Çin aşısı, iki doz arasındaki zaman farkı sebebiyle 'oldukça etkili'https://turkish.aawsat.com/home/article/2750866/%C3%A7in-a%C5%9F%C4%B1s%C4%B1-iki-doz-aras%C4%B1ndaki-zaman-fark%C4%B1-sebebiyle-olduk%C3%A7a-etkili
Çin aşısı, iki doz arasındaki zaman farkı sebebiyle 'oldukça etkili'
Pekin/ Şarku’l Avsat
TT
TT
Çin aşısı, iki doz arasındaki zaman farkı sebebiyle 'oldukça etkili'
Çinli Sinovac Biotech şirketi, dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Brezilya’da yapılan bir klinik araştırma sonucunda, aşının Kovid-19’ u önlemedeki etkinliğini kanıtladığını söyledi.
Uzun bir zaman farkıyla iki doz aşı uygulanan küçük bir hasta grubunda aşının etkinliğinin normalden yüzde 20 oranında yüksek olduğu tespit edildi.
Sinovac sözcüsü, üç hafta farkla iki doz CoronaVac veya plasebo aşısı uygulanan bin 394 kişinin koruma oranının yaklaşık yüzde 70 olduğunu söyledi.
Geçtiğimiz hafta Brezilyalı araştırmacılar, 9 binden fazla gönüllü kişiye 14 gün arayla uygulanan iki doz aşının etkinliğinin yüzde 50,4 olduğunu bildirmişti.
Sözcü, denemelere katılan az sayıdaki katılımcının ayrıntı vermeden çeşitli nedenlerle ikinci dozu geç aldığını söyledi. İki doz arasındaki zaman farkı bilim insanları, düzenleyici kuruluşlar ve hükümetler arasında tartışmaya neden oldu.
İngiltere’deki yetkili makamlar AstaZeneca- Oxford aşısının iki dozu arasındaki sürenin ilk tahminlerden daha uzun olduğu için etkisinin daha yüksek olduğunu belirtti.
İki doz arasındaki sürenin uzatılması kararı alındı
Yetkililerin, iki doz arasındaki uzun zaman farkının korumanın kesinliğine dair bilimsel bir veri kaydetmediğini bildirmesine rağmen, İngiltere, “Pfizer-BioNTech” aşısının iki dozu arasındaki sürenin uzatılması kararı aldı.
Sinovac aşısının 3. faz denemeleri sonuçları henüz yayımlanmadı. Ancak Brezilya, Endonezya ve Türkiye gibi ülkelerde aşı istisnai kullanım için onaylandı.
Trump yönetimi yarım milyon göçmene sınır dışı bildirimi gönderdihttps://turkish.aawsat.com/ya%C5%9Fam/5154142-trump-y%C3%B6netimi-yar%C4%B1m-milyon-g%C3%B6%C3%A7mene-s%C4%B1n%C4%B1r-d%C4%B1%C5%9F%C4%B1-bildirimi-g%C3%B6nderdi
Trump yönetimi yarım milyon göçmene sınır dışı bildirimi gönderdi
Fotoğraf: Reuters
ABD Yüksek Mahkemesi'nin, Trump yönetiminin Biden dönemindeki insani şartlı tahliye programını sonlandırmasına izin veren kararı onaylamasının ardından İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) bu hafta Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela'dan binlerce göçmene sınır dışı bildirimleri dağıtmaya başladı.
CNN'nin incelediği bildirimlerde, göçmenlere gönüllü olarak ayrılmamaları halinde, "kişisel düzenlemelerini yapıp ülkesine sorunsuz şekilde dönme fırsatı tanınmaksızın" gözaltı ve sınır dışı edilme gibi yaptırımlarla karşı karşıya kalabilecekleri uyarısında bulunuldu.
Biden yönetiminin başlattığı insani şartlı tahliye programı, koşulları sağlayan göçmenlere iki yıllık kalış izniyle Birleşik Devletler'e giriş izni veriyordu. Program kapsamında, söz konusu 4 ülkenin yaklaşık 530 bin yurttaşına ABD’ye giriş izni verilmişti.
Trump yönetimi, "yeterince incelemeden geçirilmemiş" göçmenlerin ülkeye girişine izin verdiği gerekçesiyle programı eleştirmişti. Ancak program zaten başvuru sahiplerinin geçmişlerinin incelenmesini ve kamuya yük olmamaları için bir mali sponsor bulmalarını şart koşuyor.
Sığınma talebinde bulunan bir göçmen, Trump'ın göreve başlamasının ardından CBP One uygulamasında randevusunun iptal edildiğini gösteriyor (AP)
Yüksek Mahkeme, yönetimin programı durdurma yönündeki acil talebini geçen ay kabul ederek DHS'in program kapsamında ABD'de yaşayanlara sağlanan güvenceleri kaldırmaya başlamasının önünü açtı.
DHS çarşamba günü yayımladığı açıklamada programa kayıtlı kişilerin çalışma izinlerini iptal edeceğini doğrulamıştı.
DHS Halkla İlişkiler Bakan Yardımcısı Tricia McLaughlin yaptığı açıklamada, "Biden yönetimi Amerika'ya yalan söyledi" demişti.
Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela'dan gelen, yeterince denetlenmemiş yarım milyondan fazla yabancının ve bunların yakın aile üyelerinin bu feci şartlı tahliye programları aracılığıyla ABD'ye girmesine izin verdiler; onlara Amerikan işlerinde rekabet etme ve Amerikalı işçilerin ücretlerini düşürme fırsatı verdiler; tespit edilen sahteciliğe rağmen, kariyer memurlarına bu programları sürdürmeleri yönünde baskı yaptılar ve ardından ortaya çıkan kaos ve suçlardan Kongre'deki Cumhuriyetçileri sorumlu tuttular.
Biden yönetimi bu programı, sığınma başvurularında sıkça adı geçen ülkelerden gelen göçmenlere yasal ve kontrollü bir yol sunarak güney sınırındaki baskıyı hafifletme yönünde bir strateji olarak tanıtmıştı.
Programın kaldırılmasıyla birlikte göçmen hakları savunucuları ve hukuk uzmanları, sınır dışı edilme riskiyle karşılaşanlarla ilgili bir dizi hukuki mücadele ve insani endişe dalgasına hazırlanıyor.
Bu gelişme, göçmenlikle ilgili gerginliğin tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığı bir dönemde yaşanıyor.
Geçen hafta sonu Los Angeles'ta, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) operasyonlarına karşı protestolar patlak vermiş ve Trump asker göndererek yanıt vermişti.
Bunun yanı sıra ülke çapında ICE karşıtı gösteriler başladı ve cumartesi günü için daha fazlası planlanıyor.