA)
TT

Yeryüzünün en güçlü antibiyotiği: 'Udi hindi'

(İHA)
(İHA)

Koronavirüsün yayılımını hızla arttırması nedeniyle vücudun bağışıklık sistemini güçlendiren ürünlere de ilgi arttı. Vatandaşların bitkisel çözüm olarak tercih ettikleri ürünlerin başında yer yüzünün en güçlü antibiyotiklerinden olan ve kilogramı 250 liradan satılan 'udi hindi' yer almaya başladı.
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs ülkemizde de 18 binin üzerinde kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Çoğunlukla kronik rahatsızlığı bulunan ve bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde etkili olduğunu bilinen koronavirüse karşı vatandaşlar kendilerini korumanın yollarını arıyorlar. Bağışıklık sistemi güçlendiren şifa kaynağı besinler arasında yer alan 'udi hindi' düzenli ve doğru kullanılması durumunda solunum yolu hastalıklarından kansere kadar bir çok hastalığın tedavisinde etkili oluyor. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve hastalıklara karşı vücut direncini arttırdığından dolayı koronavirüse karşı da koruyucu etkisi bulunan udi hindi aktarların gözde ürünü haline geldi.
Asya kökenli olan odunsu bir yapıya sahip olan udi hindi kozmetik sektöründe de kullanılsa da en çok yağı ve tozu tüketiliyor. Udi hindin bağışıklık sistemi güçlendirmenin yanında bir çok hastalığa iyi geldiğini ifade eden aktar Vedat Kavruk, "Udi hindi en güçlü yer yüzünün en güçlü antibiyotiğidir. Mikrop kırıcıdır. İltihap ve enfeksiyonların vücuttan atılmasını sağlar. Cilt yanıkları, kesik, haşerat ısırığı ve egzama gibi cilt hastalıkların tedavi edilmesinde etkilidir. Boğaz ağrılarına iyi gelir. Antioksidan kaynağı olmasından dolayı vücudun toksinlerden arınmasını sağlayarak kanser hücreleriyle savaşır. Kanı temizleyerek kalp ve damar sağlığını korur. Mide ağrısına iyi gelir. Safra ve böbrek taşlarını eritir. Grip ve nezle gibi mevsimsel nedenlerden meydana gelen hastalıklarda tedavi sürecini hızlandırır. Burun tıkanıklığına iyi gelir solunum yollarını açar. Stresi azaltır, yorgunluğu alır. Tüm bunların yanında önemlisi de bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilenen ve vücut enerjisini arttıran udi hindi son günlerde korkulu rüyamız haline gelen koronavirüsten korunmamızda etkili olmaktadır" dedi.
Sabahları aç karnına bal yada pekmezle karıştırılarak yada ılık suyla 1 tatlı kaşığı udi hindi tozu tüketmenin vücuda yarar sağlayacağını kaydeden Kavruk, "Hastalıklara karşı vücudun direncini arttıran takviye gıdaların günde 1 yada 2 tatlı kaşığı tüketilmesi gerekiyor. Bunları ilaç niyetine olduğunu ve fazlasının da yarardan çok zarar verebileceğini unutmamalıyız" diye konuşarak udi hindinin tozunun yanı sıra yağının da rağbet gördüğünü ve udi hindinin kilogramının 250 liradan satıldığını sözlerine ekledi.



James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
TT

James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)

Televizyon tarihinin en ikonik karakterlerinden Tony Soprano'yu, James Gandolfini dışında birinin canlandırdığını hayal etmek bile imkansız. Ancak dizinin yaratıcısı David Chase, başta bu konuda o kadar da emin değildi.

"Tony Soprano'yu buldum galiba"

New Jersey'li bir mafya babasının özel hayatı ve iş dünyasındaki çatışmalarını konu alan The Sopranos'un yaratıcısı Chase, Gandolfini'yi başrol için ilk izlediğinde tereddüt yaşamış. Jason Bailey'nin yeni kitabı Gandolfini: Jim, Tony, and the Life of a Legend'da (Gandolfini: Jim, Tony ve Bir Efsanenin Hayatı) yer alan ve Vulture tarafından yayımlanan bir bölüm, dizinin oyuncu seçim sürecini ve Chase'in başlangıçtaki çekincelerini detaylandırıyor.

Gandolfini'nin adı, menajeri Nancy Sanders pilot bölümün senaryosunu okuduğunda gündeme gelmiş. Senaryoyu eline alır almaz "Aman Tanrım, Tony Soprano'yu buldum galiba" diye düşündüğünü anlatıyor.

Ancak Gandolfini'nin kayıtlarını izledikten sonra Chase, "Bence çok iyi bir oyuncu ama tek bir endişem var. Yeterince tehditkar mı?" diye sormuş.

Sanders bu söz karşısında şaşkına dönmüş. "Eğer bana 'Biraz kilolu' ya da 'Saçları dökülüyor' deseydiniz anlar, kabul ederdim. Ama yeterince tehditkar mı? Bu adam tam sizin aradığınız kişi" diyerek Gandolfini'nin rol için mükemmel seçim olduğunu savunmuş.

Üç aday kaldı

Gandolfini ise senaryoyu çok sevmesine rağmen rolü alacağından pek umutlu değilmiş. Asıl endişesiyse Chase'in çalışması zor biri olma ihtimaliymiş. Deneme çekimlerinden önce Chase'le kahvaltıda buluşması istendiğinde hiç de hevesli değilmiş. Ama buluşma düşündüğünün aksine son derece keyifli geçmiş. 

Sonunda Tony Soprano rolü için üç aday kalmış: James Gandolfini, Mike Rispoli ve daha sonra dizide başka bir karaktere hayat verecek Steven Van Zandt. Deneme çekimleri sırasında Chase'in tüm şüpheleri dağılmış:

Sonunda kendini verip gerçekten okumaya başladığında, işte o anda her şey belli oldu.

Sonrasında The Sopranos, televizyonun altın çağını başlatan yapımlardan biri oldu. 1999-2007'de 6 sezon süren dizide Tony Soprano'ya hayat veren Gandolfini, televizyon tarihinin en etkili karakterlerinden biri olarak anılıyor. 

2013'te 51 yaşında kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Gandolfini, bu performansıyla üç Emmy, 5 SAG (Screen Actors Guild) ve bir Altın Küre kazanmıştı.

Independent Türkçe, Entertainment Weekly, Vulture