Ünlü tarihçi yazar Yavuz Bahadıroğlu hayatını kaybettihttps://turkish.aawsat.com/home/article/2757541/%C3%BCnl%C3%BC-tarih%C3%A7i-yazar-yavuz-bahad%C4%B1ro%C4%9Flu-hayat%C4%B1n%C4%B1-kaybetti
Ünlü tarihçi yazar Yavuz Bahadıroğlu hayatını kaybetti
İstanbul/İHA
TT
TT
Ünlü tarihçi yazar Yavuz Bahadıroğlu hayatını kaybetti
Ünlü tarihçi yazar, gazeteci ve radyo programcısı Yavuz Bahadıroğlu hayatını kaybetti. Bahadıroğlu, uzun süredir hastanede tedavi görüyordu.
Gazeteci yazar Yavuz Bahadıroğlu ismiyle bilinen Niyazi Birinci hayatını kaybetti. Yavuz Bahadıroğlu'nun ölümünü oğlu Mücahit Birinci sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu. Birinci paylaşımında, “Yolumu aydınlatan, mücadelesi ile bana ilham veren, bir neslin doğru yetişmesine vesile olan babamız Niyazi Birinci (Yavuz Bahadıroğlu), Allah'ın rahmetine yürüdü. Rahman ve Rahim olan Allah, ona şefkati ile muamele etsin. Başımız sağolsun. El Fatiha...” ifadelerine yer verdi.
Yavuz Bahadıroğlu Kimdir?
Yavuz Bahadıroğlu, 1945 senesinde Rize'de dünyaya geldi. Gazeteciliğe 1971 senesinde İstanbul'da başladı. Yeni Asya-Yeni Nesil gazetesinde muhabirlik, araştırma-inceleme, röportaj ve fıkra yazarlığı yaptı. Ayrıca gazete, dergi ve şirket yöneticiliği de yapan Bahadıroğlu, gazetecilik yaparken çocuklara yönelik eserler üretti. Yüzlerce çocuk romanı, hikaye yayınladı. Asıl çıkışını ilk romanı "Sunguroğlu" ile yaptı. Ardından "Buhara Yanıyor" romanı, ülkenin en çok satan romanlarından oldu.
Genelde Osmanlı İmparatorluğu'nun çeşitli dönemlerini ele alan otuzu aşkın romanı vardır. Yurt içinde ve yurt dışında çeşitli konularda binlerce konferans verdi ve çeşitli kurum ve kuruluşlardan ödüller aldı. İki kitabı Kültür Bakanlığı tarafından yayımlandı.Yavuz Bahadıroğlu Yeni Akit gazetesinde köşe yazarlığını sürdürmektedir. Evli ve üç çocuk babasıdır.
Büyük keşfin ardından bilim insanlarından "yoga hapı" adımıhttps://turkish.aawsat.com/ya%C5%9Fam/5087517-b%C3%BCy%C3%BCk-ke%C5%9Ffin-ard%C4%B1ndan-bilim-insanlar%C4%B1ndan-yoga-hap%C4%B1-ad%C4%B1m%C4%B1
Büyük keşfin ardından bilim insanlarından "yoga hapı" adımı
Fotoğraf: Unsplash
Çığır açan bir beyin devresi keşfi, anksiyete ve stres bozuklukları için yeni tedavilere ve potansiyel olarak yoganın faydalarını sağlayan bir hapa önayak olabilir.
ABD'deki Salk Enstitüsü'nden araştırmacılar, farelerin beyinlerinde istemli nefes alma ve duygusal düzenlemenin arkasındaki yolu keşfetti.
Nature Neuroscience adlı akademik dergide kısa süre önce yayımlanan çalışmalarında, beynin daha karmaşık bölgeleriyle nefes almanın duygusal durumla koordinasyonunu sağlayan ilkel beyin sapının nefes alma merkezi arasındaki bağlantıları ortaya çıkardılar.
Nefes almak çoğunlukla otomatik olsa da insanlar ve bazı hayvanlar soluk almayı yavaşlatarak kendi kendilerini sakinleştirebiliyor. Bu yaklaşım farkındalık ve yoga gibi uygulamaların ana parçalarından biri.
Beynin nefes almayı tam olarak nasıl düzenlediği ve bunun anksiyeteyi ve kişinin duygusal durumunu nasıl etkilediği çok az anlaşılmış durumda. Bilim insanları şimdiye kadar sadece beyin sapındaki bilinçaltı nefes alma mekanizmalarının tam olarak anlaşıldığını söylüyor.
Yeni çalışmada araştırmacılar, duygusal düzenleme ve nefes almayı birbirine bağlayan, bilinçli yukarıdan aşağıya mekanizmaları bulmak için yola çıktı.
İlk olarak farklı beyin bölgeleri arasındaki bağlantıları araştırmak için bir beyin bağlantı veri tabanını değerlendirdiler. Analiz, anterior singulat korteks adı verilen frontal bir bölgeyi, daha sonra hemen altındaki medullaya bağlanan bir ara beyin sapı bölgesine bağlayan potansiyel bir solunum devresini ortaya çıkardı.
Önceki çalışmalar, medullanın aktif olduğunda nefes almayı başlattığını ancak beyin sapı bölgesinden gelen sinyallerin bu aktiviteyi engellediği ve nefes almayı yavaşlattığını ortaya koymuştu.
Araştırmacılar, belirli duyguların veya davranışların beyin sapı bölgesinin aktivasyonuna yol açabileceğini, bunun da medulladaki aktiviteyi azaltabileceğini ve nefesi yavaşlatabileceğini varsaydı.
Teoriyi test etmek için, farelerde koklama, yüzme ve içme gibi aktivitelerin yanı sıra korku ve endişe uyandıran koşullar sırasında nefes alış verişleri değiştiğinde beyin aktivitesini kaydettiler.
Araştırmacılar, korteks ve beyin sapı bölgesi arasındaki bağlantı aktive edildiğinde, farelerin daha sakin olduğunu ve daha yavaş nefes aldığını buldu.
Kaygı uyandıran durumlardaysa bu iletişim azaldı ve nefes alma hızları arttı.
Araştırmacılar bu yolu takip ederek, farelerin beyninin ön korteksinde beyin sapına bağlanan ve nefes alma gibi temel işlevleri yöneten bir grup nöron keşfetti.
Araştırmacılar, bu bağlantının farelerin nefes alış verişlerini mevcut davranışları ve duygusal durumlarıyla koordine etmelerini sağladığını söylüyor.
Bağlantının daha ileri analizleri, bilim insanlarının ilaçlarla hedeflenebileceğine inandığı yeni bir dizi beyin hücresi ve molekülü ortaya çıkardı.
Araştırmacılar bulguların anksiyete, stres ve panik bozukluğu olan insanlar için uzun vadeli çözümlere yol açabileceğini söylüyor.
Çalışmanın ortak yazarı Jinho Jhang, "Bulgularımız beni düşündürdü: Bu nöronları aktive edecek ve panik bozukluğunda nefesimizi kendi kendimize yavaşlatacak veya hızlı solumayı önleyecek ilaçlar geliştirebilir miyiz?" dedi.
Çalışmanın başka bir yazarı Sung Han, "Bu bulguları bir yoga hapı tasarlamak için kullanmak istiyorum. Kulağa aptalca gelebilir ve çalışmamızın pazarlanabilir bir ilaca dönüştürülmesi yıllar alacak ancak artık nefes almayı anında yavaşlatabilecek ve huzurlu, meditatif bir durumu başlatabilecek ilaçlar üretmek için potansiyel olarak hedeflenebilir bir beyin devresine sahibiz" dedi.