Stanford Üniversitesi’nden araştırmacılar, ABD’de bildirilen en yüksek vakaya sahip 30 üniversite kampüsünü göz önüne alarak, en fazla vakanın yaşandığı kurumları ve virüsün bulaştığı öğrencilerin yaşadığı şehirlerdeki dağılımı değerlendirdi.
Çarşamba günü, araştırmacılar tarafından geliştirilen matematiksel bir model aracılığıyla, “Biyomekanik ve Biyomedikal Mühendisliğinde Bilgisayar Yönetimi” adlı dergide yayımlanan veriler, öğrencilerin yaşadığı şehirlerdeki yüksek vaka sayıları ile 17 kuruma ait vaka sayıları arasında bağlantı olduğunu ortaya koydu.
Artışın en çok olduğu kurumlardaki vaka sayılarının, dönemin ilk iki haftasında, 100 bin kişide haftalık bin kişi kaydederek yüksek rakamlara ulaştığı belirtildi.
Stanford Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği Programı sorumlusu Hannah Lu, yayınevinin (Taylor ve Francis) web sitesinde yayımlanan bir raporu ele aldı. Raporda, salgının birinci ve ikinci dalgalarına kıyasla haftalık olarak 100 bin kişide bin vaka kaydetme oranının, üniversitelerin salgının yayılma hızını ciddi derecede etkilediği anlamına geldiği belirtildi.
Yüksek riskli bölgeler, eyaletler veya ülkeler için minimum olarak haftada 100 bin kişiye düşen vaka sayısı (insidans) 50 olarak belirlendi. Çalışmada bulunan 3 kurum söz konusu oranı 3 defa aştı.
Lu, “Sonbaharda koronavirüse yakalanan öğrenci sayısı, salgının başlangıcından bu yana yüzde 5,3 oranında artış göstererek, ülke ortalamasının iki katına yükseldi. 328,2 milyonluk nüfusa ait vaka sayısının 17,3 milyon olduğu belirtildi.
Notre Dame Üniversitesi’nde bulunan 12 bin 607 öğrencinin tamamına ders yılı başlamadan önce koronavirüs testi yapıldı ve sadece 9 öğrencinin pozitif olduğu tespit edildi. Dönemin başlamasından iki hafta sonra vaka sayısı 3 bin 83’e yükseldi.
Ellen Cole, dikkat edilmesi gereken durumun salgının kampüs ortamında hızlı yayılarak şehir merkezlerine yansıması ve komşu bölgelerin vaka sayılarında yeni enfeksiyonlara yol açması olduğunu belirtti.
Cole, “Üniversitelerin salgının birinci dalgasıyla hiç bir alakalarının olmadığı giderek açık bir hale geldi. Bunun yerine üniversitelerin yeniden açılması ve öğrencilere kampüslere dönme çağrısı yapılması söz konusu durumu açıklar nitelikte bir örnektir” dedi.
Araştırma ekibi internet üzerinden devam eden eğitimin, üniversite ortamında hızla yayılan virüsü engelleme noktasında rakamlarında ortaya koyduğu gibi, şuan için ideal öğrenme şekli olduğunu belirtti.
Ayrıca ekip, 2020 yılının sonbaharında kurumların yüz yüze eğitim ve online eğitim olmak üzere faaliyetlerine iki şekilde de devam ettiğini belirterek, bu durumun vaka sayılarının azalmasına yardımcı olduğuna dikkat çekti.
Üniversiteler koronavirüsün yayılmasına olanak sağlıyor
https://turkish.aawsat.com/home/article/2742971/%C3%BCniversiteler-koronavir%C3%BCs%C3%BCn-yay%C4%B1lmas%C4%B1na-olanak-sa%C4%9Fl%C4%B1yor
Üniversiteler koronavirüsün yayılmasına olanak sağlıyor
Üniversiteler koronavirüsün yayılmasına olanak sağlıyor
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة