Geçirdiği trafik kazası sonrası fenomen olan Zavadanak Bekir'den kurallara uyun çağrısı

Bekir Varol (İHA)
Bekir Varol (İHA)
TT

Geçirdiği trafik kazası sonrası fenomen olan Zavadanak Bekir'den kurallara uyun çağrısı

Bekir Varol (İHA)
Bekir Varol (İHA)

Antalya’nın Manavgat ilçesinde geçirdiği trafik kazası sonrası polis ile arasında yaşanan diyaloglar ile fenomen olan ve 'Zavadanak Bekir' olarak tanınan Bekir Varol, trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçundan aldığı 5 ay hapis cezasını tamamlayıp cezaevinden çıktı. Varol'un ilk mesajı, "Korona illetinden kurtulmak için 2 gün evde duramıyorsunuz. Ben 5 aydır cezaevindeyim, toprağı özledim" oldu.

Kaza, geçtiğimiz 15 Mart günü Manavgat'ın Kızılağaç kavşağında meydana gelmişti. Bekir Varol'un (42) kullandığı 07 L 7170 plakalı kamyonetle Niyazi K.'nin kullandığı otomobil çarpışmıştı. Kazada Niyazi K.'nin kullandığı otomobilde yolcu olarak bulunan Döndü K. ve Osman K. yaralanmıştı. İhbarla olay yerine gelen 112 sağlık ekibi, yaralıları ambulansla Manavgat Devlet Hastanesine götürmüştü. Kazanın ardından ise kamyonet sürücüsü Bekir Varol'un polis ve karşı tarafla diyalogları güldürmüştü. Polisin yaptığı alkol testinde 2.2 promil alkollü çıkan Varol, diğer araç sürücü Niyazi K.'ya, "Koronadan mı kaçıyorsun. Hadi ben sarhoş olabilirim ama devletin ışıklarına uymayan o. Kırmızı ışıkta geçtin" şeklinde tepki göstermişti. Varol'un ayrıca polis ekiplerine olayı anlatırken kullandığı ‘Zavadanak bana çarptı' sözleri de kendisini fenomen yapmış, Türkiye'nin gündemine oturmuştu.

Tahliye edildi, ilk mesajı yine korona oldu
5 aydır bulunduğu Alanya Kapalı Cezaevi'nden adeta koşarcasına çıkan Bekir Varol, “Lütfen kimse suç işlemesin. Allah düşmanımı bile cezaevine düşürmesin. Kanunlara, yasalara uyalım, insanlara saygılı olalım” dedi.
Cezaevinde düşünmek için çok zamanı olduğunu belirten Varol, “Cezaevinde televizyon seyrederken en çok vatandaşların korona tedbirlerine uymamaları konusunda üzüntü duydum” dedi. Herkesi korona virüs tedbirlerine uymaya çağıran Varol, “2 gün sokağa çıkma yasağına dayanamıyorlar. Ben 5 ay bırakın sokağı toprağı özledim. Lütfen bu illetten bir an önce kurtulabilmek için kurallara uyalım” dedi.
Cezaevi çıkışında kısa bir açıklama yapan Bekir Varol, “Cezaevindeki 5 aylık süreçte bol bol düşünecek zamanım oldu. Hayatımda seyretmediğim kadar televizyon ve haber izledim. Öncelikle vatandaşlarımızı suç işlememeye çağırıyorum. Buraya Allah düşmanımı bile düşürmesin” dedi.
Haber izlerken en çok halkın büyük bölümünün korona virüs tedbirleri konusunda duyarsızlığına üzüldüğünü belirten Varol, “İlk gün söylediğim gibi vatandaşlarımızı korona konusunda duyarlı olmaya, tedbir ve yasaklara uymaya çağırıyorum. Sosyal mesafeyi koruyalım, maskemizi takalım, elimizi sık sık yıkayalım. 2 gün sokağa çıkmamakla bir şey kaybetmeyiz. Bakın ben 5 aydır bırakın sokağı toprağı özledim. Ama şimdi sokağa çıkma yasağı var. Evime giriyor ve yan gelip yatıyorum. Bu günler geçince istediğimizi yaparız” dedi.



Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

TT

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarını arttırması ve Türkiye'yi Suriye'yi vesayeti altına almaya çalışmakla suçlamasının ardından Türkiye dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'den çekilmesi ve istikrar çabalarını engellemekten vazgeçmesi gerektiğini belirtti.

Dışişleri bakanlığı açıklamasında, “İsrail, bölgedeki güvenliğe yönelik en büyük tehdit haline geldi” diyerek, “stratejik bir istikrarsızlaştırıcı, kaosa neden olan ve terörizmi körükleyen” bir ülke haline geldiğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Dolayısıyla, bölgede güvenliğin tesis edilebilmesi için İsrail'in öncelikle yayılmacı politikalarından vazgeçmesi, işgal ettiği topraklardan çekilmesi ve Suriye'deki istikrar çabalarını baltalamaktan vazgeçmesi gerekmektedir.”

Suriye'ye yönelik hava saldırılarını dün gece yoğunlaştıran İsrail, saldırıları Şam'daki “yeni yöneticilere” bir uyarı olarak ilan etti ve Ankara'yı Suriye'ye vesayetini dayatmaya çalışmakla suçladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, çarşamba gecesi düzenlenen hava saldırılarının “İsrail Devleti'nin güvenliğinin tehlikeye atılmasına izin vermeyeceğimize dair açık bir mesaj ve gelecek için bir uyarı” olduğunu söyledi.

Katz yaptığı açıklamada, İsrail silahlı kuvvetlerinin Suriye içindeki tampon bölgelerde kalacağını ve güvenliğine yönelik tehditlere karşı harekete geçeceğini belirterek, Suriye hükümetini, İsrail'e düşman güçlerin girmesine izin vermesi halinde ağır bir bedel ödeyeceği konusunda uyardı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki etkisine ilişkin endişelerini yansıtarak, Ankara'yı Suriye'de, Lübnan'da ve başka yerlerde “olumsuz bir rol” oynamakla suçladı.

Saar, Paris'te düzenlediği basın toplantısında “Suriye'ye Türk vesayetini empoze etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Niyetlerinin bu olduğu çok açık” ifadelerini kullandı.