Libya’da siyasi süreç olumlu yönde ilerliyor

Fas’ın Buznika kentinde düzenlenen bir toplantı sırasında Libyalı temsilciler (AFP)
Fas’ın Buznika kentinde düzenlenen bir toplantı sırasında Libyalı temsilciler (AFP)
TT

Libya’da siyasi süreç olumlu yönde ilerliyor

Fas’ın Buznika kentinde düzenlenen bir toplantı sırasında Libyalı temsilciler (AFP)
Fas’ın Buznika kentinde düzenlenen bir toplantı sırasında Libyalı temsilciler (AFP)

Zayed Hediyye
Egemen pozisyonların paylaşılması, Libya çatışmasını çözme yolunu açıyor
Fas’ın Buznika kentindeki tarafların buluştuğu Libya Diyalog Komiteleri, yıllardır tartışmalı olan devlet kurumlarının yeni devlet yapısındaki konumlarının belirlenmesi hususunda yeni bir anlaşmaya vararak, son birkaç ayda tüm süreçlerde imzalanan anlaşmaları da güçlendirmiş oldu. Anlaşma, anlaşmazlıkla ve çatışmalarla dolu geçiş aşamasından çıkış, genel seçimlere ve siyasi istikrara geçiş yolunu da açtı.
Aynı şekilde bu amacın gerçekleştirilmesini sağlamak ve müzakere sürecinin son aşamalarında takılıp kalmamak için Birleşmiş Milletler (BM) ve bazı büyük uluslararası güçler, ilk sürenin dolmasının ardından Libya çatışmasına dahil olan dış taraflara tüm yabancı güçleri ülkeden çıkarmaları için baskı uygulamaya başladı.
Askeri komiteler arasındaki Cenevre anlaşmasında yabancı güçlerin ülkeden çıkışına ilişkin söz konusu hükmün süresi uygulanmadan sona erdi.

Devlet kurumlarının yeniden yapılandırılması
Bingazi merkezli Temsilciler Meclisi ve Trablus merkezli Devlet Yüksek Konseyi’ndeki Libya Diyalog komiteleri, 2015 yılında Fas’ın Suheyrat kentinde imzalanan siyasi anlaşmanın 15 maddesine dayalı olarak, egemen pozisyonlarda bulunanlara karşı harekete geçmek için küçük çalışma gruplarının oluşturulmasını ve atanmasını öngören yeni bir anlaşma imzaladı.
İki günlük diyalogların ortak nihai açıklamasında iki diyalog ekibi, çalışmaların, ‘seçimlerin kararlaştırılan kriterlere göre yapılması şartıyla, Libya Merkez Bankası vali ve vali yardımcısı pozisyonu, İdari Kontrol Kurumu ile Denetim Bürosu başkanları ve yardımcıları,  Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu Başkanı, Yüksek Seçim Komisyonu başkan yardımcısı ve üyelerini’ içereceği belirtildi.
Yapılan açıklamada, “Çalışma ekipleri, yeterlilik ve profesyonellik standartlarına bağlı kalarak, gelecek salı (26 Ocak) gününden itibaren Şubat ayının ikinci gününe kadar adaylık formlarını tasarlama, adayları şartlar ve kriterler eşliğinde başvurularını sunmaya davet etme, adayların belirlenen kriterlere ve koşullara uymasını sağlama ve adayların adaylık formlarını ve özgeçmişlerini alma üzerinde çalışacak” denildi.
Diyalog komiteleri, “Tüm bu atamaların hazırlık aşamasının sona ermesi şartıyla, devlet kurumlarındaki tüm üst düzey pozisyonların adil dağılımını sağlamak için coğrafi dengenin gözetilmesi gerekiyor” açıklamasında bulundu.
Diyalog komiteleri, Libya’daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu tarafından desteklenen Siyasi Diyalog Forumu’nun hazırlık aşaması için her türlü yürütme otoritesi oluşturma çabalarını desteklediğini belirtti.
Libya Temsilciler Meclisi’ne yakın kaynakların Independent Arabia’ya yaptığı açıklamaya göre, Fas’taki diyalog komiteleri arasında Libya’nın üç bölgesinin her birinin bu pozisyonlara ilişkin payına dair anlaşmanın ardından egemen pozisyonları üstlenmek için adaylık kapısı açıldı.
Kaynaklar, anlaşmayla Trablus bölgesinde Başsavcılık ve Denetim Bürosu ofislerinin açılmasına izin verildiğini de söyledi.

Süreç, askeri gerginliğin tersi yönde
Siyasi, ekonomik ve anayasal yöndeki müzakerelerdeki olumlu gelişmeler, tarafların birbirlerine karşı katı tutumlarını sürdürdükleri ve geçen Ekim ayında Cenevre’de imzalanan ateşkes anlaşmasının şartlarını uygulamaktan kaçındıkları askeri sürece tamamen zıt yönde ilerliyor.
Yabancı kuvvetlerin Libya’dan çıkışları için belirlenen mühletin sona ermesinin ardından askeri yolda olumsuz göstergeler tekrarlandı. Öyle ki Misrata’daki yerel tugaylar da BM misyonunun bu husustaki çağrısına rağmen Libya’nın doğu ve batısını birbirine bağlayan sahil yolunu açmayacaklarını yineledi. Aktivistler ise, iletişim organlarında, Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) güçlerine bağlı silahlı bir grubun, Libya Ulusal Ordusu’nu (LUO) yandaşlıkla suçlamak için Tarhuna kentindeki vatandaşların evlerini yaktığını gösteren bir video yayınladı.
Askeri süreç sahnesindeki devam eden tıkanıklık ve gerginlik ışığında, 5+5 komitesi, Berlin konferansına katılan ülkelere, Libya krizine yönelik taahhütlerini yerine getirme ve yabancı savaşçılar için belirlenen sürenin sonunda onları Libya’dan uzaklaştırma çağrısı yaptı.
Komite yaptığı açıklamada, ilgili devletleri uygulanan silah ambargosuna uymaya ve daha önce taahhüt ettikleri yükümlükleri yerine getirmeye çağırdı.
Komitenin çağrısı, BM’den hızlı bir yanıtla karşılaştı. Bu bağlamda Libya Uluslararası İzleme Komitesi’nden doğan işlerle ilgilenen çalışma grubunun Libya’daki BM misyonu ile ortak başkanları, tüm yabancı savaşçıların ve paralı askerlerin Libya’dan ayrılması için yaklaşan son tarihle birlikte ateşkese yönelik tam ve sürekli taahhütlerini yineledi.
Bu bağlamda siyasi sürece sürekli destek vererek, 5+5 Ortak Askeri Komite çalışmalarını kolaylaştırmak için gerekli tüm tedbirleri alma ve Ebu Kurayn ile Sirte arasındaki sahil yolunun açılmasına öncelik verme çağrısı yapıldı.

Askeri taraflar arasında karşılıklı suçlamalar
İki çatışma tarafı, Cenevre ateşkes anlaşmasının hükümlerinin uygulanmasının engellenmesine ilişkin olarak karşılıklı suçlamalarda bulundu. UMH’ye bağlı Sirte - Cufra Operasyon Odası Sözcüsü Hadi Dara, ateşkes anlaşmasının uygulanamamasından BM misyonunu sorumlu tutarak, “Hafter bölgenin istikrarını ve güvenliğini istemiyor” dedi.
Dara, “BM ateşkes anlaşmasına sponsor oldu. Güvenlik Konseyi (BMGK) aracılığıyla paralı askerleri Libya topraklarını terk etmeye ikna edemedi” dedi. Libya Ortak Askeri Komite üyeleri arasında imzalanan ateşkes anlaşmasının açık ve net olduğunu belirten Hadi Dara, “Anlaşma paralı askerlerin geri çekilmesi, mayınların kaldırılması, sahil yolunun açılması ve güçlerin askeri kışlalara geri dönmesi anlamına gelmektedir” dedi. Dara ayrıca “BM ve büyük güçlerin temsilcileri, sahil yolunun açılması ve güçlerin kışlalarına dönmesi hususunda Hafter’in taahhüdü için herhangi bir güvence vermedi” ifadelerini kullandı.
Öte yandan LUO Ahlaki Rehberlik Dairesi Başkanı Tuğgeneral Halid el-Mahcub, “Ateşkesin imzalandığı tarihten itibaren en geç 3 ay içerisinde tüm paralı askerlerin ve yabancı savaşçıların Libya topraklarından ayrılmasıyla eş zamanlı olarak, tüm temas hatlarının askeri birliklerden ve silahlı gruplardan tahliye edilmesini ve grupların kamplarına geri dönmesini öngören Cenevre anlaşması hükümlerinin uygulanmasını engelleyen bazı engeller var” açıklamasında bulundu.
Mahcub, “Türkiye’nin Libya’ya paralı asker ve silah göndermeye devam etmesi, eğitim anlaşmaları ve Türk parlamentosunun Libya’daki kuvvetlerinin varlığını genişletme onayı Cenevre anlaşmasının en önemli hükümlerinden birinin uygulanmasını engelleyen nedenler arasında yer alıyor” diyerek UMH’nin belirttiği üzere, çıkarlarına ulaşmadan önce paralı askerleri görevden alma yönünde gerçek bir iradenin mevcut olmadığını söyledi. Halid el-Mahcub, “Ortak Askeri Komite’nin Berlin konferansına sponsor olan ülkelerin temsilcilerinin de katılımıyla yaptığı son toplantıda, Cenevre ateşkes anlaşmasının tüm hükümlerinin uygulanmasına ve paralı askerler ile yabancı kuvvetlerin Libya topraklarından derhal çıkarılmasına dair bağlılığa vurgu yapıldı” ifadelerini kullandı.
Tuğgeneral Halid el-Mahcub ayrıca, Türkiye’nin, Libya’ya yabancı savaşçılar veya paralı askerler gönderdiği suçlamalarını defalarca yalanladığını belirtti.



Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
TT

Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)

Lübnan Ordusu bugün, Lübnan'ın güneyindeki el-Tayri-Bint Cebeli yolunda Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait bir devriyeye saldıran altı kişinin yakalandığını duyurdu.

Ordu "X" platformunda yayınlanan bir açıklamasında, UNIFIL gücüne yönelik saldırıda bir UNIFIL aracının hasar gördüğünü, ancak personel arasında herhangi bir yaralanma bildirilmediğini ifade etti.

Ordu, UNIFIL'e yönelik herhangi bir saldırının ciddiyetini vurgulayarak, olaya karışanların cezalandırılmasında hiçbir hoşgörü ve müsamaha gösterilmeyeceğini belirtti.

Ayrıca, UNIFIL'in Litani Nehri'nin güneyinde bulunan bölgedeki temel rolünü, ordu ile yakın koordinasyonunu ve istikrarın yeniden sağlanmasına aktif katkısını vurguladı.

UNIFIL dün yaptığı açıklamada, Güney Lübnan'daki devriyelerinden birine ateş açıldığını, ancak herhangi bir yaralanma bildirilmediğini duyurdu.

Bint Cubeyl yakınlarında devriye gezen üç motosikletli altı kişinin barış gücüne yaklaştığını ve içlerinden birinin aracın arkasına yaklaşık üç el ateş ettiğini açıkladı. Olayda yaralanan olmadı.


Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
TT

Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)

Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar, İsrail'in Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a geçişine olanak sağlamak için Refah sınır kapısını tek yönlü açacağı yönündeki açıklamalarından derin endişe duyduklarını belirtti.

Sekiz ülkenin dışişleri bakanları yaptıkları açıklamada, Filistin halkını topraklarından çıkarma girişimlerini tamamen reddettiklerini vurgulayarak, ABD Başkanı Donald Trump'ın Refah sınır kapısının her iki yönde de açılması, bölge sakinlerine hareket özgürlüğünün garanti altına alınması, Gazze Şeridi halkından hiçbirinin ayrılmaya zorlanmaması, aksine topraklarında kalmaları ve vatanlarının inşasına katılmaları için uygun koşulların yaratılması, istikrarın yeniden sağlanması ve insani koşulların iyileştirilmesine yönelik bütünleşik bir vizyonun oluşturulması planına tam bağlılık gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Bakanlar, Başkan Trump'ın bölgede barışı sağlama konusundaki kararlılığına ilişkin takdirlerini yineleyerek, güvenlik ve barışın sağlanması ve bölgesel istikrarın temellerinin sağlamlaştırılması amacıyla, planının tüm yönleriyle, gecikme veya aksama olmaksızın uygulanmasının önemini vurguladılar.

Ateşkesin tam olarak sağlanması, sivillerin çektiği acılara son verilmesi, Gazze'ye insani yardımların kısıtlama veya engel olmaksızın ulaştırılmasının sağlanması, iyileştirme ve yeniden yapılanma çalışmalarına erken başlanması ve Filistin Yönetimi'nin sektördeki sorumluluklarını yeniden üstlenmesi için gerekli koşulların oluşturulması ve böylece bölgede yeni bir güvenlik ve istikrar aşamasının başlatılması gerektiğini vurguladılar.

Bakanlar, ülkelerinin, Güvenlik Konseyi'nin 2803 sayılı Kararı ve ilgili tüm Konsey kararlarının tam olarak uygulanmasını sağlamak ve uluslararası hukuk kararları ve iki devletli çözüm ilkesi uyarınca adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışa ulaşmak için elverişli bir ortam sağlamak amacıyla Amerika ve tüm ilgili bölgesel ve uluslararası taraflarla çalışmaya ve eşgüdüm sağlamaya hazır olduğunu teyit ettiler. Bu, işgal altındaki Gazze ve Batı Şeria toprakları da dahil olmak üzere 4 Haziran 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasıyla sonuçlanacaktır.


Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
TT

Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani bugün yaptığı açıklamada, Gazze savaşıyla ilgili müzakerelerin kritik bir aşamada olduğunu açıkladı.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Katar'daki Doha Forumu'nda düzenlenen bir panelde konuşan el Sani, arabulucuların ateşkesin bir sonraki aşamasına geçmek için birlikte çalıştıklarını ifade etti.

Başbakan, Gazze'de ateşkesin, İsrail'in Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi olmadan tamamlanmayacağını açıkladı.

"Şu anda kritik bir noktadayız... Ateşkes olduğunu düşünemeyiz; ateşkes ancak İsrail'in tamamen çekilmesi ve Gazze'ye istikrarın geri dönmesiyle tamamlanır" ifadelerini kullandı.

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gazze'ye istikrar gücü kurulmasına ilişkin müzakerelerin sürdüğünü, gücün yetki ve angajman kurallarının da ele alındığını açıkladı.

Katar'daki Doha Forumu'nda konuşan Fidan, gücün temel amacının sınır boyunca İsrailliler ve Filistinliler arasında ayrım yapmak olduğunu belirtti.

Bugün Gazze'nin kuzeyinde, İsrail İHA'sının hedef alması sonucu bir Filistinli hayatını kaybetti, üç kişi de yaralandı. Filistin Bilgi Merkezi yerel kaynaklara dayanarak, "Gazze'nin kuzeyindeki el Atatra kavşağında İsrail'e ait bir İHA tarafından hedef alınanlardan bir şehit ve üç yaralının eş Şifa Hastanesi'ne getirildiğini" bildirdi.

Merkezden yapılan açıklamada, "10 Ekim'de ateşkes anlaşmasının başlamasından bu yana çoğunluğu çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan 369 vatandaşımız hayatını kaybetti, 920'den fazla kişi de yaralandı" denildi.