Mısır maske takma konusundaki “kararsızlığı” aşmaya çalışıyor

Mısır hükümeti maske takma kuralını ihlal edenlere para cezası uyguluyor. (EPA)
Mısır hükümeti maske takma kuralını ihlal edenlere para cezası uyguluyor. (EPA)
TT

Mısır maske takma konusundaki “kararsızlığı” aşmaya çalışıyor

Mısır hükümeti maske takma kuralını ihlal edenlere para cezası uyguluyor. (EPA)
Mısır hükümeti maske takma kuralını ihlal edenlere para cezası uyguluyor. (EPA)

Mısır’da daha önceki tedbirlere kıyasla daha fazla alanda maske takılmasını ve buna uymayanlara para cezası uygulanmasını kapsayan yeni kurallar ile vatandaşların söz konusu kararlara “istikrarlı” bir şekilde özen göstermesini sağlamaya çalışıyor.
Tıpkı dünyanın geri kalanı gibi koruyucu maske zorunluluğuyla yaklaşık on ay geçiren Mısırlılar günlük faaliyetlerine yeni bir gerçeklik ile devam ediyorlar. Zira yetkililer maske kullanma kuralına uymayanlara 50 cüneyhten başlayan (yaklaşık 5 dolar) para cezaları uygulama kararı aldı. Daha önceki cezalar; örneğin toplu taşıma araçlarında maske takılmaması durumunda sadece sürücüye ceza verilmesini içeriyordu. Artık yolcuların da aynı cezaya tabi olmasına karar verildi. 
Nil halkının “Maskeyi Mısırlılaştırma” girişimleri, bazılarının ülkede koronavirüsün görüldüğü “şok dönemin başlangıcında” hükümet binalarına ya da bankalara girmeden önce birbirlerinin maskelerini kullanmaları nedeniyle başarılı olmadı.
Mısır’da virüsün yayıldığı dönemde bazı kimseler “istenmeyen misafire” karşı “uygun bir yöntem” buldu. Bu tuhaf yöntem bilimden çok sihire olan inancın yansıması niteliğindeydi. Zira virüse karşı burunlar açıkta bırakılarak maskelerin sadece ağzı kapatmasına odaklanılıyordu. 
Salgında zirve noktasına ulaşılması ile kuralları ihlal edenler için cezai tedbirlerin uygulanmasına karar verildi. Mısırlılar, maskeleri düzgün ve daha uzun süre takmaya az da olsa riayet ettiler. Ancak vaka oranlarındaki düşüş ilk resme tekrar geri dönme eğilimi gösterdi.
Başlangıçta kolay olan önlemler ülke sakinlerinin rahatlığı ve virüsün daha geniş çapta yayılacak şekilde yayılması ile şu an daha da zor bir hale geldi. Hükümet bu duruma yönelik attığı adımla maske takmayı ihlal edenlere bu defa daha geniş çapta para cezası uygulanmasına karar verdi. Söz konusu ceza “tüm kamu ve özel toplu ulaşım araçlarında, sosyal mesafenin korunamayacağı açık alanlarda, otel ve turistik tesislerdeki kapalı yerlerde maske takmayanlara uygulanmasını ve ceza ödemeyi kabul etmeyenlerin başsavcılığa sevk edilmesini” kapsıyor.
Mısır İçişleri Bakanlığı dün, koruyucu maske takmayan 8 bin 164 toplu taşıma aracı şoförü hakkında yasal işlem başlatılacağını duyurdu.
Mısır Yerel Kalkınma Bakanlığı da Adalet Bakanı’nın ülke genelinde merkez, şehir ve mahalle yöneticilerine adli kontrol yetkisi verilmesini onayladığını, bu kararın Bakanlar Kurulu ve Koronavirüsle Mücadele Bilimsel Komitesi kararlarının uygulanması kapsamında alındığını” duyurdu.
Hükümet, vatandaşlara “sağlıklarını ve güvenliklerini korumak için Bakanlar Kurulu kararlarına uyma, sosyal mesafeyi koruma, toplanmaları engelleme ve tıbbi maske takma” çağrısında bulundu. Aynı zamanda valilerden de para cezalarının vakit kaybedilmeden uygulanmasını istedi.



Hamas, anarşi ve casuslukla suçlanan kişilerle savaşıyor

 Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
TT

Hamas, anarşi ve casuslukla suçlanan kişilerle savaşıyor

 Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)

Hamas, dün şafak vakti Gazze Şeridi'nin orta kesiminde büyük bir aşiretin üyelerini, diğer suçlamaların yanı sıra anarşi ve yardım tırlarının yağmalanması olaylarına karıştıkları iddiasıyla öldürdü. Olay, İsrail'in, Hamas ile El Fetih'e bağlı bazı aktivistler ya da bazı Filistinli aileler arasındaki farklılıkları istismar etmeye ve onları Gazze Şeridi'ndeki Hamas yönetimini zayıflatmak için ordusuyla koordineli çalışan silahlı milisler haline gelmiş gibi göstererek kendi çıkarlarına hizmet etmek için kullanmaya çalıştığı bir dönemde meydana geldi.

İsrail, Gazze Şeridi'nde 20 aydır sürdürdüğü savaşın başından bu yana, El Fetih aktivistlerinin ya da Gazze Şeridi'ndeki bazı aşiret üyelerinin Hamas'a yönelik düşmanlıklarını istismar ederek, Hamas'a karşı silahlı gruplar oluşturmaya çalıştı. Ekim 2023'ten bu yana savaşta yaşadığı gerilemelere rağmen Gazze Şeridi'ni yönetmeye devam eden Hamas ise bu yaklaşıma, İsrail'le bağlantısı olduğundan şüphelenilen bir dizi kişiyi infaz ederek karşılık verdi.

Hamas'ın son operasyonunda dün şafak vakti Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta büyük bir aşirete mensup yaklaşık 12 Filistinli öldürüldü. Söz konusu aşiretin üyeleri, Deyr el-Balah'ın doğusunda İsrail güçlerinin konuşlandığı bölgelerde ya da yakınlarında bulunuyordu.

Şarku’l Avsat'a konuşan saha kaynakları, öldürülenlerin bir kısmının son zamanlarda yaşanan anarşinin ve yardım tırlarını yağmalama girişimlerinin arkasında olduklarından şüphelenildiğini bildirdi. Bazılarının ise İsrail için casusluk faaliyeti yürüttüklerini iddia eden kaynaklar, bunun da Hamas kaynakları tarafından doğrulandığını söyledi.

İsrail'in Hamas'la mücadele etmek için desteklemeye çalıştığı, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın bazı bölgelerinde, İsrail'in tamamen işgal ettiği ve sakinlerini yerinden ettiği bölgelerde bulunan Yaser Ebu Şebab silahlı grubu gibi pek çok benzer vaka olduğu açık. Filistin Yönetimi, Ebu Şebab'ın kendisiyle olan ilişkisini reddetmiş olsa da Ebu Şebab, Filistin Yönetimi'ne atıfta bulunarak defalarca ‘Filistin meşruiyeti’ altında faaliyet gösterdiğini iddia etti.

Yedioth Ahronoth gazetesinde yayınlanan bir habere göre İsrail ordusu, Gazze ve Han Yunus'ta faaliyet gösteren ve üyeleri El Fetih üyesi ya da Filistin Yönetimi güvenlik servisleri mensubu olan iki silahlı grupla koordinasyon kurmaya başladı. Bu gruplar Gazze Şeridi'ndeki Hamas yönetimini zayıflatmak amacıyla mali destek alıyor.

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yiyecek almaya çalışan Filistinli çocuklar, 30 Haziran (AFP)Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yiyecek almaya çalışan Filistinli çocuklar, 30 Haziran (AFP)

Haberde Rami Halas adlı bir kişinin liderliğindeki silahlı grubun, Gazze şehrinin Şucaiye mahallesinde faaliyet gösterdiği ve mahalle içindeki Hamas mensuplarına karşı operasyonlar düzenlediği, ikinci grubun ise Yaser Hanidek tarafından yönetildiği ve Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta faaliyet gösterdiği belirtildi.

Haberde bu iki grubun İsrail'den silah ve insani yardım desteği aldığı, üyelerinin ise Filistin Yönetimi'nden maaş aldığı iddia edildi.

Söz konusu haber üzerine Yaser Hanidek bir video yayınlayarak, İsrail'in iddialarını yalanladı ve kendisine yöneltilen suçlamaları reddettiğini vurgulayarak halen Han Yunus'ta olduğunu, normal bir şekilde çalıştığını, anarşiyi reddettiğini, direnişin yanında yer aldığını ve direnişin sırtında bir hançer olmayacağını söyledi. Bununla birlikte, iki kardeşinin ölümüne neden olan ailevi anlaşmazlıkların kendisini silahlanmaya ittiğini belirterek, İsrail, El Fetih ya da Filistin Yönetimi'nin herhangi bir kurumuyla hiçbir bağı olmadığını açıkladı.

Öte yandan, tanınmış Halas ailesi vatanseverlik dışı her türlü eylemi reddeden bir açıklama yayınlayarak, Filistinlilerin genel tutumunun dışındaki her türlü davranışı reddettiklerini vurguladı.

Bu ailenin mensuplarınn çoğu El Fetih'e mensup, ancak aralarında Hamas ve İslami Cihad Hareketi üyeleri de var.

Gazze Şeridi’ndeki İçişleri ve Ulusal Güvenlik Bakanlığı Ebu Şebab'a teslim olması için 10 gün süre vermiş, ‘vatana ihanet’, ‘casusluk’, ‘silahlı hücre kurmak’ ve ‘silahlı isyan’ ile suçlamış, teslim olmaması halinde gıyabında yargılamakla tehdit etmişti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bir aydan uzun bir süre önce İsrail'in Hamas'a muhalif silahlı grupları desteklediğini itiraf etmişti.

Hamas sık sık kamuoyu önünde İsrail'i Gazze Şeridi'ndeki kaosun arkasında olmakla suçluyor ve daha önceki açıklamalarına göre ‘vatandaşların güvenliğine müdahale etmeye cesaret eden herkese karşı demir yumrukla saldıracağını’ vurguluyor.

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki büyük kaos ortamında güvenlik durumunun kontrolünü yeniden ele geçirmek için ateşkesten faydalanıyor ki bunu, iki aydan fazla süren bir önceki ateşkes sırasında da yapmıştı. Hareket son zamanlarda silahlı adamlara, tüccarlara, çetelere, hırsızlara ve İsrail'le iş birliği yapanlara karşı daha kapsamlı güvenlik operasyonları düzenlemeye ve bu kişileri infaz etmeye ya da yaralamaya başladı.