Yemenliler Husileri Safer mühendislerinin ortadan kaybolması konusunda suçluyor

Yemenliler Husileri Safer mühendislerinin ortadan kaybolması konusunda suçluyor
TT

Yemenliler Husileri Safer mühendislerinin ortadan kaybolması konusunda suçluyor

Yemenliler Husileri Safer mühendislerinin ortadan kaybolması konusunda suçluyor

Yemenli kaynaklar Safer tankerinde çalışan 3 mühendisin kaybolmasının Husilerin planları dahilinde gerçekleştiğini ifade ediyorlar. Kaynaklar Husilerin bu adımla kayıp mühendislerin pozisyonlarına kendilerine yakın isimleri getirmek için yaptı.
15 Şubat’tan itibaren tüm uzman mühendisler ve profesyonel ekibin keşif ve bakım çalışmaları çerçevesinde, Safer tankerinin deposunun boşaltılması planını uygulaması bekleniyordu.
Yemenli kaynaklar 3 mühendisin kaybolmasıyla boşalan pozisyonların, Husi liderlerinin emirlerine göre çalışan ve ehil olmayan deneyimsiz Husi işçiler tarafından işgal edildiğini bildirdi.
SPA’nın çeşitli kaynaklardan aktardığı haberlere göre, Safer petrol tankerinin durumunun kötüleşmeye devam ediyor. Haberde bu durumun nedeni olarak, şu ana kadar depolanmış 1 milyon varilden fazla petrolün sızmasını önlemek için, uluslararası ekiplerin tankerin bakımını yapmaları noktasında Husi milisler tarafından yıllarca, kasıtlı ve devamlı olarak engellenmesi gösterildi.
Yemen Hükümeti, husileri, Yemen kıyılarında demirleyen “Safer” petrol tankerinde meydana gelebilecek petrol sızıntısı veya patlamasıyla sonuçlanabilecek olası felaketlerden sorumlu tutuyor.
Safer petrol tankeri Hudeyde açıklarındaki Ras İsa Limanı’ndan 4,8 deniz mili uzaklıkta demirliyor. Yemen Hükümeti tankerin durumunun kritik bir noktaya ulaştığını belirtirken, tankerin Kızıldeniz ve etrafında bulunan ülkeleri büyük bir çevre felaketiyle tehdit eden saatli bir bombaya dönüştüğünü ifade etti.
Husi milisler, Yemen Hükümetinin şiddetle reddettiği diğer şartların yanı sıra, petrol tankerinde depolanan petrolün kendileri için satılmasını şart koşuyor.
Yemen Hükümeti, tankerin bakımsız kalması sebebiyle her an patlayabileceği ihtimalini doğruluyor. Husilerin hükümete karşı olan ayaklanmasının ardındın tankerin bakımı durdurulmuştu. Tankerin tesisatları, boru hatları ve içerisindeki ekipmanlar çürümüş durumda. Söz konusu çürümeler inert gazı ve ham petrol sızıntısına neden olabilir. Yangın emniyet sistemi de bakım çalışmalarının askıya alınması sebebiyle durmuş durumda ve çalışmıyor.
Meşru Hükümet, milislere bakım ekiplerine çalışmalarını yürütme noktasında izin verilmesi için, kapsamlı bakım ve acil müdahalenin gerekliliğini vurguladı.
Tankerin teknik değerlendirmelere göre bakımının yapılmasının ardından, deposundaki petrolün uygun yöntemlerle boşaltılması planlanıyor.
BM Güvenlik Konseyi’nin 25 Şubat 2020 tarihindeki 2511 sayılı kararında, Safer tankerinde meydana gelebilecek petrol sızıntısı veya olası bir patlamadan kaynaklanan çevresel risklere karşı, BM personelinin gecikmeden Husilerin kontrolü altında bulunan tankerin bakımını yapması gerektiği ifade edilmişti. Husiler BM’nin söz konusu kararına herhangi bir cevap vermekten kaçınıyor.
Öte yandan, 11 Mart 2020 tarihinde Kızıldeniz’e komşu ülkeler, Güvenlik Konseyi’nin yasal sorumluluğu üstlenmesi ve BM teknik ekiplerine tankerin bakımının yapılması noktasında izin verilmesi için, Husilere baskı yapılması yönünde BM Güvenlik Konseyi Başkanı’na ortak bir mektup göndermişti.



Birleşmiş Milletler: Operasyonların başlamasından bu yana Gazze'de ABD tarafından işletilen yardım konvoylarının yakınında 613 Filistinli öldürüldü

Filistinli bir kadın, Gazze'nin merkezindeki bir insani yardım deposuna düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen yakınının cesedini tutuyor (AFP)
Filistinli bir kadın, Gazze'nin merkezindeki bir insani yardım deposuna düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen yakınının cesedini tutuyor (AFP)
TT

Birleşmiş Milletler: Operasyonların başlamasından bu yana Gazze'de ABD tarafından işletilen yardım konvoylarının yakınında 613 Filistinli öldürüldü

Filistinli bir kadın, Gazze'nin merkezindeki bir insani yardım deposuna düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen yakınının cesedini tutuyor (AFP)
Filistinli bir kadın, Gazze'nin merkezindeki bir insani yardım deposuna düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen yakınının cesedini tutuyor (AFP)

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR), İsrail destekli bir Amerikan örgütünün mayıs ayı sonunda faaliyetlerine başlamasından bu yana, Gazze'de insani yardım konvoyları ve yardım dağıtım merkezlerinin yakınında 613 kişinin öldüğünü tespit etti.

UNHCR sözcüsü Ravina Shamdasani, komisyonun herhangi bir tarafı cinayetlerden sorumlu tutamayacağını söyledi. Ancak Shamdasani, “İsrail ordusunun Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından işletilen dağıtım noktalarına ulaşmaya çalışan Filistinlileri bombaladığının ve ateş ettiğinin açık olduğunu” söyledi.

Görsel kaldırıldı.Filistinliler, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Netzarim koridoru üzerinden ulaştırılacak insani yardımları almaya gidiyor 3 Temmuz 2025 (AP)

Shamdasani, “Cinayetlerin kaçının (Gazze İnsani Yardım Örgütü) tesislerinde, kaçının konvoyların yakınında meydana geldiğinin henüz belli olmadığını” belirtti.

Gazetecilere konuşan Shamdasani, rakamların 27 Mayıs'tan 27 Haziran'a kadar olan dönemi kapsadığını ve o tarihten bu yana “başka olayların da yaşandığını” söyledi. Bu bilgileri BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin (OHCHR) durumla ilgili bir iç raporuna dayandırdığını ifade etti.

Shamdasani. standart denetimler yoluyla derlenen rakamların muhtemelen resmin tamamını ortaya koymadığını ve “BM ekiplerinin bölgelere erişememesi nedeniyle, burada neler olup bittiğini asla tam olarak bilemeyebileceğimizi” söyledi.