Bakan Dönmez: "Altın üretimimiz yıl sonunda Türkiye tarihinin üretim rekorunu kırarak 42 tona ulaştı”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez (İHA)
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez (İHA)
TT

Bakan Dönmez: "Altın üretimimiz yıl sonunda Türkiye tarihinin üretim rekorunu kırarak 42 tona ulaştı”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez (İHA)
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez (İHA)

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, 2020 altın üretim rakamlarını ve üretimdeki rekorları açıkladı. Bakan Dönmez, ”Pandemi koşullarına rağmen altın üretimimiz yıl sonunda Türkiye tarihinin üretim rekorunu kırarak 42 tona ulaştı” dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dönmez, Altın Madencileri Derneği üyelerini kabul etti. Bakan Dönmez, kabulün ardından yaptığı açıklamada Covid-19 salgınının gölgesinde geçirilen 2020 yılının enerji ve madencilik sektörü açısından başarılarla dolu bir yıl olduğunu söyledi. 2020 yılında 40-45 ton arası altın üretimi hedefi koyduklarını belirten Dönmez, pandemi koşullarına rağmen altın Türkiye’nin altın üretiminin yıl sonunda Türkiye tarihinin üretim rekorunu kırarak 42 tona ulaştığını kaydetti. Bu rekorun Türkiye ekonomisine 2,4 milyar dolarlık bir katkı sağladığını aktaran Dönmez, emeği geçen bütün kurumları ve masada, sahada ter döken bütün çalışanları tebrik etti.
2020 yılında altın ithalatında ciddi bir sıçrama yaşandığını anımsatan Bakan Dönmez, ”Enerji ve maden alanında petrolden sonra en fazla ithal ettiğimiz ikinci ürün altın oldu. Geçtiğimiz yıl, 2019’a göre yüzde 123 artışla yaklaşık 25 milyar dolarlık altın ithalatımız oldu. Sayın Ticaret Bakanımız da ifade ettiler altın büyük oranda toplumuzda tasarruf ve yatırım saikiyle değerlendirilen bir meta. Buna karşın özellikle kuyumculuk sektörümüz alınan bu altınları işleyerek bir kısmını da ihraç etti. Geçtiğimiz yıl yaklaşık 6 milyar dolarlık altın ürünleri ihracatımız söz konusu oldu” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin kaynakları varken, “Bu yerin altında kalsın biz ithal edelim” ithamlarına kulak asamayacaklarını söyleyen Bakan Dönmez, ”Türkiye’de madencilik dünya standartlarına uygun bir şekilde yürütülüyor. Madencilik faaliyetlerine nasıl başlanacağı, nasıl yürütüleceği ve nasıl bitirileceğiyle ilgili kapsamlı bir mevzuatımız var. Özellikle bir maden sahası terk edildiğinde, maden sahibi, projesine göre o sahayı rehabilite etmek ve ağaçlandırmakla yükümlüdür. Bununla ilgili sayısız iyi örneği eski ve yeni görselleriyle birlikte pek çok platformda ifade ettim. Çevreci bir madencilik prensibiyle madenlerimizden de, doğadan da vazgeçemeyeceğiz. Herkes bunu böyle bilmeli” şeklinde konuştu.



Suudi tahvilleri... Gelişmekte olan piyasaların kalbinde güvenli bir liman

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
TT

Suudi tahvilleri... Gelişmekte olan piyasaların kalbinde güvenli bir liman

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)

Gelişmekte olan ekonomilerdeki borç piyasalarına yönelik temkinli küresel görünümün ortasında Suudi Arabistan, finansal istikrar ve iddialı ekonomik büyüme planlarının bir araya gelmesiyle cazip bir yatırım merkezi olarak ortaya çıkıyor.

Dünyanın en büyük varlık yöneticilerinden biri olan ve 4,6 trilyon dolardan fazla varlığı yöneten State Street Global Advisors'ın Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Yatırım Stratejisi ve Araştırma Başkanı Karine Kheirallah'a göre bu görüşler doğru.

Kheirallah Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, Suudi Arabistan’ın sağlam finansal temellere ve iddialı bir büyüme stratejisine dayanan ‘cazip bir makroekonomik anlatı’ sunduğunu söyledi. Kheirallah, “Dünyadaki pek çok ekonomi yüksek borç yükü ve artan hizmet maliyetleriyle karşı karşıyayken, Suudi Arabistan geçtiğimiz aralık ayı itibariyle yüzde 29,9 gibi nispeten düşük bir borç/gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) oranına sahip” dedi.

Bu mali disiplin, Suudi Arabistan'ın yükselen piyasa devlet tahvili piyasasında istikrarlı ve güvenilir bir ihraççı olarak konumunu güçlendiriyor. Kheirallah, Suudi ekonomisinin önümüzdeki yıllarda yapısal reformlar ve özellikle petrol dışı sektörlerdeki stratejik yatırımlar sayesinde sürdürülebilir bir büyüme yakalamasını bekliyor. Bu büyümenin hızı diğer bazı gelişmekte olan piyasalarla karşılaştırıldığında en hızlısı olmasa da, gelişmiş ekonomileri geride bırakacağı ve Suudi tahvillerini istikrar ve uzun vadeli değer arayan yatırımcılar için tercih edilen bir seçenek haline getireceği açık.

Suudi ekonomisi bu yılın ilk çeyreğinde petrol dışı faaliyetlerdeki yüzde 4,9'luk büyümenin etkisiyle yıllık bazda yüzde 3,4 oranında büyüdü. Bu büyüme yıllık reel GSYİH büyümesine 2,8 puanlık bir katkı sağladı.

Vizyon 2030 bono piyasasını canlandırıyor

Kheirallah, Vizyon 2030'un Suudi Arabistan’ın sabit gelir piyasasını çeşitlendirerek, derinliğini artırarak ve küresel finansal standartlarla uyumlu hale getirerek güçlendirmede önemli bir rol oynadığını söyledi.

Güçlü kredi kalitesi ve gelişmiş küresel derecelendirmeler

Suudi ihraçlarının kredi kalitesine ilişkin olarak Kheirallah, Suudi Arabistan’ın güçlü mali tabanı ve Vizyon 2030'un başarılı bir şekilde uygulanması sayesinde gelişmekte olan piyasalar arasında en istikrarlı ve cazip ülke ihraççılarından biri haline geldiğini vurguladı.

Bu gelişme, Moody's'in Kasım 2024'te Suudi Arabistan'ın notunu A1'e yükseltmesi ve Standard & Poor's'un mart ayında notunu A+'ya yükselterek Krallığı en yüksek yatırım yapılabilir notlar arasına yerleştirmesiyle küresel kredi derecelendirme kuruluşlarının notlarına açıkça yansıdı.

Küresel endekslere dahil olma

Kheirallah, Suudi tahvillerinin başlıca küresel endekslere dahil edilmesinin küresel kurumsal yatırımcılardan gelen talebi önemli ölçüde artırmasını bekliyor. Suudi bonoları JP Morgan gibi endekslere dahil edildiğinde, bu endeksleri takip eden fonlar portföylerinin bir kısmını Suudi Arabistan'a ayırmak zorunda kalıyor ve ‘bu sadece düzenli yatırım akışını sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda yatırımcı tabanını emeklilik fonları ve devlet varlık fonları gibi büyük küresel kurumları da kapsayacak şekilde genişletiyor.’

fgthyj

Kheirallah, endekslere dahil edilmenin ‘piyasanın olgunluğunun ve şeffaflığının bir kanıtı’ olduğunu ve Suudi Arabistan'ın Vizyon 2030'un bir parçası olarak finansal piyasalarını geliştirme taahhüdünü yansıttığını belirterek, “Bu da nihayetinde gelecekte likiditenin artmasına ve borçlanma maliyetlerinin düşmesine yol açacaktır” dedi.

İhtiyaç ve sürdürülebilirlik arasında

Kheirallah, borcun GSYİH'ye oranındaki (%29,9) artışla ilgili olarak, bu artışın ekonomiyi çeşitlendirmek ve petrole bağımlılığı azaltmak için projeleri finanse etmeye yönelik stratejik planın bir parçası olduğunu açıkladı.

“Düşük faiz oranları sayesinde borç servis maliyetleri kontrol altında olsa da, faiz oranlarının önemli ölçüde yükselmesi veya yeterli ekonomik büyüme olmadan borç birikiminin devam etmesi durumunda riskler ortaya çıkacaktır” diyen Kheirallah, mali sürdürülebilirliği korumak ve borçlanmaya bağımlılığı en aza indirmek için çeşitlendirme çabalarının devam etmesinin ve petrol dışı gelirlerin artırılmasının önemini vurguladı.

Kheirallah sözlerini Suudi Arabistan'ın yüksek kredi notlarının yatırımcıların Krallığın ekonomik gidişatına olan güvenini yansıttığını, ancak bu notların korunmasının mali disiplinin sürdürülmesini ve hedeflenen yapısal reformların başarısını gerektirdiğini vurgulayarak tamamladı.