Geliştirilen kan testi ile en fazla risk altındaki Kovid-19 hastaları tespit edildi

Fotoğraf (AP)
Fotoğraf (AP)
TT

Geliştirilen kan testi ile en fazla risk altındaki Kovid-19 hastaları tespit edildi

Fotoğraf (AP)
Fotoğraf (AP)

Kovid-19 salgınındaki en belirsiz durumların başında doktorların entübasyon, diyaliz veya diğer yoğun bakım müdahaleleri gerektiren komplikasyonlar da dahil olmak üzere hangi hastaların en fazla isk altında olduğunu tahmin edememesiydi.
Her ne kadar hastanın yaşı ve altta yatan tıbbi durumu hakkındaki bilgiler tahmin etmeye yardımcı olsa da sağlıklı görünen, daha genç olanlarda ölüme yol açabilecek ciddi komplikasyonlarla karşılaşmak her zaman söz konusu.
St. Louis'deki Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden bilim insanları, basit ve nispeten hızlı bir testin ciddi komplikasyon veya ölüm riski taşıyan Kovid-19 hastalarını hastaneye kaldırıldıktan sonra, bir gün içinde tahmin edilebileceğini gösterdi.
JCI Insight dergisinde 14 Ocak'ta yayımlanan araştırmaya 97 koronavirüs hastası katıldı.
Kan testi, normalde hücrelerin “enerji fabrikalarında” bulunan, benzersiz DNA molekülü mitokondriyal DNA (mtDNA) düzeylerini ölçüyor. Mitokondriyal DNA'nın hücrelerden kan dolaşımına sızması, vücuttaki belirli bir tür şiddetli hücre ölümünün bir işareti olarak biliniyor.
Doktorların Kovid-19 hastalarının durumunu mümkün olan en kısa sürede değerlendirmek için daha iyi araçlara ihtiyacı var. Zira monoklonal antikorlar gibi birçok tedavi mevcut değil ve bazı hastalar kapsamlı yöntemler olmadan tedavi ediliyor.
Çalışmanın başyazarlarından İmmünoloji Profesörü Andrew E. Gelman, Washington Üniversitesi’nin internet sitesinde, 15 Ocak'ta yayımlanan raporda şu ifadeleri kullandı:
"Bu hastalık hakkında halen anlamadığımız çok şey var. Özellikle, yaşlarına veya temel sağlıklarına bakılmaksızın bazı hastaların neden daha ağır vakalar olarak kabul edildiğini anlamamız gerekir. Çalışmamız doku hasarının bunun nedenlerinden biri olabileceğini ve mitokondriyal DNA'nın da bunun işareti olduğunu gösteriyor. Virüsler, enfeksiyona şiddetli bir inflamatuar yanıt olan nekroz adı verilen bir tür doku hasarına neden olabilir. Bu durumda hücre açılarak, iltihaplanmaya yol açan mitokondriyal DNA da dahil olmak üzere içeri salınmaya neden olur.” 
Araştırmacılar, testin hastalığın şiddetini tahmin etmeyi sağlayabileceğini, klinik araştırmaları daha iyi planlamak ve tedavilerinden fayda görebilecek olanları belirlemek için önemli bir araç olabileceğine dikkat çekiyorlar. Araştırmacılar ayrıca söz konusu testin yeni tedavilerin etkinliğini izlenmesini sağlayıp sağlamayacağını değerlendirmek istediklerini kaydettiler. Etkili tedavilerin mitokondride DNA seviyelerini azaltacağı varsayılıyor.
Çalışmaya katılan araştırmacılardan Hrishikesh S. Kulkarni şu açıklamalarda bulundu:
"Bu çalışmada bulduğumuz sonucu doğrulamak için daha geniş çaplı deneyler gerçekleştirmeye ihtiyacımız var.  Ancak hastaneye kabulün ilk 24 saatinde hastanın diyalize veya entübasyona ihtiyaç duyup duymayacağını veya düşük tansiyonu önlemeye dair ilaçları belirleyebilirsek  bu hastanın taranma şeklini ve hastalık döngüsünün erken döneminde uygulama şeklimizi değiştirebilir.”
Araştırma ekibi sonuçlara, Barnes Hastanesinde 97 Kovid-19 hastasını değerlendirdikten ve hastanede kaldıkları ilk gün mitokondriyal DNA düzeylerini ölçtükten sonra ulaştı.
Çalışmada, yoğun bakım ünitesine yatırılan, entübe edilen veya ölen hastalarda mitokondriyal DNA seviyelerinin önemli ölçüde daha yüksek olduğunu bulan araştırmacılar, bu ilişkinin hastanın yaşından, cinsiyetinden ve altta yatan sağlık koşullarından bağımsız olarak meydana geldiğini ortaya çıkardı.
Çalışmada şiddetli akciğer disfonksiyonu olan veya bu nedenle ölen Kovid-19 hastalarında mitokondriyal DNA seviyeleri yaklaşık 10 kat daha yüksek çıktı. Aynı zamanda yüksek seviyelere sahip kişilerin entübe edilme olasılığı neredeyse altı kat, yoğun bakım ünitesine girme olasılığı ise üç kat daha yüksekti. Daha düşük seviyeye sahip olanlara göre ölüm olasılığı ise neredeyse iki katına çıktı.
Araştırmada, Kovid-19 hastalarında akciğer, kalp ve böbreklerde bu tip hücre ve dokulara dair bulgular elde edildi. Araştırmacılar, kandaki mitokondriyal DNA ölçümlerinin hayati organlarda bu tür hücre ölümünün erken bir işareti olmasının mümkün olduğu görüşündeler. Araştırmacılar ayrıca testin hızlı ve doğrudan sonuçlar verdiğini, zira standart Kovid-19 PCR testini işleyen aynı mekanizmaların kullanıldığını kaydettiler. Geliştirdikleri yöntemin kandan DNA'yı çıkarmak için ara adımlara gerek kalmadan doğrudan kandaki mitokondriyal DNA düzeylerini belirlemeye olanak ağladığını belirten araştırmacılar sonuçların sadece bir saat içinde çıktığına dikkati çekti.
Araştırmacıların ABD Gıda ve İlaç Dairesi'ne (FDA) onay için başvurmadan önce daha kapsamlı deneylerle testin doğruluğunu kanıtlamaları gerekiyor. Çalışmayı daha fazla bölgede uygulama planı üzerinde çalışılıyor.



Ünlü oyuncu, meşhur serideki gişe fiyaskosu hakkında konuştu

2023 yapımı Indiana Jones ve Kader Kadranı'nda Harrison Ford'a (sağda) Fleabag'le tanınan üç Emmy ödüllü Phoebe Waller-Bridge (solda) eşlik etmişti (Walt Disney Studios Motion Pictures)
2023 yapımı Indiana Jones ve Kader Kadranı'nda Harrison Ford'a (sağda) Fleabag'le tanınan üç Emmy ödüllü Phoebe Waller-Bridge (solda) eşlik etmişti (Walt Disney Studios Motion Pictures)
TT

Ünlü oyuncu, meşhur serideki gişe fiyaskosu hakkında konuştu

2023 yapımı Indiana Jones ve Kader Kadranı'nda Harrison Ford'a (sağda) Fleabag'le tanınan üç Emmy ödüllü Phoebe Waller-Bridge (solda) eşlik etmişti (Walt Disney Studios Motion Pictures)
2023 yapımı Indiana Jones ve Kader Kadranı'nda Harrison Ford'a (sağda) Fleabag'le tanınan üç Emmy ödüllü Phoebe Waller-Bridge (solda) eşlik etmişti (Walt Disney Studios Motion Pictures)

Harrison Ford, Indiana Jones ve Kader Kadranı'nın (Indiana Jones and the Dial of Destiny) gişede başarısız olmasını fazla dert etmiyor.

2023 yazında vizyona giren ve Ford'un efsanevi arkeolog rolüne 5. ve son kez hayat verdiği film, dünya çapında 400 milyon dolar barajını geçemeyerek Disney'e 130 milyon dolar kaybettirmişti. Ancak Ford, Wall Street Journal'a verdiği röportajda bu hayal kırıklığını pek umursamadığını dile getirdi.

"O hikayeye inanan bendim"

"Olur böyle şeyler" diyen Ford, projeye olan inancını şu sözlerle açıkladı: 

Gerçekten anlatılmaya değer bir hikaye daha olduğuna inanan bendim. Indiana Jones yaşamak zorunda olduğu hayatın bedelini ödemişti ve ben ona bir şans daha verip tozunu silkerek tekrar sahaya sürmek istedim. Artık eski gücünün bir kısmını kaybetmiş halde, bakalım neler olacak dedim. Ve hâlâ o filmi yapmış olmaktan mutluyum.

Filmi yöneten James Mangold, aynı zamanda senaryosunu da geliştirmişti. 

Hollywood Reporter'a Şubat 2023'te verdiği röportajda Ford, Steven Spielberg yerine Mangold'la çalışmanın nasıl bir deneyim olduğunu anlatırken, "Bu yönde ilerlediğimizde nasıl bir şeyle karşılaşacağımızı biliyordum. Ama Spielberg hâlâ projenin içindeydi ve her zaman içinde oldu. Bu kez yönetmen o değildi ama filme çok yakından dahil oldu" demişti.

Hem Indiana Jones hem de Yıldız Savaşları (Star Wars) serilerini geride bırakan Ford, artık Hollywood'un en büyük markalarından biri olan Marvel Sinematik Evreni'ne adım atıyor. 

82 yaşındaki oyuncu, Kaptan Amerika: Cesur Yeni Dünya'da (Captain America: Brave New World) Anthony Mackie'nin karşısında Thaddeus "Thunderbolt" Ross karakterini canlandırıyor. 

Red Hulk'a dönüşüyor

2022'de yaşamını yitiren William Hurt'ün ardından rolü devralan Ford'un canlandırdığı karakter, yalnızca ABD Başkanı olmakla kalmıyor, aynı zamanda Red Hulk'a da dönüşüyor.

Ford, röportajda, Marvel'dan kendisine herhangi bir senaryo sunulmadan teklifi kabul ettiğini belirterek, "Neden olmasın?" dedi: 

İzlediğim Marvel filmlerinde hayranlık duyduğum oyuncuların çok eğlendiğini gördüm.

Daha sonra espriyle, "Sonunda Red Hulk'a dönüşeceğimi bilmiyordum" diyerek ekledi: 

Hayat gibi işte. Bir noktaya kadar her şey yolunda gider ama sonra başına ne geleceğini bilemezsin.

Aralık 2023'te Empire'a konuşan Ford, Marvel'daki deneyimini "işteki sıradan bir gün" diye tanımlayarak, "Yapımcıların vizyonunu anlamaya ve onlara yardımcı olmaya çalıştım. Ama gece evde oturup 'Acaba Hulk'a dönüştüğümde nasıl bir şey olacak?' diye düşünmedim. Açıkçası oyunculuk açısından çok da zorlayıcı bir iş gibi görünmüyordu" ifadelerini kullanmıştı.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter, Wall Street Journal, Empire