İkiye bölünen Deyrizor geçitlerle birleşiyor

Fırat Nehri’nin kıyısındaki bir çiftçi. (Şarku’l Avsat)
Fırat Nehri’nin kıyısındaki bir çiftçi. (Şarku’l Avsat)
TT

İkiye bölünen Deyrizor geçitlerle birleşiyor

Fırat Nehri’nin kıyısındaki bir çiftçi. (Şarku’l Avsat)
Fırat Nehri’nin kıyısındaki bir çiftçi. (Şarku’l Avsat)

Suriye’nin doğusundaki Deyrizor’daki savaş alanlarının iki yakası arasında hareket etmek ve ticaret yapmak isteyen Suriyelilerin sayısı artış gösterdi. Birçoğu, İranlı milisler tarafından desteklenen Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’e sadık düzenli güçlerin bölgeleri ve Washington liderliğindeki Uluslararası Koalisyon tarafından desteklenen Arap Kürt ‘Suriye Demokratik Güçleri’ (SDG) kontrolündeki alanlar arasındaki sınır boyunca kaçakçıların yasa dışı yollarla geçişlerini bekliyor. Bazı Suriyeliler ise yerel makamların, temel ihtiyaçları veya ticari malları taşıma fırsatı sağlayarak bölgelerine geçmelerine izin vereceğini ümit ediyor.
Deyrizor’un doğu kırsalının bazı bölgelerini, tüm kuzey kırsalını ve Fırat Nehri Havzası’nın batı yakasını kontrol eden Özerk Yönetim ve SDG, bölge halkının rejim hakimiyetindeki yakaya geçişini sağlamak için ‘Salihiye’ geçidinin açılmasına izin verdi. Deyrizor’daki Özerk Yönetim, iki taraf arasında çok sayıda askeri çatışmaya neden olan kaçakçılık yollarının ve nehir geçişlerinin kullanılmasını önlemek için geçidin insani durumlar ve ticari hareketlilik için açılmasına izin verme kararı aldı.
Sınır geçitleri önceki yıllarda, devam eden savaş nedeniyle aile ziyaretleri veya insani amaçlarla geçiş yapmak isteyenlere kapalıydı. Geçitler, bazı acil sağlık durumları dışında açılmadı. Aktivistlere, bazı haber organlarına ve Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne (SOHR) göre Özerk Yönetim’deki yerel makamlar, insanların temas bölgeleri arasındaki geçişlerini kolaylaştırmak amacıyla ‘Salihiye’ geçidinin insani nedenlerle yeniden açılmasına izin verdi. Geçiş, 15 Ocak sabahı saat 8’de açılacak ve öğleden sonra saat 3’te yeniden kapatılacak.
Deyrizor kırsalının sakinleri daha önce, SDG hakimiyetindeki bölgeleri düzenli kuvvetler tarafından kontrol edilen alanlardan ayıran Fırat Nehri’ni geçmek için küçük nakliye gemilerini ve nehir feribotlarını kullanıyordu.
Kaçakçılık faaliyetleri, Uluslararası Koalisyon’un desteği ve koordinasyonuyla SDG tarafından tekrarlanan güvenlik operasyonlarına rağmen Fırat Nehri’nin iki yakası arasında gerçekleşiyor. SDG, geçitlerin giriş ve çıkışlarında kontrolleri ve devriyeleri güçlendirdi. Ancak kaçakçılar, bölge çevresinde konuşlanmış tüm askeri kuvvetlere rüşvet ödeyerek başka yollar buldular ve faaliyetlerinin devamlılığını sağlayan ağlar oluşturdular.
610 km uzunluğundaki Fırat Nehri havzası ve Münbiç şehrinin doğusundaki Halep kırsalından Deyrizor vilayetine bağlı Ebu Kemal kasabasına kadar uzanan ova, Mart 2019’dan bu yana her iki tarafın kontrolündeki alanları ayıran bir temas hattı ve sınır haline geldi.
Deyrizor’un doğu kırsalındaki Hammam kasabasından bölgeye gelen ve Fırat yakınlarında yaşayan Saadun telefonla görüşmesi ile yaptığı açıklamada bölgedeki çoğu aile gibi kendi ailesinin de nasıl bölündüğünü anlattı. Saadun, ailesinin rejim bölgelerinde yaşadığını, kendilerinin ise SDG alanında ikamet ettiğini belirtti. Tüm ziyaretlerinde kaçakçılık yollarına ve yasa dışı geçişlere başvurduğunu ifade eden Saadun, “Salihiye geçidini açarlarsa risksiz bir şekilde seyahat edebiliriz” dedi.
Deyrizor’un yüzölçümü yaklaşık 33 bin kilometrekare. 2011 yılının başına kadar nüfusunun yaklaşık 200 bin olduğu tahmin ediliyor. İdari sınırları kuzeyde Haseke vilayeti ve batıda Rakka ile bağlanıyor. SDG tarafından yönetilen Deyrizor güneyden Badiye (Suriye Çölü), antik Palmira kenti ve Humus vilayeti ile çevrili. Söz konusu vilayetler rejimin kontrolü altında bulunuyor.
Deyrizor’un doğusundaki Hacin kasabasından olan Hasan, 16 Ocak’ta kapıların açılması sonrasında başkent Şam’a gitmeye hazırlanıyor. Hasan açıklamasında şunları söyledi:
“Bu sezon o bölgenin pazarlarından alışveriş yapmayı planlıyorum. Çünkü fiyatlar uzaklıkları nedeniyle diğer bölgelerden daha ucuz.”
SOHR, idari makamların insani ve ticari durumlar için Salihiye kapısının açılmasına izin verdiği aktardı. Gözlemevi, hükümet bölgelerinde mal alma ve satma faaliyetlerinin Şam’daki iktidar ile etkileşime sahip bir ticaret grubuna doğrudan bağlı tüccarlar tarafından tekelleştirildiğine dikkat çekti.
Ticari mallar, genellikle diğer bölgelere sınır geçitlerinden ve bağlantı bölgelerinden taşınıyor. Bu ticaretten elde edilen gelir, büyük kârlar sağlayan sınır geçitlerini kontrol etme mücadelesinin arkasındaki en önemli temel finansal kaynaklardan birini oluşturuyor. SDG bölgeleri, düzenli kuvvetlerin kontrolü altındaki diğer alanlarla 3 sınır geçidi aracılığıyla bağlanıyor. Bu geçitler, Ayn ed-Dadat, Münbiç şehrindeki et-Tayhe geçidi ve Rakka vilayetinin güney kırsalındaki et-Tabka geçidi.



Suriye orman yangınlarıyla mücadele ediyor

 Humus’un Muranah köyünde orman yangını çıktı. (Reuters)
Humus’un Muranah köyünde orman yangını çıktı. (Reuters)
TT

Suriye orman yangınlarıyla mücadele ediyor

 Humus’un Muranah köyünde orman yangını çıktı. (Reuters)
Humus’un Muranah köyünde orman yangını çıktı. (Reuters)

Suriye Sivil Savunma yetkilileri itfaiyecilerin, ülkenin kırsal kesiminde çıkan şiddetli orman yangınlarını söndürmek için mücadelelerini sürdürdüklerini, bazı bölgelerde sıcaklıkların 40 santigrat dereceye yükseldiğini bildirdi.

Yerel Orman Koruma Merkezi Başkanı Emced Hammad Suriye haber ajansı SANA’ya verdiği demeçte, itfaiye ekiplerinin yangının çevreye yayılmasını önlemek için çalıştığını,  alevlerin Hama’daki bir tarım arazisine de sıçradığını belirtti.

Bölgedeki sivil savunma başkanı SANA’ya verdiği demeçte Humus’taki tarım alanlarında bir yangının daha çıktığı bilgisini vererek sivil savunma ekiplerinin engebeli dağlık arazi nedeniyle onu kontrol altına almakta zorlandığını kaydetti.

Yerel radyo Sham FM, yangın evlerine yaklaştığını, Muranah köyünden ailelerin bölgeden kaçtığını bildirdi.

SANA dün şiddetli rüzgarlar nedeniyle ülke genelindeki sıcaklığın ortalamanın 6 santigrat derece üzerine çıktığını aktardı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Humus’a bağlı Palmira antik kentinde sıcaklık 40 santigrat dereceye ulaştı. Başkent Şam’da ise 39 santigrat derece olarak kaydedildi. Sık sık yaşanan elektrik kesintileri ailelerin klima kullanarak havayı soğutmasını zorlaştırdı.

Düzensiz yağışların ve yükselen sıcaklıkların, Suriye’yi halihazırda etkileyen iklim değişikliğinin etkileri arasında olduğu düşünülüyor. Savaş öncesi yılda 4 milyon ton olan buğday mahsulü, elverişsiz hava koşulları nedeniyle son birkaç yılda yüzde 75 oranında azaldı.